İletişimin Duayeni Löffelholz'dan 'Medya Okuryazarlığı Seviyesi Artırılmalı' Vurgusu
Ilmenau Teknik Üniversitesi Medya ve İletişim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Martin Löffelholz: 'Medyanın yeni dünyasında demokrasi olmayan, tamamen kontrol altında bir sistem kurulmak istenmiyorsa medya okuryazarlığı seviyesinin artırılması gerekir' 'Genç nesil, farklı ekran formlarında bilgi akışını takip ediyor. Genç nesil, farklı medya türlerinde ve platformlar arasında bir ayrım yapmıyor. Sosyal medya çağında, ilgili olmayan, yalan bilgilerin paylaşılması çok daha kolay” 'Medya teknolojisi ve yeni iletişim teknolojileri siyasi amaçlar için de kullanılacak. ABD'deki seçimlerde yaşananlardan dolayı şimdi ABD toplumu, bunun için çok daha hazırlıklı ve bununla mücadele etmek için önemli adımlar atıyor'
İSTANBUL - YUNUS TÜRK - Ilmenau Teknik Üniversitesi Medya ve İletişim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Martin Löffelholz, "Medyanın yeni dünyasında demokrasi olmayan, tamamen kontrol altında bir sistem kurulmak istenmiyorsa medya okuryazarlığı seviyesinin artırılması gerekir." dedi.
Löffelholz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kriz iletişiminin çok geniş bir alana hitap ettiğini, başta ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde uluslararası kriz iletişimi alanının giderek daha fazla ilgi kazandığını ifade etti.
Klasik kitle iletişim araçları ve yeni sosyal medyanın, alıcının bakış açısına göre birbiriyle bağlantılı olduğunu belirten Löffelholz, genç neslin farklı medya türlerini birbirinden ayırt etmediğini söyledi.
Löffelholz, genç neslin, farklı ekran formlarında, özellikle akıllı telefon, tablet, bazen dizüstü bilgisayarlarda bilgi akışını takip ettiğini belirterek, "Genç nesil, farklı medya türlerinde ve platformlar arasında bir ayrım yapmıyor. Sosyal medya çağında, ilgili olmayan, yalan bilgilerin paylaşılması çok daha kolay." dedi.
Yasal açıdan ve medya okuryazarlığı perspektifinden bakıldığında, açık toplumlarda bunun kabul edilmesi ve buna çare bulunması gerektiğini aktaran Löffelholz, "Klasik medyanın eski zamanlarında hakların ihlali söz konusu olduğunda bilgi sınırlamaları vardı. Kendine özgü bir yasal sistemi vardı. Bu yeni medya dünyasında uygulanması gereken bir şey. Medyanın yeni dünyasında demokrasi olmayan, tamamen kontrol altında bir sistem kurulmak istenmiyorsa medya okuryazarlığı seviyesinin artırılması gerekir. Genç nesli ilkokuldan başlayarak yetiştirmeliyiz ancak sosyal medya ile nasıl başa çıkılacağı katılımcı bir medyayla alakalı bir durum." ifadelerini kullandı.
- "Tüm ülkelerin bir araya gelip imzalayacağı bir anlaşmaya ihtiyacımız var"
Prof. Dr. Martin Löffelholz, medya teknolojisi ve yeni iletişim teknolojilerinin siyasi amaçlar için de kullanılacağını belirterek, şunları kaydetti:
"Olumlu ve olumsuz siyasi kampanyalar için de aracı olarak kullanılacak. ABD'deki seçimlerde yaşananlardan dolayı şimdi ABD toplumu, bunun için çok daha hazırlıklı ve bununla mücadele etmek için önemli adımlar atıyor. Google'da bununla nasıl başa çıkılacağı konusunda daha fazla kural var. Bu, aynı zamanda Asya ve Avrupa bağlamında tartışılmaktadır. Pek çok toplum bununla nasıl başa çıkacağını adım adım öğreniyor. Uzun vadede bu hususlarla nasıl başa çıkabileceğimiz konusunda iyimserim.
Sahte haberler her zaman, her alanda bir araç olduğundan günümüzdeki yeni gelişme, yanlış bilgilendirme ve dezenformasyonu paylaşmanın çok daha kolay olduğunu gösteriyor. Bunun için medya okuryazarlığı ve ayrıca hukuk sistemi ile ilgili yeni kurallara ve yeni sorumluluk biçimlerine ihtiyacımız var."
Löffelholz, küresel bir anlayışa ihtiyaç olduğunu ifade ederek, "Küresel olarak tüm ülkelerin bir araya gelip imzalayacağı bir anlaşmaya ihtiyacımız var. Yoksa diğer seçenek; savaş... Yani bu, nükleer silah ve yapay zeka çağında bir seçenek olmamalı. Bunlar, sadece bir ülkeyi değil, tüm dünyayı mahvedebilecek çok tehlikeli silahlardır. Bunu anlamak, barışı ve anlayışı geliştirmek için sorumlu liderlere ihtiyacımız var." diye konuştu.
- "Büyük verinin merkezileştirilmesi çok riskli olacaktır"
lmenau Teknik Üniversitesi Medya ve İletişim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Löffelholz, farklı alanlardan tüm verilerin merkezileştirilmesinin çok riskli olduğunu, çeşitli verilerin merkezileştirme biçimi bulunduğunu söyledi.
