'Dağıtım Şirketleri 3,5 Milyar Liralık Yatırım Yaptı'
EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz: '2018 yılında dağıtım şirketleri 3,5 milyar liralık yatırım yaptı. Öngörülen 3 yıllık yatırım tavanının yaklaşık yüzde 14 üzerinde bir gerçekleşme söz konusu oldu' '2018 yılı itibarıyla elektrik dağıtım sektöründe kayıp oranları, özelleştirmelerin tamamlandığı 2013 yılından bu yana yüzde 25 civarında düşerek yüzde 11 seviyesine gelmiş durumda' 'Önümüzdeki 5 yıl içerisinde kayıp oranlarının yüzde 10’un da altına gelerek, dünya standartlarında bir noktaya ulaşacağını göreceğiz'
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, "2018 yılında dağıtım şirketleri 3,5 milyar liralık yatırım yaptı. Öngörülen 3 yıllık yatırım tavanının yaklaşık yüzde 14 üzerinde bir gerçekleşme söz konusu oldu." dedi.
Yılmaz, Afyonkarahisar'da bir otelde düzenlenen "Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği 12. Sektör Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, kamu, özel sektör iş birliğine ilişkin ele alınması gereken birçok konunun bulunduğunu söyledi.
En önemli konulardan birinin tüketici ile iletişim olduğunu belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
"Ne yazık ki bu alanda sektörümüz henüz istediğimiz noktaya ulaşamadı. Sektör olarak dağıtım bedelinin ne olduğunu, daha doğrusu ne olmadığını dahi tüketicilere yeterince anlatamadık. Esnafından sanatçısına, köylüsünden akademisyenine her sosyal gruptan bu konuda eleştiriler alıyoruz. Sektör olarak dağıtım bedelinde; karda kışta elektrik kesilmesin diye sahada emek veren işçinin maaşının olduğunu, daha kaliteli elektrik hizmeti sunmak için eskiyen şebekelerin yenilenmesine yönelik yatırımların bu bedelin içinde olduğunu ne kadar anlatabildik? Dağıtım bedelinin, sayaç okuma veya fatura hizmeti sunma bedeli olmadığını bile anlatamadık. Elektriğin bir yerden bir yere taşınmasının ne tür bir altyapı, nasıl büyük bir sistem yatırımı gerektirdiğini ve bunların ne denli maliyetli işler olduğunu anlatamadığımız müddetçe de bu eleştiriler gelmeye devam edecek."
- "Medya planlamaları yapılmasını bekliyoruz"
Bütün şirketlerin kurumsal iletişime daha fazla önem vermeleri gerektiğine işaret eden Yılmaz, "Yanlış ve art niyetli haberlerin önünü geçecek ya da bu tip haberler çıktığında, etkisini anında ortadan kaldıracak medya planlamaları yapılmasını bekliyoruz. Artık bir sosyal medya mesajı bile milyonlarca kişinin algısını etkileyebiliyor.O zaman sizlere düşen, zamanı yakalayabilmek, dönemimize uygun iletişim stratejilerini ortaya koymak, bu alanda yeterli eğitime ve donanıma sahip personel istihdam etmektir." diye konuştu.
Yılmaz, bakanlığın desteği ve EPDK'nın öncülüğünde; sektöre yönelik algı yönetimi alanında kurulan Enerji İletişim Grubu'nun da bu süreçte faydalı işler yapmasını beklediklerini vurguladı.
- "Yatırımların hizmet kalitesine yansıması önemli"
Elektrik dağıtım sektöründe yatırımların bitmesi, hedeflerin tükenmesi ve vizyonun eskimesinin söz konusu olamayacağının altını çizen Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü elektrik dağıtımı kesintisiz, kaliteli ve verimli yapılmak zorunda olan bir hizmet. Sistemlerin ve süreçlerin sürekli yenilenmesi, geliştirilmesi zorunluluktur. Bu çerçevede dağıtım şirketlerimiz, gerekli şebeke yatırımlarını aksatmaksızın ve zamanında yaparken, hizmet kalitesini yükseltecek bilişsel ve teknolojik dönüşümleri de yapmak durumundadır. 2018 yılında dağıtım şirketleri 3,5 milyar liralık yatırım yaptı. Öngörülen 3 yıllık yatırım tavanının yaklaşık yüzde 14 üzerinde bir gerçekleşme söz konusu oldu. Ancak yatırım rakamlarından daha önemli olan, yatırımların hizmet kalitesine ve müşteri memnuniyetine yansımasıdır. Sektör temsilcilerimiz de bu bilinçle hareket etmeli, müşteri memnuniyetini ve geleceğin sistem tasarımını, yatırım hedeflerinin odağına alarak çalışmalarını sürdürmelidir."
