Şeyh Şa'ban-I Veli'nin Yazma Eserleri Gün Yüzüne Çıkartılacak

Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Anadolu’nun 4 pirinden biri olan Hz. Pir Şeyh Şa’ban-ı Veli’ye ait yazma eserlerin gün yüzüne çıkartılması için çalışma başlattıklarını söyledi.

Şeyh Şa'ban-I Veli'nin Yazma Eserleri Gün Yüzüne Çıkartılacak
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Konseyi ve Türk Dünyası Kültür Başkenti Kastamonu İl Tertip Komitesince düzenlenen 27. Uluslararası Şeyh Şa’ban-ı Veli ve Evliyaları Anma Haftası etkinlikleri kapsamında “Hoca Ahmet Yesevi’den Şeyh Şa’ban-ı Veli’ye ve Günümüze Türk Düşünce Hayatı” konulu sempozyum gerçekleştirildi.

Rıfat Ilgaz Kültür Merkezindeki sempozyumda konuşan Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş, 2019 yılında UNESCO tarafından hazırlanan proje kapsamında Şeyh Şa’ban-ı Veli’ye ait yazma eserlerin gün yüzüne çıkartılması için çalışma başlattıklarını ve bu konuda da bilim insanlarından yardım beklediklerini söyledi.



Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş ise Şeyh Şa’ban-ı Veli’nin yazma eserlerinin gün yüzüne çıkartılması gerektiğini ve bu konuda da çalışmalarının sürdürüldüğünü belirterek, “İlimizin bu konuda ne kadar şanslı olduğunu özellikle Şeyh Şa’ban-ı Veli’nin Kastamonu’da yaşamış olması, burada vefat etmiş olması ve burada da kabrinin bulunması bizlerin bu maneviyat karşısında önünü açacağına inanıyorum. Şeyh Şa’ban-ı Veli, Anadolu’da 4 önemli veliden birisidir. Bizlerde bu yıl inşallah Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinlikleri içerisinde bu konuyu ciddi manada ele aldık ve almaya da devam ediyoruz. Geçmiş yıllarda amacımız Şeyh Şa’ban-ı Veli’yi 2019 yılında UNESCO’da yılın adamı olmasını sağlamaktı. Bu konuda projemiz vardı. Bu konuda ciddi çalışmalar yaptık. Son olarak UNESCO Türkiye temsilciliğiyle yaptığımız görüşmelerde Şeyh Şa’ban-ı Veli’nin yazma eserleri yok dediler. Belki eserleri yazılmamış olabilir ama ben, yazma eseri olduğuna inanıyorum. Kastamonu’nun yetiştirdiği önemli yazarlar ve şairlerimizden İhsan Ozanoğlu, şiirlerinde yazmıştır. Diyor ki Şeyh Şa’ban-ı Veli’nin yazma eserlerinden bahsediyor. Ben, bu konuda ciddi bir çalışma yapılması gerektiğine inanıyorum. Duyma sözlerle bunlar pek bizlere yol açmıyor. Onun için ben, ilim adamlarımızdan, bu işle iştirak eden vakfımızdan, değerli hocalarımızdan bununla ilgili çalışmalarınızı biran önce başlatmanızı talep ettik ve biz de bu işin içerisinde olacağız. Bu ciddi bir konu, inanıyorum ki hocalarımızda bu konuda bizlere yardımcı olacak ve buna ışık tutacaklardır. Bizim amacımız bu olmalı diye düşünüyorum” diye konuştu.



“Kültür Başkentliğini bu yıl bitti demeyerek devam ettireceğiz”

Kastamonu’nun, 2018 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti olduğunu hatırlatan Vali Yaşar Karadeniz, “Eğer biz, Kültür Başkentliğini hissederek yaşayacaksak ve bu yılki etkinliklerimizi 2018 yılının Aralık ayında tamam bitti diyerek kapatmayacaksak, bunu sürdüreceksek bir şekilde muhakkak bunu yapmak zorundaydık. Bu sempozyum ve etkinliklerin bu konulara önemli katkılar sunacağına da inancım tamdır” dedi.



“Hoca Ahmet Yesevi’yi uzun yıllar boyunca hafızamızda yer etmedi”

Kültür Konseyi Başkanı Dr. Metin Eriş de Hoca Ahmet Yesevi’nin uzun yıllar boyunca ne yazık ki hafızalarda çokta fazla yer etmediğini ifade ederek, “Hikmetiyle İslamın ‘oku’ emriyle yola çıkan Hoca Ahmet Yesevi, şüphesiz bunun yanında başka kaynaklardan da nefes almış, yola çıkmış ve bu güzergahta adımlarını atarken geleceğe ışık tutacak olan bir mutasavvıfdır. Bu kaynaklar nedir diye araştırdığımızda ortaya çıkan, belirlenen ve birleşen çok açık bir şekilde Kutadgu Bilig’den, Manastan kendisine gelmiş olan milli değerlerin ve vasıfların bir bütününe İslam ile değerlendirerek ortaya katmasıdır. Hoca Ahmet Yesevi önemli bir isimdir. Bizler, bu önemli ismi uzun yıllar boyunca ne yazık ki hafızalarımızda çokta fazla yer etmediğini görüyoruz. Bu bir bakıma da acıdır. Bir bakıma bir ikazdır. Belki de bir hatırlatmadır. UNESCO, 2016 yılında Hoca Ahmet Yesevi’yi anılması gerekecek olan önemli isimler arasına almıştır” şeklinde konuştu.

Hoca Ahmet Yesevi’nin anılması gerektiğine işaret eden Dr. Eriş, şöyle konuştu:

“Ama Hoca Ahmet Yesevi’nin koymuş olduğu yol güzergahında başka isimlerinde olup olmadığını belirleyelim. Bunların arasında Anadolu’yu gözlemleyiniz, hatta Balkanları, Orta Asya’yı gözlemleyiniz. Orada fikir harmonisinin ortaya çıkartacak büyük isimlerle karşılaşıyorsunuz. Bunun adı Yunus Emre olabilir, bunun adı Mevlana, Nasreddin Hoca olabilir veyahut Şeyh Şa’ban-ı Veli olabilir. Şeyh Şa’ban-ı Veli, Kastamonu ilimiz için önemli bir isimdir. Kastamonu’da yıllardan beri anılıyor ama Şeyh Şa’ban-ı Veli’nin tek başına değil de o şehirlerin başkaca bilim adamları olup olmadığını gözlemleyerek baktığımızda birden Orhan Şaik Gökyay ile karşılaşıyorsunuz. Başka isimlerde vardır, binlerce isim çıkar karşınıza. Bunların arasından seçim yapmak çok kolay değil”

Konuşmaların ardından “Hoca Ahmet Yesevi’den Şeyh Şa’ban-ı Veli’ye ve Günümüze Türk Düşünce Hayatı” sempozyumu başladı.

7 oturum şeklinde gerçekleşecek sempozyum, bugün yapılacak değerlendirme toplantısıyla sona erecek.
Kaynak: İHA