Hayat Piyangosunu Paylaştılar
Canlı vericileri olmayan, nakil için yıllardır kutsal bağış bekleyen Kadriye Cesur (53) ve Emine Balcı (37) adlı iki kadın hasta, beyin ölümü gerçekleşen bir erkek hastanın bağışlanan böbrekleriyle hayat buldu. Cesur ve Balcı organ kardeşi olurken, Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok, “Tesadüf eseri her ikisi de aynı kişinin böbreğini paylaştı. Çok şükür böbrekler de hemen çalıştı. Bekleme listesinde olup da böbrek çıkması Türkiye’de piyango gibi bir şey. Şimdi yeni hayata adapte olacaklar” dedi.
İzmir’in Bornova ilçesinde oturan 2 çocuk, bir torun sahibi Kadriye Cesur’un böbrek sağlığı 16 yıl önce bozuldu. 10 yılı ilaç tedavisi ve doktor kontrolleriyle geçiren Cesur’un böbrekleri 6 yıl önce tamamen iflas etti. Diyalize başlayan Cesur, eş zamanlı böbrek nakli için İzmir Kent Hastanesi’ne başvurdu. Ancak Cesur’a gönüllü verici olan yakınları arasından uyumlu kimse çıkmadı. Bunun üzerine talihsiz kadının adı kadavradan böbrek bekleyenler listesine yazıldı. Muğla’nın Fethiye ilçesinde yaşayan, Kadriye Cesur gibi yüksek tansiyon nedeniyle 8 yıl önce böbrekleri iflas eden Emine Balcı da makineli yaşama mahkum oldu. Evde periton diyalizi tercih eden Balcı 8 yıldan bu yana günde dört kez evde diyaliz yaparak yaşamını sürdürmek zorunda kalırken, nakil için İzmir Kent Hastanesi’ne başvurdu. Uygun canlı vericisi olmayan Balcı’nın adı da kadavradan organ bekleyenler listesine yazıldı. Kadriye Cesur 6, Emine Balcı 8 yıldır kutsal bağış beklerken, 7 Ekim Pazartesi gecesi ikisinin de telefonları “yeni hayat” için çaldı. Yolları Kent Hastanesinde kesişen iki kadın sadece aynı kaderi değil, beyin ölümü gerçekleşen bir erkek hastanın böbreklerini de paylaştı. Adı açıklanmayan bir kişinin bağışlanan böbrekleri Op. Dr. Işık Özgü, Op. Dr. Uğur Saraçoğlu ve Doç. Dr.Ebru Sevinç Ok’un yer aldığı ekip tarafından Cesur ve Balcı’ya nakledildi. Organ kardeşi olan, diyalizden kurtulup doyasıya su içebilmenin sevincini yaşayan Cesur ve Balcı böbrekleriyle hayat buldukları kişinin ailesine minnetlerini iletip başsağlığı ve rahmet dileğinde bulundu.
“Rüyamda kana kana su içerdim”
Emine Balcı duygularını şöyle dile getirdi: “Benim hikayem 8 yıl önce başladı.
O süreç çok zordu. Ağır ilaçlar kullandım. Diyalize girip çıkınca halsizleşiyordum. Normal hayat gibi oluyor. Sürekli nakil bekledim. Ailemde uyumlu kimse yoktu. Nakil olacağımı düşünmezdim. Allah verene rahmet eylesin. Hayat kurtardı. Artık rahat su içeceğim, bir yere bağlı kalmayacağım. Hayat şartlarım çok daha güzel olacak. Her diyaliz hastası gibi doya doya su içmek isterdim. Ben rüyamda kana kana su içerdim. Allah nakil bekleyenleri bir an önce kurtarsın. Bu çok güzel bir duygu. Anlatamazsın, yaşanması gerekiyor. İnşallah vericiler çoğalır. İnsanların bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. 6 ay önce kalp kapakçığım değişti. Sonra da nakil oldum. Bir yıl içinde iki büyük ameliyat geçirdim ve yeniden dünyaya geldim. Yaşamanın bu kadar güzel olduğunu sağlıklıyken anlamıyorsun. İnsan bir şeyleri kaybedince daha iyi anlıyor.”
“Böbrek kardeşi olduk”
Çok zor zamanlar yaşadığını belirten Kadriye Cesur da şöyle konuştu: “Geceleri tansiyonum yükseliyordu. Gecede iki-üç kez acil servise gidiyordum. Bu yüzden tansiyonum yeniden yükselecek diye gece acilin bahçesinde beklediğim günler oluyordu. 6 yıl nakil bekledim ama bu kadar kısa sürede nakil çıkacağını tahmin etmiyordum. 25 yıl diyalize giren kişileri duyuyordum. Bana çıkacağını umut etmiyordum. Rabbim bu günleri bize gösterdi. Kendimi bu yaşama alıştırmıştım. Sonunda müjdeyi aldık. Bir yandan da içimi korku sardı, ama çok şükür sağlıklıyız. İnşallah böbreğimiz uzun ömürlü olur. Vericimizden Allah razı olsun. Yattığı yer nur olsun. Su içmek hayalimdi, artık su içeceğim. İdrara çıkmak artık sorun değil. Seyahate çıkmak bizim için büyük sorundu. Taburcu olunca ilk yapacağım şey seyahate çıkmak olacak. Emine Hanım ile yolumuz Kent Hastanesi’nde kesişti. Biz böbrek kardeşi olduk. İnşallah bundan sonraki hayatımıza da kardeş olarak devam edeceğiz. Görüşmeye devam edeceğiz.”
