Tatilde Lenfödem Hastalarını Bekleyen Büyük Tehlike
Lenfatik dolaşımın doğuştan veya sonradan gelişen nedenlerle bozulması sonucu, proteinden zengin sıvının birikimi olarak tanımlanabildiğini belirten Uzman Fizyoterapist Gökhan Aygül, tatilde artan sıcaklıklardan dolayı ödem olan bölgenin daha da fazla şişebileceğini ve çeşitli sıkıntıların açığa çıkabileceğini söyledi.
Uzman Fizyoterapist Gökhan Aygül, "Örneğin, meme kanseri cerrahisi sonrası koltuk altı lenf bezlerinin çıkarılması sonucunda ortaya çıkan en sıkıntı verici komplikasyonlardan biridir. Koltuk altı lenf akımının engellenmesi sonucu kolda şişme, rahatsızlık hissi ve ağrıya neden olur. Meme cerrahisi sonrası lenfödem gelişme sıklığı oldukça yüksektir. Lenfödem, herhangi bir kanser tipinde, cerrahi veya radyoterapi (ışın tedavisi) sonrası gelişebilir. Ancak özellikle meme, prostat ve alt karın bölge kanserleri sonrası gelişir. Cerrahi ne kadar büyük olursa, koltuk altından çıkarılan lenf bezi sayısı ne kadar artarsa ve cerrahi sonrası radyoterapi uygulanmışsa lenfödem riski o kadar artmaktadır. Kola darbe, sıyrık-kesik, böcek ısırığı ve infeksiyon gibi küçük yaralanmalar lenfödeme neden olabilir" dedi.
Uzman Fizyoterapist Gökhan Aygül, Lenfödemin belirtilerini şöyle sıraladı;
"Kolda sıkışma ya da dolgunluk hissi, ağrı, ağırlık, karıncalanma, şişlik ve kızarıklık, kol, el ve el bileğinde hareket zorluğu, saat, yüzük ya da bileziğin sıkması, deride gerginlik hissi, buna bağlı sıkıntı ve huzursuzluk. Lenfödemin önemli belirtisi, etkilenen tarafta bulunan kolda şişmedir. Şişme değişik boyutlarda olabilir. Bazen etkilenen kol veya bacak diğer kolun bir kaç katı boyutlara ulaşırken, bazen iki kol veya bacak arasındaki fark ancak ölçümle anlaşılacak kadar küçüktür. Etkilenen kolda veya bacakta dolgunluk ve sertleşme hissi. Kolda veya bacakta ağrı veya acı duyulması. Elde ve parmaklarda şişme. (yüzüklerin parmağa küçük gelmesi şeklinde ortaya çıkar) taraf kolda veya bacakta güçsüzlük diğer belirtilerdi."
"Tatilde lenfödem hastalarını bekleyen büyük tehlike"
Yaz aylarının gelmesiyle herkesin bir tatil planı yapmakta olduğunu ifade eden Aygül, "Özellikle bu tatil planı deniz kum güneş üzerine yoğunlaşmakta. Kışın yorgunluğunu atmak isteyen kişiler kendilerini sahillere atmanın planını yapmakta. Buraya kadar her şey yolunda görünüyor ama eğer siz bir lenfödem hastasıysanız bu işler hiç de göründüğü kadar masum olmayabilir. Tatile çıktığınızda malum artan sıcaklıklar lenfödem rahatsızlığı olan hastalarda ciddi sıkıntıları beraberinde getirmektedir.. Artan ödem miktarı dokular da birikerek şişmeyi arttırabilir ve çeşitli sistemik sorunlar ortaya çıkabilir Bunlardan en tehlikelisi olan artan ödeme bağlı olarak ortaya çıkan enfeksiyondur. İleri boyutlara vardığın da cilt de görülen kızarıklık yanma hissi ile kendini gösteren enfeksiyon hastalarında en çok korktuğu durumdur. Hastalar enfeksiyon durumunda çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya getirmektedir. Artan enfeksiyonun vücuda yayılması daha genel daha sistemik bir rahatsızlık ortaya çıkarmaktadır bu durumlarla karşılaşmamak ve tatilinizi rahat geçirebilmek için hastaların bu dönemde çok dikkatli olması gerekmektedir" açıklamalarında bulundu.
Uzman Fizyoterapist Aygül, dikkat edilmesi gerekenleri şu şekilde sıraladı:
"Lenf ödem riski taşıyan kolun temizliği ve cilt bakımına dikkat etmek gerekir. Cilt yıkandıktan sonra nazikçe kurulanmalıdır. Cildin esnekliğine özen gösterilmeli, yağsız kremler, vücut sütü veya losyonları ile cilt bakım yapılmalıdır. sıcak havalarda kolun terlemesine ve mantar enfeksiyonuna karşı pudra kullanılmalıdır. Etkilenen kol uzun sure güneşe maruz kalmamalıdır, yüksek koruma faktörlü koruyucularla güneş yanığından ve hatta tüm yanıklardan özenle korunmalıdır. Etkilenen kol her türlü yaralanmadan, böcek ısırıklarından, kesik ve yanıklardan korunmalıdır. Mutfakta veya bahçede iş yaparken korunmak için mutlaka eldiven giyilmelidir. En ideal sporlar yüzme ve dalmadır. Her gün düzenli olarak lenfatik drenajı arttırıcı kol egzersizleri yapılmalıdır. Zorlayıcı dirençli ağırlıklı egzersizlerden kaçınmak gereklidir. Diyet kısıtlamalarının lenfödeme bilinen bir etkisi yoktur. Eğer aşırı kilo yoksa düzenli beslenilmeli, aşırı tuz kullanılmamalı ama tuz asla kesilmemeli ve bol su içilmelidir. Eldiven veya el bileğini sıkacak benzer elastik boyunlu şeyler kullanılmamalıdır. Sütyen, çamaşır, diğer giysiler ve takılar sıkı olmamalıdır."
