Hak-İş'ten Vergi Raporu
Konfederasyon tarafından TBMM'nin gündeminde bulunan yeni vergi düzenlemesiyle ilgili bir görüş ve öneriler raporu hazırlandı Hakİş Genel Başkanı Mahmut Arslan: 'Dengeli bir gelir dağılımı bakımından adil, eşitlikçi ve hakkaniyete dayalı bir vergi sistemi zorunlu olup, mevcut sistemin bir bütün olarak ele alınarak, vergi adaletinin sağlanmasına yönelik kapsamlı bir çalışma yapılmasını da zorunluluk olarak görüyoruz' 'Konfederasyonumuz, gelir dağılımının adil bir şekilde gerçekleşmesine yönelik olarak bireylerin gelirlerine, harcamalarına ve servetlerine göre vergiye tabii tutulması konusundaki her türlü çalışmayı desteklemektedir'.
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Dengeli bir gelir dağılımı bakımından adil, eşitlikçi ve hakkaniyete dayalı bir vergi sistemi zorunlu olup, mevcut sistemin bir bütün olarak ele alınarak vergi adaletinin sağlanmasına yönelik kapsamlı bir çalışma yapılmasını da zorunluluk olarak görüyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Hak-İş'ten yapılan yazılı açıklamada, TBMM'nin gündeminde bulunan "Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi" ile ilgili ülke uygulamaları incelenerek bir görüş ve öneriler raporu hazırlandığı belirtildi.
Açıklamada, Arslan'ın akademisyenler ve konunun uzmanları tarafından hazırlanan raporu, TBMM Başkanı Mustafa Şentop başta olmak üzere tüm siyasi parti temsilcileri ile ilgili bakanlara ilettiği bildirildi.
Açıklamaya göre Arslan, rapora ilişkin değerlendirmesinde, "Konfederasyonumuz Hak-İş, gelir dağılımının adil bir şekilde gerçekleşmesine yönelik olarak bireylerin gelirlerine, harcamalarına ve servetlerine göre vergiye tabi tutulması konusundaki her türlü çalışmayı desteklemektedir." ifadesini kullandı.
Mahmut Arslan, bu bağlamda, Meclis gündeminde bulunan kanun teklifinde öngörülen, dijital hizmetlerin vergiye tabi tutulması ve yüksek gelir gruplarından daha yüksek gelir vergisi kesintisi yapılması konularını olumlu gelişmeler olarak değerlendirdiklerini belirtti.
Vergi politikalarının bu şekilde parça parça ele alınarak düzenlenmesini önemli bir eksiklik olarak nitelendiren Arslan, "Dengeli bir gelir dağılımı bakımından adil, eşitlikçi ve hakkaniyete dayalı bir vergi sistemi zorunlu olup, mevcut sistemin bir bütün olarak ele alınarak vergi adaletinin sağlanmasına yönelik kapsamlı bir çalışma yapılmasını da zorunluluk olarak görüyoruz." ifadesini kullandı.
Mahmut Arslan, oluşturulacak vergi politikalarına ilişkin beklentilerini ise şöyle sıraladı:
"Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı verilerine göre 2019 yılı Temmuz zamlarına göre, ortalama işçi ücreti (asgari geçim indirimi hariç) 5 bin 389,50 TL'dir. Ücretli çalışanların vergi dilimi oranlarındaki artışlardan en az oranda etkilenmesinin yollarından birisi de birinci vergi diliminden (yüzde 15) ikinci vergi dilimine (yüzde 20) geçiş miktarı olarak, ortalama işçi ücretinin 1 yıllık tutarının belirlenmesidir. Bununla birlikte diğer vergi dilimleri oranlarının da düşürülmesini talep etmekteyiz."
Bekar ve çocuksuz bir çalışan ile evli ve çocuk sahibi çalışanların aynı oranda vergiye tabi tutulmasının vergi adaletine uygun olmadığını ifade eden Arslan, şunları kaydetti:
"Ailenin korunması prensibinden hareketle Avrupa Birliği ülkelerindeki uygulamalar incelenebilir. Örneğin Almanya'da 9 bin 168 avroya (2019 yılı için) kadar olan gelirler vergilendirme dışı bırakılırken, evliler için söz konusu miktarın iki katına (18 bin 336 avro) çıkarıldığı görülmekte, buna ilave olarak her bir çocuk için 7 bin 600 avro gelir de ayrıca vergilendirme dışı bırakılmaktadır. Ülkemizde de bu yönde bir uygulama yapılması halinde ailenin vergi yükü hemen hemen yarıya yakın oranda azalmış olacaktır."