Yılmaz, sektördeki kayıp oranlarına da dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"2018 yılı itibarıyla elektrik dağıtım sektöründe kayıp oranları, özelleştirmelerin tamamlandığı 2013 yılından bu yana yüzde 25 civarında düşerek yüzde 11 seviyesine gelmiş durumda. Söz konusu düşüş, şebekeye yapılan yatırımlar ve iyileştirilen işletme pratiklerinin, kurum tarafından uygulanan sistemin ve geliştirilen Ar-Ge projelerinin önemli bir yansımasıdır. Bu başarıda emeği olan herkesi kutluyorum. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde kayıp oranlarının yüzde 10’un da altına gelerek, dünya standartlarında bir noktaya ulaşacağını göreceğiz."
- "Güvence bedeli şirketler tarafından istismar edilmemeli"
Şirketlerin bilgi akışı eksikliklerini giderecek EDVARS sistemini geliştirerek, vatandaşların ihtiyaçlarına karşılık verecek yatırımların özelliklerini belirlediklerini aktaran Yılmaz, şu değerlendirmede bulundu:
"EDVARS, kişiden bağımsız ve hata payı olmayan tüm elektrik işletim sistemlerini kapsayan bir üst yazılımı içeriyor. Bu yazılım; yaptığınız tüm faaliyetleri görebildiğiniz, analiz edebildiğiniz raporlayabildiğiniz bir yönetici masası olarak tasarlandı. Biz de bu sistemi, düzenlemelerimizin ve tarife hesaplamalarımızın her alanında kullanacağız. Perakende sektörümüz ile ilgili kurumumuza gelen şikayetler de ne yazık ki bizleri fazlasıyla rahatsız etmektedir. Tüketici sözleşmelerine yönelik uygulamalarda bütün şirketlerden gerekli hassasiyetleri göstermelerinin ve vatandaşlarımızın mağdur edilmemesi gerektiğinin altını çiziyorum. Bütün tüketicilerimiz, teknolojinin sunduğu imkanlar dahilinde mutlaka yeterli ölçüde bilgilendirilmeli. Piyasayı koruyan bir önlem olan güvence bedeli şirketler tarafından asla istismar edilmemelidir. EPDK olarak kötü niyetli adımlara, vatandaşlarımızdan gelecek şikayetlere kayıtsız kalmayacağımızı ve gereken adımları atmaktan çekinmeyeceğimizi zaten biliyorsunuz."
Kaynak: AA
Yılmaz, Afyonkarahisar'da bir otelde düzenlenen "Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği 12. Sektör Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, kamu, özel sektör iş birliğine ilişkin ele alınması gereken birçok konunun bulunduğunu söyledi.
En önemli konulardan birinin tüketici ile iletişim olduğunu belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
"Ne yazık ki bu alanda sektörümüz henüz istediğimiz noktaya ulaşamadı. Sektör olarak dağıtım bedelinin ne olduğunu, daha doğrusu ne olmadığını dahi tüketicilere yeterince anlatamadık. Esnafından sanatçısına, köylüsünden akademisyenine her sosyal gruptan bu konuda eleştiriler alıyoruz. Sektör olarak dağıtım bedelinde; karda kışta elektrik kesilmesin diye sahada emek veren işçinin maaşının olduğunu, daha kaliteli elektrik hizmeti sunmak için eskiyen şebekelerin yenilenmesine yönelik yatırımların bu bedelin içinde olduğunu ne kadar anlatabildik? Dağıtım bedelinin, sayaç okuma veya fatura hizmeti sunma bedeli olmadığını bile anlatamadık. Elektriğin bir yerden bir yere taşınmasının ne tür bir altyapı, nasıl büyük bir sistem yatırımı gerektirdiğini ve bunların ne denli maliyetli işler olduğunu anlatamadığımız müddetçe de bu eleştiriler gelmeye devam edecek."