Kaynak: İHA
Uzman Fizyoterapist Gökhan Aygül, Lenfödemin belirtilerini şöyle sıraladı;
"Kolda sıkışma ya da dolgunluk hissi, ağrı, ağırlık, karıncalanma, şişlik ve kızarıklık, kol, el ve el bileğinde hareket zorluğu, saat, yüzük ya da bileziğin sıkması, deride gerginlik hissi, buna bağlı sıkıntı ve huzursuzluk. Lenfödemin önemli belirtisi, etkilenen tarafta bulunan kolda şişmedir. Şişme değişik boyutlarda olabilir. Bazen etkilenen kol veya bacak diğer kolun bir kaç katı boyutlara ulaşırken, bazen iki kol veya bacak arasındaki fark ancak ölçümle anlaşılacak kadar küçüktür. Etkilenen kolda veya bacakta dolgunluk ve sertleşme hissi. Kolda veya bacakta ağrı veya acı duyulması. Elde ve parmaklarda şişme. (yüzüklerin parmağa küçük gelmesi şeklinde ortaya çıkar) taraf kolda veya bacakta güçsüzlük diğer belirtilerdi."
"Tatilde lenfödem hastalarını bekleyen büyük tehlike"
Yaz aylarının gelmesiyle herkesin bir tatil planı yapmakta olduğunu ifade eden Aygül, "Özellikle bu tatil planı deniz kum güneş üzerine yoğunlaşmakta. Kışın yorgunluğunu atmak isteyen kişiler kendilerini sahillere atmanın planını yapmakta. Buraya kadar her şey yolunda görünüyor ama eğer siz bir lenfödem hastasıysanız bu işler hiç de göründüğü kadar masum olmayabilir. Tatile çıktığınızda malum artan sıcaklıklar lenfödem rahatsızlığı olan hastalarda ciddi sıkıntıları beraberinde getirmektedir.. Artan ödem miktarı dokular da birikerek şişmeyi arttırabilir ve çeşitli sistemik sorunlar ortaya çıkabilir Bunlardan en tehlikelisi olan artan ödeme bağlı olarak ortaya çıkan enfeksiyondur. İleri boyutlara vardığın da cilt de görülen kızarıklık yanma hissi ile kendini gösteren enfeksiyon hastalarında en çok korktuğu durumdur. Hastalar enfeksiyon durumunda çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya getirmektedir. Artan enfeksiyonun vücuda yayılması daha genel daha sistemik bir rahatsızlık ortaya çıkarmaktadır bu durumlarla karşılaşmamak ve tatilinizi rahat geçirebilmek için hastaların bu dönemde çok dikkatli olması gerekmektedir" açıklamalarında bulundu.
Uzman Fizyoterapist Aygül, dikkat edilmesi gerekenleri şu şekilde sıraladı:
"Lenf ödem riski taşıyan kolun temizliği ve cilt bakımına dikkat etmek gerekir. Cilt yıkandıktan sonra nazikçe kurulanmalıdır. Cildin esnekliğine özen gösterilmeli, yağsız kremler, vücut sütü veya losyonları ile cilt bakım yapılmalıdır. sıcak havalarda kolun terlemesine ve mantar enfeksiyonuna karşı pudra kullanılmalıdır. Etkilenen kol uzun sure güneşe maruz kalmamalıdır, yüksek koruma faktörlü koruyucularla güneş yanığından ve hatta tüm yanıklardan özenle korunmalıdır. Etkilenen kol her türlü yaralanmadan, böcek ısırıklarından, kesik ve yanıklardan korunmalıdır. Mutfakta veya bahçede iş yaparken korunmak için mutlaka eldiven giyilmelidir. En ideal sporlar yüzme ve dalmadır. Her gün düzenli olarak lenfatik drenajı arttırıcı kol egzersizleri yapılmalıdır. Zorlayıcı dirençli ağırlıklı egzersizlerden kaçınmak gereklidir. Diyet kısıtlamalarının lenfödeme bilinen bir etkisi yoktur. Eğer aşırı kilo yoksa düzenli beslenilmeli, aşırı tuz kullanılmamalı ama tuz asla kesilmemeli ve bol su içilmelidir. Eldiven veya el bileğini sıkacak benzer elastik boyunlu şeyler kullanılmamalıdır. Sütyen, çamaşır, diğer giysiler ve takılar sıkı olmamalıdır."