Açtığı Kafeyle 'Müslüm Baba'nın Anısını Yaşatıyor
Başkentte üniversite öğrencisi Serhat Çolak, arabesk müziğe ilgisinden dolayı Ankara Kalesi'nde açtığı kafeye Müslüm Gürses'in seslendirdiği şarkılardan 'Hangimiz Sevmedik' adını verdi İsmiyle yoldan geçenlerin dikkatini çeken kafe, dış duvarında Gürses'in fotoğrafı ve şarkı sözlerini, içerisinde de nostaljik ögeleri barındırıyor Çolak: 'Kafede en çok vurgulanan şey samimiyet. 'Milyonlar harcanmış mekanlarda buradaki samimiyeti, sıcaklığı bulamıyoruz' diyorlar'
SEFA ŞAHİN - Başkentte üniversite öğrencisi Serhat Çolak, arabesk müziğe ilgisinden dolayı Ankara Kalesi'nde açtığı kafeye Müslüm Gürses'in seslendirdiği "Hangimiz Sevmedik" şarkısının ismini verdi.
Gazi Üniversitesi Çalışma Ekonomisi Bölümü son sınıf öğrencisi 27 yaşındaki Çolak, "arabesk" sevgisinden yola çıkarak, Ankara Kalesi'ndeki tarihi Atpazarı Sokağı'nda açtığı kafeye, hayranlarınca "Müslüm Baba" olarak adlandırılan ve 2013'te hayata veda eden Müslüm Gürses'in şarkılarından "Hangimiz Sevmedik" adını verdi. Adanalı genç girişimcinin kafesinde, nostaljik ögelere yer verilerek yapılan kurgu, müşterilerin de ilgisini çekiyor.
Adana doğumlu Çolak, AA muhabirine, ailesinde arabesk müzik dinleyenler olduğu için küçük yaşlardan itibaren bu müziğe aşina olduğunu, hemşehrisi Ferdi Tayfur ile 2013'te hayata veda eden Müslüm Gürses'in şarkılarının çoğunu ezbere bildiğini söyledi.
Çolak, 10 yıldır Ankara'da yaşadığını ve arabesk müziği de gittiği her yere götürdüğünü belirterek, "İnsanların 'varoş' diye nitelendirdikleri kenar bir mahallede büyüdüm. Arabesk müziği çok dinlerdik. Ben küçükken Ferdiciydim. Hatta mahallemizde böyle 'Ferdi, Müslüm, Orhan (Gencebay)' kapışmaları olurdu." dedi.
Türk toplumunda, "arabesk müzik dinlendiğinde bunalıma sokar" şeklinde bir ön yargı olduğunu savunan Çolak, "Biz Ferdi Tayfur'u dinlediğimizde mesela çok stresliyizdir, bunalımdayızdır. Bir psikolog gibi, terapi gibi gelir. Ferdi Tayfur bizim için bir psikologdu. Huzur bulurduk, mutlu olurduk Ferdi Tayfur'u dinlerken." diye konuştu.
- "Ankara'nın en renkli mekanı olarak bakıyorlar"
Üniversite öğrencisi olduğunu ancak hayata atılmak ve geçimini sağlamak için bir kafe işletmeyi düşündüğünü ifade eden Çolak, Ankara Kalesi çevresinde yaşadığından dört ay önce burada kafe açtığını aktardı.
Maddiyatın yanı sıra insanların bir arada toplanıp, beraber olacağı bir mekan istediği için kafe açtığını dile getiren Çolak, mekanın ismini nasıl bulduğunu da şöyle anlattı:
"Müslüm Gürses'in 'Hangimiz Sevmedik' şarkısını çok seviyorum. Kaleye de sevgi, aşk, kardeşlik üzerine mesajlarla gelmek istedim. O şarkının bende büyük bir etkisi vardı. Çünkü birini çok sevmiştim. Bu şarkı aslında onunla benim hikayem gibiydi. Hem arabesk sevgisinden hem de geçmişimde yaşadığım bu hikayeden dolayı kafenin ismini 'Hangimiz Sevmedik' koydum."
İş yerinin iç dizaynıyla ilgili kendisiyle beraber çevre esnafın da emek harcadığını belirten Çolak, şöyle devam etti:
"Kafede Ferdi Tayfur'un, Selvi Boylum Al Yazmalım filminin görselinin çizimi var. İnsanlara arabesk üzerine bir şeyleri de göstermek istiyorum. Masaların, yer döşemelerinin yapımı bana ait. Genelde konsept yokluk üzerine. İtfaiye Meydanı'ndan masalar alıp, birleştirip, boyalarını kendim yaptım. Eskitme boyalardan yoktu, su bazlı vardı. Onları pencere kenarlarına vurup, kendi elimle tek tek zımparaladım. Eskitme gibi oldu. Mekanın şu anda yüzde 20'sini tamamladım. İnsanlar geldiğinde o söylediğim eksikliği görmüyor. Her şeyi konsepte dahil görüyorlar."
