AP'de Sığınmacı Paylaşımı Tartışmaları
AP'de düzenlenen ve sığınmacıların AB ülkeleri arasında zorunlu paylaşımı konusunun tartışıldığı oturuma AB Konseyi’nin temsilci göndermemesi eleştiri aldı AB Komisyonunun Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu Üyesi Avramopulos: 'Sığınmacıların üye ülkeler arasında paylaşımı hem bir ahlaki görevdir hem de zorunluluktur'.
Avrupa Parlamentosu'nda (AP) düzenlenen ve sığınmacıların Avrupa Birliği (AB) ülkeleri arasında zorunlu paylaşımı konusunun tartışıldığı oturuma AB Konseyi'nin temsilci göndermemesi eleştirilere neden oldu.
AB'nin Eylül 2015'te Yunanistan ve İtalya'da bulunan 160 bin sığınmacının üye ülkeler arasında paylaşımına yönelik kararı Genel Kurulda ele alındı.
AB Komisyonunun Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu Üyesi Dimitris Avramopulos, şu anda yaklaşık 12 bin 500 sığınmacının Yunanistan'da ve 4 bin sığınmacının da İtalya'da kayıt altına alındığını belirtti.
Avramopulos 'Bu kişiler diğer ülkelere gönderilmek için hazır. Eylül'e kadar 160 bin sığınmacının paylaşımı hedefine ulaşılabilir.' ifadelerini kullandı. Avramopulos, sığınmacıların kabulüne sıcak bakmayan ve paylaşım kararına karşı çıkan ülkelere de 'Sığınmacıların üye ülkeler arasında paylaşımı hem bir ahlaki görevdir hem de zorunluluktur.' dedi.
Hristiyan Demokratlar Grubunun Hollandalı üyesi Jeroen Lenaers, zorunlu paylaşım kararını iki yıl önce AB Konseyi'nin aldığına fakat aynı konuyla ilgili oturuma temsilci göndermediğine dikkati çekti.
- Sığınmacıların sadece yüzde 11'i şimdiye kadar paylaştırıldı
Sosyal Demokrat Grubun İtalyan üyesi Cecile Kyenge, sığınmacıların sadece yüzde 11'inin şimdiye kadar paylaştırıldığını belirterek, 'Oysa bu rakamın yüzde 100 olması gerekiyor. Sadece az sayıda ülke görev ve sorumluluklarını yerine getirdi. Bazıları ise bu trajediye gözlerini tamamen kapatıyor.' dedi.
Liberal Demokrat Grubun Avusturyalı üyesi Angelika Mlinar de Türkiye, Lübnan ve Ürdün'ün milyonlarca sığınmacıya kapılarını açtığını belirtti.
Mlinar, 'AB'ye gelen sığınmacıların üye ülkeler arasında paylaştırılması Konsey'in aldığı bir karardı. Eğer kendi aldığımız kararı uygulayamıyorsak, uluslararası arenada nasıl güvenilir olabiliriz? Bu bir kapasite sorunu değil, irade sorunudur. AB üyesi ülkelerin yöneticilerine şartlarını kendilerinin koyduğu yükümlülüklerine uyma çağrısı yapıyorum.' ifadelerini kullandı.
Birleşik Sol Grubun Yunan üyesi Kostas Chrysogonos, 'Bazı ülkeler sığınmacıları seçerek kabul ediyor. Onların milliyeti, eğitim düzeyi ve cinsiyet-yaşlarına göre karar veriyor. Bu bizim prensip ve değerlerimize aykırıdır.' dedi.
Yeşiller Grubundan Hollandalı Judith Sargentini de, 150 bin kişinin Yunanistan ve İtalya'da diğer ülkelere yerleştirilmek için beklediğini dile getirdi.
