'Türkiye İle Almanya'nın Çıkarları Ortak'
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz: 'İstikrarlı, büyüyen, gelişen, huzurlu bir Almanya bizim çıkarımızadır. Aynı şekilde istikrarlı, büyüyen, gelişen, demokrasisi güçlenen bir Türkiye de Almanya'nın menfaatinedir. Ortak menfaatlerimiz var. Ortak amaçlarımız var. Dolayısıyla dayanışmamızı daha da artırmak durumundayız'
AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye ile Almanya'nın çıkarlarının ortak olduğunu belirterek, "İstikrarlı, büyüyen, gelişen, huzurlu bir Almanya bizim çıkarımızadır. Aynı şekilde istikrarlı, büyüyen, gelişen, demokrasisi güçlenen bir Türkiye de Almanya'nın menfaatinedir. Ortak menfaatlerimiz var. Ortak amaçlarımız var. Dolayısıyla dayanışmamızı daha da artırmak durumundayız." dedi.
Almanya'nın başkenti Berlin'de Uluslararası Demokratlar Birliğinin (UID) düzenlediği etkinlikte Türk toplumuyla bir araya gelen Yılmaz, programda yaptığı konuşmada, Türkiye ile Almanya arasında çok ciddi ekonomik bağlar bulunduğunu söyledi.
AK Parti döneminde çok hızlı gelişen iki ülke ilişkilerinin gelecek yıllarda daha da artacağını vurgulayan Yılmaz, "Türkiye ve Almanya'nın çıkarları aslında ortak. Amaçlarımız da ortak. İstikrarlı, büyüyen, gelişen, huzurlu bir Almanya bizim çıkarımızadır. Aynı şekilde istikrarlı, büyüyen, gelişen, demokrasisi güçlenen bir Türkiye de Almanya'nın menfaatinedir. Ortak menfaatlerimiz var. Ortak amaçlarımız var. Dolayısıyla dayanışmamızı daha da artırmak durumundayız." ifadelerini kullandı.
Bunu sadece hükümetlerin gerçekleştiremeyeceğini dile getiren Cevdet Yılmaz, "Hükümetler bu işin bir kısmını oluşturuyorlar. Hükümetler dışında sivil toplum kuruluşları arasında, iş dünyaları arasında, partiler arasında, medya organları arasında, akademik dünya arasında, değişik kesimler arasında mutlaka bu bağlantıları, ilişkileri daha da güçlendirmemiz gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.
Hiçbir kesimi dışlamadan, ötekileştirmeden herkesin kucaklanması, herkesle iyi ilişkiler geliştirilmesi gerektiğine değinen Yılmaz, Berlin'i örnek vererek şöyle devam etti:
"Berlin ve çevresinde 300 bin insanımız yaşıyor. Bunlar Türkiye'nin değişik bölgelerinden, değişik yörelerinden insanlarımız. Hepsi bizim için çok çok kıymetli. Farklı mezheplerden, farklı etnik kökenlerden, farklı coğrafyalardan insanlar olabilir. Türkiye'de de bu farklılıkları hep yaşıyoruz. Bunlar bizim zenginliğimiz ama bu farklılıklar içinde birliği, beraberliği yakalamamız gerekiyor. Özellikle Almanya'da yaşayan kardeşlerimizin, bizim buna büyük önem ve ehemmiyet vermemiz gerektiğine inanıyorum."
Yılmaz, gereksiz tartışma ve polemiklerden uzak durulmasını da istedi.
- "Terör bütün insanlığın baş belasıdır"
Teröre karşı da net tavır sergilenmesi gerektiğini anlatan Yılmaz, kim hangi isim altında yaparsa yapsın terörizmin bütün insanlığın baş belası olduğunu dile getirdi.
Terör belasıyla mücadele edilmesi gerektiğine dikkati çeken Yılmaz, "Türkiye bu konulardan çok çekti, çok mücadele etti ama dünyadan da yeterince destek gördüğümüzü söyleyemem bu konularda. Giderek tabii bütün dünya, bütün toplumlar da bunu görüyorlar. İnşallah önümüzdeki dönemlerde terörizmle mücadelenin daha da güçlendiğini görürüz." diye konuştu.
