GAÜN'de 'Halkla İlişkiler Çalışmalarında Basının Önemi' Konulu Söyleşi

Öğretim üyesi Fatma Nisan, görev yaptığı üniversitelerde haber portallarının ve gazetelerin olduğunu, öğrencilerin bu konuda aktif bir şekilde çalıştıklarını vurguladı. İletişim fakültelerinde: Radyo TV ve Sinema, Halkla İlişkiler ve Tanıtım, Gazetecilik şeklinde bir ayrımın olmadığını söyleyen Dr. Öğretim Üyesi Fatma Nisan, iletişim fakültelerinin tamamen “iletişimci” mezun ettiğini belirtti.

Halkla ilişkiler kapsamında eğitim verdiğini belirten Dr. Öğretim Üyesi Nisan, “Derslere girmemdeki olumlu taraf, hem gazeteci bakış açısıyla hem de halkla ilişkiler uzmanı bakış açısıyla bakabilme şansını yakalıyorum. Çünkü biz kendi üniversitemizi dışarıya karşı tanıtmış oluyoruz. Onun reklamını yapmış oluyoruz. Dolayısıyla bu konuda dikkatli olmamız gerekiyor” dedi.

Basın bildirileri konusunda öğrencileri bilgilendiren Fatma Nisan, metin yazarlığı dersinde anlattıkları temel noktalara vurgu yaparak “Haber bildirisi, halkla ilişkilerde kontrol edilemeyen tek bilgi kaynağı: gazetecilikte ise kontrol edilen tek bilgidir. Bu demek oluyor ki, halkla ilişkiler ve tanıtım çalışmaları içerisinde metin yazarlığı, haber bültenleri, basın haberleri, reklamlar vs. uygulamalar var. Hedef kitleye ulaştırma noktasında böyle bir işleviniz söz konusu olabiliyor. Kontrol edebilme noktasında ise haberi nasıl, hangi formatta ve ne kadarlık bir bölümde ya da sürede yayımlayacağınız anlamına geliyor. Halbuki basın bildirisinde mail attıktan sonra herhangi bir müdahale söz konusu olamıyor ve o basın bildirisi üzerinde değişiklik yapılamıyor” dedi.

Dr. Öğretim Üyesi Nisan, kendisinin de öğrencilik yıllarında TV’de çalışırken belediyelerden ve valiliklerden zaman zaman 4 - 5 sayfalık basın bildirilerinin geldiğini belirterek, “Bizim o basın bildirilerinin hepsini yayımlama şansımız yoktu. Çünkü bir TV haberinin süresi en fazla 3 dakikadır. Biz 4-5 sayfalık haber bildirilerinin hepsini okumuyorduk. Zamanı kullanmak iletişim kanalları için çok önemlidir. Basın bildirisinin, reklamın ve diğer stratejilerin az ve öz olması, ikna edici ve ilgi çekici olması gerekir. Önce medyayı etkilemelisiniz ki, sonra hedef kitleyi ikna edebilesiniz. Ayrıca halkla ilişkiler uzmanları, gazetecinin bakış açısıyla bakmayı, gazetecinin düşündüğü gibi düşünmeyi bilmek zorunda. Halkla ilişkiler uzmanları kendi kurumunu temsil ediyor ama gazeteciler herkesi temsil etmek zorunda ve gazetecilerin hedef kitlesi tüm toplumdur” ifadelerini kullandı.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte günümüzde herkesin elinde özellikle akıllı cep telefonlarının olması nedeniyle neredeyse herkesin muhabir olduğu anlamına geldiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Fatma Nisan, eşik bekçiliği kavramı konusunda Halkla İlişkiler Tanıtım ve Gazetecilik öğrencilerini bilgilendirdi. Öğrencilerin haber yazımını bildiği kadar kurguyu da bilmeleri gerektiğini söyleyen Dr. Öğretim Üyesi Nisan, haberin tasarımcı bakış açısıyla yazılması gerektiğini belirtti.

Öğrencilerin derste öğrendiklerini uygulamalı olarak öğrenmeleri gerektiğini ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Nisan, “Her zaman diyorum ki, yüzde 50 teoriyse yüzde 50’de uygulama olmak zorunda. Gazetede çalışmadan bir gazetenin nasıl çıkarıldığını bilemezsiniz. Ayrıca gazeteci iyi bir halkla ilişkiler uzmanı olmak zorunda bir halkla ilişkiler uzmanı da iyi bir gazeteci olmak zorunda. İyi bir iletişimci olmak istiyorsanız, haber yazımını, fotoğraf makinesi kullanımını, tasarım yapmayı çok iyi bir şekilde öğrenmeniz gerekiyor. Pişmanlık yaşamamanız adına size tavsiyem, kendinizi bu konularda geliştirmeniz olacak. Gaziantep, büyük bir şehir ve kendinizi geliştirebileceğiniz çok geniş bir çalışma alanı var” diye konuştu.

Söyleşinin sonunda GAÜN İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Fuat Ustakara, birikimlerine bağlı olarak öğrencileri bilgilendirdiği için Dr. Öğretim Üyesi Fatma Nisan’a teşekkür belgesi takdim etti.