ATB'nin Ağustos Ayı Meclis Toplantısı
ATB Başkanı Ali Çandır: 'Önce Amerika ve yeniden büyük Amerika' sloganlarıyla örülmüş, sonunda kendi ülkesine de dönecek olan bumerang etkili bu politikalar, 'güçlü alır, zayıf verir' prensibine dayanmaktadır. Bu prensibe odaklanmış ticaret ve ekonomik politikalar savaş değil, ancak ticari ve ekonomik vandalizm olarak tanımlanmalıdır'
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, "Önce Amerika ve yeniden büyük Amerika' sloganlarıyla örülmüş, sonunda kendi ülkesine de dönecek olan bumerang etkili bu politikalar, 'güçlü alır, zayıf verir' prensibine dayanmaktadır. Bu prensibe odaklanmış ticaret ve ekonomik politikalar savaş değil, ancak ticari ve ekonomik vandalizm olarak tanımlanmalıdır." dedi.
ATB'nin ağustos ayı meclis toplantısı, ATB toplantı salonunda gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan Başkan Çandır, Son birkaç aydır uluslararası ilişkiler ve ekonomik faaliyetler bakımından sadece Türkiye'de değil dünyada da sıra dışı olayların yaşandığını, işin ticaret ve ekonomi boyutunun iş dünyasını doğrudan etkilediğini söyledi.
Yaşanılanların "ticaret ve ekonomi savaşları" olarak açıklanamayacağını kaydeden Çandır, şöyle konuştu:
"Uluslararası ticaret ve ekonomi alanlarında Trump ve ekibinin tüm dünyaya ve bize dayattığı olgular, savaş teriminin hiçbir özelliğini taşımamaktadır. 'Önce Amerika ve 'yeniden büyük Amerika' sloganlarıyla örülmüş, sonunda kendi ülkesine de dönecek olan bumerang etkili bu politikalar, 'güçlü alır, zayıf verir' prensibine dayanmaktadır. Bu prensibe odaklanmış ticaret ve ekonomik politikalar savaş değil, ancak ticari ve ekonomik vandalizm olarak tanımlanmalıdır."
Döviz kurlarındaki sıra dışı hareketlerin tüm sektörleri olduğu gibi tarım sektörünü de doğrudan etkilediğini ifade eden Çandır, her ne kadar ulusal katma değer oranı nispi olarak yüksek olsa da tarım sektöründeki girdilerin önemli bölümünün dövize bağlı olduğunu dile getirdi. Çandır, "Şimdiye kadar maliyet artışlarını satışına yansıtamayan sektörümüz ilave maliyetlerle daha da zor bir döneme girecektir. Gittikçe artan zorluklarla baş edebilmek için sektörümüz yeni desteklere ihtiyaç duymaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) desteğiyle Oda tarafından bu yıl 9'uncusu düzenlenecek Yöresel Ürünler Fuarı'nın (YÖREX) 24-28 Ekim'de gerçekleştirileceğini de belirten Çandır, 80 ili Antalya'daki fuara beklediklerini bildirdi.
Antalya'da coğrafi işaretle tescil ettirilen yöresel ürün sayısının giderek arttığını belirten Çandır, şunları söyledi:
"Antalya piyazı, Alanya Yenidünyasına sahip çıkarak coğrafi işaret ile tescil ettiren Antalya ve Alanya ticaret ve sanayi odalarına teşekkür ederim. Umarım tescil sayımız kısa bir süre içerisinde, çalışmalarını tamamladığımız Antalya Tavşan Yüreği Zeytini, Alanya Avokadosu ile çalışmaları devam eden Manavgat Susamı, Antalya Azmanı, Alanya Gülüklü Çorbası, Ernez Çam Balı'nın da tescil ettirilmesi sonrası 11'e çıkacaktır. Ekonomik değerinin artırılması ve korunması amacıyla 3,5 yıl önce başlattığımız coğrafi işaret alma çalışmalarımız, 30 Temmuz itibarıyla olumlu sonuçlanmıştır. Aldığımız bu coğrafi işaretle Korkuteli Karyağdı Armudu artık daha değerli ve korunaklı hale gelmiştir."
Kaynak: AA
ATB'nin ağustos ayı meclis toplantısı, ATB toplantı salonunda gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan Başkan Çandır, Son birkaç aydır uluslararası ilişkiler ve ekonomik faaliyetler bakımından sadece Türkiye'de değil dünyada da sıra dışı olayların yaşandığını, işin ticaret ve ekonomi boyutunun iş dünyasını doğrudan etkilediğini söyledi.
Yaşanılanların "ticaret ve ekonomi savaşları" olarak açıklanamayacağını kaydeden Çandır, şöyle konuştu:
"Uluslararası ticaret ve ekonomi alanlarında Trump ve ekibinin tüm dünyaya ve bize dayattığı olgular, savaş teriminin hiçbir özelliğini taşımamaktadır. 'Önce Amerika ve 'yeniden büyük Amerika' sloganlarıyla örülmüş, sonunda kendi ülkesine de dönecek olan bumerang etkili bu politikalar, 'güçlü alır, zayıf verir' prensibine dayanmaktadır. Bu prensibe odaklanmış ticaret ve ekonomik politikalar savaş değil, ancak ticari ve ekonomik vandalizm olarak tanımlanmalıdır."
Döviz kurlarındaki sıra dışı hareketlerin tüm sektörleri olduğu gibi tarım sektörünü de doğrudan etkilediğini ifade eden Çandır, her ne kadar ulusal katma değer oranı nispi olarak yüksek olsa da tarım sektöründeki girdilerin önemli bölümünün dövize bağlı olduğunu dile getirdi. Çandır, "Şimdiye kadar maliyet artışlarını satışına yansıtamayan sektörümüz ilave maliyetlerle daha da zor bir döneme girecektir. Gittikçe artan zorluklarla baş edebilmek için sektörümüz yeni desteklere ihtiyaç duymaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) desteğiyle Oda tarafından bu yıl 9'uncusu düzenlenecek Yöresel Ürünler Fuarı'nın (YÖREX) 24-28 Ekim'de gerçekleştirileceğini de belirten Çandır, 80 ili Antalya'daki fuara beklediklerini bildirdi.
Antalya'da coğrafi işaretle tescil ettirilen yöresel ürün sayısının giderek arttığını belirten Çandır, şunları söyledi:
"Antalya piyazı, Alanya Yenidünyasına sahip çıkarak coğrafi işaret ile tescil ettiren Antalya ve Alanya ticaret ve sanayi odalarına teşekkür ederim. Umarım tescil sayımız kısa bir süre içerisinde, çalışmalarını tamamladığımız Antalya Tavşan Yüreği Zeytini, Alanya Avokadosu ile çalışmaları devam eden Manavgat Susamı, Antalya Azmanı, Alanya Gülüklü Çorbası, Ernez Çam Balı'nın da tescil ettirilmesi sonrası 11'e çıkacaktır. Ekonomik değerinin artırılması ve korunması amacıyla 3,5 yıl önce başlattığımız coğrafi işaret alma çalışmalarımız, 30 Temmuz itibarıyla olumlu sonuçlanmıştır. Aldığımız bu coğrafi işaretle Korkuteli Karyağdı Armudu artık daha değerli ve korunaklı hale gelmiştir."