'Kentsel Dönüşümün En Hızlı Yapılacağı Bir Döneme Giriyoruz'
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki: 'Önümüzdeki dönem Türkiye'de artık kentsel dönüşümün en hızlı yapılacağı bir dönem içerisine giriyoruz' 'Kentsel dönüşüm lafını bazı arkadaşlar kötü kullandığı için bunu kullanmakta da imtina ediyorum. Efendim 'rantsal dönüşüm oldu' falan diyorlar. Kardeşim sen rantsal dönüşüm yapma bunu söyleyen adam. Bunu doğru dürüst yap. Bir rant varsa millete ver topluma ver bunu' Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu: '16 yıldır AK Parti olarak çevre ve şehircilik anlamında yaptıklarımız ortada'
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Önümüzdeki dönem Türkiye'de artık kentsel dönüşümün en hızlı yapılacağı bir dönem içerisine giriyoruz." dedi.
Özhaseki, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu'nun da katıldığı Adana Sanayi Odası'nda (ADASO) düzenlenen "İmar barışı" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, ülkenin yüz ölçümünün yüzde 66'sının, nüfusun ise yüzde 71'inin birinci derecede deprem bölgesinde olduğunu belirtti.
Özhaseki, 6 ve üzerindeki yıkıcı depremlerin son yüzyılda neredeyse 56 defa yaşandığını, her iki yılda bir olduğunu belirterek, son yüzyılda Türkiye'nin 83 bin insan kaybettiğini, mali olarak 100 milyar dolar kayıpları olduğunu vurguladı.
Uygun olmayan alanlarda konut yapıldığını söyleyen Özhaseki, "Halen tarım alanlarında, uygun olmayan zeminlerde çok yüksek katlı yapıları yapmak için de müthiş bir hırsla insanoğlu saldırmaya devam ediyor. Bizim biraz ders almamız lazım. " dedi.
Japonya'dan örnekler veren Özhaseki, "Bizde küçücük depremlerde evler iş yerleri yıkılıyor. İnsanlar perişan oluyor, kimi camdan atlıyor, kimi balkondan atlıyor, kimi dama çıkıyor, kimi aşağı iniyor derken bir sürü ölenimiz var. Bu bizim için acı bir durum. " diye konuştu.
Mimar Sinan'ın Süleymaniye Camisi'ni tüm bildiklerini yaptıktan, her türlü tedbirini aldıktan sonra "Allah'ın izniyle bu cami kıyamete kadar yaşar" dediğine dikkati çeken Özhaseki, "Biz toprağın üzerine geliyoruz. Biriketleri örüyoruz. İçine iki çocuğu atıyoruz. Sonra da deprem olduğunda 'Kader canım' diyoruz. Vallahi Cenab-ı Hak bize ne diyor bilmiyorum. Kadere benzemiyor bu iş. Garip bir şey var. Burada bizim biraz daha dikkatli olmamız gerekiyor." dedi.
Özhaseki, Bakanlık olarak şehircilik şurasını topladıklarını, adeta imarın yeni yasalarını baştan sona yazdıklarını ancak erken seçim nedeniyle yasaların mecliste görüşülemediğini aktardı.
Özhaseki, Türk milletinin tüm Anadolu ve Trakya'da yaklaşık 26,5 milyon ev, iş yeri gibi bağımsız birim oluşturduğunu, biraz hassas davranılırsa bunun yüzde 80'inin imara aykırı olduğunun ortaya çıkacağını ifade ederek, böyle bir sıkıntı varsa bunun çözülmesi gerektiğinin altını çizdi.
- İmar barışı
İmar barışı uygulamaları hakkında bilgiler veren Özhaseki, imar barışı konusunda vatandaşların yapı kayıt belgelerini e-devlet üzerinden veya müdürlükler üzerinden yapabileceğini belirtti.
İmar barışıyla vatandaşın psikolojik olarak rahatlayacağını ifade eden Özhaseki, şunları söyledi:
"Önümüzdeki dönem Türkiye'de artık kentsel dönüşümün en hızlı yapılacağı bir dönem içerisine giriyoruz. Kentsel dönüşüm lafını bazı arkadaşlar kötü kullandığı için bunu kullanmaktan da imtina ediyorum. Efendim 'rantsal dönüşüm' oldu falan diyorlar. Kardeşim sen rantsal dönüşüm yapma bunu söyleyen adam. Bunu doğru dürüst yap. Bir rant varsa millete ver, topluma ver bunu ama kentsel dönüşüm bir gerçeklik. Bir keyfiyet değil. İstersek yaparız, evlerimiz de biraz yenilensin diye elimiz cebimizde keyif yaptığımız bir ortam değil. Bu ülke için yüzde 100 bir gerçeklik ve zorunluluk. Arkadaşlar dünyada 10 tane en riskli metropol şehir sayılıyor. Birisi İstanbul."
