Kalaycılıkta Rüzgar Tersine Döndü
Aydın’ın Karpuzlu ilçesinde 45 yıldır kalaycılık yapan Vedat Öztürk, yıllar sonra önemi anlaşılan bakır kap ve kalayın mesleği icra edenlerin yüzünü yeniden güldürdüğünü söyledi. Babasından devraldığı mesleği yıllarca insanların sağlıklı yaşaması ve yiyip içtiklerini daha lezzetli yiyip içmeleri için adeta karın tokluğuna yaptıklarını kaydeden Öztürk, “Devletimiz kalaycılıkta vergileri de kaldırdı, artık çok iyi para kazanıyoruz” dedi. Yıllar önce Kıbrıs’ta mekan işletmeciliği yapan Vedat Öztürk, unutulmaya yüz tutan mesleğini yeniden canlandırmak için Karpuzlu ilçesinde kalaycılık yapmaya başladı.
Son dönemlerde bakır kaplara ilginin artması ile unutulmaya yüz tutan kalaycılık mesleğinin yeniden gözde meslek haline geldiğini belirten Vedat Öztürk, “Bir gün herkes eskiye geri dönecek. Çünkü sağlık da tat ve huzur da eskide. Bir zamanlar mecburiyetten herkesin kullandığı bakır kaplara ekonomik durumu müsaitleşenler veda etti. Herkes, çelik plastik ya da diğer metalleri kulalnmaya başladı.
Hal böyle olunca da kalaycılık mesleği unutulmaya yüz tuttu. Alzheimer, romatizma gibi hastalıklar artınca bir çok kişi doktor tavsiyesi ile bakır kapta yemek yiyip bakır tabaklarda yemeğini yemeye başladı.
Hal böyle olunca da kalaycılık mesleği yeniden cazip meslek haline geldi” diye konuştu.
“3 yıl garantili iş yapıyoruz yüzde 400 karlı bir iş”
Aslında kalaycılık mesleğinin en önemli sermayesinin ustalık olduğunu iş olduktan sonra çok az bir masrafla çok iyi paraların kazanıldığını belirten Vedat Öztürk, “Bu işte en büyük sorun işsizlik sorunu idi. 5 liralık bir masrafa karşın kalaycının yaklaşık 15-20 liralık kazancı olur. Usta kalycı kalayladığı bir kaba da normal kullanıma 2-3 yıl garanti verir. İnsanlar çelik, alüminyum ve plastik kullanımına başladıktan sonra sağlık e huzurlarını kaybetti. Uzmanlar en sağlıklı kabın toprak ve bakır olduğunu belirtiyor. Artık bilinçlenenler yeniden bakır kullanmaya başladı” diyerek kalaycılıkta rüzgarın tersine döndüğünü söyledi.
Mesleği babasının 1956 yılında Erzurum’da askerlik vazifesini icra ederken öğrendiğini kendisinin de 1974 yılında babasından öğrendiğini belirten Vedat Öztürk, “Allah’a şükür müthiş para kazanıyorum. Elimi kolumu yaka yaka bu işi öğrendim. Zamanında Kıbrıs’ta mekan bile işlettim. Şimdi eski işime geri döndüm. Keyfime göre çalışıyorum. Hem para kazanıyorum hem de insanların daha lezzetli ve sağlıklı yemek yemesine yaptığım iş ile katkı sağlıyorum” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Hal böyle olunca da kalaycılık mesleği unutulmaya yüz tuttu. Alzheimer, romatizma gibi hastalıklar artınca bir çok kişi doktor tavsiyesi ile bakır kapta yemek yiyip bakır tabaklarda yemeğini yemeye başladı.
Hal böyle olunca da kalaycılık mesleği yeniden cazip meslek haline geldi” diye konuştu.
“3 yıl garantili iş yapıyoruz yüzde 400 karlı bir iş”
Aslında kalaycılık mesleğinin en önemli sermayesinin ustalık olduğunu iş olduktan sonra çok az bir masrafla çok iyi paraların kazanıldığını belirten Vedat Öztürk, “Bu işte en büyük sorun işsizlik sorunu idi. 5 liralık bir masrafa karşın kalaycının yaklaşık 15-20 liralık kazancı olur. Usta kalycı kalayladığı bir kaba da normal kullanıma 2-3 yıl garanti verir. İnsanlar çelik, alüminyum ve plastik kullanımına başladıktan sonra sağlık e huzurlarını kaybetti. Uzmanlar en sağlıklı kabın toprak ve bakır olduğunu belirtiyor. Artık bilinçlenenler yeniden bakır kullanmaya başladı” diyerek kalaycılıkta rüzgarın tersine döndüğünü söyledi.
Mesleği babasının 1956 yılında Erzurum’da askerlik vazifesini icra ederken öğrendiğini kendisinin de 1974 yılında babasından öğrendiğini belirten Vedat Öztürk, “Allah’a şükür müthiş para kazanıyorum. Elimi kolumu yaka yaka bu işi öğrendim. Zamanında Kıbrıs’ta mekan bile işlettim. Şimdi eski işime geri döndüm. Keyfime göre çalışıyorum. Hem para kazanıyorum hem de insanların daha lezzetli ve sağlıklı yemek yemesine yaptığım iş ile katkı sağlıyorum” diye konuştu.