Osmanlı'nın hafızası toplanıyor
Devlet Arşivleri Genel Müdürü Ünal, "Çin'den, Fas'a kadar, farklı coğrafyalardaki pek çok ülkeden bu evrakları getiriyoruz ama özellikle Arnavutluk ve Makedonya'da bütüncül bir çalışma yapıyoruz. Sahada hiçbir Osmanlı evrakını bırakmıyoruz." dedi.
Devlet Arşivleri Genel Müdürü Prof. Dr. Uğur Ünal, başta Balkanlar olmak üzere Osmanlı Devleti'nin varlığını sürdüğü coğrafyalardan Osmanlı'nın izlerini taşıyan 250 bini aşkın evrakın görüntüsünü Türkiye'ye kazandırdıklarını bildirdi.
Ünal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, muazzam bir evrak hafızasına sahip olan Osmanlı Devleti'ni anlayabilmek için hakim olduğu sahanın tekrar hatırlanması gerektiğini söyledi.
Osmanlı'nın, 40'tan fazla ülkenin hakim olduğu bölgede hükümranlık sürdüğünü anlatan Ünal, 'Osmanlı Devleti çok büyük sayıda evrak bırakmıştır. Bu açıdan baktığınızda Osmanlı hafızasının en önemli kısmı bugün Anadolu coğrafyamızdadır ve İstanbul'dadır. İstanbul'daki Osmanlı Arşivi'nde bunlar muhafaza ediliyor. Ancak hafıza sadece bunlardan ibaret değil bugün Balkanlar'da Üsküp'te Kosova'da Tiran'da yani Avrupa içlerine kadar Osmanlı coğrafyasında muazzam bir evrak ve arşiv bulunmaktadır.' diye konuştu.
Ünal, özellikle son yıllarda bu ülkelerle yapılan uluslararası anlaşmalar ve beraberindeki çalışma programları çerçevesinde belgelerin aslı onlarda kalmak kaydıyla görüntülerinin Türkiye'ye getirilmesi konusunda çok önemli adımlar attıklarını belirterek, TİKA ile işbirliği içerisinde Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü olarak bugün Balkanlar'da çok önemli çalışmalar yürüttüklerini anlattı.
Geçen sene çalışmaların tamamlandığı Makedonya'da 130 bin Osmanlı evrakının dijital ortama aktarıldığını, bu yıl ise Tiran'da uzman ekiplerin çalışma yaptığını vurgulayan Ünal, 'Özellikle son iki yıl içerisinde 250 binin üzerindeki Osmanlı evrakı dijital ortama aktarılarak, Türkiye'ye getirildi. Bu son derece önemli çünkü burada bizim tarihimiz yer alıyor. Bunlar tarihe ait siyasi, ekonomik, kültürel, sosyal birçok konunun aydınlanması adına önemli çalışmalara ışık tutabilecek belgeleri ihtiva ediyor.' dedi.
'Sadece Tiran'da 500 bin civarında evrak olduğunu biliyoruz'
Türkiye'nin son yıllarda ekonomik ve bölgesel güç olmasıyla birlikte ilgili ülkelere bu kapsamda sundukları tekliflerin kabul gördüğüne işaret eden Ünal, şöyle konuştu:
'Özellikle Balkanlar'da bulunan bu tarihi hafızamız konusunda arşiv çalışmaları gerçekleştirebilecek Türkiye'de yetişmiş uzman kadrolarımız var. Bunlar, Osmanlıcaya vakıf, Osmanlı dilini çok iyi kullanıp bilen arkadaşlarımız ve dijitalleştirme uzmanlarımız buraya gidiyorlar. TİKA'nın desteğiyle götürdükleri çekim cihazlarıyla oralarda çekimleri yapıp aynı zamanda bu evrakı tasnif ediyorlar. Tabi sahaya girmeden önce uzmanlarımız, öncelikle alanda bir etüt çalışması yapıyorlar. Bunun akabinde burada çalışmanın ne kadar sürebileceği, zamanlaması çok kesin bir şekilde çıkarıldıktan sonra çalışma gerçekleştiriliyor. Arnavutluk'un önümüzdeki bir buçuk sene içerisinde biteceğini tahmin ediyoruz. Buradaki takribi sayı tam çekimler bittikten sonra anlaşılacak ama bizim hesabımıza göre sadece Tiran'da 500 bin civarında evrak olduğunu biliyoruz.'
