Diş Çürükleri, Kalp Hastalıklarını Tetikleyebiliyor
Hayatımızın her alanında dikkat etmemiz gereken ağız ve diş sağlığı yapılan bilimsel araştırmaların ışığında, gün geçtikçe daha da önem kazanıyor. Ağız hijyeni için yapılması gerekenlerin aksatılması halinde bakterilerin ağızda kolayca üreme imkanı bulması diş çürüklerini attırabildiği gibi, pek çok farklı sağlık sorununu da beraberinde getirebiliyor.
İstanbul Aydın Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi (Dentaydın) Endodonti Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Ece Çalışkan, özen gösterilmeyen ağız ve diş sağlığının sadece diş kayıplarına sebep olmadığını, bununla birlikte kalp sağlığımızı olumsuz etkilediğine dikkat çekerken, periodontal hastalıklar denilen diş ve diş eti iltihabi hastalıklarının, kalp hastalıkları ile arasında doğrudan bir ilişkinin bilimsel olarak kanıtlandığını söyledi.
Genel sağlık durumunda hiçbir sorun yaşamayan insanlar için de risk teşkil eden bu ilişki, özellikle doğumsal kalp rahatsızlığı olan çocuklar, yetişkinler, kalp kapağı protezi taşıyan hastalar, kalp ameliyatı geçirmiş veya kalp yetmezliği bulunan erişkinlerde ciddi risk oluşturduğunu belirten Çalışkan, “Sadece çürük ve enfeksiyonlu dişlerin çekimi veya tedavisi esnasında değil, bazen sadece diş fırçalama esnasında oluşan kanamalarda dahî buradaki enfeksiyon etkenlerinin kan dolaşımına karışarak, kalpteki sorunlu bölgeye ulaşıp burada çoğalarak ciddi bir kalp enfeksiyonuna sebep olabileceğini” ifade etti.
“En ideal diş tedavisi, ağız ve diş sağlığı bakımıdır”
Endokardit olarak adlandırılan bu tehlikeli klinik vakayı önleyici korunma yolu olarak, riskli sınıfında bulunan ve kalp hastalığı bulunan hastalara diş tedavileri öncesinde enfeksiyondan koruyucu antibiyotik verildiğine dikkat çeken Ece Çalışkan, “Ağız ve diş sağlığını ilgilendiren en ideal tedavi yönteminin koruyucu önlemler olduğunu ve hastalık baş göstermeden uygulanacak ağız ve diş sağlığı bakımı ile birlikte düzenli olarak yapılan diş hekimi kontrollerinin, kalp ve damar hastalıklarının yüzde 70 oranında azaltabileceğini” vurguladı.
Dikkat edilmesi gereken hususlar
Ağız ve diş sağlığında oluşabilecek olumsuzlukların, hayati önem arz eden organlarımızdan birisi olan kalbin ve onu çevreleyen damar sistemi üzerindeki etkisini unutulmaması gerektiğini ve her 2 ayda bir kullanılan diş fırçasını yenilemenin ve diş aralarını her gün 1 defa diş ipi ile temizlenmesi gerektiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Ece Çalışkan sözlerine şöyle devam etti:
“Ağız ve diş sağlığı hususunda, bebeklik döneminden başlayıp düzenli olarak diş hekimi kontrolünü aksatmamak ve yılda en az 2 defa olmak üzere kontrollere devam etmek büyük önem taşımaktadır. Ancak bu sayede ciddi diş ve diş eti hastalıklarına erken teşhis uygulayabiliriz. Rutin kontrollerin yanı sıra, bireylerin tüm hayatları boyunca sağlıklı biz ağız ve diş sağlığına sahip olabilmesi ve hayata sağlıkla gülümsemesi için hekimi ile iş birliği yapması ve ağız bakımını öğretildiği şekilde doğru ve sürekli olarak uygulaması gerekmektedir.”
Kaynak: İHA
Genel sağlık durumunda hiçbir sorun yaşamayan insanlar için de risk teşkil eden bu ilişki, özellikle doğumsal kalp rahatsızlığı olan çocuklar, yetişkinler, kalp kapağı protezi taşıyan hastalar, kalp ameliyatı geçirmiş veya kalp yetmezliği bulunan erişkinlerde ciddi risk oluşturduğunu belirten Çalışkan, “Sadece çürük ve enfeksiyonlu dişlerin çekimi veya tedavisi esnasında değil, bazen sadece diş fırçalama esnasında oluşan kanamalarda dahî buradaki enfeksiyon etkenlerinin kan dolaşımına karışarak, kalpteki sorunlu bölgeye ulaşıp burada çoğalarak ciddi bir kalp enfeksiyonuna sebep olabileceğini” ifade etti.
“En ideal diş tedavisi, ağız ve diş sağlığı bakımıdır”
Endokardit olarak adlandırılan bu tehlikeli klinik vakayı önleyici korunma yolu olarak, riskli sınıfında bulunan ve kalp hastalığı bulunan hastalara diş tedavileri öncesinde enfeksiyondan koruyucu antibiyotik verildiğine dikkat çeken Ece Çalışkan, “Ağız ve diş sağlığını ilgilendiren en ideal tedavi yönteminin koruyucu önlemler olduğunu ve hastalık baş göstermeden uygulanacak ağız ve diş sağlığı bakımı ile birlikte düzenli olarak yapılan diş hekimi kontrollerinin, kalp ve damar hastalıklarının yüzde 70 oranında azaltabileceğini” vurguladı.
Dikkat edilmesi gereken hususlar
Ağız ve diş sağlığında oluşabilecek olumsuzlukların, hayati önem arz eden organlarımızdan birisi olan kalbin ve onu çevreleyen damar sistemi üzerindeki etkisini unutulmaması gerektiğini ve her 2 ayda bir kullanılan diş fırçasını yenilemenin ve diş aralarını her gün 1 defa diş ipi ile temizlenmesi gerektiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Ece Çalışkan sözlerine şöyle devam etti:
“Ağız ve diş sağlığı hususunda, bebeklik döneminden başlayıp düzenli olarak diş hekimi kontrolünü aksatmamak ve yılda en az 2 defa olmak üzere kontrollere devam etmek büyük önem taşımaktadır. Ancak bu sayede ciddi diş ve diş eti hastalıklarına erken teşhis uygulayabiliriz. Rutin kontrollerin yanı sıra, bireylerin tüm hayatları boyunca sağlıklı biz ağız ve diş sağlığına sahip olabilmesi ve hayata sağlıkla gülümsemesi için hekimi ile iş birliği yapması ve ağız bakımını öğretildiği şekilde doğru ve sürekli olarak uygulaması gerekmektedir.”