- Avrupa'daki ırkçılık ve yabancı düşmanlığı
Cevdet Yılmaz, Almanya ve Avrupa'da artan ırkçılık ve yabancı düşmanlığına da işaret ederek, "Irkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamofobi, Yahudi düşmanlığı gibi hadiselere de hep birlikte karşı çıkmamız lazım." değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa'da bazı istenmeyen olayların yaşandığını ve eğilimlerin geliştiğini gördüklerini, bunları kaygıyla izlediklerini belirten Yılmaz, yabancı düşmanlığı ile mücadelede "insanlık olarak" birleşmek gerektiğini kaydetti.
Yılmaz, bu gelişmelerin Avrupa değerlerine ve ideallerine de karşı olduğunu söyleyerek, bu durumun Avrupa'nın geleceğine karşı da bir tehdit olduğunu anlattı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişimine de değinen Yılmaz, "Türkiye çok şükür demokrasiye sahip çıktı. İnsanımız vatanına sahip çıktı, demokrasiye sahip çıktı. Demokrasiyi korumak için, seçilmiş hükümetini korumak için, hukuk devletini korumak için, vatanını korumak için insanlarımız canlarını feda ettiler. Dolaysıyla bizim de bu mirasa sahip çıkmamız gerekiyor." ifadelerine yer verdi.
- "Yaşadığınız ülkenin siyasetiyle ilgilenin"
Avrupa'da yaşayan Türklere bulundukları ülkenin siyasetiyle ilgilenmeleri çağrısında bulunan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada yaşayan insanlarımızın, kendi yaşadıkları ülkenin siyasetiyle de en az Türkiye'deki siyaset kadar ilgilenmeleri lazım. Partilere gidip üye olmak, seçimde gidip oy kullanmak önemli. Hangi partiye oy verirseniz verin, o sizin bileceğiniz iş ama sandığa gitmek, oy kullanmak çok önemli. Aktif siyasetin içinde olmak önemli. Temsil gücü elde etmek çok çok önemli."
Yılmaz, Almanya'ya yaptıkları iki günlük ziyaret kapsamında iktidar ve muhalefet partilerinin temsilcileriyle de bir araya geleceklerini sözlerine ekledi.
Toplantıda, AK Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Zafer Sırakaya, AK Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı Meryem Göka, Türkiye'nin Berlin Başkonsolosu Mustafa Çelik, UID Genel Başkanı Bülent Bilgi ve Berlin Bölge Başkanı Sinan Kaplan hazır bulundu.
Kaynak: AA
Almanya'nın başkenti Berlin'de Uluslararası Demokratlar Birliğinin (UID) düzenlediği etkinlikte Türk toplumuyla bir araya gelen Yılmaz, programda yaptığı konuşmada, Türkiye ile Almanya arasında çok ciddi ekonomik bağlar bulunduğunu söyledi.
AK Parti döneminde çok hızlı gelişen iki ülke ilişkilerinin gelecek yıllarda daha da artacağını vurgulayan Yılmaz, "Türkiye ve Almanya'nın çıkarları aslında ortak. Amaçlarımız da ortak. İstikrarlı, büyüyen, gelişen, huzurlu bir Almanya bizim çıkarımızadır. Aynı şekilde istikrarlı, büyüyen, gelişen, demokrasisi güçlenen bir Türkiye de Almanya'nın menfaatinedir. Ortak menfaatlerimiz var. Ortak amaçlarımız var. Dolayısıyla dayanışmamızı daha da artırmak durumundayız." ifadelerini kullandı.
Bunu sadece hükümetlerin gerçekleştiremeyeceğini dile getiren Cevdet Yılmaz, "Hükümetler bu işin bir kısmını oluşturuyorlar. Hükümetler dışında sivil toplum kuruluşları arasında, iş dünyaları arasında, partiler arasında, medya organları arasında, akademik dünya arasında, değişik kesimler arasında mutlaka bu bağlantıları, ilişkileri daha da güçlendirmemiz gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.