Ünal, bu ülkelerin tarihlerini aydınlatacak belgeleri okuyacak durumda olmadıklarını belirterek, belgelerin dijital ortama, aktarılması ve tasnifiyle söz konusu ülkelerin birtakım taleplerinin de karşılandığını söyledi.
'Türkiye, özellikle son yıllarda bölgedeki ağabeylik rolünü, kültür anlamında da göstermiş oluyor.' diyen Ünal, bu anlamda Balkanlar'daki tarihi hafızanın Türkiye'ye getirilmesi konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım'ın talimatlarını da hayata geçirmiş olduklarını aktardı.
Bu çalışmaların artarak süreceğini vurgulayan Ünal, şöyle devam etti:
'Bütün amacımız hem buralarda var olan Osmanlı arşivimizi bir an önce dijitalleştirmek, bunların tasnifini yapmak ve kamuoyuyla paylaşmak. Aynı zamanda bir ayağımız da yurt dışında ve bu ülkelerdeki tarihi hafızayı Türkiye'ye kazandırıyor, gelecek kuşaklarımıza belgelerin içerisindeki bilgileri aktarmak adına önemli çalışmalar yapıyoruz.'
Çin'den Fas'a kadar belgeler dijital ortama aktarılıyor
Ünal, özellikle son 10 yıl içerisinde bu ülkelerden evrak getirdiklerine dikkati çekerek, çalışmaların sadece Balkanlarla sınırlı kalmadığını ama yoğun olarak faaliyet gösterdikleri alanların Balkanlar olduğunu vurguladı.
Ünal, şunları kaydetti:
'Çin'den tutun, Fas'a kadar, farklı coğrafyalardaki pek çok ülkeden bu evrakları getiriyoruz ama özellikle Arnavutluk ve Makedonya'da bütüncül bir çalışma yapıyoruz. Sahada neredeyse hiçbir Osmanlı evrakını bırakmıyoruz. Tek tek bunların çekimlerini yapıyor ve ülkemize kazandırıyoruz. Kuşkusuz onun dışında gerek İslam dünyasından gerekse Avrupa'dan ve Uzakdoğu'dan, yani Türk tarihini ilgilendiren her ne görürsek, ülkemize kazandırdık.'
Belgelerin hepsinin titizlikle incelendiğini anlatan Ünal, 'Bizim siyasi ekonomik, kültürel hayatımızdaki birçok belgeyi burada görebileceğiz. Örneğin bazen bir anlaşma göreceğiz bazen bir atama yazısı, vergi ödemeleri, makbuzlar göreceğiz. Yani o kadar farklı alanlarda belgeler var ki hiçbirini ayırmıyoruz. Tamamen bütün belgeleri dijital ortama alıyoruz. Ama tarihin her alanını aydınlatacak belgeleri burada görmeniz mümkün.' dedi.
Sırada Bosna Hersek ve Hırvatistan var
Ünal, Bosna Hersek'te ve Hırvatistan'da çalışmalara yıl içerisinde başlayacaklarını dile getirerek, 'Gelecek kuşakların ihtiyaç hissedebileceği o tarihi hafızamızdaki bilgiyi arşivlerimizde tutmak, gelecek nesillere sağlıklı ve eksiksiz bir şekilde aktarmak için bin kişilik bir kadro Devlet Arşivleri'nde, gece gündüz çalışıyor.' bilgisini verdi.
Belge örneklerinin alındığı ülke ve görüntü sayıları
Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğünce 2012-2018 yıllarında belge örneklerinin alındığı ülke ve evrak sayısı şöyle:
'Arnavutluk 80 bin (çalışmalar devam ediyor), Fas yaklaşık 500, Karadağ (Çetine) 343, Kotor Perast Müzesi Arşivinden 48, KKTC 27 bin 98, Kosova 21 bin 849, Makedonya 133 bin, Sırbistan 3 bin 513, Çin 215, Moldova 10.'
