'Mavi Marmara Filistin Dramını Dünyaya Duyurmayı Arzu Etmişti'
Mavi Marmara Özgürlük ve Dayanışma Derneği Başkanı Yılmaz: 'Sanki yola çıkan o insanlar Gazze'ye 2 kutu erzak götürmeye uğraşıyorlar gibi bir izlenim verilmeye çalışılıyor. Özgürlük filosunun yola çıkış gayesi, insanların karnını doyurmak için erzak ulaştırmak değildi. Filistin'de yaşanan dramı, ablukanın sonuçlarını dünyaya duyurmayı arzu etmişti' 'Filistin davası, İslam ülkelerinin ve Müslümanların kendi ayakları üzerinde durup, birbirlerinin kardeşlik hukukunu geliştirerek bu sorunu ele almasıyla çözülebilir. İslam ülkeleri birleşmedikçe, İsrail'in zulmü bitmez'
METİN GİRGİN - Mavi Marmara Özgürlük ve Dayanışma Derneği Başkanı İsmail Yılmaz, 'Sanki yola çıkan o insanlar Gazze'ye 2 kutu erzak götürmeye uğraşıyorlar gibi bir izlenim verilmeye çalışılıyor. Özgürlük filosunun yola çıkış gayesi, insanların karnını doyurmak için erzak ulaştırmak değildi. Filistin'de yaşanan dramı, ablukanın sonuçlarını dünyaya duyurmayı arzu etmişti Mavi Marmara.' dedi.
İsrail'in 31 Mayıs 2010'da Gazze'ye insani yardım malzemesi götüren 6 gemilik filoya uluslararası sularda düzenlediği ve 9 Türk vatandaşının hayatını kaybettiği saldırının 7. yılında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Yılmaz, Mavi Marmara filosunun İsrail'in zulmüne uğrayan Filistinlilerin sesini dünyaya duyurması açısından hedefine ulaştığını söyledi.
Filonun yola çıkış gayesini ve yaşananları küçük anekdota indirgemeye çalışanlar olduğunu aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:
'Sanki yola çıkan o insanlar Gazze'ye 2 kutu erzak götürmeye uğraşıyorlar gibi bir izlenim verilmeye çalışılıyor. Özgürlük filosunun yola çıkış gayesi, insanların karnını doyurmak için erzak ulaştırmak değildi. Filistin'de yaşanan dramı, ablukanın sonuçlarını dünyaya duyurmayı arzu etmişti Mavi Marmara. Biz inanıyoruz ki bunu başardık.'
İstenilen sonuçların hala alınamadığına dikkati çeken Yılmaz, 'Gazze'de sıkıntılar hala devam ediyor. Hastaneler elektrik sıkıntısından kapanıyor. Diyaliz hastaları, tedavileri yapılamadığı için böbreklerini kaybediyor. Abluka çok ağır şartlarda devam ediyor.' dedi.
- 'İsrail'in Filistin karşısındaki tutumu dünya barışını tehdit ediyor'
İsrail'in uluslararası hukuku tanımadığını vurgulayan Yılmaz, 'Biz İsrail karşıtlığı üzerine konuşmuyoruz. Zulüm ve yapılan insanlık dışı muameleye karşı konuşuyoruz. Bizim Mavi Marmara organizasyonunda yönetici pozisyonunda Yahudiler vardı. Oradaki insanlık dramına karşı durmak adına, Filistinlilerin sesini dünyaya duyurmak adına 37 ülkeden insan vardı konvoyda.' değerlendirmesini yaptı.
İsrail halkının 'Filistinlilerle ikili devlet olsun, artık savaşı durduralım.' diye gösteri yaptığını anlatan Yılmaz, 'Filistin'deki zulüm artık dayanılacak gibi değil. Siyonist İsrail'in Filistinlilere karşı bu tutum ve davranışları aslında dünya barışını tehdit ettiği gibi Yahudilerin de huzur içinde yaşamalarına engel oluyor. İsrail'de yaşayan Yahudiler bu durumdan rahatsız. Zaten buna aklı başında olan herkesin karşı çıkması gerekir.' dedi.
