'Ortadoğu'da Akademik Mirası Koruma Projesi' Tanıtım Toplantısı
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç:'Ortadoğu'da sadece insanların ölmediğini, binlerce yıllık bilim merkezlerinin de öldüğünü, harap olduğunu gözler önüne sermeyi, uluslararası farkındalığı artırmayı amaçlamaktayız' 'Ülkemizde şimdiye kadar 500 civarında göçmen bilim insanı üniversitelerimize kazandırılmıştır. Yükseköğrenim kurumlarımızda 140 binin üzerinde uluslararası öğrencimiz mevcuttur'
Yükseköğretim Kurulu Başkanı (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, "Ortadoğu'da sadece insanların ölmediğini, binlerce yıllık bilim merkezlerinin de öldüğünü, harap olduğunu gözler önüne sermeyi, uluslararası farkındalığı artırmayı amaçlamaktayız." dedi.
Saraç, Cumhurbaşkanlığı himayesinde YÖK'te düzenlenen "Ortadoğu'da Akademik Mirası Koruma Projesi" tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, savaş ve çatışmaların sadece insani felaketlere değil, iktisadi çözülme ve yıkımlara da yol açtığını belirtti.
İslamiyet'in yayılmasıyla Ortadoğu bölgesinde ilim, teknoloji ve bilim için yapılan çalışmalarda artış olduğunu kaydeden Saraç, bugün modern toplumların, çağdaş devletlerin ve süper güçlerin, bölgedeki üniversite, kütüphane ve bunların içinde yer aldığı külliyeler ile arşivleri bombalaması nedeniyle harap olduğunu vurguladı.
Saraç Türkiye'nin, dünyanın en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke olduğuna işaret ederek, Suriyeli sığınmacıların bir milyona yakının eğitim çağında olduğunu söyledi.
AFAD ve Milli Eğitim Bakanlığı aracılığıyla 612 bin Suriyeli öğrencinin, öğretimlerini Türkiye'de sürdürdüğünü belirten Saraç, "Ülkemizde şimdiye kadar 500 civarında göçmen bilim insanı üniversitelerimize kazandırılmıştır. Bu sayının diploma denkliklerini almak üzere işlemlerine devam eden diğer akademisyenlerle yükseleceğine eminiz. Yükseköğrenim kurumlarımızda 140 binin üzerinde uluslararası öğrencimiz mevcuttur." diye konuştu.
- AA, TRT ve THY teşekkür
Saraç, proje kapsamında bölgede savaşlar nedeniyle yerlerini ve yurtlarını terk etmek zorunda kalan ve gelecekte ülkelerindeki bilim hayatını yeniden inşa etmek üzere çalışmalarına Türkiye'de devam eden bilim insanlarının ve öğrencilerin dünyaya tanıtılacağını aktardı.
Projeye ilişkin bilgi veren Saraç, sözlerine şöyle devam etti:
"Ortadoğu'da sadece insanların ölmediğini, binlerce yıllık bilim merkezlerinin de öldüğünü, harap olduğunu gözler önüne sermeyi, uluslararası farkındalığı arttırmayı amaçlamaktayız. Proje kapsamında TRT ile video çekimleri yapılmış, bir de web sitesi tasarlanarak bugün itibarıyla kullanıma açılmıştır. İlki Amerika'da gerçekleşecek paneller dizisi ile görseller ve çeşitli veriler, farklı ülkelerde uluslararası kamuoyuyla farklı bilimsel entelektüel bir dille paylaşılacaktır. Bu projeyi yüksek himayelerinde gerçekleştirdiğimiz Cumhurbaşkanlığı makamına şükranlarımızı arz ediyoruz. Video çekimlerini gerçekleştiren TRT'ye, ulaşım sponsorumuz Türk Hava Yollarına ve görsel desteği sağlayan Anadolu Ajansına da teşekkürlerimizi ifade ediyorum."
- Projeye katkı verenlere plaket takdim edildi
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, toplantının bitiminde Anadolu Ajansı Genel Müdürü Şenol Kazancı, TRT Genel Müdürü İbrahim Eren ile Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi'ye projeye katkıları dolayısıyla plaket verdi.
Yekta Saraç da Oktay'a, "Aşıkpaşazade Tarihi" kitabını hediye ederken, hatıra fotoğrafı çekildi.
Ayrıca toplantıda, YÖK Yürütme Kurulu Üyesi ve Ortadoğu'da Akademik Mirası Koruma Projesi Koordinatörü Zeliha Koçak Tufan, projeyle ilgili bilgi verdi.
Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fuat Keyman da "Türkiye, Ortadoğu ve Ahlaki Realizm" konulu bir sunum yaparken, yabancı öğrenci ve akademisyenlerin yer aldığı tanıtım filmi gösterildi.
- Akademisyen ve öğrenciler görüşlerini söyledi
Projede yer alan öğrenci ve akademisyenler, programın öncesinde basın mensuplarına değerlendirmede bulundu.
Iğdır Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Duried Alwazeer, projenin yabancı uyruklu akademisyenler adına büyük fırsat olduğunu belirtti.