Sergi ve kitaplar için çeşitli ülkelerden karma olarak gönderilen belgelerle toplamda bugüne kadar 48 farklı ülke arşivinden yaklaşık 270 bin belge görüntüsü arşive kazandırıldı.
Kaynak: AA
Ünal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, muazzam bir evrak hafızasına sahip olan Osmanlı Devleti'ni anlayabilmek için hakim olduğu sahanın tekrar hatırlanması gerektiğini söyledi.
Osmanlı'nın, 40'tan fazla ülkenin hakim olduğu bölgede hükümranlık sürdüğünü anlatan Ünal, 'Osmanlı Devleti çok büyük sayıda evrak bırakmıştır. Bu açıdan baktığınızda Osmanlı hafızasının en önemli kısmı bugün Anadolu coğrafyamızdadır ve İstanbul'dadır. İstanbul'daki Osmanlı Arşivi'nde bunlar muhafaza ediliyor. Ancak hafıza sadece bunlardan ibaret değil bugün Balkanlar'da Üsküp'te Kosova'da Tiran'da yani Avrupa içlerine kadar Osmanlı coğrafyasında muazzam bir evrak ve arşiv bulunmaktadır.' diye konuştu.
Ünal, özellikle son yıllarda bu ülkelerle yapılan uluslararası anlaşmalar ve beraberindeki çalışma programları çerçevesinde belgelerin aslı onlarda kalmak kaydıyla görüntülerinin Türkiye'ye getirilmesi konusunda çok önemli adımlar attıklarını belirterek, TİKA ile işbirliği içerisinde Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü olarak bugün Balkanlar'da çok önemli çalışmalar yürüttüklerini anlattı.
Geçen sene çalışmaların tamamlandığı Makedonya'da 130 bin Osmanlı evrakının dijital ortama aktarıldığını, bu yıl ise Tiran'da uzman ekiplerin çalışma yaptığını vurgulayan Ünal, 'Özellikle son iki yıl içerisinde 250 binin üzerindeki Osmanlı evrakı dijital ortama aktarılarak, Türkiye'ye getirildi. Bu son derece önemli çünkü burada bizim tarihimiz yer alıyor. Bunlar tarihe ait siyasi, ekonomik, kültürel, sosyal birçok konunun aydınlanması adına önemli çalışmalara ışık tutabilecek belgeleri ihtiva ediyor.' dedi.
'Sadece Tiran'da 500 bin civarında evrak olduğunu biliyoruz'
Türkiye'nin son yıllarda ekonomik ve bölgesel güç olmasıyla birlikte ilgili ülkelere bu kapsamda sundukları tekliflerin kabul gördüğüne işaret eden Ünal, şöyle konuştu:
'Özellikle Balkanlar'da bulunan bu tarihi hafızamız konusunda arşiv çalışmaları gerçekleştirebilecek Türkiye'de yetişmiş uzman kadrolarımız var. Bunlar, Osmanlıcaya vakıf, Osmanlı dilini çok iyi kullanıp bilen arkadaşlarımız ve dijitalleştirme uzmanlarımız buraya gidiyorlar. TİKA'nın desteğiyle götürdükleri çekim cihazlarıyla oralarda çekimleri yapıp aynı zamanda bu evrakı tasnif ediyorlar. Tabi sahaya girmeden önce uzmanlarımız, öncelikle alanda bir etüt çalışması yapıyorlar. Bunun akabinde burada çalışmanın ne kadar sürebileceği, zamanlaması çok kesin bir şekilde çıkarıldıktan sonra çalışma gerçekleştiriliyor. Arnavutluk'un önümüzdeki bir buçuk sene içerisinde biteceğini tahmin ediyoruz. Buradaki takribi sayı tam çekimler bittikten sonra anlaşılacak ama bizim hesabımıza göre sadece Tiran'da 500 bin civarında evrak olduğunu biliyoruz.'
