TZOB'dan 'Yabani Meyve' Çağrısı
TZOB Genel Başkanı Bayraktar: 'Ülkemiz açısından önemli bir potansiyel barındıran kuşburnu, alıç gibi meyvelerden azami ölçüde yararlanmalı, hatta kültürel tarıma geçmeliyiz'.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Ülkemiz açısından önemli bir potansiyel barındıran kuşburnu, alıç gibi meyvelerden azami ölçüde yararlanmalı, hatta kültürel tarıma geçmeliyiz." ifadesini kullandı.
Bayraktar, yazılı açıklamasında, Anadolu'nun yabani meyvelerinin toplanmayı beklediğini, tüm dünyada şifa unsuru olarak görülen bu tür ürünlere olağanüstü talep olduğunu belirtti.
Kuşburnu ve alıcın antioksidan kaynağı olduğunu, aktarlarda kurutulmuş kuşburnunun 20 liradan, alıcın da hasat zamanı 15 liradan satıldığını hatırlatan Bayraktar, "Oldukça şifalı bir bitki olan kuşburnu, antioksidan özelliğinin yanı sıra C vitamini yönünden de zengin bir meyvedir. Bugün ülkemizin değişik yörelerinde kurutulmuş kuşburnu işleyen tesisler, bölgelerinde doğal şekilde yetişen kuşburnu meyvelerini kullanıp hem yöre insanına hem de ekonomiye katkı sağlamaktadır. Sadece toplayıp değerlendirmemiz gerekirken, 2016 yılında 85 ton kuşburnu ithal etmemizin mantıklı bir açıklaması yoktur." değerlendirmesinde bulundu.
Alıç bitkisinin de dünyada en çok Kuzey Amerika, Avrupa ve Asya'da bulunduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:
"Ülkemiz, alıç bitkisinin önemli gen merkezlerinden biridir. Dünya üzerinde yetişen 200'den fazla alıç çeşidinin 21'inin gen kaynağı Türkiye'dir. Antioksidan olarak zengin bir meyvedir. Alıç meyvesinin en önemli özelliklerinden birisi de oldukça yüksek miktarlarda mineral madde içermesidir. Alıcın meyve ve çiçeklerinde antioksidan özellikteki flavonoidler, saponin, organik asitler, eter yağı ve şekerler başta olmak üzere insan sağlığı bakımından faydalı birçok madde bulunmaktadır."
Anadolu'nun olağanüstü bir yabani meyve cenneti olduğunu vurgulayan Bayraktar, kuşburnu ve alıç dışında ahlat, karamuk, iğde, yabani erik, yabani elma, yabani kiraz, keçiboynuzu, böğürtlen, karayemiş, karahurma gibi çok sayıda yabani meyvenin de bu topraklarda bulunduğunu ifade etti.
Kaynak: AA
Bayraktar, yazılı açıklamasında, Anadolu'nun yabani meyvelerinin toplanmayı beklediğini, tüm dünyada şifa unsuru olarak görülen bu tür ürünlere olağanüstü talep olduğunu belirtti.
Kuşburnu ve alıcın antioksidan kaynağı olduğunu, aktarlarda kurutulmuş kuşburnunun 20 liradan, alıcın da hasat zamanı 15 liradan satıldığını hatırlatan Bayraktar, "Oldukça şifalı bir bitki olan kuşburnu, antioksidan özelliğinin yanı sıra C vitamini yönünden de zengin bir meyvedir. Bugün ülkemizin değişik yörelerinde kurutulmuş kuşburnu işleyen tesisler, bölgelerinde doğal şekilde yetişen kuşburnu meyvelerini kullanıp hem yöre insanına hem de ekonomiye katkı sağlamaktadır. Sadece toplayıp değerlendirmemiz gerekirken, 2016 yılında 85 ton kuşburnu ithal etmemizin mantıklı bir açıklaması yoktur." değerlendirmesinde bulundu.
Alıç bitkisinin de dünyada en çok Kuzey Amerika, Avrupa ve Asya'da bulunduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:
"Ülkemiz, alıç bitkisinin önemli gen merkezlerinden biridir. Dünya üzerinde yetişen 200'den fazla alıç çeşidinin 21'inin gen kaynağı Türkiye'dir. Antioksidan olarak zengin bir meyvedir. Alıç meyvesinin en önemli özelliklerinden birisi de oldukça yüksek miktarlarda mineral madde içermesidir. Alıcın meyve ve çiçeklerinde antioksidan özellikteki flavonoidler, saponin, organik asitler, eter yağı ve şekerler başta olmak üzere insan sağlığı bakımından faydalı birçok madde bulunmaktadır."
Anadolu'nun olağanüstü bir yabani meyve cenneti olduğunu vurgulayan Bayraktar, kuşburnu ve alıç dışında ahlat, karamuk, iğde, yabani erik, yabani elma, yabani kiraz, keçiboynuzu, böğürtlen, karayemiş, karahurma gibi çok sayıda yabani meyvenin de bu topraklarda bulunduğunu ifade etti.