'Ölüme Sürgün Açıklaması Arakan Ölüyor BM Nerede' Programı
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Kaya: 'Zulüm ve baskılara seyirci kalarak, masum kadınların, çocukların çektiği acıyı sadece seyrederek kimse medeniyet iddiasında bulunmasın. Eğer bir medeniyet iddiamız varsa bunun temeli insani değerleri korumada gösterdiğimiz gayrettir. Masumların gözyaşını dindirmek için verdiğimiz emektir, çabadır. Bunun temeli elbette Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan gibi 'Dünya beşten büyüktür.' diyebilmektir' 'Dünya maalesef bu zulme kör, sağır, dilsiz kalsa da şu ana kadar, Türkiye oradaki mazlumlara elini uzatmaya devam edecek'
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, zulüm ve baskılara seyirci kalarak, masum kadınların, çocukların çektiği acıyı sadece seyrederek kimsenin medeniyet iddiasında bulunmaması gerektiğini belirterek, "Eğer bir medeniyet iddiamız varsa bunun temeli insani değerleri korumada gösterdiğimiz gayrettir. Masumların gözyaşını dindirmek için verdiğimiz emektir, çabadır. Bunun temeli elbette Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan gibi 'Dünya beşten büyüktür.' diyebilmektir." dedi.
Kaya, Arakanlı Müslümanların durumuna dikkati çekmek amacıyla Hazar Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği'nin çağrısıyla düzenlenen "Ölüme Sürgün: Arakan Ölüyor BM Nerede" başlıklı programda, kadın sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi.
Etkinlikte konuşan Kaya, Arakan'ın herkesin ortak derdi olduğunu belirterek, Türkiye'nin bu konuda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde gerçekleştirdiği diplomatik temaslara ilişkin bilgi verdi.
Bakan Kaya, Türkiye olarak bu yarayı sarmak için adeta seferber olunduğunu aktararak, Bangladeş'e gerçekleştirilen ziyarette, Arakanlı Müslümanların yaşadığı mülteci kampına gittiklerini belirtti.
Bakan Kaya, "Öncelikle şunu buradan ifade etmek istiyorum. Dünyanın hiçbir yerinde, bir ülkenin Cumhurbaşkanı'nın eşi, bu kadar zorlu, meşakkatli bir yolculuğu göze alarak saatlerce giderek, bir mülteci sığınma kampını sanırım ziyaret etmedi. Bu Türk halkının duyarlılığı, bu Cumhurbaşkanımızın, Emine Erdoğan'ın duyarlılığı." diye konuştu.
Orada kelimelerle ifade etmenin çok zor olduğu bir görüntüyle karşılaştıklarını dile getiren Kaya, "Çok büyük dram yaşanmış orada. Bunları anlatırken üçüncü kişiler üzerinden ifade ettiler. Çünkü bir kadının, bir topluluk önünde tecavüze uğradığını anlatması çok çok zor bir olay. Oradaki kadınlar maalesef tecavüze uğrayıp o dramdan kaçışlarını üçüncü kişiler üzerinden anlattılar. Bir kadın, anne olarak orada yaşananları ben hayatım boyunca unutmayacağım. İnsanlık onuruna yakışmayan o kampın, o mültecilerin durumunu hayatım boyunca unutmayacağım." ifadelerini kullandı.
Artık Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın girişimleri sonucunda Myanmar bölgesine de el uzattığını dile getiren Kaya, Bangladeş'teki Arakanlı Müslümanlara yönelik de yardım çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
Kaya, "Biz orada kadınları, çocukları kucakladık. Onlara yalnız olmadıklarını, herkes sussa da bizim Türkiye olarak asla rıza göstermeyeceğimizi ifade ettik. Türkiye'nin, Türk milletinin dualarını, destekleri Arakanlı kardeşlerimize ilettik. Dünya maalesef bu zulme kör, sağır, dilsiz kalsa da şu ana kadar, Türkiye oradaki mazlumlara elini uzatmaya devam edecek." diye konuştu.
- "Arakan'da ayaklar altına alınmak istenen insanlık onuru"
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Kaya, Erdoğan'ın Arakan konusunda hem İslam ülkelerine hem de Birleşmiş Milletler'e giderek dünya ülkelerine çağrıda bulunduğunu, Emine Erdoğan'ın da katıldığı oturumda Arakanlı kadın ve çocukların yaşadığı dramı bir kez daha yüksek sesle dile getirdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Zulüm üzerinden siyaset yapanlar, güçlerinin mutlak olduğunu zannedenler er ya da geç yüreklerindeki kin ve nefrete yenilecekler. Tarih boyunca bu böyle oldu, bundan sonra da böyle olacağını göreceğiz. Arakan'da ayaklar altına alınmak istenen gerçekten insanlık onuru. Bizim mücadelemiz oradaki insanlık onurunu dik tutma ve ayağa kaldırma mücadelesi. Bu yüzden sadece Arakan'ın ve Arakanlıların değil, adaletten, hak ve özgürlükten yana olan, hangi inanca sahip olursa olsun insani değerleri savunan aslında her insanın meselesidir bu mesele. Masum ve mazlumları koruyamayan, kadınları, çocukları ve yaşlı insanları kötü muameleye, etnik temizliğe tabi tutanlara karşı her birimizin insan olmaktan gelen bir sorumluluğumuz var. Eğer bugün bu sorumluluk ciddiye alınmıyor ve bu zulmü durdurmak için adım atılmıyorsa bunda tüm dünyanın vebali var. Tarih bu vebalin muhataplarını kara bir lekeyle kaydedecek.Zulüm ve baskılara seyirci kalarak, masum kadınların, çocukların çektiği acıyı sadece seyrederek kimse medeniyet iddiasında bulunmasın. Eğer bir medeniyet iddiamız varsa bunun temeli insani değerleri korumada gösterdiğimiz gayrettir. Masumların gözyaşını dindirmek için verdiğimiz emektir, çabadır. Bunun temeli elbette Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan gibi 'Dünya beşten büyüktür.' diyebilmektir."
