MHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Açıklaması
'Ortaya çıkacak irade ne olursa olsun başımızın tacıdır, saygıyla karşılayacağız, 'evet' diyenler ne kadar makbul ise 'hayır' diyenleri de aynı ölçüde değerlendiriyoruz' 'Yine birileri bir fırsatı ele geçirmiş gibi beklenti içerisinde. Dolayısıyla bu fırsatı bunlara vermemek açısından da demokrasinin herhangi bir kazaya uğramasına fırsat tanımamak açısından da bu değişikliğin gerekli olduğuna inanıyoruz'
MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, 16 Nisan'da gerçekleşecek anayasa değişikliği referandumuna ilişkin, 'Ortaya çıkacak irade ne olursa olsun başımızın tacıdır, saygıyla karşılayacağız, 'evet' diyenler ne kadar makbul ise 'hayır' diyenleri de aynı ölçüde değerlendiriyoruz.' dedi.
Öztürk, Hatay Gazeteciler Cemiyetinde (HGC) yaptığı basın açıklamasında, Türkiye'nin 15 Temmuz'dan itibaren yoğun bir hadiseler yumağı içinde olduğunu bildirdi.
Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz öncesine göre her şeyin anlam ve beklentiler itibariyle değiştiğini belirten Öztürk, millet ve devlet bekası noktasında aleyhte düşünen mihrapların beklediği anların oluşmaması noktasında çok daha dikkatli olunması gerektiğini ifade etti.
Öztürk, anayasa değişikliğinin millet yararına olacağı inancıyla vatandaşlara anlatmak için yollara düştüklerini aktararak, vatandaşları bilgilendirmek istediklerini ancak bu noktada halkı 'hayır' ve 'evet' cephesine bölmenin de hiçbir yarar getirmeyeceği inancıyla hareket ettiklerini vurguladı.
Sürecin demokratik bir usul olduğuna işaret eden Öztürk, şöyle devam etti:
'Ortaya çıkacak irade ne olursa olsun başımızın tacıdır, saygıyla karşılayacağız, 'evet' diyenler ne kadar makbul ise 'hayır' diyenleri de aynı ölçüde değerlendiriyoruz. Bu bir seçim değildir, sadece bir referandumdur. Demokrasinin enstrümanlarındandır, bunları da yaşaya yaşaya eksikliklerini tamamlayıp fazlalarını bırakıp yolumuza devam edeceğiz. Teşkilatlarımızla toplantı yapacağız. Arkadaşlarımıza neden bu değişikliğin gerekli olduğunu anlatacağız. Bu mücadeleyi sürdürürken birlik ve beraberliğimize halel getirecek üslupladan söylemlerden tavır ve davranışlardan kaçınılmasını istiyoruz. Hatta ve hatta bu referandumu bir fırsata çevirerek farklı düşüncelere sahip olsak bile sonuçta bir arada yaşamanın yollarını da beraberinde bulmak mecburiyetindeyiz.'
- 'Değişikliğin gerekli olduğuna inanıyoruz'
Bir gazetecinin neden 'evet' denilmesi gerektiği konusunda açıklama istemesi üzerine Öztürk, şu cevabı verdi:
'Geçmişe baktığımız vakit biz bu tıkanıklıkların nelere mal olduğunu yaşayarak geliyoruz. 80 öncesi bir meclis başkanlığı tıkanıklığı var idi çok şükür orada Milliyetçi Hareket Partisinin sayısı, meclis tıkanıklığın açabilecek durumdaydı. O tıkanıklığı açtık. Ama cumhurbaşkanlığı seçimine geldiği vakit bizim sayımız o tıkanıklığı açmaya kifayet etmiyordu, Cumhurbaşkanlığı tıkanıklığı da 12 Eylül'ü getirdi. Şimdi geldiğimiz noktada bir fiili durum var, anayasa çiğneniyor. Yine birileri bir fırsatı ele geçirmiş gibi beklenti içerisinde. Dolayısıyla bu fırsatı bunlara vermemek açısından da demokrasinin herhangi bir kazaya uğramasına fırsat tanımamak açısından da bu değişikliğin gerekli olduğuna inanıyoruz. Bir sistem tıkanıklığı ortadan kalkmalı, daha çabuk daha seri hareket etmek mecburiyetinde kaldığımız bir geçiş dönemindeyiz. Bunu sağlayabilecek bir değişiklik olduğu için böyle bir yola tevessül ettik.'
