'Müslümanların Görevi İnsanları Kurtarmaktır'
İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz: 'Müslümanın görevi insanları helak etmek değil; kurtarmak, hidayetle buluşturmak, onları kulluğa hazırlamaktır. Peygamberimiz (SAV) böyle yapmıştır. O'nun izinden giden alimler, arifler ve Allah dostları böyle yapmıştır. Bu coğrafyayı bize armağan eden ecdadımız da böyle yapmıştır' 'Gönüle dokunmak, gönülleri ihya etmek, gönüller sultanlarının işidir. Hz. Mevlana, İbni Arabi, Yunus, Hacı Bektaşi Veli gibi gönül sultanlarının bu coğrafyanın İslamlaşmasında, Müslümanlaşmasında ve bu topraklarda bizim yerleşip tutunmamızda çok önemli rolleri olmuştur'
İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Müslümanların görevinin insanları helak etmek değil, onları kurtarmak, hidayetle buluşturmak ve kulluğa hazırlamak olduğunu belirterek, "Peygamberimiz (SAV) böyle yapmıştır. O'nun izinden giden alimler, arifler ve Allah dostları böyle yapmıştır. Bu coğrafyayı bize armağan eden ecdadımız da böyle yapmıştır." dedi.
Yılmaz, Üsküdar Valide-i Cedid Camisi'nde Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) yurtlarında kalan gençlerle sabah namazında buluştu.
Burada konuşan Yılmaz, Müslümanların insanları kurtarmak gibi anlamlı ve önemli bir görevleri olduklarını söyledi.
İslam Peygamberi Hazreti Muhammed'in insanları kulluğa hazırlamak için çalıştığını hatırlatan Yılmaz, "Müslümanın görevi insanları helak etmek değil; kurtarmak, hidayetle buluşturmak, onları kulluğa hazırlamaktır. Peygamberimiz (SAV) böyle yapmıştır. O'nun izinden giden alimler, arifler ve Allah dostları böyle yapmıştır. Bu coğrafyayı bize armağan eden ecdadımız da böyle yapmıştır. Bugün de bu işe gönül veren insanlar bunun derdindedir. Sizler de bunun derdinsiniz ki bugün bu mabettesiniz." diye konuştu.
- "Kalpten kalbe yol vardır"
Gönüllere dokunmanın çok anlamlı ve değerli olduğunu vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Kalpten kalbe yol vardır. O yolu bulabildiğiniz zaman yıllar sonra o mesajların yine gönüllerde yaşadığını görüyoruz. Şeb-i Arus'unu idrak ettiğimiz Hz. Mevlana'nın 800 sene önceden söyledikleri, yazdıkları, anlattıkları adeta bugün söylenmiş gibi tazeliğini koruyor. Hz. Mevlana onları hem gönülden söylüyordu, hem de gönüllere ulaşsın diye söylüyordu. Derdi gönle ulaşmak, gönül inşa etmekti. Gönüllere dokunmaktı. Bugün Hz. Mevlana'nın Mesnevi'sini okuduğunuz zaman sanki bugün için, bugünün insanına bugünün gencine bizlere söylenmiş gibi hissediyorsunuz. Dünden bugüne yazılmış bir mektup gibi olduğunu fark ediyorsunuz. Çünkü gönül kocamıyor, fani değil. O ilahi menşeili bir varlık."
Yılmaz, Anadolu coğrafyasının İslamlaşmasında Mevlana'nın katkısı olduğunu dile getirerek, "Gönüle dokunmak, gönülleri ihya etmek, gönüller sultanlarının işidir. Hz. Mevlana, İbn-i Arabi, Yunus, Hacı Bektaşi Veli gibi gönül sultanlarının bu coğrafyanın İslamlaşmasında, Müslümanlaşmasında ve bu topraklarda bizim yerleşip tutunmamızda çok önemli rolleri olmuştur. Çünkü onlar kalplerin fethini gerçekleştiren insanlardır. Fetih sadece bir toprağı kendi ülkemize katmak değildir. Hatta çoğu zaman onun adı işgaldir. Girdiğiniz toprağın insanlarının gönlüne de giriyorsanız işte gerçek fetih budur. Mevlanalar, Yunuslar, İbni Arabiler, Hacı Bektaşi Veliler bu topraklardaki insanların gönüllerini fethettikleri için bu topraklar fethe müyesser olmuştur ve bin yıla yakın bir zamandan beri İslam coğrafyası haline getirmiştir." ifadelerini kullandı.
- "Gençler risk alabilen özelliğe sahiptir"
"Gençlerimiz ve gençlerimizin geleceği bizim için önemli" diyen Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gençler serdengeçtidir, adanmıştır ve risk alabilen özelliğe sahiptir. Onların bu özellikleri savaşta ve cihatta çok önemli hizmetlere yaramaktadır. Nitekim 15 Temmuz'da da bunun örneklerini gördük. Bedenlerini kurşunlara teslim eden ve bu ülkedeki o hain kalkışmanın önüne geçmeyi sağlayanların çoğunluğu genç kardeşlerimizdi. Onların serdengeçtiliği ve civanmertliğiydi. Bundan sonra da yine o genç kardeşlerimizin direnci ve fedakarlığı bu bayrağın inmemesini, ezanların dinmemesini sağlayacak ve bu millet inşallah ebediyete kadar bu ülkede imanla, Kur’an’la ve İslam’la yaşayacak. Onun için gençlere yapılan hizmetleri önemsiyor, onlara yönelik faaliyetlerin içinde olmaya gayret ediyoruz."