Arslan, ücretli çalışanlar ve diğer kazanç sahipleri arasındaki eşitsizliğin giderilmesini de talep ederken, "Bir kimsenin kendisi ve diğer aile fertleri için yapmak zorunda olduğu gıda, barınma, giyim, ısınma, elektrik, sağlık, eğitim gibi giderlerinin gelir vergisi matrahından mahsup edilmemesi, adil olmadığı gibi eşitlik ilkesine de aykırıdır. Bu açıdan ücretli çalışanların da tıpkı diğer mükelleflerde olduğu gibi birtakım giderlerini vergi matrahından indirebildikleri bir sisteme geçilmesi gerekmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
Hak-İş'ten yapılan yazılı açıklamada, TBMM'nin gündeminde bulunan "Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi" ile ilgili ülke uygulamaları incelenerek bir görüş ve öneriler raporu hazırlandığı belirtildi.
Açıklamada, Arslan'ın akademisyenler ve konunun uzmanları tarafından hazırlanan raporu, TBMM Başkanı Mustafa Şentop başta olmak üzere tüm siyasi parti temsilcileri ile ilgili bakanlara ilettiği bildirildi.
Açıklamaya göre Arslan, rapora ilişkin değerlendirmesinde, "Konfederasyonumuz Hak-İş, gelir dağılımının adil bir şekilde gerçekleşmesine yönelik olarak bireylerin gelirlerine, harcamalarına ve servetlerine göre vergiye tabi tutulması konusundaki her türlü çalışmayı desteklemektedir." ifadesini kullandı.
Mahmut Arslan, bu bağlamda, Meclis gündeminde bulunan kanun teklifinde öngörülen, dijital hizmetlerin vergiye tabi tutulması ve yüksek gelir gruplarından daha yüksek gelir vergisi kesintisi yapılması konularını olumlu gelişmeler olarak değerlendirdiklerini belirtti.
Vergi politikalarının bu şekilde parça parça ele alınarak düzenlenmesini önemli bir eksiklik olarak nitelendiren Arslan, "Dengeli bir gelir dağılımı bakımından adil, eşitlikçi ve hakkaniyete dayalı bir vergi sistemi zorunlu olup, mevcut sistemin bir bütün olarak ele alınarak vergi adaletinin sağlanmasına yönelik kapsamlı bir çalışma yapılmasını da zorunluluk olarak görüyoruz." ifadesini kullandı.
Mahmut Arslan, oluşturulacak vergi politikalarına ilişkin beklentilerini ise şöyle sıraladı:
"Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı verilerine göre 2019 yılı Temmuz zamlarına göre, ortalama işçi ücreti (asgari geçim indirimi hariç) 5 bin 389,50 TL'dir. Ücretli çalışanların vergi dilimi oranlarındaki artışlardan en az oranda etkilenmesinin yollarından birisi de birinci vergi diliminden (yüzde 15) ikinci vergi dilimine (yüzde 20) geçiş miktarı olarak, ortalama işçi ücretinin 1 yıllık tutarının belirlenmesidir. Bununla birlikte diğer vergi dilimleri oranlarının da düşürülmesini talep etmekteyiz."
Bekar ve çocuksuz bir çalışan ile evli ve çocuk sahibi çalışanların aynı oranda vergiye tabi tutulmasının vergi adaletine uygun olmadığını ifade eden Arslan, şunları kaydetti:
"Ailenin korunması prensibinden hareketle Avrupa Birliği ülkelerindeki uygulamalar incelenebilir. Örneğin Almanya'da 9 bin 168 avroya (2019 yılı için) kadar olan gelirler vergilendirme dışı bırakılırken, evliler için söz konusu miktarın iki katına (18 bin 336 avro) çıkarıldığı görülmekte, buna ilave olarak her bir çocuk için 7 bin 600 avro gelir de ayrıca vergilendirme dışı bırakılmaktadır. Ülkemizde de bu yönde bir uygulama yapılması halinde ailenin vergi yükü hemen hemen yarıya yakın oranda azalmış olacaktır."
Arslan, ücretli çalışanlar ve diğer kazanç sahipleri arasındaki eşitsizliğin giderilmesini de talep ederken, "Bir kimsenin kendisi ve diğer aile fertleri için yapmak zorunda olduğu gıda, barınma, giyim, ısınma, elektrik, sağlık, eğitim gibi giderlerinin gelir vergisi matrahından mahsup edilmemesi, adil olmadığı gibi eşitlik ilkesine de aykırıdır. Bu açıdan ücretli çalışanların da tıpkı diğer mükelleflerde olduğu gibi birtakım giderlerini vergi matrahından indirebildikleri bir sisteme geçilmesi gerekmektedir." değerlendirmesinde bulundu.