'Bölgenin Geri Kalmasının Sebebi Terör Örgütüdür'

Başbakan Binali Yıldırım: (2) 'Kürtlerin PKK gibi bir sorunu var. Türklerin de PKK gibi bir sorunu var. PKK'nın asla Kürtlerle ilgili bir derdi olmadı. Bölgenin geri kalmasının sebebi terör örgütüdür. Oradaki acıların yaşanmasının asıl sebebi terör örgütüdür. O zaman yapmamız gereken o terör örgütünü milletle devlet arasından çıkarıp atmaktır. Bunu da yapıyoruz. Çok mesafe aldık' 'Gördük ki HDP, iradesi kendinde değil, terör örgütünün emrinden kurtulma şansı yok, emirleri oradan alıyor. Hatırlayın, art arda açıklama yapıyorlardı, 'PKK sizi tükürükle boğar' diyordu. Eş başkanı diyordu ki 'PKK'lıların cenazesine gitmeseniz sizi cezalandırırım' diyor. İnsanlar, hepimiz şaşırdık, büyük hayal kırıklığı yaşadık' 'İki gencecik polisimiz görevinden çıkmış evinde istirahat ederken kafalarına sıkıp şehit ettiler, ondan sonra ne çözümü kardeşim. Ondan sonra hendek, çukur olayları, isyana çağrılar. Büyük acılar yaşandı, büyük kayıplara uğradık. Şimdi onu telafi etmekle meşgulüz'

Başbakan Binali Yıldırım, "Kürtlerin PKK gibi bir sorunu var. Türklerin de PKK gibi bir sorunu var. PKK'nın asla Kürtlerle ilgili bir derdi olmadı. Bölgenin geri kalmasının sebebi terör örgütüdür. Oradaki acıların yaşanmasının asıl sebebi terör örgütüdür. O zaman yapmamız gereken o terör örgütünü milletle devlet arasından çıkarıp atmaktır. Bunu da yapıyoruz. Çok mesafe aldık." dedi.

Yıldırım, AK Parti İzmir İl Başkanlığı tarafından bir otelde düzenlenen "Doğu ve Güneydoğu Buluşması"nda, yaptığı konuşmada, siyasetin herkesin hakkı olduğunu belirtti.

Siyasetin de kuralları olduğuna işaret eden Yıldırım, "Eğer üniter yapıyı hedef alıyorsanız, milletin birliğini, beraberliğini gözetmiyorsanız, etnik temelde ayrılıkçı bir siyaset çizgisi üzerindeyseniz bu bizim Anayasamıza da örfümüze, adetimize, devlet yapımıza da aykırı." ifadesini kullandı.

HDP'nin "7 Haziran seçimi" öncesi çok güzel söylemler ortaya koyduğunu belirten Başbakan Yıldırım, şöyle konuştu:

"HDP, 'ben Türkiye partisi olacağım', 'biz bütün milletimizi kucaklayacağız' dedi. Vatandaş da onu memnuniyetle karşıladı, iyi oy verdi, 81 milletvekili aldılar. Bir şanstı ama sonrası gelmedi. Hemen sonra gördük ki HDP, iradesi kendinde değil. Terör örgütünün emrinden kurtulma şansı yok, emirleri oradan alıyor. Hatırlayın, art arda açıklama yapıyorlardı, 'PKK sizi tükürükle boğar' diyordu. Eş başkanı diyordu ki 'PKK'lıların cenazesine gitmeseniz sizi cezalandırırım.' İnsanlar, hepimiz şaşırdık, büyük hayal kırıklığı yaşadık. 2 gencecik polisimiz görevinden çıkmış evinde istirahat ederken kafalarına sıkıp şehit ettiler. Ondan sonra 'ne çözümü kardeşim'. Ondan sonra hendek, çukur olayları, isyana çağrılar. Büyük acılar yaşandı, büyük kayıplara uğradık. Şimdi onu telafi etmekle meşgulüz."

