AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan: (1)'Siz bakmayın bazılarının AK Parti'yi tek adamlıkla suçlamalarına. Bu ülkede diktatör görmek isteyen, bir gecede 15 milletvekiline, partisine, kamuoyuna ve milletimize hiçbir makul gerekçe göstermeden, siyaset mühendisliği ürünü yöntemlerle zorla parti değiştirtenlere bakmalıdır' '15 milletvekili. Bunları sen seçmedin? Bunları kim seçti, millet ve sen bunları ağlatarak, kendi evinden kabul edemeyeceği bir yere ihraç ediyorsun, gönderiyorsun. Böyle bir anlayış olabilir mi?Ama diktatörler bunu yapar' 'Ne şekilde bu noktaya gelinmiş olursa olsun erken seçimleri, milletimizle bir kez daha hasbihal etme, yaptıklarımızı hatırlatma, yapacaklarımızı anlatma vesilesi olarak görüyoruz'

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Siz bakmayın bazılarının AK Parti'yi tek adamlıkla suçlamalarına. Bu ülkede diktatör görmek isteyen, bir gecede 15 milletvekiline, partisine, kamuoyuna ve milletimize hiçbir makul gerekçe göstermeden, siyaset mühendisliği ürünü yöntemlerle zorla parti değiştirtenlere bakmalıdır." dedi.

Erdoğan, partisinin genel merkezinde AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda partililere hitap etti.

Sözlerine, "Bu toplantımızı erken seçim kararından çok önce, il başkanlarımızla her ay düzenli olarak yaptığımız buluşmalardan biri olarak takvimimize kaydetmiştik" ifadesiyle başlayan Erdoğan, AK Parti'nin tüm kurumsal istişare mekanizmalarını hassasiyetle işlettiğini söyledi.

Erdoğan, siyasetlerinin temelinde "ortak aklın, demokrasinin, her türlü görüşe ve teklife açık olmanın" bulunduğuna işaret ederek, partide ülkeye ve millete hizmet yolunda bir bayrak yarışı olarak kabul edilen görev değişimlerinin de bu anlayışla yapıldığını ifade etti.

Genel Başkan olarak konusuna göre hangi yetkili kurulla değerlendirilecekse, oradakileri dinlemeden, müzakere etmeden herhangi bir kararın alındığının vaki olmadığını belirten Erdoğan, "Bu toplantılarda tam bir özgürlük içinde herkes fikrini sergiler. Tabii tüm bu değerlendirmelerin sonunda alınan karar ise şahsım başta olmak üzere herkes için bağlayıcıdır. Mesela erken seçim kararında, o dar zamanda, tüm bu istişare kanallarını harekete geçirdik. Grup konuşmamın hemen ardından başlayarak, seçim tarihini açıkladığımız ana kadar Sayın Başbakan ile grup başkanvekillerimizle, genel başkan yardımcılarımızla, hukukçu arkadaşlarımızla sürekli istişare halinde olduk." diye konuştu.

Erdoğan, siyasette kimsenin layüsel olmadığını vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:

"Şayet siyaset tek kişilik bir oyun olsaydı, o zaman ne partiye ne teşkilata ne bunca insana ve emeğe ihtiyaç kalırdı. Genel Başkan olarak görevim partimizin ve milletimizin ortak hissiyatına, beklentilerine ve çıkarlarına en uygun çözümleri bulmak ve formüle etmektir.

Siz bakmayın bazılarının AK Parti'yi 'tek adamlıkla' suçlamalarına. Bu ülkede diktatör görmek isteyen, bir gecede 15 milletvekiline, partisine, kamuoyuna ve milletimize hiçbir makul gerekçe göstermeden, siyaset mühendisliği ürünü yöntemlerle zorla parti değiştirtenlere bakmalıdır. AK Parti'deki kendi teşkilatının ve milletimizin tercihlerine saygıya dayalı siyaset tarzının yanından bile geçemeyecek olanların, Allah göstermesin, bu ülkenin yönetimine gelmesi halinde neler yapabileceğini düşünmek bile istemiyorum."

- "Diktatörler bunu yapar"

Her şeyin ortada olduğunu belirten Erdoğan, "15 milletvekili. Bunları sen seçmedin? Bunları kim seçti, millet ve sen bunları ağlatarak, kendi evinden kabul edemeyeceği bir yere ihraç ediyorsun, gönderiyorsun. Böyle bir anlayış olabilir mi? Ama diktatörler bunu yapar." değerlendirmesine bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin bu durumu gördüğü için ülkeyi yönetme emanetini 15 yılı aşkın süredir AK Parti'den başka kimseye vermediğini söyledi.

Sadece 7 Haziran seçimlerinde kısa bir belirsizlik döneminin yaşandığını kaydeden Erdoğan, "Bunun faturasının ağırlığını da hep birlikte gördük. Henüz hükümeti kurmayı bile becerememiş olanların, ülkenin siyasi, sosyal, ekonomik dinamiklerine nasıl sinsice saldırdıklarını hep beraber takip ettik. Yaklaşık 4 ay sonra milletimiz yeniden emaneti ehline teslim ederek, bu haramzadelere dersini vermiştir." diye konuştu.

- "Türkiye bu noktaya hayati, tarihi hadiselerin ardından ulaştı"

Erdoğan, 24 Haziran seçimlerinin durduk yere ortaya çıkmadığına işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye bu noktaya gerçekten çok hayati, tarihi hadiselerin ardından ulaşmıştır. 2014 yılı Ağustos ayında yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminde ortaya çıkan tablo, ülkemizde yönetim sistemi değişikliğinin kaçınılmaz hale geldiğini zaten göstermişti. 2015 yılında art arda yaşadığımız iki seçim, sistemin zafiyetlerini bir kez daha milletimizin önüne serdi.

