Venezuela Kongresinden Kurucu Meclise Yetki Tepkisi
Ulusal Kongre üyeleri, Kurucu Meclisin çeşitli meselelerde kanun çıkarma yetkisine sahip olmasını kınadı.
Venezuela'da muhaliflerin çoğunlukta olduğu Ulusal Kongre, Kurucu Meclisin, çeşitli meselelerde kanun çıkarma yetkisine sahip olmasına tepki gösterdi.
Ulusal Kongre üyeleri düzenledikleri özel oturumda, Kurucu Meclisin delegelerinin, ülkenin güvenliğini, toprak bütünlüğünü ve ekonomik refahını teminat altına alacak kanunları çıkarma yetkisini meclise veren kararnameyi oy birliğiyle kabul etmesini kınadı.
Diğer yandan, Kurucu Meclis üyeleri, Kongre ile Meclisin aynı anda var olabileceğini savundu.
Ancak Kongre Başkan Vekili Freddy Guevara, Meclisin bu hamlesinin, 'adam kaçıran birinin elindeki rehinenin tuvalete gitmesine izin vermek' gibi bir şey olduğunu söyleyerek tepki gösterdi.
Kongre üyelerinin ancak zorla görevden alınabileceğine dikkati çeken Guevara, 'Bizi mermilerle defetmek zorunda kalacaklar. Ancak biz, irademiz olduğu ve bunu yapmak istediğimiz sürece Venezuela halkının bize verdiği bu alanı korumayı sürdüreceğiz.' ifadelerini kullandı.
Guevara, hükümetin Kongreyi kuşattığını savundu.
Özel oturuma, ABD'nin Caracas Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Brian Naranjo'nun da aralarında olduğu Meksikalı, İspanyol ve Britanyalı diplomatlar da katıldı.
Kurucu Meclisin delegeleri dün, Venezuela'nın güvenliğini, toprak bütünlüğünü ve ekonomik refahını teminat altına alacak kanunları çıkarma yetkisini meclise veren kararnameyi oy birliğiyle kabul etmişti.
Çoğunluğu muhaliflerden oluşan Kongreyi açıkça feshetmeyen ya da milletvekillerinin toplanmasını engellemeyen kararname, fiilen Kongrenin hali hazırda zayıflatılmış yetkilerini hükümsüz kılıyor.
Venezuela'da gıda kıtlığı, yüksek enflasyon ve artan suç oranlarından kaynaklanan toplumsal hoşnutsuzluk, Devlet Başkanı Nicolas Maduro liderliğindeki hükümetin kontrol ettiği Yüksek Mahkemenin, 31 Mart'ta Kongrenin yetkilerini elinden aldığını açıklamasıyla sokak protestolarına dönüşmüştü.
Ülkede mart sonundan bu yana devam eden hükümet karşıtı gösterilerde en az 125 kişi hayatını kaybetti.
Maduro yönetimi, muhalefetin, aşırı sağcı radikaller ve suç çetelerinin iş birliği içinde şiddeti körüklediğini savunurken muhalefet, ölümlerden, orantısız güç kullanan güvenlik kuvvetlerini ve hükümet yanlısı milisleri sorumlu tutuyor.
Kaynak: AA
Ulusal Kongre üyeleri düzenledikleri özel oturumda, Kurucu Meclisin delegelerinin, ülkenin güvenliğini, toprak bütünlüğünü ve ekonomik refahını teminat altına alacak kanunları çıkarma yetkisini meclise veren kararnameyi oy birliğiyle kabul etmesini kınadı.
Diğer yandan, Kurucu Meclis üyeleri, Kongre ile Meclisin aynı anda var olabileceğini savundu.
Ancak Kongre Başkan Vekili Freddy Guevara, Meclisin bu hamlesinin, 'adam kaçıran birinin elindeki rehinenin tuvalete gitmesine izin vermek' gibi bir şey olduğunu söyleyerek tepki gösterdi.
Kongre üyelerinin ancak zorla görevden alınabileceğine dikkati çeken Guevara, 'Bizi mermilerle defetmek zorunda kalacaklar. Ancak biz, irademiz olduğu ve bunu yapmak istediğimiz sürece Venezuela halkının bize verdiği bu alanı korumayı sürdüreceğiz.' ifadelerini kullandı.
Guevara, hükümetin Kongreyi kuşattığını savundu.
Özel oturuma, ABD'nin Caracas Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Brian Naranjo'nun da aralarında olduğu Meksikalı, İspanyol ve Britanyalı diplomatlar da katıldı.
Kurucu Meclisin delegeleri dün, Venezuela'nın güvenliğini, toprak bütünlüğünü ve ekonomik refahını teminat altına alacak kanunları çıkarma yetkisini meclise veren kararnameyi oy birliğiyle kabul etmişti.
Çoğunluğu muhaliflerden oluşan Kongreyi açıkça feshetmeyen ya da milletvekillerinin toplanmasını engellemeyen kararname, fiilen Kongrenin hali hazırda zayıflatılmış yetkilerini hükümsüz kılıyor.
Venezuela'da gıda kıtlığı, yüksek enflasyon ve artan suç oranlarından kaynaklanan toplumsal hoşnutsuzluk, Devlet Başkanı Nicolas Maduro liderliğindeki hükümetin kontrol ettiği Yüksek Mahkemenin, 31 Mart'ta Kongrenin yetkilerini elinden aldığını açıklamasıyla sokak protestolarına dönüşmüştü.
Ülkede mart sonundan bu yana devam eden hükümet karşıtı gösterilerde en az 125 kişi hayatını kaybetti.
Maduro yönetimi, muhalefetin, aşırı sağcı radikaller ve suç çetelerinin iş birliği içinde şiddeti körüklediğini savunurken muhalefet, ölümlerden, orantısız güç kullanan güvenlik kuvvetlerini ve hükümet yanlısı milisleri sorumlu tutuyor.