Özhaseki, ülkenin deprem kuşağı üzerinde olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
"Bizim tedbir almamız gerekmiyor mu 4 milyon 600 bin bağımsız birimin olduğu İstanbul'da. Allah korusun. İki farklı araştırma raporu var. Birisi Kandilli, birisi meclisin yapmış olduğu. İkisinde de hasar görecek bina sayısı 600 binlerle ifade ediliyor. Ne kadar kurtarma tedbiri alırsanız alın, ne kadar ekip dizerseniz dizin iki sokağa, 5 sokağa, 25 sokağa 125 sokağa giresiniz. Her bir binada 100 kişi çalışıyor. Aşağıda birisi kaldı kurtarayım diye diğer tarafta insanlar Allah korusun çığlık çığlığa can verirler. Bu bizim için zorunluluk."
Kentsel dönüşümde özellikle projelerde yerli imalatın kullanılmasına önem vereceklerini ifade eden Özhaseki, "Kapı kolları, lambaları Çin'den, asansörleri Kore, Almanya'dan yok öyle." dedi.
Özhaseki, yaptıkları hesaba göre yılda 500 bin konutu değiştirecek güçte olduklarını, bunun bu piyasaya 200 milyar lira civarında can suyu girmesi, 250 sektörün canlanması anlamına geldiğini aktardı.
İmar barışında başvuruların 250 bini geçtiğini belirten Özhaseki, siteye girip inceleyen, form doldurmaya devam eden kişinin bir milyondan fazla olduğunu, günde 80-100 bine yakın müracaatın olduğunu kaydetti.
- Terör örgütleri
Özhaseki, Doğu ve Güneydoğu illerinin koordinatör bakanı olarak o bölgelerdeki yatırımlara imrendiğini, bazen kendi şehrinde niye yok diye de hayıflandığını belirtti.
Terör örgütünün "çukur" eylemlerini anımsatan Özhaseki, "Buna her taraftan destek verdiler. En önemli televizyonlarımızda bunların liderleri sazlar çaldılar, türküler söylediler. Cumhuriyet gazetesinde PKK'lı teröristlerle röportaj yapıldı. Gözlerimle gördüğüm, okuduğum için söylüyorum. 'Çiçek çocuk' muamelesi yaptılar. Bu katiller sürüsü yere izmarit atmazlarmış, çevreciymiş. Aslan gibi yavrularımızı vuruyor bu katiller ne çevreciliğinden bahsediyorsunuz." dedi.
Özhaseki, ikinci bir örgüt olarak FETÖ'nün ortaya çıktığını belirterek, şunları söyledi:
"Hiç kimse kimseye numara yapmasın şu ramazan gününde. Bunların kafaya almadığı bir tek Allah'ın kulu yok. Herkesi kafaya aldılar. Niye? Kibar bir yüzle geldiler. 'Hizmet eriyiz, çocuklarınızı verin okutalım' dediler. Sağdan sola tüm liderleri kafaya aldılar. FETÖ'nün konuşmaları. 'Bir tane şefaat hakkım olsa Ecevit'e yapardım' diyor. Lanet sen zaten kendini cehennemden kurtaramazsın da Ecevit'e nereden şefaat edeceksin. Yani onu da kafaya alıyor. Derdi orada. Herkesi kafaya alıyorlar ve işlettiler milleti. Gerçek yüzlerini 15 Temmuz'da gördük."
Özhaseki, DEAŞ'ın İslam tarihi içindeki hiçbir akımdan olmadığını belirterek, üç terör örgütünün de aynı ülkeden beslendiğini, aynı yerden para aldıklarını, istedikleri tek şeyin Türkiye'yi diz çöktürmek olduğunu sözlerine ekledi.
- "Çevre ve şehircilik anlamında yaptıklarımız ortada"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu da Adana'nın geçmişten bugüne gelen sıkıntıları ve sorunlarını bildiklerini anlatarak, yeni değişen süreçlerin, ortaya çıkan ihtiyaçların takipçisi olduklarını belirtti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ülke ve kent için yerine getirdikleri yaban hayatı planı, imar barışı, kentsel dönüşüm, yeniden yapılandırma ve teşvikler süreçlerini anlatan Sarıeroğlu, bu uygulamaların vatandaşlara hayırlı olmasını diledi.