“Türkiye’de organ çıkması piyango gibi bir şey”
Öte yandan kutsal bağış konusunda istenilen sayılara bir türlü ulaşılamadığını belirten Kent Hastanesi Böbrek Nakli ekibinden Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ok şunları söyledi:
"Tesadüf eseri her ikisi de aynı kişinin böbreğini paylaştı. İkisi de uzun yıllar diyalizdeydi. Bu onlar için çok zor bir süreç. Bu sürecin böyle güzel bir nakille sonuçlanması, bizi de onları da çok mutlu etti. Çok şükür böbreklerimiz de hemen çalıştı. Türkiye’deki böbrek bekleme listesinde ne yazık ki çok kişi var. Bağışlar da istediğimiz kadar yüksek oranda değil. Türkiye’de yüzde 80 civarında canlıdan böbrek alınıyor. Dolayısıyla birçok hasta böbrek beklerken böbreğe kavuşamadan hayata veda etme gerçeği ile karşı karşıya kalıyor. Bekleme listesinde olup da böbrek çıkması Türkiye’de piyango gibi bir şey. Şimdi yeni hayata adapte olacaklar. Birkaç hafta içinde ikisi de bambaşka bir görüntüye kavuşacak. Hastalar yatarken başka oluyor, polikliniğe geldiklerinde farklı bir kişi görüyoruz.”
Kaynak: İHA
“Rüyamda kana kana su içerdim”
Emine Balcı duygularını şöyle dile getirdi: “Benim hikayem 8 yıl önce başladı.
O süreç çok zordu. Ağır ilaçlar kullandım. Diyalize girip çıkınca halsizleşiyordum. Normal hayat gibi oluyor. Sürekli nakil bekledim. Ailemde uyumlu kimse yoktu. Nakil olacağımı düşünmezdim. Allah verene rahmet eylesin. Hayat kurtardı. Artık rahat su içeceğim, bir yere bağlı kalmayacağım. Hayat şartlarım çok daha güzel olacak. Her diyaliz hastası gibi doya doya su içmek isterdim. Ben rüyamda kana kana su içerdim. Allah nakil bekleyenleri bir an önce kurtarsın. Bu çok güzel bir duygu. Anlatamazsın, yaşanması gerekiyor. İnşallah vericiler çoğalır. İnsanların bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. 6 ay önce kalp kapakçığım değişti. Sonra da nakil oldum. Bir yıl içinde iki büyük ameliyat geçirdim ve yeniden dünyaya geldim. Yaşamanın bu kadar güzel olduğunu sağlıklıyken anlamıyorsun. İnsan bir şeyleri kaybedince daha iyi anlıyor.”
“Böbrek kardeşi olduk”
Çok zor zamanlar yaşadığını belirten Kadriye Cesur da şöyle konuştu: “Geceleri tansiyonum yükseliyordu. Gecede iki-üç kez acil servise gidiyordum. Bu yüzden tansiyonum yeniden yükselecek diye gece acilin bahçesinde beklediğim günler oluyordu. 6 yıl nakil bekledim ama bu kadar kısa sürede nakil çıkacağını tahmin etmiyordum. 25 yıl diyalize giren kişileri duyuyordum. Bana çıkacağını umut etmiyordum. Rabbim bu günleri bize gösterdi. Kendimi bu yaşama alıştırmıştım. Sonunda müjdeyi aldık. Bir yandan da içimi korku sardı, ama çok şükür sağlıklıyız. İnşallah böbreğimiz uzun ömürlü olur. Vericimizden Allah razı olsun. Yattığı yer nur olsun. Su içmek hayalimdi, artık su içeceğim. İdrara çıkmak artık sorun değil. Seyahate çıkmak bizim için büyük sorundu. Taburcu olunca ilk yapacağım şey seyahate çıkmak olacak. Emine Hanım ile yolumuz Kent Hastanesi’nde kesişti. Biz böbrek kardeşi olduk. İnşallah bundan sonraki hayatımıza da kardeş olarak devam edeceğiz. Görüşmeye devam edeceğiz.”
“Türkiye’de organ çıkması piyango gibi bir şey”
Öte yandan kutsal bağış konusunda istenilen sayılara bir türlü ulaşılamadığını belirten Kent Hastanesi Böbrek Nakli ekibinden Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ok şunları söyledi:
"Tesadüf eseri her ikisi de aynı kişinin böbreğini paylaştı. İkisi de uzun yıllar diyalizdeydi. Bu onlar için çok zor bir süreç. Bu sürecin böyle güzel bir nakille sonuçlanması, bizi de onları da çok mutlu etti. Çok şükür böbreklerimiz de hemen çalıştı. Türkiye’deki böbrek bekleme listesinde ne yazık ki çok kişi var. Bağışlar da istediğimiz kadar yüksek oranda değil. Türkiye’de yüzde 80 civarında canlıdan böbrek alınıyor. Dolayısıyla birçok hasta böbrek beklerken böbreğe kavuşamadan hayata veda etme gerçeği ile karşı karşıya kalıyor. Bekleme listesinde olup da böbrek çıkması Türkiye’de piyango gibi bir şey. Şimdi yeni hayata adapte olacaklar. Birkaç hafta içinde ikisi de bambaşka bir görüntüye kavuşacak. Hastalar yatarken başka oluyor, polikliniğe geldiklerinde farklı bir kişi görüyoruz.”