Löffelholz, "Ampirik çalışmalar üzerine yapılmış akademik verilerin merkezileştirilmesi hem akademi hem de kurumlar için faydalı olacaktır. İnsanların sosyal davranışlarını, toplumsal davranışlarını, finans alanındaki davranışlarını bir araya getirerek oluşturulacak büyük verinin merkezileştirilmesi çok riskli olacaktır." diye konuştu.
Verilerin merkezileştirilmesinde gizlilik konularının da tartışılması gerektiğini vurgulayan Löffelholz, "Kötü amaçlar için kullanıma açık olacaktır. Bilginin alandan alana çeşitlendirilip merkezileştirilmesinden yanayım." dedi.
Kaynak: AA
Löffelholz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kriz iletişiminin çok geniş bir alana hitap ettiğini, başta ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde uluslararası kriz iletişimi alanının giderek daha fazla ilgi kazandığını ifade etti.
Klasik kitle iletişim araçları ve yeni sosyal medyanın, alıcının bakış açısına göre birbiriyle bağlantılı olduğunu belirten Löffelholz, genç neslin farklı medya türlerini birbirinden ayırt etmediğini söyledi.
Löffelholz, genç neslin, farklı ekran formlarında, özellikle akıllı telefon, tablet, bazen dizüstü bilgisayarlarda bilgi akışını takip ettiğini belirterek, "Genç nesil, farklı medya türlerinde ve platformlar arasında bir ayrım yapmıyor. Sosyal medya çağında, ilgili olmayan, yalan bilgilerin paylaşılması çok daha kolay." dedi.
Yasal açıdan ve medya okuryazarlığı perspektifinden bakıldığında, açık toplumlarda bunun kabul edilmesi ve buna çare bulunması gerektiğini aktaran Löffelholz, "Klasik medyanın eski zamanlarında hakların ihlali söz konusu olduğunda bilgi sınırlamaları vardı. Kendine özgü bir yasal sistemi vardı. Bu yeni medya dünyasında uygulanması gereken bir şey. Medyanın yeni dünyasında demokrasi olmayan, tamamen kontrol altında bir sistem kurulmak istenmiyorsa medya okuryazarlığı seviyesinin artırılması gerekir. Genç nesli ilkokuldan başlayarak yetiştirmeliyiz ancak sosyal medya ile nasıl başa çıkılacağı katılımcı bir medyayla alakalı bir durum." ifadelerini kullandı.
- "Tüm ülkelerin bir araya gelip imzalayacağı bir anlaşmaya ihtiyacımız var"
Prof. Dr. Martin Löffelholz, medya teknolojisi ve yeni iletişim teknolojilerinin siyasi amaçlar için de kullanılacağını belirterek, şunları kaydetti:
"Olumlu ve olumsuz siyasi kampanyalar için de aracı olarak kullanılacak. ABD'deki seçimlerde yaşananlardan dolayı şimdi ABD toplumu, bunun için çok daha hazırlıklı ve bununla mücadele etmek için önemli adımlar atıyor. Google'da bununla nasıl başa çıkılacağı konusunda daha fazla kural var. Bu, aynı zamanda Asya ve Avrupa bağlamında tartışılmaktadır. Pek çok toplum bununla nasıl başa çıkacağını adım adım öğreniyor. Uzun vadede bu hususlarla nasıl başa çıkabileceğimiz konusunda iyimserim.
Sahte haberler her zaman, her alanda bir araç olduğundan günümüzdeki yeni gelişme, yanlış bilgilendirme ve dezenformasyonu paylaşmanın çok daha kolay olduğunu gösteriyor. Bunun için medya okuryazarlığı ve ayrıca hukuk sistemi ile ilgili yeni kurallara ve yeni sorumluluk biçimlerine ihtiyacımız var."
Löffelholz, küresel bir anlayışa ihtiyaç olduğunu ifade ederek, "Küresel olarak tüm ülkelerin bir araya gelip imzalayacağı bir anlaşmaya ihtiyacımız var. Yoksa diğer seçenek; savaş... Yani bu, nükleer silah ve yapay zeka çağında bir seçenek olmamalı. Bunlar, sadece bir ülkeyi değil, tüm dünyayı mahvedebilecek çok tehlikeli silahlardır. Bunu anlamak, barışı ve anlayışı geliştirmek için sorumlu liderlere ihtiyacımız var." diye konuştu.
- "Büyük verinin merkezileştirilmesi çok riskli olacaktır"
lmenau Teknik Üniversitesi Medya ve İletişim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Löffelholz, farklı alanlardan tüm verilerin merkezileştirilmesinin çok riskli olduğunu, çeşitli verilerin merkezileştirme biçimi bulunduğunu söyledi.
Löffelholz, "Ampirik çalışmalar üzerine yapılmış akademik verilerin merkezileştirilmesi hem akademi hem de kurumlar için faydalı olacaktır. İnsanların sosyal davranışlarını, toplumsal davranışlarını, finans alanındaki davranışlarını bir araya getirerek oluşturulacak büyük verinin merkezileştirilmesi çok riskli olacaktır." diye konuştu.
Verilerin merkezileştirilmesinde gizlilik konularının da tartışılması gerektiğini vurgulayan Löffelholz, "Kötü amaçlar için kullanıma açık olacaktır. Bilginin alandan alana çeşitlendirilip merkezileştirilmesinden yanayım." dedi.