Kamu Başdenetçisi Malkoç Açıklaması 'Kanal İstanbul, Kurumumuzun Alanınına Giriyor'
'Kanal İstanbul konusu idari bir karardır. Bir milletvekili arkadaşımız, geniş bir dilekçeyle Kanal İstanbul ile ilgili müracaat etti. Bakacağız'
Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Kanal İstanbul Projesi konusunun idari bir karar olduğunu, bir milletvekilinin de bununla ilgili kendilerine başvurduğunu belirtti.
Şeref Malkoç, Denizli'de bir otelde Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) tarafından düzenlenen "Ombudsman Halkla Buluşuyor" programı kapsamında basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Malkoç, burada yaptığı konuşmada, KDK'nin, hukukun üstünlüğünün sağlanması, idarelerde iyi yönetim ilkelerinin yerleştirilmesi için TBMM'ye bağlı anayasal bir kurum olarak faaliyetlerini sürdürdüğünü söyledi.
Dünyada son yıllarda yargı dışı alternatif çözüm yollarının ağırlık kazandığını anlatan Malkoç, şöyle konuştu:
"Sorun, ihtilafın çıkmaması esastır. Ancak bireyler arasında, kurumlar arasında sorun, ihtilaf çıktığında bunu çözmek için uzlaşmacılık ve arabuluculuk hem dünyada hem Türkiye'de yaygınlaşıyor. Vatandaşla devlet arasında, kamu hizmetleri alanında sorun çıktığında da mahkemeye gitmeden, yargıya intikal etmeden bunu çözmek için kurulmuş kurumlardan birisi Kamu Denetçiliği Kurumu."
Müracaatlarda şart aramadıklarını belirten Malkoç, "İnsanımız derdini, sıkıntısını, sorununu iletsin, altında da imzası bulunsun. Öbür tarafı biz hallediyoruz. Adalete ulaşmada ikinci unsur da kolay olmasının yanı sıra ucuz olması. Biz ucuzluğun ötesinde başvurulardan harç parası, pul parası, şahit parası, bilirkişi parası almıyoruz. Hepsini kurum kendi karşılıyor. Üçüncü unsur da müracaatların kısa sürede karara bağlanması." dedi.
- "Zihinleri değiştirmek, anayasayı değiştirmekten daha zor"
Türkiye'nin daha ileriye gitmesi, halkının refah seviyesi, kamu hizmetlerinin kalitesinin artması için Cumhurbaşkanından milletvekillerine kadar bu konuda uğraşan herkesin çaba gösterdiğini vurgulayan Malkoç, şöyle devam etti:
"Bu anlamda yasalarımızı da değiştirebiliyoruz, anayasamızı da değiştirebiliyoruz ama en zor şey anlayışı değiştirmek, zihni değiştirmek. Bunun için mücadele vermemiz gerekiyor. Zihinleri değiştirmek, anayasayı değiştirmekten daha zor. Burada hepimize görev ve sorumluluk düşüyor. İşte çabamız da bu. Türkiye'de bu potansiyel var. Bu potansiyeli harekete geçirmemiz gerekir. Bu potansiyeli medya, sivil toplum örgütleri harekete geçirecek. Yapacağımız şey basit. Anayasada ve yasada var olan hak ve özgürlükleri kullanma konusunda biraz daha çaba sarf edeceğiz, hak arama yollarını artıracağız."
Malkoç, şu ifadeleri kullandı:
"Bize son 5 yılda yapılan şikayetlere baktığımızda, birinci sırada ya eğitimden geliyor veya kamu personelinden. En yoğun şikayetler bunlar arasında değişiyor. Üçüncü sırada sosyal güvenlik kurumlarından, dördüncü sırada yerel yönetimlerden, beşinci sırada adaletin işleyişinden geliyor. Temel sıkıntımız, kamu hizmetleri konusunda kamu görevlilerinin iyi yönetim ilkelerini öğrenmeleri, hukukun üstünlüğü konusunda titiz davranmaları noktasında çaba göstermek, insanımızın da hak arama yolları konusunda biraz daha şuurlanması, bilinçlenmesi. Bunu başarırsak çok büyük mesafe alacağız."
- Kanal İstanbul sorusu
"Kanal İstanbul" konusunda bir başvuru olup olmadığı sorulan Malkoç, "Kanal İstanbul konusu idari bir karardır. Kurumumuzun alanına giriyor. Hatta bir milletvekili arkadaşımız, geniş bir dilekçeyle Kanal İstanbul ile ilgili müracaat etti. Bakacağız. Yeni müracaat. İnceleyeceğiz. Bu müracaat elbette hukuki bir müracaattır. Milletvekili de neticede vatandaştır, bize müracaat edebilir. Yani her türlü konu intikal ediyor bize." diye konuştu.
