Şehit Kardeşinin Anılarını Özel Odada Koruyor
Diyarbakır'da 2015 yılında teröristlerin saldırısı sonucu şehit düşen Jandarma Uzman Çavuş Mehmet Ali Sarak'ın ağabeyi Nedim Sarak, kardeşinin kamuflajı, kasaturası, postalları, şehit edildiğinde çantasından çıkan su şişeleri ve içindeki paralarla birlikte cüzdanını evinde özel hazırladığı odada muhafaza ediyor Nedim Sarak: 'Bu odaya her girdiğimde o benim yanımda. Bunu ne duygular anlatabilir ne de gözyaşları'
MUZAFFER ÇAĞLIYANER - Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde 2015 yılında PKK'lı teröristlerin saldırısı sonucu şehit düşen Jandarma Uzman Çavuş Mehmet Ali Sarak'ın ağabeyi Nedim Sarak, kardeşinin şehit edildiğinde çantasından çıkan su şişelerinden, içinde paraların olduğu cüzdanına kadar tüm şahsi eşyalarını evinde özel hazırladığı odada saklıyor.
Şehit uzman çavuşun cenaze töreni sırasında kardeşinin fotoğrafına sarılarak gözyaşları döken ve tabutunu taşıyan ağabey Nedim Sarak'ın aradan geçen 3 yıla rağmen acısı dinmedi.
Kardeşini bir an olsun aklından çıkarmayan ağabey Sarak, onun hatıralarını yaşatmak için evinin bir odasını şehidin özel eşyalarıyla doldurdu.
Kardeşinin görevdeyken giydiği kamuflajı, postalları, kasaturası, resmi kıyafetleri ile sivil hayatta kullandığı bilgisayarı, tespihi, ayakkabıları ve çektirdikleri fotoğrafları odanın dört bir yanına koyan Nedim Sarak, Mehmet Ali Sarak'ın şehit edildiğinde çantasından çıkan su şişelerini ve üzerinden çıkan cüzdanı bile içindeki paralarla birlikte odaya yerleştirdi.
Şehit kardeşine ait her eşyaya gözü gibi bakan Nedim Sarak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kardeşinin Şırnak'ta vatani görevini tamamladıktan sonra askerliği çok sevdiği için Türk Silahlı Kuvvetleri'ne katıldığını aktardı.
Kardeşinin her zaman "Nasıl asker olunur göstereceğim" dediğini anlatan Sarak, "25 yaşına girdikten 10 gün sonra şehit ettiler. Kardeşimin doğum günüyle şehadet günü arasında 10 gün var sadece." dedi.
- "Odaya her girdiğimde o benim yanımda"
Sarak, kardeşi şehit olduktan sonra neredeyse her gün kardeşinin mezarına gittiğini anlatarak, "Kardeşim ne zaman aklıma gelse, gece bile olsa mezarlığa giderdim. Mezarlığın bekçisi bile bana alışmıştı." ifadelerini kullandı.
Bir süre sonra ise kardeşinin anılarını canlı tutmak adına özel oda hazırlamaya karar verdiğini aktaran Sarak, şöyle devam etti:
"Kardeşimin anılarıyla dolu bir oda yapmayı uygun buldum. Kardeşim aklıma geldiğinde bu odaya geliyorum. Odadaki eşyaların çoğunluğu ona ait. Aklınıza ne geliyorsa koydum. Okuduğu kitapları, bilgisayarı, cüzdanı, fotoğrafları. Bu odaya her girdiğimde o benim yanımda. Bunu ne duygular anlatabilir ne de gözyaşları."
Sarak, odadaki tüm malzemeleri özenle koruduğunu ve temizlediğini anlatarak, odaya girince adeta zamanda yolculuk yapıp kardeşini yanında hissettiğini dile getirdi.