Sargentini 'Mart 2016'dan sonra gelenler sığınmacı statüsü kazanmış sayılmayacakmış. Kim karar verdi buna, neden? Bu Parlamentoda üç kere sığınmacılarla ilgili karar alındı ve hiçbirinde bu yönde bir madde yoktu.' dedi.
İspanyol üye Miguel Urban Crespo da, Avrupa ülkelerinin sığınmacılara karşı sorumluluklarını yerine getirmediğini ve bunun AB projesinin içinden geçtiği krizi göstermeye yettiğini aktardı.
İspanya'nın 19 bin sığınmacı alacağına dair söz verdiğini ancak şimdiye kadar bunun sadece yüzde 5'ini aldığını söyleyen Crespo, sözünde durmayan ülkelerin cezalandırılması gerektiğini, ancak böyle sonuca varılabileceğini vurguladı.
- Yasa dışı gelenler iade edilsin talebi
Bazı milletvekilleri ise insan kaçakçılarının sığınmacıların Avrupa'ya geçişlerindeki rollerine dikkati çekerek, yasa dışı yöntemlerle AB sınırlarını aşan sığınmacıların geldikleri ülkelere iade edilmesi çağrısı yaptı.
Aşırı sağcı Ulusların ve Özgürlüklerin Avrupası Grubunun Hollandalı üyesi Auke Zijlstra, bazı sivil toplum kuruluşlarının sığınmacıların yasa dışı yollarla Avrupa'ya geçmesinde kaçakçılarla işbirliği içerisinde olduğunu belirtti. Zijlstra, bu kişileri üye ülkeler arasında paylaştırmanın bu suç örgütlerini ödüllendirmek anlamına geleceğini dile getirdi.
AB, 2015'te alınan bir karar ile İtalya ve Yunanistan'a gelen sığınmacıların üye ülkeler arasında dağıtılmasını onaylamıştı. Sığınmacıların dağıtılması için ülkelerin nüfusları, ekonomik durumları ve büyüklükleri hesap edilerek paylaşım oranına karar verilmişti. Eylül ayında sona erecek 160 bin kişilik hedefin şimdiye kadar sadece yüzde 11'lik bir bölümü üye ülkeler tarafından uygulamaya konuldu.
Avramopulos, 160 bin sığınmacının dağıtılmasını öngören mekanizmada sorumluluklarını yerine getirmeyen üye ülkeler hakkında soruşturma başlatılacağını açıklamıştı.
Kaynak: AA
AB'nin Eylül 2015'te Yunanistan ve İtalya'da bulunan 160 bin sığınmacının üye ülkeler arasında paylaşımına yönelik kararı Genel Kurulda ele alındı.
AB Komisyonunun Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu Üyesi Dimitris Avramopulos, şu anda yaklaşık 12 bin 500 sığınmacının Yunanistan'da ve 4 bin sığınmacının da İtalya'da kayıt altına alındığını belirtti.
Avramopulos 'Bu kişiler diğer ülkelere gönderilmek için hazır. Eylül'e kadar 160 bin sığınmacının paylaşımı hedefine ulaşılabilir.' ifadelerini kullandı. Avramopulos, sığınmacıların kabulüne sıcak bakmayan ve paylaşım kararına karşı çıkan ülkelere de 'Sığınmacıların üye ülkeler arasında paylaşımı hem bir ahlaki görevdir hem de zorunluluktur.' dedi.
Hristiyan Demokratlar Grubunun Hollandalı üyesi Jeroen Lenaers, zorunlu paylaşım kararını iki yıl önce AB Konseyi'nin aldığına fakat aynı konuyla ilgili oturuma temsilci göndermediğine dikkati çekti.
- Sığınmacıların sadece yüzde 11'i şimdiye kadar paylaştırıldı
Sosyal Demokrat Grubun İtalyan üyesi Cecile Kyenge, sığınmacıların sadece yüzde 11'inin şimdiye kadar paylaştırıldığını belirterek, 'Oysa bu rakamın yüzde 100 olması gerekiyor. Sadece az sayıda ülke görev ve sorumluluklarını yerine getirdi. Bazıları ise bu trajediye gözlerini tamamen kapatıyor.' dedi.