- Ortaokul öğrencisi Ece Coşkun'un müracaatı
Malkoç, bu yıl 105 bin 525 kişinin KDK'ye e-posta, telefonla veya gelerek başvurduğunu, 20 bin 218 yazılı şikayet ve müracaat aldıklarını, verdikleri karar sayısının ise 21 bin 292 olduğunu bildirdi.
Denizli'de ortaokul 7. sınıf öğrencisi Ece Coşkun'un otobüs hatları ve güzergahlarının değişmesi konusunda kendilerine yaptığı başvurunun çözüme kavuşturulmasını örnek gösteren Malkoç, şunları kaydetti:
"Sorunu otobüs duraklarında, mahallerdeki kahvehanelerde konuşuyorlar ama Ece kızımız bunlardan farklı bir şey yapıyor ve kuruma başvuruyor. Büyükşehir Belediyesi ile yaptığımız görüşme sonucunda sorun çözülüyor. Bu kızlarımızın, yavrularımızın sayısının artmasını istiyoruz. Kamu Denetçiliği Kurumunun çabası bu. Çünkü hak arama kültürünü yaygınlaştırırsak, insanlarımız var olan hakkını ararsa Türkiye'deki sorunların yüzde 50'sinin kendiliğinden çözüleceğine inanıyoruz. Türkiye'de hak arama yolları için kurulmuş birçok müessese var, bunlardan biri KDK. Türkiye 2023'te dünyadaki ilk 10 ülke arasında olacak. Kamu hizmetlerinde, sağlık hizmetlerinde, ihracatta... 2023 Türkiyesi yükselirken maddi gelişmenin yanında bunu taçlandıracak olan adalettir, insan haklarıdır, demokrasidir, hak arama kültürüdür."
Toplantıya katılan Ece Coşkun da otobüslerin güzergahları, isimleri ve gidiş sürelerinin değişmesinden rahatsız olduğu için Kamu Denetçiliği Kurumu Çocuk'a başvurduğunu anlattı.
Üç hafta önce mektup gönderildiğini dile getiren Coşkun, "Mektupta karar alındığı ve sorunun çözüldüğü belirtiliyordu. Babama da sorunun çözümüyle ilgili bilgiler verildi. Artık güzergahlardaki otobüs sayısı artırılmış, otobüsler daha çabuk geliyor. Otobüsle ulaşım daha rahat oldu. Şu an mutluyum otobüs kullanımından. Kamu Denetçiliği Kurumu Çocuk'u 5. sınıfta sosyal bilgiler ders kitabında gördüm. Toplum ünitesinde geçiyordu. Gerçekten dönüş yapıyorlar." dedi.
Toplantıya, Kamu Denetçisi Sadettin Kalkan da katıldı.
Kaynak: AA
Şeref Malkoç, Denizli'de bir otelde Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) tarafından düzenlenen "Ombudsman Halkla Buluşuyor" programı kapsamında basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Malkoç, burada yaptığı konuşmada, KDK'nin, hukukun üstünlüğünün sağlanması, idarelerde iyi yönetim ilkelerinin yerleştirilmesi için TBMM'ye bağlı anayasal bir kurum olarak faaliyetlerini sürdürdüğünü söyledi.
Dünyada son yıllarda yargı dışı alternatif çözüm yollarının ağırlık kazandığını anlatan Malkoç, şöyle konuştu:
"Sorun, ihtilafın çıkmaması esastır. Ancak bireyler arasında, kurumlar arasında sorun, ihtilaf çıktığında bunu çözmek için uzlaşmacılık ve arabuluculuk hem dünyada hem Türkiye'de yaygınlaşıyor. Vatandaşla devlet arasında, kamu hizmetleri alanında sorun çıktığında da mahkemeye gitmeden, yargıya intikal etmeden bunu çözmek için kurulmuş kurumlardan birisi Kamu Denetçiliği Kurumu."
Müracaatlarda şart aramadıklarını belirten Malkoç, "İnsanımız derdini, sıkıntısını, sorununu iletsin, altında da imzası bulunsun. Öbür tarafı biz hallediyoruz. Adalete ulaşmada ikinci unsur da kolay olmasının yanı sıra ucuz olması. Biz ucuzluğun ötesinde başvurulardan harç parası, pul parası, şahit parası, bilirkişi parası almıyoruz. Hepsini kurum kendi karşılıyor. Üçüncü unsur da müracaatların kısa sürede karara bağlanması." dedi.