Sarıeroğlu, "16 yıldır AK Parti olarak çevre ve şehircilik anlamında yaptıklarımız ortada. Yeşil alanların artırıldığı, sosyal donatı imkanlarının olduğu akıllı şehirler konusunda çok güçlü adımları attığımız dönemleri yaşıyoruz. Bu bakış açısıyla Adana'mızın da bir dönüşüm değişim sürecini daha hızlı yaşayacaktır diye düşünüyorum." dedi.
Kaynak: AA
Özhaseki, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu'nun da katıldığı Adana Sanayi Odası'nda (ADASO) düzenlenen "İmar barışı" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, ülkenin yüz ölçümünün yüzde 66'sının, nüfusun ise yüzde 71'inin birinci derecede deprem bölgesinde olduğunu belirtti.
Özhaseki, 6 ve üzerindeki yıkıcı depremlerin son yüzyılda neredeyse 56 defa yaşandığını, her iki yılda bir olduğunu belirterek, son yüzyılda Türkiye'nin 83 bin insan kaybettiğini, mali olarak 100 milyar dolar kayıpları olduğunu vurguladı.
Uygun olmayan alanlarda konut yapıldığını söyleyen Özhaseki, "Halen tarım alanlarında, uygun olmayan zeminlerde çok yüksek katlı yapıları yapmak için de müthiş bir hırsla insanoğlu saldırmaya devam ediyor. Bizim biraz ders almamız lazım. " dedi.
Japonya'dan örnekler veren Özhaseki, "Bizde küçücük depremlerde evler iş yerleri yıkılıyor. İnsanlar perişan oluyor, kimi camdan atlıyor, kimi balkondan atlıyor, kimi dama çıkıyor, kimi aşağı iniyor derken bir sürü ölenimiz var. Bu bizim için acı bir durum. " diye konuştu.
Mimar Sinan'ın Süleymaniye Camisi'ni tüm bildiklerini yaptıktan, her türlü tedbirini aldıktan sonra "Allah'ın izniyle bu cami kıyamete kadar yaşar" dediğine dikkati çeken Özhaseki, "Biz toprağın üzerine geliyoruz. Biriketleri örüyoruz. İçine iki çocuğu atıyoruz. Sonra da deprem olduğunda 'Kader canım' diyoruz. Vallahi Cenab-ı Hak bize ne diyor bilmiyorum. Kadere benzemiyor bu iş. Garip bir şey var. Burada bizim biraz daha dikkatli olmamız gerekiyor." dedi.
Özhaseki, Bakanlık olarak şehircilik şurasını topladıklarını, adeta imarın yeni yasalarını baştan sona yazdıklarını ancak erken seçim nedeniyle yasaların mecliste görüşülemediğini aktardı.
Özhaseki, Türk milletinin tüm Anadolu ve Trakya'da yaklaşık 26,5 milyon ev, iş yeri gibi bağımsız birim oluşturduğunu, biraz hassas davranılırsa bunun yüzde 80'inin imara aykırı olduğunun ortaya çıkacağını ifade ederek, böyle bir sıkıntı varsa bunun çözülmesi gerektiğinin altını çizdi.
- İmar barışı
İmar barışı uygulamaları hakkında bilgiler veren Özhaseki, imar barışı konusunda vatandaşların yapı kayıt belgelerini e-devlet üzerinden veya müdürlükler üzerinden yapabileceğini belirtti.
İmar barışıyla vatandaşın psikolojik olarak rahatlayacağını ifade eden Özhaseki, şunları söyledi:
"Önümüzdeki dönem Türkiye'de artık kentsel dönüşümün en hızlı yapılacağı bir dönem içerisine giriyoruz. Kentsel dönüşüm lafını bazı arkadaşlar kötü kullandığı için bunu kullanmaktan da imtina ediyorum. Efendim 'rantsal dönüşüm' oldu falan diyorlar. Kardeşim sen rantsal dönüşüm yapma bunu söyleyen adam. Bunu doğru dürüst yap. Bir rant varsa millete ver, topluma ver bunu ama kentsel dönüşüm bir gerçeklik. Bir keyfiyet değil. İstersek yaparız, evlerimiz de biraz yenilensin diye elimiz cebimizde keyif yaptığımız bir ortam değil. Bu ülke için yüzde 100 bir gerçeklik ve zorunluluk. Arkadaşlar dünyada 10 tane en riskli metropol şehir sayılıyor. Birisi İstanbul."