Liberal Demokrat Grubun Avusturyalı üyesi Angelika Mlinar de Türkiye, Lübnan ve Ürdün'ün milyonlarca sığınmacıya kapılarını açtığını belirtti.
Mlinar, 'AB'ye gelen sığınmacıların üye ülkeler arasında paylaştırılması Konsey'in aldığı bir karardı. Eğer kendi aldığımız kararı uygulayamıyorsak, uluslararası arenada nasıl güvenilir olabiliriz? Bu bir kapasite sorunu değil, irade sorunudur. AB üyesi ülkelerin yöneticilerine şartlarını kendilerinin koyduğu yükümlülüklerine uyma çağrısı yapıyorum.' ifadelerini kullandı.
Birleşik Sol Grubun Yunan üyesi Kostas Chrysogonos, 'Bazı ülkeler sığınmacıları seçerek kabul ediyor. Onların milliyeti, eğitim düzeyi ve cinsiyet-yaşlarına göre karar veriyor. Bu bizim prensip ve değerlerimize aykırıdır.' dedi.
Yeşiller Grubundan Hollandalı Judith Sargentini de, 150 bin kişinin Yunanistan ve İtalya'da diğer ülkelere yerleştirilmek için beklediğini dile getirdi.
Sargentini 'Mart 2016'dan sonra gelenler sığınmacı statüsü kazanmış sayılmayacakmış. Kim karar verdi buna, neden? Bu Parlamentoda üç kere sığınmacılarla ilgili karar alındı ve hiçbirinde bu yönde bir madde yoktu.' dedi.
İspanyol üye Miguel Urban Crespo da, Avrupa ülkelerinin sığınmacılara karşı sorumluluklarını yerine getirmediğini ve bunun AB projesinin içinden geçtiği krizi göstermeye yettiğini aktardı.
İspanya'nın 19 bin sığınmacı alacağına dair söz verdiğini ancak şimdiye kadar bunun sadece yüzde 5'ini aldığını söyleyen Crespo, sözünde durmayan ülkelerin cezalandırılması gerektiğini, ancak böyle sonuca varılabileceğini vurguladı.
- Yasa dışı gelenler iade edilsin talebi
Bazı milletvekilleri ise insan kaçakçılarının sığınmacıların Avrupa'ya geçişlerindeki rollerine dikkati çekerek, yasa dışı yöntemlerle AB sınırlarını aşan sığınmacıların geldikleri ülkelere iade edilmesi çağrısı yaptı.
Aşırı sağcı Ulusların ve Özgürlüklerin Avrupası Grubunun Hollandalı üyesi Auke Zijlstra, bazı sivil toplum kuruluşlarının sığınmacıların yasa dışı yollarla Avrupa'ya geçmesinde kaçakçılarla işbirliği içerisinde olduğunu belirtti. Zijlstra, bu kişileri üye ülkeler arasında paylaştırmanın bu suç örgütlerini ödüllendirmek anlamına geleceğini dile getirdi.
AB, 2015'te alınan bir karar ile İtalya ve Yunanistan'a gelen sığınmacıların üye ülkeler arasında dağıtılmasını onaylamıştı. Sığınmacıların dağıtılması için ülkelerin nüfusları, ekonomik durumları ve büyüklükleri hesap edilerek paylaşım oranına karar verilmişti. Eylül ayında sona erecek 160 bin kişilik hedefin şimdiye kadar sadece yüzde 11'lik bir bölümü üye ülkeler tarafından uygulamaya konuldu.
Avramopulos, 160 bin sığınmacının dağıtılmasını öngören mekanizmada sorumluluklarını yerine getirmeyen üye ülkeler hakkında soruşturma başlatılacağını açıklamıştı.