Bu sayede Türk akademisyenler ile tecrübe paylaşımının yapılacağını kaydeden Alwazeer, ilerleyen günlerde yeni projelerin de gerçekleşeceğini aktardı.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hemşirelik Bölümü 3. sınıf öğrencisi Nour Elhouda Halaweh ise projenin Türkiye'de okuyan yabancı öğrencilerin ortak noktası olacağını söyledi.
Türkiye'nin, kendisinin ikinci vatanı olduğunu dile getiren Halaweh, "Şam'da ve Suriye'de yaşamadıklarımı Türkiye'de yaşama fırsatı buldum." ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
Saraç, Cumhurbaşkanlığı himayesinde YÖK'te düzenlenen "Ortadoğu'da Akademik Mirası Koruma Projesi" tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, savaş ve çatışmaların sadece insani felaketlere değil, iktisadi çözülme ve yıkımlara da yol açtığını belirtti.
İslamiyet'in yayılmasıyla Ortadoğu bölgesinde ilim, teknoloji ve bilim için yapılan çalışmalarda artış olduğunu kaydeden Saraç, bugün modern toplumların, çağdaş devletlerin ve süper güçlerin, bölgedeki üniversite, kütüphane ve bunların içinde yer aldığı külliyeler ile arşivleri bombalaması nedeniyle harap olduğunu vurguladı.
Saraç Türkiye'nin, dünyanın en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke olduğuna işaret ederek, Suriyeli sığınmacıların bir milyona yakının eğitim çağında olduğunu söyledi.
AFAD ve Milli Eğitim Bakanlığı aracılığıyla 612 bin Suriyeli öğrencinin, öğretimlerini Türkiye'de sürdürdüğünü belirten Saraç, "Ülkemizde şimdiye kadar 500 civarında göçmen bilim insanı üniversitelerimize kazandırılmıştır. Bu sayının diploma denkliklerini almak üzere işlemlerine devam eden diğer akademisyenlerle yükseleceğine eminiz. Yükseköğrenim kurumlarımızda 140 binin üzerinde uluslararası öğrencimiz mevcuttur." diye konuştu.
- AA, TRT ve THY teşekkür
Saraç, proje kapsamında bölgede savaşlar nedeniyle yerlerini ve yurtlarını terk etmek zorunda kalan ve gelecekte ülkelerindeki bilim hayatını yeniden inşa etmek üzere çalışmalarına Türkiye'de devam eden bilim insanlarının ve öğrencilerin dünyaya tanıtılacağını aktardı.
Projeye ilişkin bilgi veren Saraç, sözlerine şöyle devam etti:
"Ortadoğu'da sadece insanların ölmediğini, binlerce yıllık bilim merkezlerinin de öldüğünü, harap olduğunu gözler önüne sermeyi, uluslararası farkındalığı arttırmayı amaçlamaktayız. Proje kapsamında TRT ile video çekimleri yapılmış, bir de web sitesi tasarlanarak bugün itibarıyla kullanıma açılmıştır. İlki Amerika'da gerçekleşecek paneller dizisi ile görseller ve çeşitli veriler, farklı ülkelerde uluslararası kamuoyuyla farklı bilimsel entelektüel bir dille paylaşılacaktır. Bu projeyi yüksek himayelerinde gerçekleştirdiğimiz Cumhurbaşkanlığı makamına şükranlarımızı arz ediyoruz. Video çekimlerini gerçekleştiren TRT'ye, ulaşım sponsorumuz Türk Hava Yollarına ve görsel desteği sağlayan Anadolu Ajansına da teşekkürlerimizi ifade ediyorum."
- Projeye katkı verenlere plaket takdim edildi
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, toplantının bitiminde Anadolu Ajansı Genel Müdürü Şenol Kazancı, TRT Genel Müdürü İbrahim Eren ile Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi'ye projeye katkıları dolayısıyla plaket verdi.
Yekta Saraç da Oktay'a, "Aşıkpaşazade Tarihi" kitabını hediye ederken, hatıra fotoğrafı çekildi.
Ayrıca toplantıda, YÖK Yürütme Kurulu Üyesi ve Ortadoğu'da Akademik Mirası Koruma Projesi Koordinatörü Zeliha Koçak Tufan, projeyle ilgili bilgi verdi.
Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fuat Keyman da "Türkiye, Ortadoğu ve Ahlaki Realizm" konulu bir sunum yaparken, yabancı öğrenci ve akademisyenlerin yer aldığı tanıtım filmi gösterildi.
- Akademisyen ve öğrenciler görüşlerini söyledi
Projede yer alan öğrenci ve akademisyenler, programın öncesinde basın mensuplarına değerlendirmede bulundu.
Iğdır Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Duried Alwazeer, projenin yabancı uyruklu akademisyenler adına büyük fırsat olduğunu belirtti.
Bu sayede Türk akademisyenler ile tecrübe paylaşımının yapılacağını kaydeden Alwazeer, ilerleyen günlerde yeni projelerin de gerçekleşeceğini aktardı.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hemşirelik Bölümü 3. sınıf öğrencisi Nour Elhouda Halaweh ise projenin Türkiye'de okuyan yabancı öğrencilerin ortak noktası olacağını söyledi.
Türkiye'nin, kendisinin ikinci vatanı olduğunu dile getiren Halaweh, "Şam'da ve Suriye'de yaşamadıklarımı Türkiye'de yaşama fırsatı buldum." ifadesini kullandı.