Ünal, bu ülkelerin tarihlerini aydınlatacak belgeleri okuyacak durumda olmadıklarını belirterek, belgelerin dijital ortama, aktarılması ve tasnifiyle söz konusu ülkelerin birtakım taleplerinin de karşılandığını söyledi.
'Türkiye, özellikle son yıllarda bölgedeki ağabeylik rolünü, kültür anlamında da göstermiş oluyor.' diyen Ünal, bu anlamda Balkanlar'daki tarihi hafızanın Türkiye'ye getirilmesi konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım'ın talimatlarını da hayata geçirmiş olduklarını aktardı.
Bu çalışmaların artarak süreceğini vurgulayan Ünal, şöyle devam etti:
'Bütün amacımız hem buralarda var olan Osmanlı arşivimizi bir an önce dijitalleştirmek, bunların tasnifini yapmak ve kamuoyuyla paylaşmak. Aynı zamanda bir ayağımız da yurt dışında ve bu ülkelerdeki tarihi hafızayı Türkiye'ye kazandırıyor, gelecek kuşaklarımıza belgelerin içerisindeki bilgileri aktarmak adına önemli çalışmalar yapıyoruz.'
Çin'den Fas'a kadar belgeler dijital ortama aktarılıyor
Ünal, özellikle son 10 yıl içerisinde bu ülkelerden evrak getirdiklerine dikkati çekerek, çalışmaların sadece Balkanlarla sınırlı kalmadığını ama yoğun olarak faaliyet gösterdikleri alanların Balkanlar olduğunu vurguladı.
Ünal, şunları kaydetti:
'Çin'den tutun, Fas'a kadar, farklı coğrafyalardaki pek çok ülkeden bu evrakları getiriyoruz ama özellikle Arnavutluk ve Makedonya'da bütüncül bir çalışma yapıyoruz. Sahada neredeyse hiçbir Osmanlı evrakını bırakmıyoruz. Tek tek bunların çekimlerini yapıyor ve ülkemize kazandırıyoruz. Kuşkusuz onun dışında gerek İslam dünyasından gerekse Avrupa'dan ve Uzakdoğu'dan, yani Türk tarihini ilgilendiren her ne görürsek, ülkemize kazandırdık.'
Belgelerin hepsinin titizlikle incelendiğini anlatan Ünal, 'Bizim siyasi ekonomik, kültürel hayatımızdaki birçok belgeyi burada görebileceğiz. Örneğin bazen bir anlaşma göreceğiz bazen bir atama yazısı, vergi ödemeleri, makbuzlar göreceğiz. Yani o kadar farklı alanlarda belgeler var ki hiçbirini ayırmıyoruz. Tamamen bütün belgeleri dijital ortama alıyoruz. Ama tarihin her alanını aydınlatacak belgeleri burada görmeniz mümkün.' dedi.
Sırada Bosna Hersek ve Hırvatistan var
Ünal, Bosna Hersek'te ve Hırvatistan'da çalışmalara yıl içerisinde başlayacaklarını dile getirerek, 'Gelecek kuşakların ihtiyaç hissedebileceği o tarihi hafızamızdaki bilgiyi arşivlerimizde tutmak, gelecek nesillere sağlıklı ve eksiksiz bir şekilde aktarmak için bin kişilik bir kadro Devlet Arşivleri'nde, gece gündüz çalışıyor.' bilgisini verdi.
Belge örneklerinin alındığı ülke ve görüntü sayıları
Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğünce 2012-2018 yıllarında belge örneklerinin alındığı ülke ve evrak sayısı şöyle:
'Arnavutluk 80 bin (çalışmalar devam ediyor), Fas yaklaşık 500, Karadağ (Çetine) 343, Kotor Perast Müzesi Arşivinden 48, KKTC 27 bin 98, Kosova 21 bin 849, Makedonya 133 bin, Sırbistan 3 bin 513, Çin 215, Moldova 10.'
Sergi ve kitaplar için çeşitli ülkelerden karma olarak gönderilen belgelerle toplamda bugüne kadar 48 farklı ülke arşivinden yaklaşık 270 bin belge görüntüsü arşive kazandırıldı.