Özhaseki, ülkenin deprem kuşağı üzerinde olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
"Bizim tedbir almamız gerekmiyor mu 4 milyon 600 bin bağımsız birimin olduğu İstanbul'da. Allah korusun. İki farklı araştırma raporu var. Birisi Kandilli, birisi meclisin yapmış olduğu. İkisinde de hasar görecek bina sayısı 600 binlerle ifade ediliyor. Ne kadar kurtarma tedbiri alırsanız alın, ne kadar ekip dizerseniz dizin iki sokağa, 5 sokağa, 25 sokağa 125 sokağa giresiniz. Her bir binada 100 kişi çalışıyor. Aşağıda birisi kaldı kurtarayım diye diğer tarafta insanlar Allah korusun çığlık çığlığa can verirler. Bu bizim için zorunluluk."
Kentsel dönüşümde özellikle projelerde yerli imalatın kullanılmasına önem vereceklerini ifade eden Özhaseki, "Kapı kolları, lambaları Çin'den, asansörleri Kore, Almanya'dan yok öyle." dedi.
Özhaseki, yaptıkları hesaba göre yılda 500 bin konutu değiştirecek güçte olduklarını, bunun bu piyasaya 200 milyar lira civarında can suyu girmesi, 250 sektörün canlanması anlamına geldiğini aktardı.
İmar barışında başvuruların 250 bini geçtiğini belirten Özhaseki, siteye girip inceleyen, form doldurmaya devam eden kişinin bir milyondan fazla olduğunu, günde 80-100 bine yakın müracaatın olduğunu kaydetti.
- Terör örgütleri
Özhaseki, Doğu ve Güneydoğu illerinin koordinatör bakanı olarak o bölgelerdeki yatırımlara imrendiğini, bazen kendi şehrinde niye yok diye de hayıflandığını belirtti.
Terör örgütünün "çukur" eylemlerini anımsatan Özhaseki, "Buna her taraftan destek verdiler. En önemli televizyonlarımızda bunların liderleri sazlar çaldılar, türküler söylediler. Cumhuriyet gazetesinde PKK'lı teröristlerle röportaj yapıldı. Gözlerimle gördüğüm, okuduğum için söylüyorum. 'Çiçek çocuk' muamelesi yaptılar. Bu katiller sürüsü yere izmarit atmazlarmış, çevreciymiş. Aslan gibi yavrularımızı vuruyor bu katiller ne çevreciliğinden bahsediyorsunuz." dedi.
Özhaseki, ikinci bir örgüt olarak FETÖ'nün ortaya çıktığını belirterek, şunları söyledi:
"Hiç kimse kimseye numara yapmasın şu ramazan gününde. Bunların kafaya almadığı bir tek Allah'ın kulu yok. Herkesi kafaya aldılar. Niye? Kibar bir yüzle geldiler. 'Hizmet eriyiz, çocuklarınızı verin okutalım' dediler. Sağdan sola tüm liderleri kafaya aldılar. FETÖ'nün konuşmaları. 'Bir tane şefaat hakkım olsa Ecevit'e yapardım' diyor. Lanet sen zaten kendini cehennemden kurtaramazsın da Ecevit'e nereden şefaat edeceksin. Yani onu da kafaya alıyor. Derdi orada. Herkesi kafaya alıyorlar ve işlettiler milleti. Gerçek yüzlerini 15 Temmuz'da gördük."
Özhaseki, DEAŞ'ın İslam tarihi içindeki hiçbir akımdan olmadığını belirterek, üç terör örgütünün de aynı ülkeden beslendiğini, aynı yerden para aldıklarını, istedikleri tek şeyin Türkiye'yi diz çöktürmek olduğunu sözlerine ekledi.
- "Çevre ve şehircilik anlamında yaptıklarımız ortada"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu da Adana'nın geçmişten bugüne gelen sıkıntıları ve sorunlarını bildiklerini anlatarak, yeni değişen süreçlerin, ortaya çıkan ihtiyaçların takipçisi olduklarını belirtti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ülke ve kent için yerine getirdikleri yaban hayatı planı, imar barışı, kentsel dönüşüm, yeniden yapılandırma ve teşvikler süreçlerini anlatan Sarıeroğlu, bu uygulamaların vatandaşlara hayırlı olmasını diledi.
Sarıeroğlu, "16 yıldır AK Parti olarak çevre ve şehircilik anlamında yaptıklarımız ortada. Yeşil alanların artırıldığı, sosyal donatı imkanlarının olduğu akıllı şehirler konusunda çok güçlü adımları attığımız dönemleri yaşıyoruz. Bu bakış açısıyla Adana'mızın da bir dönüşüm değişim sürecini daha hızlı yaşayacaktır diye düşünüyorum." dedi.