Kur'an-ı Kerim'in okunduğu, dua ve tesbihatın yapıldığı programa, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, İstanbul Müftü Yardımcıları Bahri Şamat ve Veysel Işıldar, Üsküdar Müftüsü Ali Çakmak ve KYK yurtlarında kalan öğrenciler katıldı.
Program, Üsküdar Belediyesinin cemaate çorba ikramıyla sona erdi.
Kaynak: AA
Yılmaz, Üsküdar Valide-i Cedid Camisi'nde Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) yurtlarında kalan gençlerle sabah namazında buluştu.
Burada konuşan Yılmaz, Müslümanların insanları kurtarmak gibi anlamlı ve önemli bir görevleri olduklarını söyledi.
İslam Peygamberi Hazreti Muhammed'in insanları kulluğa hazırlamak için çalıştığını hatırlatan Yılmaz, "Müslümanın görevi insanları helak etmek değil; kurtarmak, hidayetle buluşturmak, onları kulluğa hazırlamaktır. Peygamberimiz (SAV) böyle yapmıştır. O'nun izinden giden alimler, arifler ve Allah dostları böyle yapmıştır. Bu coğrafyayı bize armağan eden ecdadımız da böyle yapmıştır. Bugün de bu işe gönül veren insanlar bunun derdindedir. Sizler de bunun derdinsiniz ki bugün bu mabettesiniz." diye konuştu.
- "Kalpten kalbe yol vardır"
Gönüllere dokunmanın çok anlamlı ve değerli olduğunu vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Kalpten kalbe yol vardır. O yolu bulabildiğiniz zaman yıllar sonra o mesajların yine gönüllerde yaşadığını görüyoruz. Şeb-i Arus'unu idrak ettiğimiz Hz. Mevlana'nın 800 sene önceden söyledikleri, yazdıkları, anlattıkları adeta bugün söylenmiş gibi tazeliğini koruyor. Hz. Mevlana onları hem gönülden söylüyordu, hem de gönüllere ulaşsın diye söylüyordu. Derdi gönle ulaşmak, gönül inşa etmekti. Gönüllere dokunmaktı. Bugün Hz. Mevlana'nın Mesnevi'sini okuduğunuz zaman sanki bugün için, bugünün insanına bugünün gencine bizlere söylenmiş gibi hissediyorsunuz. Dünden bugüne yazılmış bir mektup gibi olduğunu fark ediyorsunuz. Çünkü gönül kocamıyor, fani değil. O ilahi menşeili bir varlık."
Yılmaz, Anadolu coğrafyasının İslamlaşmasında Mevlana'nın katkısı olduğunu dile getirerek, "Gönüle dokunmak, gönülleri ihya etmek, gönüller sultanlarının işidir. Hz. Mevlana, İbn-i Arabi, Yunus, Hacı Bektaşi Veli gibi gönül sultanlarının bu coğrafyanın İslamlaşmasında, Müslümanlaşmasında ve bu topraklarda bizim yerleşip tutunmamızda çok önemli rolleri olmuştur. Çünkü onlar kalplerin fethini gerçekleştiren insanlardır. Fetih sadece bir toprağı kendi ülkemize katmak değildir. Hatta çoğu zaman onun adı işgaldir. Girdiğiniz toprağın insanlarının gönlüne de giriyorsanız işte gerçek fetih budur. Mevlanalar, Yunuslar, İbni Arabiler, Hacı Bektaşi Veliler bu topraklardaki insanların gönüllerini fethettikleri için bu topraklar fethe müyesser olmuştur ve bin yıla yakın bir zamandan beri İslam coğrafyası haline getirmiştir." ifadelerini kullandı.
- "Gençler risk alabilen özelliğe sahiptir"
"Gençlerimiz ve gençlerimizin geleceği bizim için önemli" diyen Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gençler serdengeçtidir, adanmıştır ve risk alabilen özelliğe sahiptir. Onların bu özellikleri savaşta ve cihatta çok önemli hizmetlere yaramaktadır. Nitekim 15 Temmuz'da da bunun örneklerini gördük. Bedenlerini kurşunlara teslim eden ve bu ülkedeki o hain kalkışmanın önüne geçmeyi sağlayanların çoğunluğu genç kardeşlerimizdi. Onların serdengeçtiliği ve civanmertliğiydi. Bundan sonra da yine o genç kardeşlerimizin direnci ve fedakarlığı bu bayrağın inmemesini, ezanların dinmemesini sağlayacak ve bu millet inşallah ebediyete kadar bu ülkede imanla, Kur’an’la ve İslam’la yaşayacak. Onun için gençlere yapılan hizmetleri önemsiyor, onlara yönelik faaliyetlerin içinde olmaya gayret ediyoruz."
Kur'an-ı Kerim'in okunduğu, dua ve tesbihatın yapıldığı programa, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, İstanbul Müftü Yardımcıları Bahri Şamat ve Veysel Işıldar, Üsküdar Müftüsü Ali Çakmak ve KYK yurtlarında kalan öğrenciler katıldı.
Program, Üsküdar Belediyesinin cemaate çorba ikramıyla sona erdi.