Hayvan Hakları Savunucularının Fayton Protestosu Sürüyor
Hayvan hakları savunucuları, Adalar'daki atlı faytonların kaldırılması talebiyle dün başlattıkları eyleme Saraçhane Parkı'nda devam ediyor.
Büyükada'da faytonlarda kullanılan 81 atın ruam hastalığı sebebiyle itlaf edilip gömülmesi üzerine İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) önünde bir araya gelen hayvan hakları savunucuları, geceyi de belediyenin karşısındaki Saraçhane Parkı'nda kurdukları çadırlarda geçirdi.
Adalar'daki atlı faytonların kaldırılmasını talep eden hayvanseverler, eylemlerini Saraçhane Parkı'nda sürdürüyor.
Hayvanseverler, "Atların kanları İBB'nin elinde", "Adalar'da fayton istemiyoruz", "Faytona Son Atlara Özgürlük", "Ekrem İmamoğlu sözünü tut" yazılı pankartlar açtı.
Eyleme katılanlardan Yaşam Savunucusu Platformu Üyesi Sevil Baştürk, ada sakini olduğunu belirterek, atların gömüldüğü çukurları ortaya çıkardığını söyledi. Adada sürekli faytona koşulan atların öldüğünü ifade eden Baştürk, şunları aktardı:
"Ölen atlar adadaki ormanda kayıtsız olarak gömülüyorlar ve yerine yenileri geliyor. Karantina deniyor ama karantina yok. Dışarıdan sürekli motorlarla köle gibi atlar getiriliyor ve hiçbir denetim yok. Adada bir at veterineri bulunmuyor. Dolayısıyla ruam dediğiniz hastalık bugünden yarına olmaz. Sonuçta bir halk sağlığı sorunu söz konusu. Ruam hastalığının 10 yıl toprakta kaldığı bilgisi var ve biz bu ormanda ot topluyoruz. O atların hastalığı tespit edilene kadar da atlar serbest dolaşıyor. 21. yüzyılda bu faytonlar artık kalkmalı. Ada ormanları, at mezarlığı ve ortalık kemik kaynıyor. Bu durum bugünün gerçeği değil. Bunun için de seçimden önce vaat vardı hiç bir şey yapılmıyor."
Bağımsız Hayvan Özgürlüğü aktivisti Arzu Serter de sadece atlar değil, tüm hayvanların hakları için mücadele ettiklerini söyledi.
Eylem kararının ardından çadırlarını kurduklarını anlatan Serter, "Atların özgürlük mücadelesine odaklanmış durumdayız. Atların faytonlara koşulmasını istemiyoruz. Atların adaya yasak olduğu halde kaçak olarak sokulmasına göz yumulmasına karşıyız. Bir canlının başka canlıyı taşımak amaçlı faytona koşulmasını etik ve hak temelli bulmuyoruz. Hayvanların da doğalında olması gerektiği gibi konforlu yaşamalarını istiyoruz. Dün gece dışarıda battaniyeye sarılarak yattık. Hayvan hakları için mücadelemiz devam edecek." diye konuştu.
Kaynak: AA
Adalar'daki atlı faytonların kaldırılmasını talep eden hayvanseverler, eylemlerini Saraçhane Parkı'nda sürdürüyor.
Hayvanseverler, "Atların kanları İBB'nin elinde", "Adalar'da fayton istemiyoruz", "Faytona Son Atlara Özgürlük", "Ekrem İmamoğlu sözünü tut" yazılı pankartlar açtı.
Eyleme katılanlardan Yaşam Savunucusu Platformu Üyesi Sevil Baştürk, ada sakini olduğunu belirterek, atların gömüldüğü çukurları ortaya çıkardığını söyledi. Adada sürekli faytona koşulan atların öldüğünü ifade eden Baştürk, şunları aktardı:
"Ölen atlar adadaki ormanda kayıtsız olarak gömülüyorlar ve yerine yenileri geliyor. Karantina deniyor ama karantina yok. Dışarıdan sürekli motorlarla köle gibi atlar getiriliyor ve hiçbir denetim yok. Adada bir at veterineri bulunmuyor. Dolayısıyla ruam dediğiniz hastalık bugünden yarına olmaz. Sonuçta bir halk sağlığı sorunu söz konusu. Ruam hastalığının 10 yıl toprakta kaldığı bilgisi var ve biz bu ormanda ot topluyoruz. O atların hastalığı tespit edilene kadar da atlar serbest dolaşıyor. 21. yüzyılda bu faytonlar artık kalkmalı. Ada ormanları, at mezarlığı ve ortalık kemik kaynıyor. Bu durum bugünün gerçeği değil. Bunun için de seçimden önce vaat vardı hiç bir şey yapılmıyor."
Bağımsız Hayvan Özgürlüğü aktivisti Arzu Serter de sadece atlar değil, tüm hayvanların hakları için mücadele ettiklerini söyledi.
Eylem kararının ardından çadırlarını kurduklarını anlatan Serter, "Atların özgürlük mücadelesine odaklanmış durumdayız. Atların faytonlara koşulmasını istemiyoruz. Atların adaya yasak olduğu halde kaçak olarak sokulmasına göz yumulmasına karşıyız. Bir canlının başka canlıyı taşımak amaçlı faytona koşulmasını etik ve hak temelli bulmuyoruz. Hayvanların da doğalında olması gerektiği gibi konforlu yaşamalarını istiyoruz. Dün gece dışarıda battaniyeye sarılarak yattık. Hayvan hakları için mücadelemiz devam edecek." diye konuştu.