Gaziantep'te 'Yeni Anayasa Ve Başkanlık' Paneli
AK Parti Genel Sekreteri Gül: '(Anayasa değişikliği referandumu) Bu bir Türkiye meselesidir. 15 Temmuz'da milletimizin siyasete vermiş olduğu bir ödevin de yerine getirilmesidir'
AK Parti Genel Sekreteri Abdulhamit Gül, anayasa değişikliği referandumuyla ilgili, 'Bu bir Türkiye meselesidir. 15 Temmuz'da milletimizin siyasete vermiş olduğu bir ödevin de yerine getirilmesidir.' dedi.
Gül, Cihannüma Dayanışma ve İşbirliği Platformu Derneğince MÜSİAD Gaziantep Şubesinde düzenlenen, 'Yeni Anayasa ve Başkanlık' panelinde, Türkiye'de sistem sorununun yeni bir mesele olmadığını, 1950'den itibaren yaşanan tüm süreçlerde bir hükümet sisteminin daima tartışıldığını söyledi.
1921'den itibaren yapılan tüm anayasalara dikkati çeken Gül, 1961 ve 1982 anayasalarının Türkiye'ye vesayetçi bir parlamenter sistem getirdiğini ifade etti.
Türkiye'de uygulanan bu sistemin dünyada hiçbir yerde örneği bulunmadığını anlatan Gül, 'Bu sistem Kenan Evren'in bedenine göre dikilen bir elbisedir. 1961'de de darbecilerin bedenine göre dikilen bir elbisedir. Bu elbise öyle bir dikildi ki bu sistemden Menderesler çıkmasın, bu sistemden Turgut Özallar çıkmasın, bu sistemden Erbakanlar çıkmasın, bu sistemden Tayyip Erdoğanlar çıkmasın. Bu sistemden Menderes'i idam eden bir zihniyet çıksın. Bu sistemden 27 Nisan muhtırasını verenler çıksın. Bu sistemden Erbakan'ı başbakanlıktan indiren sistem çıksın. Bu sistemden dönemin başbakanına anayasa kitapçığı fırlatan, millete kapalı, vesayete açık modeller çıksın.' diye konuştu.
'Mevcut sistem millete göre dikilen bir elbise değildir.' diyen Gül, cumhurbaşkanı hükümet sisteminin 80 milyon milletin bedenine göre dikilen bir elbise olduğunu vurguladı.
AK Parti Genel Sekreteri Gül, cumhurbaşkanlığı sisteminin özünde milletin istikrarı olduğunu söyledi. Gül, '367 icadı'nın CHP'nin ürünü olduğunu vurgulayarak, buna karşılık 2007 yılında milletin yüzde 70 destekle 'cumhurbaşkanını ben seçeceğim' diye karar verdiğini dile getirdi.
- 'Yürütmede çift başlılık ortadan kalksın diyoruz'
CHP ve HDP'nin 'tekrar eskiye dönelim, cumhurbaşkanını parlamento seçsin' dediğini ifade eden Gül, şöyle devam etti:
'Millet cumhurbaşkanı seçemez, anlamaz bu işlerden' diyor. Çünkü millet seçerse Recep Tayyip Erdoğan gibiler seçilecek, millet seçerse Menderes gibiler, Özal gibi, Erbakan gibi bu milletin içinden çıkanlar seçilecek, ama parlamento olursa 10 tane oradan vekil ayarlarım, 20 tane oradan vekil tehdit ederim, oradan şantaj, oradan montaj, oradan bilmem ne işleriyle siyaseti kasetle dizayn eden, genel başkanlar değiştiren, bu gibi algı operasyonlarıyla siyaseti o operasyonlara çeken bir anlayış var. CHP ve HDP diyor ki 'halk seçmesin.' Biz de diyoruz ki 'halk seçmeli. Yetmez. Yürütmede çift başlılık da ortadan kalksın. Yürütmeyi halk oluştursun.'
- 'Kişisel bir mesele değil'
Bu meseleyi asla kişisel bir mesele olarak değerlendirmemek gerektiğini dile getiren Gül, 'Bu bir Türkiye meselesidir. 15 Temmuz'da milletimizin siyasete vermiş olduğu bir ödevin de yerine getirilmesidir.' ifadesini kullandı.
Referandum teklifinde asla cumhurbaşkanının Meclis'i fesih yetkisi bulunmadığına işaret eden Gül, şunları kaydetti:
'Türkiye'de başkanlık sistemine yönelik hep eleştiriler 'kriz olursa ne olacak' şeklindeydi. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde krizi ortadan kaldırıyoruz. Cumhurbaşkanının da Meclis'in de seçimleri öne alma imkanı var. Peki alırsa ne oluyor? Kendisinin de milletin önüne gitmesine bir şekilde imkan getiriyor. Cumhurbaşkanı 2 defadan fazla seçilemiyor. 3'üncü kez seçim kararı almasına izin yok. Sadece Meclis, bir defa daha seçim yenileme kararı alırsa, milletin seçtiği birisi diskalifiye edilmesin diye burada ince bir durum söz konusu.'
