Su içerek güzelleşmek mümkün mü?
Her gün düzenli su içmenin cildi nemlendirdiği ve genç tuttuğu iddiası ne kadar doğru? Uzmanı açıkladı...
Düzenli su içmek, hatta biraz fazla su içmenin cildi nemli ve genç tuttuğu devamlı söylenmekte fakat bu tez ne kadar doğru?
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu bu sorunun cevabını köşesine taşıdı.
Osman Müftüoğlu yapılan bir çalışmada uzun süre su tüketmenin derinin nem tutma oranını azalttığını gösterdiğine dair bulgulara ulaşıldığını söyledi.
Müftüoğlu 'Su içmek söz konusu olduğunda da fazlasından ve azından kaçınmak, makul bir çizgiyi tutturmak en doğru olanı' ifadelerini kullandı.
İşte Osman Müftüoğlu'nun yazısındaki o bölüm;
Her gün düzenli su içmenin cildi nemlendirdiği ve genç tuttuğu söyleniyor. Ama uzun süre su tüketmenin derinin nem tutma oranını azalttığını gösteren bulgular da var.
İpeksi bir yumuşaklığa sahip, nemli, pürüzsüz, ışıl ışıl bir cilde sahip olmayı kim istemez?
Ne var ki bu 60'ından sonra da gerçekleştirilebilecek bir hedef olarak görülmüyor. Cildimiz de zamanın yıpratıcı etkisinden nasibini alıp yaşımız ilerledikçe pörsümeye, kırışmaya, sarkmaya mahkûm bir doku haline geliyor.
Peki, hiç olmazsa bu kötü gidişi yavaşlatmak mümkün mü? Muhtemelen evet.
Özellikle güneşin yıpratıcı etkilerinden, sigaranın toksik zararlarından, kalitesiz kremlerin zehirleyici temaslarından yeterince koruyabildiğiniz, vitaminlerle (bilhassa E ve C vitamini), minerallerle (özellikle çinko), antioksidanlarla (öncelikle alfa lipoik asit, CoQ10, likopen ve kateşinler) akıllıca beslediğiniz takdirde cildiniz uzun süre (gençlikteki kadar olmasa bile) sağlıklı kalabiliyor.
Peki ya her gün düzenli su içmek, hatta biraz fazla su içerek cildi nemli ve genç tutmak mümkün mü?
Genel kanaat düzenli su içmenin cildi nemlendirdiği ve desteklediği yönünde olsa da farklı sonuçlar da var.
Mesela İsrail'de yapılan bir çalışmada (Hebrew Üniversitesi) uzun süre su tüketmenin derinin nem tutma oranını azalttığını gösteren bulgulara ulaşılmış.
Özeti şu: Su içmek söz konusu olduğunda da fazlasından ve azından kaçınmak, makul bir çizgiyi tutturmak en doğru olanı.
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu bu sorunun cevabını köşesine taşıdı.
Osman Müftüoğlu yapılan bir çalışmada uzun süre su tüketmenin derinin nem tutma oranını azalttığını gösterdiğine dair bulgulara ulaşıldığını söyledi.
Müftüoğlu 'Su içmek söz konusu olduğunda da fazlasından ve azından kaçınmak, makul bir çizgiyi tutturmak en doğru olanı' ifadelerini kullandı.
İşte Osman Müftüoğlu'nun yazısındaki o bölüm;
Her gün düzenli su içmenin cildi nemlendirdiği ve genç tuttuğu söyleniyor. Ama uzun süre su tüketmenin derinin nem tutma oranını azalttığını gösteren bulgular da var.
İpeksi bir yumuşaklığa sahip, nemli, pürüzsüz, ışıl ışıl bir cilde sahip olmayı kim istemez?
Ne var ki bu 60'ından sonra da gerçekleştirilebilecek bir hedef olarak görülmüyor. Cildimiz de zamanın yıpratıcı etkisinden nasibini alıp yaşımız ilerledikçe pörsümeye, kırışmaya, sarkmaya mahkûm bir doku haline geliyor.
Peki, hiç olmazsa bu kötü gidişi yavaşlatmak mümkün mü? Muhtemelen evet.
Özellikle güneşin yıpratıcı etkilerinden, sigaranın toksik zararlarından, kalitesiz kremlerin zehirleyici temaslarından yeterince koruyabildiğiniz, vitaminlerle (bilhassa E ve C vitamini), minerallerle (özellikle çinko), antioksidanlarla (öncelikle alfa lipoik asit, CoQ10, likopen ve kateşinler) akıllıca beslediğiniz takdirde cildiniz uzun süre (gençlikteki kadar olmasa bile) sağlıklı kalabiliyor.
Peki ya her gün düzenli su içmek, hatta biraz fazla su içerek cildi nemli ve genç tutmak mümkün mü?
Genel kanaat düzenli su içmenin cildi nemlendirdiği ve desteklediği yönünde olsa da farklı sonuçlar da var.
Mesela İsrail'de yapılan bir çalışmada (Hebrew Üniversitesi) uzun süre su tüketmenin derinin nem tutma oranını azalttığını gösteren bulgulara ulaşılmış.
Özeti şu: Su içmek söz konusu olduğunda da fazlasından ve azından kaçınmak, makul bir çizgiyi tutturmak en doğru olanı.