Okula Gitmeden, Okumayı Öğrenen Terzinin Kitap Okuma Aşkı
Sivas’ta 57 yıldır terzilik yapan ve köylerinde okul olmadığı için okula gidemeyen 73 yaşındaki Ömer Gül, Arapça harflerinden esinlenerek okuma, yazmayı öğrendi. İlkokul ve ortaokul diploması da alan Gül, ilerleyen yaşına rağmen okuduğu çok sayıda kitapla gençlere örnek oluyor.
Hiç okula gitmeden okumayı öğrenen terzinin bir elinde makas bir elinde de kitap hiç eksik olmuyor. Köyünde okul olmadığı için okula gidemeyen ve okuma, yazma öğrenemeyen Gül, yıllardır okuyup yazabilmenin özlemini yaşadı. Okuma yazma öğrenmek için ilk önce Elif Cüz’ü öğrenen Gül, daha sonra da Arapça harflerinin Türkçe’de hangi harfe denk gelmesinden yola çıkarak yaklaşık 6 ayda okumayı öğrendi. Okumayı öğrenen Gül, 2 yıl içinde de yazmayı öğrenerek sonrasında da ilkokul ve ortaokul diploması aldı. Okumayı, yazmayı öğrendikten sonra "kitap kurdu" olan terzi tarih ve mezhep kitaplarına merak sardı. İlerleyen yaşına rağmen okumayı hiç bırakmayan Gül, sabah erken saatlerde uyanarak kitap okumadan evden çıkmıyor. Bugüne kadar 100 kitap okuyan Gül, okuma azmiyle gençlere örnek oluyor.
Terzi Ömer Gül köylerinde okul bulunmadığını ve bu yüzden okula gidemediğini anlatarak, "Eğitimi okumayı çok seviyorum. Mesela okur yazarlığım çok düşük olmasına rağmen öğretmenler çocuklarıma bir konu verdiği zaman onu bulana kadar bırakmıyordum. Gidip kitap alıyordum. Onlarla beraber ben de konuyu araştırıyordum. Sabahleyin iş yerine geldiğimde her gün kitabı okurum. Tarih ve mezhep kitaplarını severim. Evimizde çok kitap var. Hem çocuklarımın hem de benim kitaplarım var. Onlardan bir tane alır okurum. Benim burada çalışan kızım imam hatip mezunu. Ben ona söylüyorum. Kitap oku. Ben senin yerinde olsaydım sizin gibi lise mezunu olsaydım Türkiye’yi altına üstüne çevirirdim. Karıştırmadığım kitap kalmazdı. Ben hala okumanın özlemini çekiyorum. Okumayı öğrenirken ilk önce Elif Cüz’ü öğrenmiştim. Elif Cüz’ündeki harflerinin harekelerinin yansıttığı, mesela esre, ötre neyi yansıtıyorsa yeni Türkçe’de de o harekelere göre değerlendirerek o şekilde çalışarak öğrendim" dedi.
"Hiç öğrenmemiş gibi çaba gösteriyorum"
Öğrenmenin sonunun olmadığını dile getiren Gül, "Öğrenmenin sanatında ilminde hani sonu yok ya ben hala hiç öğrenmemiş gibi çaba gösteriyorum. Hala da hoca arıyorum ki boş vakitlerimde gidip ders alayım. Okuma süresini çok fazla gayret göstererek 6 ayda öğrendim, ama istediğim şekilde değil. Yazmayı ise 2 senede öğrendim. Hala da öğrenme çabasındayım" şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Terzi Ömer Gül köylerinde okul bulunmadığını ve bu yüzden okula gidemediğini anlatarak, "Eğitimi okumayı çok seviyorum. Mesela okur yazarlığım çok düşük olmasına rağmen öğretmenler çocuklarıma bir konu verdiği zaman onu bulana kadar bırakmıyordum. Gidip kitap alıyordum. Onlarla beraber ben de konuyu araştırıyordum. Sabahleyin iş yerine geldiğimde her gün kitabı okurum. Tarih ve mezhep kitaplarını severim. Evimizde çok kitap var. Hem çocuklarımın hem de benim kitaplarım var. Onlardan bir tane alır okurum. Benim burada çalışan kızım imam hatip mezunu. Ben ona söylüyorum. Kitap oku. Ben senin yerinde olsaydım sizin gibi lise mezunu olsaydım Türkiye’yi altına üstüne çevirirdim. Karıştırmadığım kitap kalmazdı. Ben hala okumanın özlemini çekiyorum. Okumayı öğrenirken ilk önce Elif Cüz’ü öğrenmiştim. Elif Cüz’ündeki harflerinin harekelerinin yansıttığı, mesela esre, ötre neyi yansıtıyorsa yeni Türkçe’de de o harekelere göre değerlendirerek o şekilde çalışarak öğrendim" dedi.
"Hiç öğrenmemiş gibi çaba gösteriyorum"
Öğrenmenin sonunun olmadığını dile getiren Gül, "Öğrenmenin sanatında ilminde hani sonu yok ya ben hala hiç öğrenmemiş gibi çaba gösteriyorum. Hala da hoca arıyorum ki boş vakitlerimde gidip ders alayım. Okuma süresini çok fazla gayret göstererek 6 ayda öğrendim, ama istediğim şekilde değil. Yazmayı ise 2 senede öğrendim. Hala da öğrenme çabasındayım" şeklinde konuştu.