Binali Yıldırım, bölgeye bugüne kadar en az 10 sefer gittiğini aktararak, "Şırnak, Cizre, İdil, Silopi, Nusaybin, Kızıltepe, Diyarbakır Sur, bütün bölgedeki maalesef o illerimiz, ilçelerimiz yerle bir oldu. Hepsini yaptık, şu anda 26 bin konut yaptık, hazır hale getirdik. Yapılan binalar, yıkılan binalar yerine geliyor ama yok olan canlar yerine gelmiyor." dedi.

- "PKK Kürtlerin de Türklerin de sorunu"

Birlik ve beraberliğin sağlam tutulması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Yapmamız gereken, bölücü, ayrıştırıcı örgütleri aramızdan çıkarıp atmak. Kürtlerin PKK gibi bir sorunu var. Türklerin de PKK gibi bir sorunu var. PKK'nın asla Kürtlerle ilgili bir derdi olmadı. Bölgenin geri kalmasının sebebi terör örgütüdür. Oradaki acıların yaşanmasının asıl sebebi terör örgütüdür. O zaman yapmamız gereken o terör örgütünü milletle devlet arasından çıkarıp atmaktır. Bunu da yapıyoruz. Çok mesafe aldık. Hakkari'deydim,153 mera açıldı, kapalıydı. Herkes sürüleri, celepleri, malları, davarlar orada. Hayat normale döndü, insanlar tekrar özgüven kazandı. Teröre karşı Hakkari'de avaz avaz 'Kahrolsun PKK' diyen binlerce insana hitap ettim. Ben ay yıldızlı bayraklarını dalgalandıran binlerce insana hitap ettim. Bizim istediğimiz bu, çok şey istemiyoruz. Aradaki kayıp zamanları da kapatacağız."

Türkiye'de 2002'de kişi başı milli gelirin 3 bin 200 dolar olduğunu, şimdi 10 bin doların üzerine çıktığını anımsatan Yıldırım, "Hal böyleyken Güneydoğu'daki kişi başı milli gelir 750 doların altındaydı. Biz 15 yıldaki bu kalkınma açığını pozitif ayrımcılık yaparak, Doğu ve Güneydoğu'ya daha fazla kaynak aktararak yaptık. Doğu ve Güneydoğu'daki ortalama milli gelir 6 bin 500 doların üzerine çıktı." diye konuştu.

Başbakan Yıldırım, bölgeye havaalanları, okullar yaptıklarını aktararak, şunları kaydetti:

"Şırnak, Cizre, Diyarbakır tanınmayacak hale geldi. Sürekli biz yapacağız onlar bozacak mı? Buna tahammül edilir mi kardeşim. Buna ülkenin kaynağı yeter mi? 104 belediye var, geçen gün Batman'daydım. O zaman da gitmiştim sokaklar pislikten geçilmiyordu, şimdi baktım pırıl pırıl. Havaalanı bölgenin en güzel havaalanı. Yüksekova'ya havalimanı yaparken neler çektik. 99 kere şantiyemizi bastılar. Makine yaktılar, işçileri, mühendisleri kaçırdılar. 3 sene geciktik. Onlar yaptıkça biz yılmadık yaptık, açtık. Orayı o kadar geliştirdi ki havaalanı Selahattin Demirtaş oranın milletvekiliydi. İlk önce de o uçakla geldi. 'Buraya havaalanı yapıyorlar, sizi bombalayacaklar, daha yakın olsun diye' dediler ama önce onlar kullandılar. Tıpkı Osmangazi Köprüsü'nü Yalova'dan İstanbul'a giderken Muharrem İnce'nin kullandığı gibi. Toplantıya geç kalacaktı, hem şikayet ediyor hem kullanıyor, kullansın. Biz bunu Konak tünelinde yaşamadık mı? Ne zorluklar çıkardılar. Varsın kullansın yahu, engel olmayın kardeşim. Bu milletin yürüyüşüne engel olmayın."

Dinleyicilerden birinin "Türk-Kürt kardeş buna inanmayan kalleş" demesi üzerine Başbakan Yıldırım, "Aynen öyle" cevabını verdi.

(Sürecek)

Kaynak: AA