Dünyaevine 'Acımasız' Şakalarla Giriyorlar
Bilecik'te uzun yıllardır sürdürülen 'tavuk alma, gelin ve damadı saatlerce oynatma, damada acılı ve tuzlu yumurta pişirtip yedirme ve çorap yıkatma' gibi şakalar, çiftlere zor anlar yaşatıyor 'Tavuk alma' eğlencesinde kadınlar erkek, erkekler ise kadın giysileriyle gelin ve damadın aile bireylerinin evlerini gezerek bahşiş topladı, çeşme yalağına sağdıcıyla atılan damat daha sonra ıslak kıyafetleriyle davul zurna eşliğinde oynadı.
HARUN REŞİT KAYMAZ - Bilecik ve ilçelerinde yaşatılan geleneklere göre düğünlerde damatları çeşme yalağına atma, çorap yıkatma, tuzlu yumurta pişirtip yedirme gibi "acımasız" şakalar yapılıyor.
İl genelinde bazı küçük farklılıklar olsa da asırlardır sürdürülen "tavuk alma, gelin ve damadı saatlerce oynatma, damada acılı ve tuzlu yumurta pişirtip yedirme, çorap yıkatma, başında yumurta kırma, çeşme yalağına atma, eve girişte şampuanla yıkama ve ketçap sıkma" gibi şakalar, dünyaevine girecek çiftlere zor anlar yaşatıyor.
Bu gelenekler, Tülay-Ali Osman Çelikal ile Elif-Ziya Altıntaş çiftlerinin düğün törenlerinde de yaşatıldı.
Tülay Çelikal'ın kına eğlencesinin ardından gelinin yakını olan kadınlar erkek giysileri, damadın erkek yakınları ise kadın kıyafetleriyle "tavuk alma" eğlencesine katıldı. Davul eşliğinde maniler söyleyen vatandaşlar, gecenin geç saatlerine kadar çiftin ailelerinin evlerini gezerek para topladı.
Düğün günü ise kız alma merasiminin ardından nikah salonunda yöreye özgü oyunlar oynandı. Gelin ve damat, sahneye çıkan herkese eşlik etti.
Damat Çelikal, düğün sonrası akşam saatlerinde evinin önünde "acımasız" şakalara maruz kaldı. Gencin arkadaşları, çifti sokakta meşalelerle karşıladı. Gelin eve çıktıktan sonra damat, içinde bir kilogram tuz, bir kilogram yağ ve iki kilogram acı biberle yağda yumurta pişirdi. Ardından bunu yiyen damat zor anlar yaşadı. Düğün, damadın, arkadaşlarının isteği üzerine leğende çorap yıkamasıyla sona erdi.
Ali Osman Çelikal, iki gündür eğlenceli zamanlar geçirdiklerini belirterek, "Bilecik'te değişik adetlerimiz var. Bunu ben de dahil tüm arkadaşlarım yaşıyor." dedi.
Sağdıç Ekrem Ortakibar da aynı zamanda damadım dayısı olduğunu dile getirerek yeğeninin mutlu gününü görmekten dolayı sevinçli olduğunu anlattı.
Ortakibar, "Eğleniyoruz, erkekler kadın, kadınlar erkek kılığına giriyor. Biz de atalarımızdan büyüklerimizden öyle gördük, halen de sürdürüyoruz." ifadelerini kullandı.
- Damada ketçap, sirke ve unlu "eziyet"
Ziya Altıntaş'ın düğününde ise arkadaşları, üzerinde çiğ yumurta kırdıkları damadı suyla ıslattı. Bununla yetinmeyen gençler, damadın üzerine ketçap sıktıktan sonra sirke ile yıkayıp başından aşağı un döktü.
Şakaları sürdüren gençler, Altıntaş'ı evine girerken şampuanla yıkadıktan sonra sırtına vurdu.
Damat Altıntaş, bu geleneği "damat infazı" olarak gördüğünü söyledi.
Daha önce arkadaşlarının düğünlerinde kendisinin de bu gelenekleri uygulayanların tarafında olduğunu ifade eden Altıntaş, "Şimdi sıra onlarda. Bu saatten sonra bekar kardeşlerim düşünsün." diye konuştu.