Hiçbir kesimi dışlamadan, ötekileştirmeden herkesin kucaklanması, herkesle iyi ilişkiler geliştirilmesi gerektiğine değinen Yılmaz, Berlin'i örnek vererek şöyle devam etti:
"Berlin ve çevresinde 300 bin insanımız yaşıyor. Bunlar Türkiye'nin değişik bölgelerinden, değişik yörelerinden insanlarımız. Hepsi bizim için çok çok kıymetli. Farklı mezheplerden, farklı etnik kökenlerden, farklı coğrafyalardan insanlar olabilir. Türkiye'de de bu farklılıkları hep yaşıyoruz. Bunlar bizim zenginliğimiz ama bu farklılıklar içinde birliği, beraberliği yakalamamız gerekiyor. Özellikle Almanya'da yaşayan kardeşlerimizin, bizim buna büyük önem ve ehemmiyet vermemiz gerektiğine inanıyorum."
Yılmaz, gereksiz tartışma ve polemiklerden uzak durulmasını da istedi.
- "Terör bütün insanlığın baş belasıdır"
Teröre karşı da net tavır sergilenmesi gerektiğini anlatan Yılmaz, kim hangi isim altında yaparsa yapsın terörizmin bütün insanlığın baş belası olduğunu dile getirdi.
Terör belasıyla mücadele edilmesi gerektiğine dikkati çeken Yılmaz, "Türkiye bu konulardan çok çekti, çok mücadele etti ama dünyadan da yeterince destek gördüğümüzü söyleyemem bu konularda. Giderek tabii bütün dünya, bütün toplumlar da bunu görüyorlar. İnşallah önümüzdeki dönemlerde terörizmle mücadelenin daha da güçlendiğini görürüz." diye konuştu.
- Avrupa'daki ırkçılık ve yabancı düşmanlığı
Cevdet Yılmaz, Almanya ve Avrupa'da artan ırkçılık ve yabancı düşmanlığına da işaret ederek, "Irkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamofobi, Yahudi düşmanlığı gibi hadiselere de hep birlikte karşı çıkmamız lazım." değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa'da bazı istenmeyen olayların yaşandığını ve eğilimlerin geliştiğini gördüklerini, bunları kaygıyla izlediklerini belirten Yılmaz, yabancı düşmanlığı ile mücadelede "insanlık olarak" birleşmek gerektiğini kaydetti.
Yılmaz, bu gelişmelerin Avrupa değerlerine ve ideallerine de karşı olduğunu söyleyerek, bu durumun Avrupa'nın geleceğine karşı da bir tehdit olduğunu anlattı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişimine de değinen Yılmaz, "Türkiye çok şükür demokrasiye sahip çıktı. İnsanımız vatanına sahip çıktı, demokrasiye sahip çıktı. Demokrasiyi korumak için, seçilmiş hükümetini korumak için, hukuk devletini korumak için, vatanını korumak için insanlarımız canlarını feda ettiler. Dolaysıyla bizim de bu mirasa sahip çıkmamız gerekiyor." ifadelerine yer verdi.
- "Yaşadığınız ülkenin siyasetiyle ilgilenin"
Avrupa'da yaşayan Türklere bulundukları ülkenin siyasetiyle ilgilenmeleri çağrısında bulunan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada yaşayan insanlarımızın, kendi yaşadıkları ülkenin siyasetiyle de en az Türkiye'deki siyaset kadar ilgilenmeleri lazım. Partilere gidip üye olmak, seçimde gidip oy kullanmak önemli. Hangi partiye oy verirseniz verin, o sizin bileceğiniz iş ama sandığa gitmek, oy kullanmak çok önemli. Aktif siyasetin içinde olmak önemli. Temsil gücü elde etmek çok çok önemli."
Yılmaz, Almanya'ya yaptıkları iki günlük ziyaret kapsamında iktidar ve muhalefet partilerinin temsilcileriyle de bir araya geleceklerini sözlerine ekledi.
Toplantıda, AK Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Zafer Sırakaya, AK Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı Meryem Göka, Türkiye'nin Berlin Başkonsolosu Mustafa Çelik, UID Genel Başkanı Bülent Bilgi ve Berlin Bölge Başkanı Sinan Kaplan hazır bulundu.