- "Medya planlamaları yapılmasını bekliyoruz"
Bütün şirketlerin kurumsal iletişime daha fazla önem vermeleri gerektiğine işaret eden Yılmaz, "Yanlış ve art niyetli haberlerin önünü geçecek ya da bu tip haberler çıktığında, etkisini anında ortadan kaldıracak medya planlamaları yapılmasını bekliyoruz. Artık bir sosyal medya mesajı bile milyonlarca kişinin algısını etkileyebiliyor.O zaman sizlere düşen, zamanı yakalayabilmek, dönemimize uygun iletişim stratejilerini ortaya koymak, bu alanda yeterli eğitime ve donanıma sahip personel istihdam etmektir." diye konuştu.
Yılmaz, bakanlığın desteği ve EPDK'nın öncülüğünde; sektöre yönelik algı yönetimi alanında kurulan Enerji İletişim Grubu'nun da bu süreçte faydalı işler yapmasını beklediklerini vurguladı.
- "Yatırımların hizmet kalitesine yansıması önemli"
Elektrik dağıtım sektöründe yatırımların bitmesi, hedeflerin tükenmesi ve vizyonun eskimesinin söz konusu olamayacağının altını çizen Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü elektrik dağıtımı kesintisiz, kaliteli ve verimli yapılmak zorunda olan bir hizmet. Sistemlerin ve süreçlerin sürekli yenilenmesi, geliştirilmesi zorunluluktur. Bu çerçevede dağıtım şirketlerimiz, gerekli şebeke yatırımlarını aksatmaksızın ve zamanında yaparken, hizmet kalitesini yükseltecek bilişsel ve teknolojik dönüşümleri de yapmak durumundadır. 2018 yılında dağıtım şirketleri 3,5 milyar liralık yatırım yaptı. Öngörülen 3 yıllık yatırım tavanının yaklaşık yüzde 14 üzerinde bir gerçekleşme söz konusu oldu. Ancak yatırım rakamlarından daha önemli olan, yatırımların hizmet kalitesine ve müşteri memnuniyetine yansımasıdır. Sektör temsilcilerimiz de bu bilinçle hareket etmeli, müşteri memnuniyetini ve geleceğin sistem tasarımını, yatırım hedeflerinin odağına alarak çalışmalarını sürdürmelidir."
Yılmaz, sektördeki kayıp oranlarına da dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"2018 yılı itibarıyla elektrik dağıtım sektöründe kayıp oranları, özelleştirmelerin tamamlandığı 2013 yılından bu yana yüzde 25 civarında düşerek yüzde 11 seviyesine gelmiş durumda. Söz konusu düşüş, şebekeye yapılan yatırımlar ve iyileştirilen işletme pratiklerinin, kurum tarafından uygulanan sistemin ve geliştirilen Ar-Ge projelerinin önemli bir yansımasıdır. Bu başarıda emeği olan herkesi kutluyorum. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde kayıp oranlarının yüzde 10’un da altına gelerek, dünya standartlarında bir noktaya ulaşacağını göreceğiz."
- "Güvence bedeli şirketler tarafından istismar edilmemeli"
Şirketlerin bilgi akışı eksikliklerini giderecek EDVARS sistemini geliştirerek, vatandaşların ihtiyaçlarına karşılık verecek yatırımların özelliklerini belirlediklerini aktaran Yılmaz, şu değerlendirmede bulundu:
"EDVARS, kişiden bağımsız ve hata payı olmayan tüm elektrik işletim sistemlerini kapsayan bir üst yazılımı içeriyor. Bu yazılım; yaptığınız tüm faaliyetleri görebildiğiniz, analiz edebildiğiniz raporlayabildiğiniz bir yönetici masası olarak tasarlandı. Biz de bu sistemi, düzenlemelerimizin ve tarife hesaplamalarımızın her alanında kullanacağız. Perakende sektörümüz ile ilgili kurumumuza gelen şikayetler de ne yazık ki bizleri fazlasıyla rahatsız etmektedir. Tüketici sözleşmelerine yönelik uygulamalarda bütün şirketlerden gerekli hassasiyetleri göstermelerinin ve vatandaşlarımızın mağdur edilmemesi gerektiğinin altını çiziyorum. Bütün tüketicilerimiz, teknolojinin sunduğu imkanlar dahilinde mutlaka yeterli ölçüde bilgilendirilmeli. Piyasayı koruyan bir önlem olan güvence bedeli şirketler tarafından asla istismar edilmemelidir. EPDK olarak kötü niyetli adımlara, vatandaşlarımızdan gelecek şikayetlere kayıtsız kalmayacağımızı ve gereken adımları atmaktan çekinmeyeceğimizi zaten biliyorsunuz."