- 'İslam aleminin dağınıklığı, İsrail'e cesaret veriyor'
Mavi Marmara'nın yola çıktığı süreçten bu yana İslam ülkelerinin kendi sıkıntılarıyla uğraştığı dönemlerde İsrail'in zulmünün zirve yaptığına işaret eden Yılmaz, şunları söyledi:
'Darbeyle Mısır'ın yapısı bozuldu. Suriye'de 6 yıldır yaşanan katliamlar, insanların çektiği sıkıntılar ortada. Yemen son dönemde sıkıntı içinde, Irak zaten örselenmiş durumda. Türkiye, 15 Temmuz darbe girişimiyle birlikte sıkıntılı bir döneme girdi. Bu coğrafyadaki önemli ülkelerin yaşadığı sıkıntılar, İsrail'in fırsat bilip zulmünü arttırdığı dönemlerdir. İslam aleminin dağınıklığı, İsrail'e cesaret veriyor. Filistin davası, İslam ülkelerinin ve Müslümanların kendi ayakları üzerinde durup, birbirlerinin kardeşlik hukukunu geliştirerek bu sorunu ele almasıyla çözülebilir. İslam ülkeleri birleşmedikçe, İsrail'in zulmü bitmez.'
- 'FETÖ, Mavi Marmara'yı hedef almıştı'
Mavi Marmara'ya İsrail askerleri saldırdığında, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in kendilerini suçladığını ifade eden Yılmaz, 'Mavi Marmara, bu yapının hedefindeydi aslında. Mavi Marmara'yı küçümseyenler, yok saymaya çalışanlar aslında FETÖ'ye hizmet ettiklerinin farkında değil.' dedi.
Yılmaz, 15 Temmuz darbe girişimiyle Türkiye'nin başına çorap örmeye çalışan FETÖ'nün İsrail'in maşası olduğunu dile getirerek şöyle konuştu:
'Bunu bütün olarak düşünmek lazım. Türkiye güçlenirse ayaklarının üzerinde durursa kardeşlerine sahip çıkabilir ve Filistin meselesi çözülebilir. Bu davadan Türkiye'nin, siyasetin vazgeçmesi mümkün değil çünkü bu toprakların ana karakteri zalime karşı olmak üzerinedir. Bu topraklar, dünyanın neresinde bir mazlum varsa ona ulaşmak, soluk olma çabasında olan topraklardır. Bizim bu toprakların mayasında, hamurunda zulme karşı durmak vardır. Filistinlilerin yaşadığı zulümler bitti mi ki Türkiye bu davasından vazgeçsin?'
Mavi Marmara Derneği olarak lise ve üniversitelerde düzenledikleri konferanslarla özgür Kudüs davasını anlattıklarına dikkati çeken Yılmaz, Mavi Marmara şehitlerinin olduğu yerlerde şehitleri anma etkinlikleri yaptıklarını vurguladı.
İstanbul'da 31 Mayıs'ta, İHH ve Mavi Marmara olarak Taksim Tüneli'nden Galatasaray Lisesi'nin önüne kadar 'Özgür Kudüs Yürüyüşü' düzenleneceklerine işaret eden Yılmaz, şunları kaydetti:
'Orada İHH Başkanı Bülent Yıldırım basın açıklaması yapılacak. Mavi Marmara, özgür Kudüs davasında bir adımdır. İnsanlarımız burada bizi yalnız bırakmazlarsa o gün bizimle beraber olurlarsa siyonistlere biraz daha korku verirler. Yaptıklarının bir gün hesabının sorulacağının mesajını vermiş olurlar. Herkesi yürüyüşümüze davet ediyorum.'
Kaynak: AA
İsrail'in 31 Mayıs 2010'da Gazze'ye insani yardım malzemesi götüren 6 gemilik filoya uluslararası sularda düzenlediği ve 9 Türk vatandaşının hayatını kaybettiği saldırının 7. yılında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Yılmaz, Mavi Marmara filosunun İsrail'in zulmüne uğrayan Filistinlilerin sesini dünyaya duyurması açısından hedefine ulaştığını söyledi.
Filonun yola çıkış gayesini ve yaşananları küçük anekdota indirgemeye çalışanlar olduğunu aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:
'Sanki yola çıkan o insanlar Gazze'ye 2 kutu erzak götürmeye uğraşıyorlar gibi bir izlenim verilmeye çalışılıyor. Özgürlük filosunun yola çıkış gayesi, insanların karnını doyurmak için erzak ulaştırmak değildi. Filistin'de yaşanan dramı, ablukanın sonuçlarını dünyaya duyurmayı arzu etmişti Mavi Marmara. Biz inanıyoruz ki bunu başardık.'
İstenilen sonuçların hala alınamadığına dikkati çeken Yılmaz, 'Gazze'de sıkıntılar hala devam ediyor. Hastaneler elektrik sıkıntısından kapanıyor. Diyaliz hastaları, tedavileri yapılamadığı için böbreklerini kaybediyor. Abluka çok ağır şartlarda devam ediyor.' dedi.