Kafeyi müşterilerinin "çok samimi" olarak nitelendirdiklerini dile getiren Çolak, "Kafede en çok vurgulanan şey samimiyet. 'Milyonlar harcanmış mekanlarda buradaki samimiyeti, sıcaklığı bulamıyoruz' diyorlar." ifadesini kullandı.
Çolak, kafenin isminin vatandaşların ilgisini çektiğini, dükkanın önünden geçen insanların dönüp kafeye baktığını anlatarak, "Kafede iki kuşumuz var. Onlara isim koymamıştık ama buraya gelenler 'Müslüm' ve 'Orhan' ismini verdiler." dedi.
- "Mizahı mekana taşımaya çalışıyoruz"
Dükkandaki diğer tasarımlara ilişkin bilgi veren Çolak, merdivenin basamaklarında, insanları güldüren mizahi sözler yer aldığını kaydederek, "Mizahı olduğunca mekana taşımaya çalışıyoruz. Merdiven basamağının aralarına insanların sosyal medyada yer alan ve eğlendiği, güldüğü cümleleri taşıdık. İnsanlar bu cümleleri okuyunca çok mutlu oluyor. Kafenin dış duvarına Müslüm Baba'nın resmini çizdik. Duvarda Müslüm Gürses'in şarkılarının sözleri de yazıyor." diye konuştu.
- Müşteriler konsepti farklı buluyor
Kafedeki müşterilerden Ezgi Emirdoğan da dükkanın konseptini farklı bulduğuna dikkati çekerek, "Bir kere dışarıdan isim zaten dikkati çekiyor. İçeri girdiğimizde de sıcak bir ortam var. Kafede çoğu şey el emeği, yazılar, resimler çok hoşumuza gidiyor. Daha önce arabesk müziğe ilgim yoktu. Ama buraya geldikçe burada çalan müzikler çok hoşumuza gitti." dedi.
- Sözleri iki hafta önce vefat eden Tekintüre'ye ait
Müslüm Gürses ile özdeşleşen "Hangimiz Sevmedik" isimli şarkının sözlerini, 15 Aralık'ta tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Ali Tekintüre yazmıştı. Tekintüre, bestesini Ali Osman Erbaşı'nın yaptığı "Hangimiz Sevmedik" in yanı sıra "Baharı Bekleyen Kumrular Gibi", "Tanrım Beni Baştan Yarat", "Dilek Taşı" ve "Sürünüyorum" gibi şarkıların da söz yazarıydı.
Kaynak: AA
Gazi Üniversitesi Çalışma Ekonomisi Bölümü son sınıf öğrencisi 27 yaşındaki Çolak, "arabesk" sevgisinden yola çıkarak, Ankara Kalesi'ndeki tarihi Atpazarı Sokağı'nda açtığı kafeye, hayranlarınca "Müslüm Baba" olarak adlandırılan ve 2013'te hayata veda eden Müslüm Gürses'in şarkılarından "Hangimiz Sevmedik" adını verdi. Adanalı genç girişimcinin kafesinde, nostaljik ögelere yer verilerek yapılan kurgu, müşterilerin de ilgisini çekiyor.
Adana doğumlu Çolak, AA muhabirine, ailesinde arabesk müzik dinleyenler olduğu için küçük yaşlardan itibaren bu müziğe aşina olduğunu, hemşehrisi Ferdi Tayfur ile 2013'te hayata veda eden Müslüm Gürses'in şarkılarının çoğunu ezbere bildiğini söyledi.
Çolak, 10 yıldır Ankara'da yaşadığını ve arabesk müziği de gittiği her yere götürdüğünü belirterek, "İnsanların 'varoş' diye nitelendirdikleri kenar bir mahallede büyüdüm. Arabesk müziği çok dinlerdik. Ben küçükken Ferdiciydim. Hatta mahallemizde böyle 'Ferdi, Müslüm, Orhan (Gencebay)' kapışmaları olurdu." dedi.
Türk toplumunda, "arabesk müzik dinlendiğinde bunalıma sokar" şeklinde bir ön yargı olduğunu savunan Çolak, "Biz Ferdi Tayfur'u dinlediğimizde mesela çok stresliyizdir, bunalımdayızdır. Bir psikolog gibi, terapi gibi gelir. Ferdi Tayfur bizim için bir psikologdu. Huzur bulurduk, mutlu olurduk Ferdi Tayfur'u dinlerken." diye konuştu.