Kaynak: AA
Gül, Cihannüma Dayanışma ve İşbirliği Platformu Derneğince MÜSİAD Gaziantep Şubesinde düzenlenen, 'Yeni Anayasa ve Başkanlık' panelinde, Türkiye'de sistem sorununun yeni bir mesele olmadığını, 1950'den itibaren yaşanan tüm süreçlerde bir hükümet sisteminin daima tartışıldığını söyledi.
1921'den itibaren yapılan tüm anayasalara dikkati çeken Gül, 1961 ve 1982 anayasalarının Türkiye'ye vesayetçi bir parlamenter sistem getirdiğini ifade etti.
Türkiye'de uygulanan bu sistemin dünyada hiçbir yerde örneği bulunmadığını anlatan Gül, 'Bu sistem Kenan Evren'in bedenine göre dikilen bir elbisedir. 1961'de de darbecilerin bedenine göre dikilen bir elbisedir. Bu elbise öyle bir dikildi ki bu sistemden Menderesler çıkmasın, bu sistemden Turgut Özallar çıkmasın, bu sistemden Erbakanlar çıkmasın, bu sistemden Tayyip Erdoğanlar çıkmasın. Bu sistemden Menderes'i idam eden bir zihniyet çıksın. Bu sistemden 27 Nisan muhtırasını verenler çıksın. Bu sistemden Erbakan'ı başbakanlıktan indiren sistem çıksın. Bu sistemden dönemin başbakanına anayasa kitapçığı fırlatan, millete kapalı, vesayete açık modeller çıksın.' diye konuştu.
'Mevcut sistem millete göre dikilen bir elbise değildir.' diyen Gül, cumhurbaşkanı hükümet sisteminin 80 milyon milletin bedenine göre dikilen bir elbise olduğunu vurguladı.
AK Parti Genel Sekreteri Gül, cumhurbaşkanlığı sisteminin özünde milletin istikrarı olduğunu söyledi. Gül, '367 icadı'nın CHP'nin ürünü olduğunu vurgulayarak, buna karşılık 2007 yılında milletin yüzde 70 destekle 'cumhurbaşkanını ben seçeceğim' diye karar verdiğini dile getirdi.
- 'Yürütmede çift başlılık ortadan kalksın diyoruz'
CHP ve HDP'nin 'tekrar eskiye dönelim, cumhurbaşkanını parlamento seçsin' dediğini ifade eden Gül, şöyle devam etti:
'Millet cumhurbaşkanı seçemez, anlamaz bu işlerden' diyor. Çünkü millet seçerse Recep Tayyip Erdoğan gibiler seçilecek, millet seçerse Menderes gibiler, Özal gibi, Erbakan gibi bu milletin içinden çıkanlar seçilecek, ama parlamento olursa 10 tane oradan vekil ayarlarım, 20 tane oradan vekil tehdit ederim, oradan şantaj, oradan montaj, oradan bilmem ne işleriyle siyaseti kasetle dizayn eden, genel başkanlar değiştiren, bu gibi algı operasyonlarıyla siyaseti o operasyonlara çeken bir anlayış var. CHP ve HDP diyor ki 'halk seçmesin.' Biz de diyoruz ki 'halk seçmeli. Yetmez. Yürütmede çift başlılık da ortadan kalksın. Yürütmeyi halk oluştursun.'
- 'Kişisel bir mesele değil'
Bu meseleyi asla kişisel bir mesele olarak değerlendirmemek gerektiğini dile getiren Gül, 'Bu bir Türkiye meselesidir. 15 Temmuz'da milletimizin siyasete vermiş olduğu bir ödevin de yerine getirilmesidir.' ifadesini kullandı.
Referandum teklifinde asla cumhurbaşkanının Meclis'i fesih yetkisi bulunmadığına işaret eden Gül, şunları kaydetti:
'Türkiye'de başkanlık sistemine yönelik hep eleştiriler 'kriz olursa ne olacak' şeklindeydi. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde krizi ortadan kaldırıyoruz. Cumhurbaşkanının da Meclis'in de seçimleri öne alma imkanı var. Peki alırsa ne oluyor? Kendisinin de milletin önüne gitmesine bir şekilde imkan getiriyor. Cumhurbaşkanı 2 defadan fazla seçilemiyor. 3'üncü kez seçim kararı almasına izin yok. Sadece Meclis, bir defa daha seçim yenileme kararı alırsa, milletin seçtiği birisi diskalifiye edilmesin diye burada ince bir durum söz konusu.'