Bakan Kaya, dünyanın bunu gördüğü ve idrak ettiği zaman daha yaşanılabilir, daha adil bir yer olacağını, bu feryadı dindirmek için harekete geçilmeyen her saniye daha fazla Arakanlı Müslüman'ın bu dayanılmaz manzaranın içinde sürüklendiğini söyledi.
Bir hususun daha altını çizmek istediğini dile getiren Fatma Betül Sayan Kaya, "Hiç şüphesiz bu yürek parçalayıcı tabloya dur demek bizler için her şeyden önce insani bir vazife ama aynı zamanda İslami bir vazife de. Bizim dinimizde 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir.' Bugün bu emri hatırlama ve hatırlatma vaktidir. Herkesten önce İslam dünyasının, Müslüman kardeşlerimizin maruz kaldığı bu zulme karşı tek ses, tek yürek, tek nefes olması ve imkanlarını Arakanlı kardeşlerimiz için birleştirmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Kaya, Arakanlı Müslümanlara tüm dünyadan yardım gitmesi ve sorunun diplomatik olarak bir an önce çözülmesi gerektiğine dikkati çekerek, bugün vatansız kalmış insanlara yardım eli uzatılacağını söyledi.
Türkiye'nin burada ortaya koyduğu tavrın, daha önce benzer olaylarda yaptığı gibi sorunun insani boyutunu öncelikle uluslararası alana taşımak, çözümü için her türlü çabayı göstermek ve ardından acil insani tedbirler için yardım ulaştırmak olduğunu aktaran Kaya, "Biz dünyanın en zengin ülkesi değiliz ama bugün insani kalkınma yardımlarında kişi başı gelire oranla baktığımızda birinci sıradayız." dedi.
Bakan Kaya, Türkiye'nin yaklaşık 6 yıldır 3,5 milyona yakın Suriyeli sığınmacıya hem kapılarını hem de gönlünü açtığını, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte devletin Suriyeliler için yaptığı harcamaların 30 milyar doların üzerine çıktığını dile getirdi.
Kaya, "Bugün Balkanlardan Afrika'ya kadar tüm dünya mazlumlarına sahip çıkan bir Türkiye var. Veren el olmak her zaman hayırlıdır." diyerek sözlerini tamamladı.
- Twitter kampanyası 21.00-22.00'de
Etkinliğe, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakcı Kan, Başbakan Binali Yıldırım'ın kızı Büşra Köylübay, Kızılay Genel Müdürü İbrahim Altan, AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu, Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek ve Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen de katıldı.
Etkinlik Arakan Müslümanları yarına yapılan açık artırmanın ardından sona erdi. Toplanan yardımlar Türk Kızılayı aracılığıyla Arakanlılara ulaştırılacak.
Öte yandan program kapsamında, Arakan sorununun çözümü için önerilerin sıralandığı ve BM'nin bu kapsamda göreve çağrılacağı e-mail kampanyası yapılacak, "arakanölüyorBMnerede" başlığıyla bugün saat 21.00-22.00 arasında Twitter kampanyası gerçekleştirilecek.
Kaynak: AA
Kaya, Arakanlı Müslümanların durumuna dikkati çekmek amacıyla Hazar Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği'nin çağrısıyla düzenlenen "Ölüme Sürgün: Arakan Ölüyor BM Nerede" başlıklı programda, kadın sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi.
Etkinlikte konuşan Kaya, Arakan'ın herkesin ortak derdi olduğunu belirterek, Türkiye'nin bu konuda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde gerçekleştirdiği diplomatik temaslara ilişkin bilgi verdi.
Bakan Kaya, Türkiye olarak bu yarayı sarmak için adeta seferber olunduğunu aktararak, Bangladeş'e gerçekleştirilen ziyarette, Arakanlı Müslümanların yaşadığı mülteci kampına gittiklerini belirtti.