- "Ankara'nın en renkli mekanı olarak bakıyorlar"
Üniversite öğrencisi olduğunu ancak hayata atılmak ve geçimini sağlamak için bir kafe işletmeyi düşündüğünü ifade eden Çolak, Ankara Kalesi çevresinde yaşadığından dört ay önce burada kafe açtığını aktardı.
Maddiyatın yanı sıra insanların bir arada toplanıp, beraber olacağı bir mekan istediği için kafe açtığını dile getiren Çolak, mekanın ismini nasıl bulduğunu da şöyle anlattı:
"Müslüm Gürses'in 'Hangimiz Sevmedik' şarkısını çok seviyorum. Kaleye de sevgi, aşk, kardeşlik üzerine mesajlarla gelmek istedim. O şarkının bende büyük bir etkisi vardı. Çünkü birini çok sevmiştim. Bu şarkı aslında onunla benim hikayem gibiydi. Hem arabesk sevgisinden hem de geçmişimde yaşadığım bu hikayeden dolayı kafenin ismini 'Hangimiz Sevmedik' koydum."
İş yerinin iç dizaynıyla ilgili kendisiyle beraber çevre esnafın da emek harcadığını belirten Çolak, şöyle devam etti:
"Kafede Ferdi Tayfur'un, Selvi Boylum Al Yazmalım filminin görselinin çizimi var. İnsanlara arabesk üzerine bir şeyleri de göstermek istiyorum. Masaların, yer döşemelerinin yapımı bana ait. Genelde konsept yokluk üzerine. İtfaiye Meydanı'ndan masalar alıp, birleştirip, boyalarını kendim yaptım. Eskitme boyalardan yoktu, su bazlı vardı. Onları pencere kenarlarına vurup, kendi elimle tek tek zımparaladım. Eskitme gibi oldu. Mekanın şu anda yüzde 20'sini tamamladım. İnsanlar geldiğinde o söylediğim eksikliği görmüyor. Her şeyi konsepte dahil görüyorlar."
Kafeyi müşterilerinin "çok samimi" olarak nitelendirdiklerini dile getiren Çolak, "Kafede en çok vurgulanan şey samimiyet. 'Milyonlar harcanmış mekanlarda buradaki samimiyeti, sıcaklığı bulamıyoruz' diyorlar." ifadesini kullandı.
Çolak, kafenin isminin vatandaşların ilgisini çektiğini, dükkanın önünden geçen insanların dönüp kafeye baktığını anlatarak, "Kafede iki kuşumuz var. Onlara isim koymamıştık ama buraya gelenler 'Müslüm' ve 'Orhan' ismini verdiler." dedi.
- "Mizahı mekana taşımaya çalışıyoruz"
Dükkandaki diğer tasarımlara ilişkin bilgi veren Çolak, merdivenin basamaklarında, insanları güldüren mizahi sözler yer aldığını kaydederek, "Mizahı olduğunca mekana taşımaya çalışıyoruz. Merdiven basamağının aralarına insanların sosyal medyada yer alan ve eğlendiği, güldüğü cümleleri taşıdık. İnsanlar bu cümleleri okuyunca çok mutlu oluyor. Kafenin dış duvarına Müslüm Baba'nın resmini çizdik. Duvarda Müslüm Gürses'in şarkılarının sözleri de yazıyor." diye konuştu.
- Müşteriler konsepti farklı buluyor
Kafedeki müşterilerden Ezgi Emirdoğan da dükkanın konseptini farklı bulduğuna dikkati çekerek, "Bir kere dışarıdan isim zaten dikkati çekiyor. İçeri girdiğimizde de sıcak bir ortam var. Kafede çoğu şey el emeği, yazılar, resimler çok hoşumuza gidiyor. Daha önce arabesk müziğe ilgim yoktu. Ama buraya geldikçe burada çalan müzikler çok hoşumuza gitti." dedi.
- Sözleri iki hafta önce vefat eden Tekintüre'ye ait
Müslüm Gürses ile özdeşleşen "Hangimiz Sevmedik" isimli şarkının sözlerini, 15 Aralık'ta tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Ali Tekintüre yazmıştı. Tekintüre, bestesini Ali Osman Erbaşı'nın yaptığı "Hangimiz Sevmedik" in yanı sıra "Baharı Bekleyen Kumrular Gibi", "Tanrım Beni Baştan Yarat", "Dilek Taşı" ve "Sürünüyorum" gibi şarkıların da söz yazarıydı.