Tedavisi Biten Kaplumbağalar Denizle Buluştu
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Hayvan Hastanesi’nde tedavileri tamamlanan 3 yetişkin Caretta Caretta ve 1 Yeşil Deniz Kaplumbağası (Celonya Midas), denize bırakıldı.
Deniz kaplumbağalarının Türkiye’deki 3 üreme merkezinden biri olan Samandağ sahillerinde çeşitli olaylara bağlı olarak yaralanan Caretta Carettalar ve Yeşil Deniz Kaplumbağası tedavilerinin tamamlanmasının ardından doğal ortamlarına yeniden bırakıldılar.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Veteriner Fakültesi Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Muhammed Enes Altuğ, Caretta Caretta ve Celonya Midas’larda yaşanan yaralanmaların ana nedeninin denizde yapılan bilinçsiz avlanma olduğunu söyledi.
Altuğ, “2010 yılından beri bu bölgede orman bakanlığı şube müdürlüğümüzle birlikte faaliyetlerimizi protokol çerçevesinde yürütüyoruz. Fakat daha öncede gönüllü olarak yaptığımız faaliyetlerimiz orman bakanlığı şube müdürlüğümüzle birlikteliğimiz devam ediyor. Şimdiye kadar yaklaşık 80’in üzerinde 100’e yakın, bu bölgede deniz kaplumbağalarının tedavilerini gerçekleştirdik. Yani iyileştirip bıraktıklarımızın toplam sayısı 30’un üzerinde. Fakat bizim bu bölgede şansızlığımız, bu bölgede yaralanma ve kafa travma çok görülüyor deniz kaplumbağalarında. Önemli bir sorun. Bu da mortalitesi çok büyük kesici cisimlerin direk beynin üstünden hasarlı bir şekilde geliyor. Burada özellikle balıkçılarımızın bu konuda daha bilinçli olmaları lazım” dedi.
“Samandağ Sahillerinde Carettalardan çok Celonya Midas’lar yaralanıyor”
Önceki yıllarda Caretta Carettaların yaralı olarak Samandağ Sahillerine vurduğunu söyleyen Prof. Dr. Altuğ, son yıllarda Celonya Midas’ların daha çok yaralandığını ve yüzgeçlerinde kopmaların meydana geldiğini söyledi.
Özellikle yavru Celonya Midas’ların yaralandığını belirten Altuğ, “Canlılarımıza diğer bir zarar veren unsur, avlanması sırasında olta iğneleri batabiliyor veya midelerine girebiliyor. Veyahutta hayalet ağlar dediğimiz denize bırakılan ağlar veya troller zarar verebiliyor Onlara bağlı olarak yüzgeç kopmalarına son yıllarda sık rastlamaya başladık. Daha önceki yıllarda daha çok Carettalarda hasar, kafa travmaları çok olurken son yıllarda yavru yeşil kaplumbağalarda yani böyle 1 kilogramla 5 kilogram arasındaki yavrularda yüzgeç kopmalarına rastlamaya başladık. Bunun sebebi de daha çok ağlara takılma, işte misinalara dolanma tarzında olduğunu tespit ettik. Bu konuda, trolle avlanan balıkçıların ve amatör avcılarımızın özellikle dikkat etmesi lazım. Bu türler ağlarına takıldığı zaman merkezimizle irtibata geçerekten bir an bunların o ağlardan kurtarılması veya çok ciddi bir hasar yoksa ağlar varsa bu ağları kesip üzerlerinden hayvanların tekrar doğal ortamlarına bırakılmalarında fayda var” diye konuştu.
“Deniz Kaplumbağaları yaşadıkça denizdeki verimliliğimiz artar”
Bin deniz kaplumbağası yumurtasında sadece bir kaçının erişkinliğe ulaşabildiğini söyleyen Enes Altuğ, “Bugün 4 tane deniz kaplumbağamızı daha özgürlüğüne kavuşturmuş olduk. Bunlar neden önemli? Bunlar nesli tehlikede olan hayvanlar. Besin zincirinde önemli rolleri var. Kumsallarımız yuvalanmak için kullanılıyor. 80’le 100 arasında yumurta bırakıyorlar deniz kaplumbağaları. Fakat bunlardan ancak bin taneden birkaç tanesi erişkin olgunluğa ulaşabiliyor, diğer birçoğu diğer balıkların beslenmesinde, besin zincirinde rol oynuyor. Yani bu hayvanların yok edilmesi demek denizdeki diğer balıklarında aslında yok edilmesi anlamına geliyor. Bunların birçoğu diğer balıkların beslenmesinde kullanılıyor. Bu konuda balıkçılara bir farkındalık bilinci vermek istiyoruz. Bu hayvanlar ne kadar çok yaşatabilirsek aslında denizdeki verimliliğimizde o kadar çok olacak. Yani tersi bir anlayış var. Bunlar balıklarımızı yiyor, ağlarımıza zarar veriyor. Bu anlayıştan kurtulmamız lazım” ifadelerine yer verdi.
Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma Milli Parklar Hatay Şube Müdürü Cüneyt Çağlar ise, “Kurumumuz uzun yıllardır Samandağ Kumsalında Deniz Kaplumbağaları ile ilgili hem koruma izleme faaliyetleri hem de kumsala gelen yaralı deniz kaplumbağaları alınarak Mustafa kemal Üniversite Veteriner Fakültesi ile işbirliği içerisinde tedavi gören rehabilitasyonları yaparak denize salınmalarını gerçekleştiriyoruz" dedi.
Kaynak: İHA
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Veteriner Fakültesi Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Muhammed Enes Altuğ, Caretta Caretta ve Celonya Midas’larda yaşanan yaralanmaların ana nedeninin denizde yapılan bilinçsiz avlanma olduğunu söyledi.
Altuğ, “2010 yılından beri bu bölgede orman bakanlığı şube müdürlüğümüzle birlikte faaliyetlerimizi protokol çerçevesinde yürütüyoruz. Fakat daha öncede gönüllü olarak yaptığımız faaliyetlerimiz orman bakanlığı şube müdürlüğümüzle birlikteliğimiz devam ediyor. Şimdiye kadar yaklaşık 80’in üzerinde 100’e yakın, bu bölgede deniz kaplumbağalarının tedavilerini gerçekleştirdik. Yani iyileştirip bıraktıklarımızın toplam sayısı 30’un üzerinde. Fakat bizim bu bölgede şansızlığımız, bu bölgede yaralanma ve kafa travma çok görülüyor deniz kaplumbağalarında. Önemli bir sorun. Bu da mortalitesi çok büyük kesici cisimlerin direk beynin üstünden hasarlı bir şekilde geliyor. Burada özellikle balıkçılarımızın bu konuda daha bilinçli olmaları lazım” dedi.
“Samandağ Sahillerinde Carettalardan çok Celonya Midas’lar yaralanıyor”
Önceki yıllarda Caretta Carettaların yaralı olarak Samandağ Sahillerine vurduğunu söyleyen Prof. Dr. Altuğ, son yıllarda Celonya Midas’ların daha çok yaralandığını ve yüzgeçlerinde kopmaların meydana geldiğini söyledi.
Özellikle yavru Celonya Midas’ların yaralandığını belirten Altuğ, “Canlılarımıza diğer bir zarar veren unsur, avlanması sırasında olta iğneleri batabiliyor veya midelerine girebiliyor. Veyahutta hayalet ağlar dediğimiz denize bırakılan ağlar veya troller zarar verebiliyor Onlara bağlı olarak yüzgeç kopmalarına son yıllarda sık rastlamaya başladık. Daha önceki yıllarda daha çok Carettalarda hasar, kafa travmaları çok olurken son yıllarda yavru yeşil kaplumbağalarda yani böyle 1 kilogramla 5 kilogram arasındaki yavrularda yüzgeç kopmalarına rastlamaya başladık. Bunun sebebi de daha çok ağlara takılma, işte misinalara dolanma tarzında olduğunu tespit ettik. Bu konuda, trolle avlanan balıkçıların ve amatör avcılarımızın özellikle dikkat etmesi lazım. Bu türler ağlarına takıldığı zaman merkezimizle irtibata geçerekten bir an bunların o ağlardan kurtarılması veya çok ciddi bir hasar yoksa ağlar varsa bu ağları kesip üzerlerinden hayvanların tekrar doğal ortamlarına bırakılmalarında fayda var” diye konuştu.
“Deniz Kaplumbağaları yaşadıkça denizdeki verimliliğimiz artar”
Bin deniz kaplumbağası yumurtasında sadece bir kaçının erişkinliğe ulaşabildiğini söyleyen Enes Altuğ, “Bugün 4 tane deniz kaplumbağamızı daha özgürlüğüne kavuşturmuş olduk. Bunlar neden önemli? Bunlar nesli tehlikede olan hayvanlar. Besin zincirinde önemli rolleri var. Kumsallarımız yuvalanmak için kullanılıyor. 80’le 100 arasında yumurta bırakıyorlar deniz kaplumbağaları. Fakat bunlardan ancak bin taneden birkaç tanesi erişkin olgunluğa ulaşabiliyor, diğer birçoğu diğer balıkların beslenmesinde, besin zincirinde rol oynuyor. Yani bu hayvanların yok edilmesi demek denizdeki diğer balıklarında aslında yok edilmesi anlamına geliyor. Bunların birçoğu diğer balıkların beslenmesinde kullanılıyor. Bu konuda balıkçılara bir farkındalık bilinci vermek istiyoruz. Bu hayvanlar ne kadar çok yaşatabilirsek aslında denizdeki verimliliğimizde o kadar çok olacak. Yani tersi bir anlayış var. Bunlar balıklarımızı yiyor, ağlarımıza zarar veriyor. Bu anlayıştan kurtulmamız lazım” ifadelerine yer verdi.
Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma Milli Parklar Hatay Şube Müdürü Cüneyt Çağlar ise, “Kurumumuz uzun yıllardır Samandağ Kumsalında Deniz Kaplumbağaları ile ilgili hem koruma izleme faaliyetleri hem de kumsala gelen yaralı deniz kaplumbağaları alınarak Mustafa kemal Üniversite Veteriner Fakültesi ile işbirliği içerisinde tedavi gören rehabilitasyonları yaparak denize salınmalarını gerçekleştiriyoruz" dedi.