- Çeşme yalağında yıkadılar
Pazaryeri ilçesinin en eski yerleşimlerinden Dereköy'de dünyaevine giren Ahmet Çavdar da "acımasız" geleneklerden nasibini aldı.
Davul zurna eşliğinde köyün erkekleri tarafından çeşme başına getirilen Çavdar, çeşmenin yalağına atıldı. Sudan çıkan damat, ıslak giysileriyle davul zurna eşliğinde oynadı.
Kaynak: AA
İl genelinde bazı küçük farklılıklar olsa da asırlardır sürdürülen "tavuk alma, gelin ve damadı saatlerce oynatma, damada acılı ve tuzlu yumurta pişirtip yedirme, çorap yıkatma, başında yumurta kırma, çeşme yalağına atma, eve girişte şampuanla yıkama ve ketçap sıkma" gibi şakalar, dünyaevine girecek çiftlere zor anlar yaşatıyor.
Bu gelenekler, Tülay-Ali Osman Çelikal ile Elif-Ziya Altıntaş çiftlerinin düğün törenlerinde de yaşatıldı.
Tülay Çelikal'ın kına eğlencesinin ardından gelinin yakını olan kadınlar erkek giysileri, damadın erkek yakınları ise kadın kıyafetleriyle "tavuk alma" eğlencesine katıldı. Davul eşliğinde maniler söyleyen vatandaşlar, gecenin geç saatlerine kadar çiftin ailelerinin evlerini gezerek para topladı.
Düğün günü ise kız alma merasiminin ardından nikah salonunda yöreye özgü oyunlar oynandı. Gelin ve damat, sahneye çıkan herkese eşlik etti.
Damat Çelikal, düğün sonrası akşam saatlerinde evinin önünde "acımasız" şakalara maruz kaldı. Gencin arkadaşları, çifti sokakta meşalelerle karşıladı. Gelin eve çıktıktan sonra damat, içinde bir kilogram tuz, bir kilogram yağ ve iki kilogram acı biberle yağda yumurta pişirdi. Ardından bunu yiyen damat zor anlar yaşadı. Düğün, damadın, arkadaşlarının isteği üzerine leğende çorap yıkamasıyla sona erdi.
Ali Osman Çelikal, iki gündür eğlenceli zamanlar geçirdiklerini belirterek, "Bilecik'te değişik adetlerimiz var. Bunu ben de dahil tüm arkadaşlarım yaşıyor." dedi.
Sağdıç Ekrem Ortakibar da aynı zamanda damadım dayısı olduğunu dile getirerek yeğeninin mutlu gününü görmekten dolayı sevinçli olduğunu anlattı.
Ortakibar, "Eğleniyoruz, erkekler kadın, kadınlar erkek kılığına giriyor. Biz de atalarımızdan büyüklerimizden öyle gördük, halen de sürdürüyoruz." ifadelerini kullandı.
- Damada ketçap, sirke ve unlu "eziyet"
Ziya Altıntaş'ın düğününde ise arkadaşları, üzerinde çiğ yumurta kırdıkları damadı suyla ıslattı. Bununla yetinmeyen gençler, damadın üzerine ketçap sıktıktan sonra sirke ile yıkayıp başından aşağı un döktü.
Şakaları sürdüren gençler, Altıntaş'ı evine girerken şampuanla yıkadıktan sonra sırtına vurdu.
Damat Altıntaş, bu geleneği "damat infazı" olarak gördüğünü söyledi.
Daha önce arkadaşlarının düğünlerinde kendisinin de bu gelenekleri uygulayanların tarafında olduğunu ifade eden Altıntaş, "Şimdi sıra onlarda. Bu saatten sonra bekar kardeşlerim düşünsün." diye konuştu.
- Çeşme yalağında yıkadılar
Pazaryeri ilçesinin en eski yerleşimlerinden Dereköy'de dünyaevine giren Ahmet Çavdar da "acımasız" geleneklerden nasibini aldı.
Davul zurna eşliğinde köyün erkekleri tarafından çeşme başına getirilen Çavdar, çeşmenin yalağına atıldı. Sudan çıkan damat, ıslak giysileriyle davul zurna eşliğinde oynadı.