KHK'ler TBMM Genel Kurulunda Görüşülüyor
695 Sayılı OHAL Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında KHK kabul edilerek kanunlaştı.
TBMM Genel Kurulunda, OHAL kapsamında çıkarılan 695 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) kabul edilerek kanunlaştı.
Kararnamenin görüşmelerinde söz alan CHP Çorum Milletvekili Tufan Köse, 15 Temmuz 2016'da hain bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldıklarını, ortak mücadeleyle bu hain girişimin püskürtüldüğünü söyledi.
FETÖ'nün hain emellerine ulaşma ihtimali olmamasına karşın 20 Temmuz'da olağanüstü hal (OHAL) ilan edildiğini belirten Köse, "OHAL kararnameleri ile meclis fiilen hepimizin gördüğü gibi ortadan kaldırılmıştır. Meclisin yasama yetkisi OHAL kararnameleriyle başında Cumhurbaşkanının bulunduğu hükümete tevdi edilmiştir. Demokratik düzende var mı böyle bir anlayış?" dedi.
KHK düzeniyle demokratik bir toplumun yönetilemeyeceğini öne süren Köse, CHP iktidarında amacı dışında çıkarılan KHK'lerin tümünün yok hükmünde sayılacağını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye için, "ne Osmanlı'nın hasta adamı ne de Cumhuriyet'in kuruluş yıllarındaki çömez devlet" söylemlerini kullandığını söyleyen Köse, "Sizin 'çömez devlet' dediğiniz dönemde bu memleket yedi düvele karşı dünyanın ilk ulusal kurtuluş savaşını verdi. Uluslararası camianın eşit ve onurlu bir üyesiydi. Ağır sanayiyi o dönemde gerçekleştirdi. Osmanlı imparatorluğuna 'hasta devlet' diyorsunuz ya sizin tarihe de saygınız yok. Konuşurken biraz dilin terazisi olmalı. Bizler tarihimizden onur duyuyoruz." diye konuştu.
Sataşma gerekçesiyle söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, Türkiye'nin tarihinden hiçbir şekilde utanmadıklarını, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da böyle bir ifadesinin olmadığını belirtti.
Yakın zamanlara ilişkin eleştirilerin olabileceğini, bunu herkesin yapabileceğini ifade eden Bostancı, "Siz de tarihi eleştiriyorsunuz çünkü son 16 yıl da tarihin bir parçası oluyor. Biz Cumhuriyet'ten de Osmanlı tarihinden de onur duyuyoruz. Bunları birbirini tamamlayan tarihsel süreklilik olarak görüyoruz. AK Parti, cumhuriyet hükümetleri kuran bir partidir ve bizim iddiamız, Osmanlı İmparatorluğu'ndan daha ihtişamlı bir geleceği kurma iddiasıdır. Eleştirileri böylesine ihtişamlı bir geleceğin kurucu unsuru olarak görmek gerekir." ifadelerini kullandı.
MHP Kahramanmaraş Milletvekili Fahrettin Oğuz Tor, Türkiye'nin birliği ve bölünmez bütünlüğü ile Suriye'de terör örgütü PYD/PKK'nın zulmü altındaki halkın huzur ve güveni için yürütülen Afrin harekatının hayırlarla neticelenmesini dilediğini belirtti.
Yöre halkının Türk askerlerine sıcak ilgisinin huzura ve güvene ne kadar susadıklarının göstergesi olduğunu ifade eden Tor, "Dara düştüğünde kapılarını açan Türk milletiyle yöre halkının gelecekte çok daha güzel günlere kavuşması en büyük dileğimizdir. Emperyalist devletler, teröristlere tırlar dolusu silahlar verseler de Suriye halkı bunların emellerini anlayacak ve fırsat vermeyecektir." dedi.
Tor, TSK'nin bölgenin ve NATO'nun en büyük ve güçlü ordularından birisi olduğunu dile getirerek bu zamana kadar da uluslararası camiada her zaman üzerine düşen görevi layıkıyla yerine getirdiğini vurguladı.
Türkiye'nin, yıllarca sınırlarının ihlal edildiğine, terörist unsurların saldırılarına maruz kaldığına dikkati çeken Tor, "Terör bir insanlık suçudur ve PKK, PYD, YPG ve DEAŞ da terör örgütleridir. NATO, ABD, Almanya, Hollanda veya diğer ülkelerin yetkililerine söylemek isteriz ki 'men dakka dukka'. Bunu da hep birlikte göreceğiz." diye konuştu.
HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş ise şu anda gerçekleşen görüşmelerin, iktidarın ajandasında ne varsa o şekilde ilerlediğini öne sürdü.
Afrin harekatına yönelik kamuoyunda tepkiler arttıkça yapılan açıklamaların da çeşitlendiğini iddia eden Beştaş, "Dünyada yerinden edilen kişi sayısı 65,3 milyon. Dünya liderleri de mültecileri tıpkı Türkiye gibi siyaset malzemesi olarak kullanıyor. Afrin saldırısında asıl amacın kantonlar arasındaki bağın koparılmak olduğunu herkes biliyor. Afrin'de 360 Kürt köyü var ve oralarda öldürülen siviller var. Afrin'de yaşayan farklılıklara terörist deniliyorsa buna diyecek sözümüz yok." ifadelerini kullandı.