Sarak ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Kandil'e yönelik operasyonlara sonuna kadar destek verdiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Eskiden sınırlarımız içinde bekliyorduk ve sınırımızdan girerlerse vuruyorduk. Artık bizim de hamle yapmamız lazım. Kandil'i kendi silahlarımızla vurduğumuz için gurur duyuyoruz. Devletimizin kimseye ihtiyacı yok. Ne başkasının mühimmatına ne uçağına ne de tankına. Artık kendi yerli silahlarımızla vuruyoruz. Eğer bize ihtiyaç duyulursa en ufak bir şeyde yanlarında olacağımızı herkes bilsin."
Kaynak: AA
Şehit uzman çavuşun cenaze töreni sırasında kardeşinin fotoğrafına sarılarak gözyaşları döken ve tabutunu taşıyan ağabey Nedim Sarak'ın aradan geçen 3 yıla rağmen acısı dinmedi.
Kardeşini bir an olsun aklından çıkarmayan ağabey Sarak, onun hatıralarını yaşatmak için evinin bir odasını şehidin özel eşyalarıyla doldurdu.
Kardeşinin görevdeyken giydiği kamuflajı, postalları, kasaturası, resmi kıyafetleri ile sivil hayatta kullandığı bilgisayarı, tespihi, ayakkabıları ve çektirdikleri fotoğrafları odanın dört bir yanına koyan Nedim Sarak, Mehmet Ali Sarak'ın şehit edildiğinde çantasından çıkan su şişelerini ve üzerinden çıkan cüzdanı bile içindeki paralarla birlikte odaya yerleştirdi.
Şehit kardeşine ait her eşyaya gözü gibi bakan Nedim Sarak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kardeşinin Şırnak'ta vatani görevini tamamladıktan sonra askerliği çok sevdiği için Türk Silahlı Kuvvetleri'ne katıldığını aktardı.
Kardeşinin her zaman "Nasıl asker olunur göstereceğim" dediğini anlatan Sarak, "25 yaşına girdikten 10 gün sonra şehit ettiler. Kardeşimin doğum günüyle şehadet günü arasında 10 gün var sadece." dedi.
- "Odaya her girdiğimde o benim yanımda"
Sarak, kardeşi şehit olduktan sonra neredeyse her gün kardeşinin mezarına gittiğini anlatarak, "Kardeşim ne zaman aklıma gelse, gece bile olsa mezarlığa giderdim. Mezarlığın bekçisi bile bana alışmıştı." ifadelerini kullandı.
Bir süre sonra ise kardeşinin anılarını canlı tutmak adına özel oda hazırlamaya karar verdiğini aktaran Sarak, şöyle devam etti:
"Kardeşimin anılarıyla dolu bir oda yapmayı uygun buldum. Kardeşim aklıma geldiğinde bu odaya geliyorum. Odadaki eşyaların çoğunluğu ona ait. Aklınıza ne geliyorsa koydum. Okuduğu kitapları, bilgisayarı, cüzdanı, fotoğrafları. Bu odaya her girdiğimde o benim yanımda. Bunu ne duygular anlatabilir ne de gözyaşları."
Sarak, odadaki tüm malzemeleri özenle koruduğunu ve temizlediğini anlatarak, odaya girince adeta zamanda yolculuk yapıp kardeşini yanında hissettiğini dile getirdi.
Sarak ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Kandil'e yönelik operasyonlara sonuna kadar destek verdiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Eskiden sınırlarımız içinde bekliyorduk ve sınırımızdan girerlerse vuruyorduk. Artık bizim de hamle yapmamız lazım. Kandil'i kendi silahlarımızla vurduğumuz için gurur duyuyoruz. Devletimizin kimseye ihtiyacı yok. Ne başkasının mühimmatına ne uçağına ne de tankına. Artık kendi yerli silahlarımızla vuruyoruz. Eğer bize ihtiyaç duyulursa en ufak bir şeyde yanlarında olacağımızı herkes bilsin."