Öztürk, daha sonra Antakya Kültür Merkezinde basına kapalı gerçekleşen bilgilendirme toplantısına katıldı.
Kaynak: AA
Öztürk, Hatay Gazeteciler Cemiyetinde (HGC) yaptığı basın açıklamasında, Türkiye'nin 15 Temmuz'dan itibaren yoğun bir hadiseler yumağı içinde olduğunu bildirdi.
Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz öncesine göre her şeyin anlam ve beklentiler itibariyle değiştiğini belirten Öztürk, millet ve devlet bekası noktasında aleyhte düşünen mihrapların beklediği anların oluşmaması noktasında çok daha dikkatli olunması gerektiğini ifade etti.
Öztürk, anayasa değişikliğinin millet yararına olacağı inancıyla vatandaşlara anlatmak için yollara düştüklerini aktararak, vatandaşları bilgilendirmek istediklerini ancak bu noktada halkı 'hayır' ve 'evet' cephesine bölmenin de hiçbir yarar getirmeyeceği inancıyla hareket ettiklerini vurguladı.
Sürecin demokratik bir usul olduğuna işaret eden Öztürk, şöyle devam etti:
'Ortaya çıkacak irade ne olursa olsun başımızın tacıdır, saygıyla karşılayacağız, 'evet' diyenler ne kadar makbul ise 'hayır' diyenleri de aynı ölçüde değerlendiriyoruz. Bu bir seçim değildir, sadece bir referandumdur. Demokrasinin enstrümanlarındandır, bunları da yaşaya yaşaya eksikliklerini tamamlayıp fazlalarını bırakıp yolumuza devam edeceğiz. Teşkilatlarımızla toplantı yapacağız. Arkadaşlarımıza neden bu değişikliğin gerekli olduğunu anlatacağız. Bu mücadeleyi sürdürürken birlik ve beraberliğimize halel getirecek üslupladan söylemlerden tavır ve davranışlardan kaçınılmasını istiyoruz. Hatta ve hatta bu referandumu bir fırsata çevirerek farklı düşüncelere sahip olsak bile sonuçta bir arada yaşamanın yollarını da beraberinde bulmak mecburiyetindeyiz.'
- 'Değişikliğin gerekli olduğuna inanıyoruz'
Bir gazetecinin neden 'evet' denilmesi gerektiği konusunda açıklama istemesi üzerine Öztürk, şu cevabı verdi:
'Geçmişe baktığımız vakit biz bu tıkanıklıkların nelere mal olduğunu yaşayarak geliyoruz. 80 öncesi bir meclis başkanlığı tıkanıklığı var idi çok şükür orada Milliyetçi Hareket Partisinin sayısı, meclis tıkanıklığın açabilecek durumdaydı. O tıkanıklığı açtık. Ama cumhurbaşkanlığı seçimine geldiği vakit bizim sayımız o tıkanıklığı açmaya kifayet etmiyordu, Cumhurbaşkanlığı tıkanıklığı da 12 Eylül'ü getirdi. Şimdi geldiğimiz noktada bir fiili durum var, anayasa çiğneniyor. Yine birileri bir fırsatı ele geçirmiş gibi beklenti içerisinde. Dolayısıyla bu fırsatı bunlara vermemek açısından da demokrasinin herhangi bir kazaya uğramasına fırsat tanımamak açısından da bu değişikliğin gerekli olduğuna inanıyoruz. Bir sistem tıkanıklığı ortadan kalkmalı, daha çabuk daha seri hareket etmek mecburiyetinde kaldığımız bir geçiş dönemindeyiz. Bunu sağlayabilecek bir değişiklik olduğu için böyle bir yola tevessül ettik.'
Öztürk, daha sonra Antakya Kültür Merkezinde basına kapalı gerçekleşen bilgilendirme toplantısına katıldı.