Konuşmalarından ardından oylamaya sunulan 695 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname kabul edilerek kanunlaştı.
Kaynak: AA
Kararnamenin görüşmelerinde söz alan CHP Çorum Milletvekili Tufan Köse, 15 Temmuz 2016'da hain bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldıklarını, ortak mücadeleyle bu hain girişimin püskürtüldüğünü söyledi.
FETÖ'nün hain emellerine ulaşma ihtimali olmamasına karşın 20 Temmuz'da olağanüstü hal (OHAL) ilan edildiğini belirten Köse, "OHAL kararnameleri ile meclis fiilen hepimizin gördüğü gibi ortadan kaldırılmıştır. Meclisin yasama yetkisi OHAL kararnameleriyle başında Cumhurbaşkanının bulunduğu hükümete tevdi edilmiştir. Demokratik düzende var mı böyle bir anlayış?" dedi.
KHK düzeniyle demokratik bir toplumun yönetilemeyeceğini öne süren Köse, CHP iktidarında amacı dışında çıkarılan KHK'lerin tümünün yok hükmünde sayılacağını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye için, "ne Osmanlı'nın hasta adamı ne de Cumhuriyet'in kuruluş yıllarındaki çömez devlet" söylemlerini kullandığını söyleyen Köse, "Sizin 'çömez devlet' dediğiniz dönemde bu memleket yedi düvele karşı dünyanın ilk ulusal kurtuluş savaşını verdi. Uluslararası camianın eşit ve onurlu bir üyesiydi. Ağır sanayiyi o dönemde gerçekleştirdi. Osmanlı imparatorluğuna 'hasta devlet' diyorsunuz ya sizin tarihe de saygınız yok. Konuşurken biraz dilin terazisi olmalı. Bizler tarihimizden onur duyuyoruz." diye konuştu.
Sataşma gerekçesiyle söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, Türkiye'nin tarihinden hiçbir şekilde utanmadıklarını, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da böyle bir ifadesinin olmadığını belirtti.
Yakın zamanlara ilişkin eleştirilerin olabileceğini, bunu herkesin yapabileceğini ifade eden Bostancı, "Siz de tarihi eleştiriyorsunuz çünkü son 16 yıl da tarihin bir parçası oluyor. Biz Cumhuriyet'ten de Osmanlı tarihinden de onur duyuyoruz. Bunları birbirini tamamlayan tarihsel süreklilik olarak görüyoruz. AK Parti, cumhuriyet hükümetleri kuran bir partidir ve bizim iddiamız, Osmanlı İmparatorluğu'ndan daha ihtişamlı bir geleceği kurma iddiasıdır. Eleştirileri böylesine ihtişamlı bir geleceğin kurucu unsuru olarak görmek gerekir." ifadelerini kullandı.
MHP Kahramanmaraş Milletvekili Fahrettin Oğuz Tor, Türkiye'nin birliği ve bölünmez bütünlüğü ile Suriye'de terör örgütü PYD/PKK'nın zulmü altındaki halkın huzur ve güveni için yürütülen Afrin harekatının hayırlarla neticelenmesini dilediğini belirtti.
Yöre halkının Türk askerlerine sıcak ilgisinin huzura ve güvene ne kadar susadıklarının göstergesi olduğunu ifade eden Tor, "Dara düştüğünde kapılarını açan Türk milletiyle yöre halkının gelecekte çok daha güzel günlere kavuşması en büyük dileğimizdir. Emperyalist devletler, teröristlere tırlar dolusu silahlar verseler de Suriye halkı bunların emellerini anlayacak ve fırsat vermeyecektir." dedi.
Tor, TSK'nin bölgenin ve NATO'nun en büyük ve güçlü ordularından birisi olduğunu dile getirerek bu zamana kadar da uluslararası camiada her zaman üzerine düşen görevi layıkıyla yerine getirdiğini vurguladı.
Türkiye'nin, yıllarca sınırlarının ihlal edildiğine, terörist unsurların saldırılarına maruz kaldığına dikkati çeken Tor, "Terör bir insanlık suçudur ve PKK, PYD, YPG ve DEAŞ da terör örgütleridir. NATO, ABD, Almanya, Hollanda veya diğer ülkelerin yetkililerine söylemek isteriz ki 'men dakka dukka'. Bunu da hep birlikte göreceğiz." diye konuştu.
HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş ise şu anda gerçekleşen görüşmelerin, iktidarın ajandasında ne varsa o şekilde ilerlediğini öne sürdü.
Afrin harekatına yönelik kamuoyunda tepkiler arttıkça yapılan açıklamaların da çeşitlendiğini iddia eden Beştaş, "Dünyada yerinden edilen kişi sayısı 65,3 milyon. Dünya liderleri de mültecileri tıpkı Türkiye gibi siyaset malzemesi olarak kullanıyor. Afrin saldırısında asıl amacın kantonlar arasındaki bağın koparılmak olduğunu herkes biliyor. Afrin'de 360 Kürt köyü var ve oralarda öldürülen siviller var. Afrin'de yaşayan farklılıklara terörist deniliyorsa buna diyecek sözümüz yok." ifadelerini kullandı.
Konuşmalarından ardından oylamaya sunulan 695 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname kabul edilerek kanunlaştı.