Afyonkarahisar'da 'İçimizdeki Kahramanlar' Etkinliği

Afyonkarahisar'da 'İçimizdeki Kahramanlar' etkinliği düzenlendi.

Afyonkarahisar Belediyesi ile 15 Temmuz Şehit Yakınları ve Gaziler Derneği, Rehberlik ve Araştırma Merkezi’nde 15 Temmuz darbe girişimine direnen gazileri, Afyonkarahisarlılarla buluşturdu.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan etkinlikte şehit Ömer Halisdemir için yazılan şiirin görüntü eşliğinde okunması sırasında duygusal anlar yaşandı.

Etkinlikte konuşan Safiye Başpınar Bayat, bir sırt çantası ve cep telefonu ile üniforma giyen teröristlerin karşısına dikildiğini söyledi.

Bayat, 'Beni böyle durduramazsınız dedim. Tatbikat deniyor ya, terör eylemi deniyor ya, hikaye. Kendilerini kurtarmaya çalıştılar sonra. Bir komutan müsveddesi yanağımın üzerinden ateş açtı.' dedi.

Bayat, şöyle devam etti:

'Beni böyle korkutamazsınız dedim. Öldürmek istiyorsan arkamı döneyim de öldür dedim. Kelimelerin kifayetsiz kaldığını görünce ‘Çok kötü bir son hazırlıyorlar. Rabb'im milletime yardımcı olsun’ diye dua ettim. Komutana ‘Siz yenileceksiniz’ dedim. Arkamı döndüm ve ilerledim. Arkamdan kurşunlar geçiyordu ama hiçbiri isabet etmedi. Siz Allah’a teslim olduğunuzda Allah sizi korur. Kardeşlerim hiç geri dönmediler. Ya yaralandılar ya şehit oldular.'

15 Temmuz gecesi yapılan saldırıda eşi şehit düşen, kendisi de gazi olan Vahide Şefkatlioğlu, 'Her taraf kıpkırmızı bayraklarla doluydu. Ağlıyorduk. Bir taraftan da ateş ediyorlardı. Tank üzerimden geçti. Acı hissetmedim, sadece ayaklarımda bir sıcaklık hissettim. ‘Kurtarın ablayı’ diyenleri duydum. Benim hafızam yerindeydi. Beni hastaneye götürdüler. Yoğun bakımda kaldım. Bacağımı keseceklerini söylediler. Ben kendimi sakat olarak görmüyorum. Yeter ki beynimiz sakat olmasın. Bu vatan için değil bir kere 100 kez ölürüm.' diye konuştu.

15 Temmuz Şehit ve Gazileri Derneği adına konuşan Musa İlhan, 15 Temmuz’a en güzel cevabın 16 Nisan’da verilmesi gerektiğini söyledi.

İlhan, '15 Temmuz akşamı, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin Afet Koordinasyon Merkezi önünde saldırıya uğradık. Allah o günleri bir daha yaşatmasın. İnanın hepsi çok özel insanlar. ‘Neden şehit olamadım’ duygusunu yaşıyoruz, üzüntüsünü yaşıyoruz. 15 Temmuz’un bir daha yaşanmaması için güçlü bir evet çıkacaktır, herkes evet diyecektir. Yenikapı’da bunun provasını yaptık. Afyon’dan bir şüphemiz yok.' ifadelerini kullandı.

15 Temmuz gazilerinden Abdullah Çay, yılgınlığa ve yorgunluğa düşmeden mücadeleye devam edilmesi gerektiğini vurguladı.

40-50 gün civarında hastanede yattığını kaydeden Çay, 'Şunu izah etmek istiyorum. Bunlar varlar ve olacaklar. Biz de dik duracağız. Sayın Başkomutan’ın dediği Hakk’ın karşısında kimse duramaz. Muvaffak olamadılar, olamayacaklar.' dedi.

Gazi Üzeyir Civan da “15 Temmuz, kontrollü darbeydi” söylemini eleştirdi. Civan, “15 Temmuz’un senaryo, kontrollü darbe olduğunu söyleyen kişiler var. Bu nasıl tiyatro? Ben kolumu kaybettim. Bacılarımız eşlerini kaybetti. 250 fidan toprağa şehit olarak girdi. Bu vatan için… Tek tasamız vatandı, bayraktı, milletti. Biz yüzümüzün akıyla hesabımızı verdik o gece. Ama bazıları hesabı veremediler. Yazıktır, günahtır. Senaryoya o kadar meraklıysanız, Gezi’de oynanan oyunlara bakınız.” diye konuştu.

15 Temmuz gazilerinden Muhammet Bostancı da Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ndeki askerlerle mücadelesini anlattı.

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nü kısa sürede trafiğe açtıklarını belirten Bostancı, şunları söyledi:

'O gün haberleri açtım, bir terslik olduğunu düşündüm. Daha Sayın Cumhurbaşkanımız çağrı yapmadan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne gittim. Askerlerin tankları dizdiğini gördüm. Derhal tankların önündeki askerlerin yanına gittim. Rütbelilere 'Bu devirde darbe mi olur. Hepiniz yargılanacaksınız' demeye çalıştım. Beni dinleyecek durumda değillerdi. Onlar vatana ihanet noktasında gözlerini karartmışlardı. Bunların bir şey anlamayacağını fark ettikten sonra arkadan bizim gibi insanların geldiğini gördüm. Onların arasına karıştım ve tekrar üniforma giyen hainlere karşı yürümeye başladım. 20 metre kala önce havaya ateş ettiler, sonra 15 metre kala bize karşı ateş açtılar. Ben o anda vuruldum. İlk ateşten sonra onlara korku geldiğini gördüm. Bize de cesaret geldi. Elimizde Türk bayrağı ile onlara doğru yürüyorduk. Bize ateş ettiklerinde maskeleri düşmüş oldu. Paniğe düştüler. O sırada 5-10 metrelik mesafe de kapandı. Arkadan gelen vatandaşlar da gelince hemen onların rütbelerini söktük, üniformaları çıkardık ve kontrol noktasına teslim ettik. 1,5 saat civarında köprüyü trafiğe açmış olduk.'

Etkinliğe, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya, AK Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven, Afyonkarahisar Belediye Başkan Yardımcıları Ayfer Örten ve Sabri Demirkapu, İl Milli Eğitim Müdürü Metin Yalçın, Afyonkarahisar Baro Başkanı Turgay Şahin, Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Afyonkarahisar Şube Başkanı İsmail Kumartaşlı ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Kaynak: AA