Terör olaylarının ve sınırlarımız ötesinden gelen tehditlerin yoğunlaşması sebebiyle dikkatimizi ve enerjimizi, milletimizin ve devletimizin bekası mücadelesine verdiğimiz için bu sistem tartışmasını gündemimizin alt sıralarına itmek zorunda kaldık. Biz terör örgütleriyle mücadele ederken, birilerinin de başka hesaplar içinde olduğunu 15 Temmuz darbe girişimiyle hep birlikte müşahede ettik."

Milletin büyük bir kahramanlık destanı yazarak, FETÖ ihanet çetesinin başlattığı darbe girişimini püskürttüğünü, kendilerine de çok önemli sorumluluklar yüklediğini vurgulayan Erdoğan, "Bu süreçte MHP ile yakın ve verimli bir işbirliği yapma imkanı bulduk. Böylece yönetim sistemi değişikliği için Meclis'te ihtiyacımız olan desteğe de kavuşmuş olduk." dedi.

- "MHP'nin yaptığı erken seçim çağrısı..."

Erdoğan, 16 Nisan halk oylamasıyla, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçme kararlarının millet tarafından da onaylandığının altını çizdi.

Hatta bununla kalmadıklarını, seçim ittifaklarını hukuki zemine kavuşturarak milletin karşısına gizli kapaklı anlaşmalarla değil, şeffaf bir şekilde çıkılabilmesine imkan sağladıklarını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu süreçte anamuhalefet partisi ve artık onun tabii müttefiki haline gelmiş bölücü örgütün güdümündeki partiyle, onlara sonradan eklemlenen bir başka partinin örtülü ittifakıyla da karşılaştık. Biz milletimizin gözü önünde ittifak yaparken onlar kapalı kapılar ardında yürüttükleri kirli pazarlıklarla bu süreci sürdürmeyi tercih ettiler.

Anamuhalefet partisinin eskiden beri sergilediği, 'Hadi seçime gidelim' tarzındaki kurusıkı efelenmelerini, 'yenilen pehlivan güreşe doymazmış' hesabı açıkçası biz ciddiye almıyoruz. Ancak MHP'nin yaptığı erken seçim çağrısı, ülkede üzerinde önemle durmamız ve dikkatle değerlendirmemiz gereken farklı bir iklimin oluşmasına yol açtı."

Erdoğan, esasen cumhurbaşkanı ve hükümet olarak milletten aldıkları yetkiyle kullanabilecekleri daha 1,5 yılın olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:

"Bir buçuk yıl da koltuğumuzda oturabilirdik ama dert koltuk değil, dert tam aksine ülkede huzur, refah nasıl olacak? Hodri meydan mı diyorsun? İşte meydan, çık. 'Erken seçim' demek, bu bir buçuk yıldan vazgeçmek anlamına gelmiyor. Üstelik bizim her fırsatta milletimize, seçimleri zamanında yapmak taahhüdümüz var. İşte yapamama da nereden kaynaklanıyor, gene bu sistemden kaynaklanıyor.

Siyasetin bir idealleri bir de mümkünleri, imkanları olduğunu biliyoruz. Bizim idealimiz seçimleri vaktinde yapmaktı ama şartlar bizi erken seçim çağrılarını daha fazla karşılıksız bırakamayacağımız bir noktaya getirdi. Uzun süreli erken seçim havasının ülkemize ve milletimize çok ağır maliyetleri olacağı için bu günleri Türkiye'nin önünden süratle kaldırmaya karar verdik."

Böylece 17 Nisan'da yapılan çağrıya 18 Nisan'da cevaplarını tarihiyle vererek ülkeyi bu önemli tartışmadan çıkarmış olduklarını ifade eden Erdoğan, bir kez daha 24 Haziran seçimlerinin ülkeye ve millete hayırlara vesile olmasını diledi.

- "Erken seçimleri, yapacaklarımızı anlatma vesilesi görüyoruz"

Erdoğan, AK Parti'nin tarihinin hiçbir döneminde millete müracaat etmekten kaçınmadığını belirterek, üstelik partisinin diğerleri gibi seçimden seçime milleti hatırlayan bir parti de asla olmadığını vurguladı.

Sürekli milletin içinde olduklarını kaydeden Erdoğan, sadece son 5 ayda il kongreleri vesilesiyle kendisinin 49 ili, Başbakan Binali Yıldırım'ın da 29 ili ziyaret etmiş olmasının bu durumun müşahhas örneği olduğunu dile getirdi.

Erdoğan, gittikleri her ilde birer miting ve kongre yaptıklarını hatırlatarak, "Bu bir şeyi gösteriyor, milletiyle iç içe, milletiyle farklı bir heyecanı paylaşan bir siyasi hareket ve dava. Bunun için ne şekilde bu noktaya gelinmiş olursa olsun, erken seçimleri milletimizle bir kez daha hasbihal etme, yaptıklarımızı hatırlatma, yapacaklarımızı anlatma vesilesi olarak görüyoruz." diye konuştu.

İzmir ve İstanbul kongrelerinin olacağını hatırlatan Erdoğan, kadın ve gençlik kollarının kongrelerini de aynı heyecan ve coşkuyla tüm Türkiye'de gerçekleştirdiklerini söyledi.

Erdoğan, AK Parti'yi milletle beraber kurduklarını, nice badirelere birlikte göğüs gererek partiyi bugünlere milletle getirdiklerini yineleyerek, "İnşallah yeni yönetim sistemimizi de milletimizle birlikte hayata geçireceğiz. Türkiye'de milli egemenliğe, millet iradesinin üstünlüğüne en çok önem veren, bu kavramlara en çok vurgu yapan parti, AK Parti'dir." dedi.

(Sürecek)
Kaynak: AA