- "Zihinleri değiştirmek, anayasayı değiştirmekten daha zor"
Türkiye'nin daha ileriye gitmesi, halkının refah seviyesi, kamu hizmetlerinin kalitesinin artması için Cumhurbaşkanından milletvekillerine kadar bu konuda uğraşan herkesin çaba gösterdiğini vurgulayan Malkoç, şöyle devam etti:
"Bu anlamda yasalarımızı da değiştirebiliyoruz, anayasamızı da değiştirebiliyoruz ama en zor şey anlayışı değiştirmek, zihni değiştirmek. Bunun için mücadele vermemiz gerekiyor. Zihinleri değiştirmek, anayasayı değiştirmekten daha zor. Burada hepimize görev ve sorumluluk düşüyor. İşte çabamız da bu. Türkiye'de bu potansiyel var. Bu potansiyeli harekete geçirmemiz gerekir. Bu potansiyeli medya, sivil toplum örgütleri harekete geçirecek. Yapacağımız şey basit. Anayasada ve yasada var olan hak ve özgürlükleri kullanma konusunda biraz daha çaba sarf edeceğiz, hak arama yollarını artıracağız."
Malkoç, şu ifadeleri kullandı:
"Bize son 5 yılda yapılan şikayetlere baktığımızda, birinci sırada ya eğitimden geliyor veya kamu personelinden. En yoğun şikayetler bunlar arasında değişiyor. Üçüncü sırada sosyal güvenlik kurumlarından, dördüncü sırada yerel yönetimlerden, beşinci sırada adaletin işleyişinden geliyor. Temel sıkıntımız, kamu hizmetleri konusunda kamu görevlilerinin iyi yönetim ilkelerini öğrenmeleri, hukukun üstünlüğü konusunda titiz davranmaları noktasında çaba göstermek, insanımızın da hak arama yolları konusunda biraz daha şuurlanması, bilinçlenmesi. Bunu başarırsak çok büyük mesafe alacağız."
- Kanal İstanbul sorusu
"Kanal İstanbul" konusunda bir başvuru olup olmadığı sorulan Malkoç, "Kanal İstanbul konusu idari bir karardır. Kurumumuzun alanına giriyor. Hatta bir milletvekili arkadaşımız, geniş bir dilekçeyle Kanal İstanbul ile ilgili müracaat etti. Bakacağız. Yeni müracaat. İnceleyeceğiz. Bu müracaat elbette hukuki bir müracaattır. Milletvekili de neticede vatandaştır, bize müracaat edebilir. Yani her türlü konu intikal ediyor bize." diye konuştu.
- Ortaokul öğrencisi Ece Coşkun'un müracaatı
Malkoç, bu yıl 105 bin 525 kişinin KDK'ye e-posta, telefonla veya gelerek başvurduğunu, 20 bin 218 yazılı şikayet ve müracaat aldıklarını, verdikleri karar sayısının ise 21 bin 292 olduğunu bildirdi.
Denizli'de ortaokul 7. sınıf öğrencisi Ece Coşkun'un otobüs hatları ve güzergahlarının değişmesi konusunda kendilerine yaptığı başvurunun çözüme kavuşturulmasını örnek gösteren Malkoç, şunları kaydetti:
"Sorunu otobüs duraklarında, mahallerdeki kahvehanelerde konuşuyorlar ama Ece kızımız bunlardan farklı bir şey yapıyor ve kuruma başvuruyor. Büyükşehir Belediyesi ile yaptığımız görüşme sonucunda sorun çözülüyor. Bu kızlarımızın, yavrularımızın sayısının artmasını istiyoruz. Kamu Denetçiliği Kurumunun çabası bu. Çünkü hak arama kültürünü yaygınlaştırırsak, insanlarımız var olan hakkını ararsa Türkiye'deki sorunların yüzde 50'sinin kendiliğinden çözüleceğine inanıyoruz. Türkiye'de hak arama yolları için kurulmuş birçok müessese var, bunlardan biri KDK. Türkiye 2023'te dünyadaki ilk 10 ülke arasında olacak. Kamu hizmetlerinde, sağlık hizmetlerinde, ihracatta... 2023 Türkiyesi yükselirken maddi gelişmenin yanında bunu taçlandıracak olan adalettir, insan haklarıdır, demokrasidir, hak arama kültürüdür."
Toplantıya katılan Ece Coşkun da otobüslerin güzergahları, isimleri ve gidiş sürelerinin değişmesinden rahatsız olduğu için Kamu Denetçiliği Kurumu Çocuk'a başvurduğunu anlattı.
Üç hafta önce mektup gönderildiğini dile getiren Coşkun, "Mektupta karar alındığı ve sorunun çözüldüğü belirtiliyordu. Babama da sorunun çözümüyle ilgili bilgiler verildi. Artık güzergahlardaki otobüs sayısı artırılmış, otobüsler daha çabuk geliyor. Otobüsle ulaşım daha rahat oldu. Şu an mutluyum otobüs kullanımından. Kamu Denetçiliği Kurumu Çocuk'u 5. sınıfta sosyal bilgiler ders kitabında gördüm. Toplum ünitesinde geçiyordu. Gerçekten dönüş yapıyorlar." dedi.
Toplantıya, Kamu Denetçisi Sadettin Kalkan da katıldı.