- 'İsrail'in Filistin karşısındaki tutumu dünya barışını tehdit ediyor'
İsrail'in uluslararası hukuku tanımadığını vurgulayan Yılmaz, 'Biz İsrail karşıtlığı üzerine konuşmuyoruz. Zulüm ve yapılan insanlık dışı muameleye karşı konuşuyoruz. Bizim Mavi Marmara organizasyonunda yönetici pozisyonunda Yahudiler vardı. Oradaki insanlık dramına karşı durmak adına, Filistinlilerin sesini dünyaya duyurmak adına 37 ülkeden insan vardı konvoyda.' değerlendirmesini yaptı.
İsrail halkının 'Filistinlilerle ikili devlet olsun, artık savaşı durduralım.' diye gösteri yaptığını anlatan Yılmaz, 'Filistin'deki zulüm artık dayanılacak gibi değil. Siyonist İsrail'in Filistinlilere karşı bu tutum ve davranışları aslında dünya barışını tehdit ettiği gibi Yahudilerin de huzur içinde yaşamalarına engel oluyor. İsrail'de yaşayan Yahudiler bu durumdan rahatsız. Zaten buna aklı başında olan herkesin karşı çıkması gerekir.' dedi.
- 'İslam aleminin dağınıklığı, İsrail'e cesaret veriyor'
Mavi Marmara'nın yola çıktığı süreçten bu yana İslam ülkelerinin kendi sıkıntılarıyla uğraştığı dönemlerde İsrail'in zulmünün zirve yaptığına işaret eden Yılmaz, şunları söyledi:
'Darbeyle Mısır'ın yapısı bozuldu. Suriye'de 6 yıldır yaşanan katliamlar, insanların çektiği sıkıntılar ortada. Yemen son dönemde sıkıntı içinde, Irak zaten örselenmiş durumda. Türkiye, 15 Temmuz darbe girişimiyle birlikte sıkıntılı bir döneme girdi. Bu coğrafyadaki önemli ülkelerin yaşadığı sıkıntılar, İsrail'in fırsat bilip zulmünü arttırdığı dönemlerdir. İslam aleminin dağınıklığı, İsrail'e cesaret veriyor. Filistin davası, İslam ülkelerinin ve Müslümanların kendi ayakları üzerinde durup, birbirlerinin kardeşlik hukukunu geliştirerek bu sorunu ele almasıyla çözülebilir. İslam ülkeleri birleşmedikçe, İsrail'in zulmü bitmez.'
- 'FETÖ, Mavi Marmara'yı hedef almıştı'
Mavi Marmara'ya İsrail askerleri saldırdığında, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in kendilerini suçladığını ifade eden Yılmaz, 'Mavi Marmara, bu yapının hedefindeydi aslında. Mavi Marmara'yı küçümseyenler, yok saymaya çalışanlar aslında FETÖ'ye hizmet ettiklerinin farkında değil.' dedi.
Yılmaz, 15 Temmuz darbe girişimiyle Türkiye'nin başına çorap örmeye çalışan FETÖ'nün İsrail'in maşası olduğunu dile getirerek şöyle konuştu:
'Bunu bütün olarak düşünmek lazım. Türkiye güçlenirse ayaklarının üzerinde durursa kardeşlerine sahip çıkabilir ve Filistin meselesi çözülebilir. Bu davadan Türkiye'nin, siyasetin vazgeçmesi mümkün değil çünkü bu toprakların ana karakteri zalime karşı olmak üzerinedir. Bu topraklar, dünyanın neresinde bir mazlum varsa ona ulaşmak, soluk olma çabasında olan topraklardır. Bizim bu toprakların mayasında, hamurunda zulme karşı durmak vardır. Filistinlilerin yaşadığı zulümler bitti mi ki Türkiye bu davasından vazgeçsin?'
Mavi Marmara Derneği olarak lise ve üniversitelerde düzenledikleri konferanslarla özgür Kudüs davasını anlattıklarına dikkati çeken Yılmaz, Mavi Marmara şehitlerinin olduğu yerlerde şehitleri anma etkinlikleri yaptıklarını vurguladı.
İstanbul'da 31 Mayıs'ta, İHH ve Mavi Marmara olarak Taksim Tüneli'nden Galatasaray Lisesi'nin önüne kadar 'Özgür Kudüs Yürüyüşü' düzenleneceklerine işaret eden Yılmaz, şunları kaydetti:
'Orada İHH Başkanı Bülent Yıldırım basın açıklaması yapılacak. Mavi Marmara, özgür Kudüs davasında bir adımdır. İnsanlarımız burada bizi yalnız bırakmazlarsa o gün bizimle beraber olurlarsa siyonistlere biraz daha korku verirler. Yaptıklarının bir gün hesabının sorulacağının mesajını vermiş olurlar. Herkesi yürüyüşümüze davet ediyorum.'