Bakan Kaya, "Öncelikle şunu buradan ifade etmek istiyorum. Dünyanın hiçbir yerinde, bir ülkenin Cumhurbaşkanı'nın eşi, bu kadar zorlu, meşakkatli bir yolculuğu göze alarak saatlerce giderek, bir mülteci sığınma kampını sanırım ziyaret etmedi. Bu Türk halkının duyarlılığı, bu Cumhurbaşkanımızın, Emine Erdoğan'ın duyarlılığı." diye konuştu.
Orada kelimelerle ifade etmenin çok zor olduğu bir görüntüyle karşılaştıklarını dile getiren Kaya, "Çok büyük dram yaşanmış orada. Bunları anlatırken üçüncü kişiler üzerinden ifade ettiler. Çünkü bir kadının, bir topluluk önünde tecavüze uğradığını anlatması çok çok zor bir olay. Oradaki kadınlar maalesef tecavüze uğrayıp o dramdan kaçışlarını üçüncü kişiler üzerinden anlattılar. Bir kadın, anne olarak orada yaşananları ben hayatım boyunca unutmayacağım. İnsanlık onuruna yakışmayan o kampın, o mültecilerin durumunu hayatım boyunca unutmayacağım." ifadelerini kullandı.
Artık Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın girişimleri sonucunda Myanmar bölgesine de el uzattığını dile getiren Kaya, Bangladeş'teki Arakanlı Müslümanlara yönelik de yardım çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
Kaya, "Biz orada kadınları, çocukları kucakladık. Onlara yalnız olmadıklarını, herkes sussa da bizim Türkiye olarak asla rıza göstermeyeceğimizi ifade ettik. Türkiye'nin, Türk milletinin dualarını, destekleri Arakanlı kardeşlerimize ilettik. Dünya maalesef bu zulme kör, sağır, dilsiz kalsa da şu ana kadar, Türkiye oradaki mazlumlara elini uzatmaya devam edecek." diye konuştu.
- "Arakan'da ayaklar altına alınmak istenen insanlık onuru"
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Kaya, Erdoğan'ın Arakan konusunda hem İslam ülkelerine hem de Birleşmiş Milletler'e giderek dünya ülkelerine çağrıda bulunduğunu, Emine Erdoğan'ın da katıldığı oturumda Arakanlı kadın ve çocukların yaşadığı dramı bir kez daha yüksek sesle dile getirdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Zulüm üzerinden siyaset yapanlar, güçlerinin mutlak olduğunu zannedenler er ya da geç yüreklerindeki kin ve nefrete yenilecekler. Tarih boyunca bu böyle oldu, bundan sonra da böyle olacağını göreceğiz. Arakan'da ayaklar altına alınmak istenen gerçekten insanlık onuru. Bizim mücadelemiz oradaki insanlık onurunu dik tutma ve ayağa kaldırma mücadelesi. Bu yüzden sadece Arakan'ın ve Arakanlıların değil, adaletten, hak ve özgürlükten yana olan, hangi inanca sahip olursa olsun insani değerleri savunan aslında her insanın meselesidir bu mesele. Masum ve mazlumları koruyamayan, kadınları, çocukları ve yaşlı insanları kötü muameleye, etnik temizliğe tabi tutanlara karşı her birimizin insan olmaktan gelen bir sorumluluğumuz var. Eğer bugün bu sorumluluk ciddiye alınmıyor ve bu zulmü durdurmak için adım atılmıyorsa bunda tüm dünyanın vebali var. Tarih bu vebalin muhataplarını kara bir lekeyle kaydedecek.Zulüm ve baskılara seyirci kalarak, masum kadınların, çocukların çektiği acıyı sadece seyrederek kimse medeniyet iddiasında bulunmasın. Eğer bir medeniyet iddiamız varsa bunun temeli insani değerleri korumada gösterdiğimiz gayrettir. Masumların gözyaşını dindirmek için verdiğimiz emektir, çabadır. Bunun temeli elbette Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan gibi 'Dünya beşten büyüktür.' diyebilmektir."
Bakan Kaya, dünyanın bunu gördüğü ve idrak ettiği zaman daha yaşanılabilir, daha adil bir yer olacağını, bu feryadı dindirmek için harekete geçilmeyen her saniye daha fazla Arakanlı Müslüman'ın bu dayanılmaz manzaranın içinde sürüklendiğini söyledi.
Bir hususun daha altını çizmek istediğini dile getiren Fatma Betül Sayan Kaya, "Hiç şüphesiz bu yürek parçalayıcı tabloya dur demek bizler için her şeyden önce insani bir vazife ama aynı zamanda İslami bir vazife de. Bizim dinimizde 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir.' Bugün bu emri hatırlama ve hatırlatma vaktidir. Herkesten önce İslam dünyasının, Müslüman kardeşlerimizin maruz kaldığı bu zulme karşı tek ses, tek yürek, tek nefes olması ve imkanlarını Arakanlı kardeşlerimiz için birleştirmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Kaya, Arakanlı Müslümanlara tüm dünyadan yardım gitmesi ve sorunun diplomatik olarak bir an önce çözülmesi gerektiğine dikkati çekerek, bugün vatansız kalmış insanlara yardım eli uzatılacağını söyledi.
Türkiye'nin burada ortaya koyduğu tavrın, daha önce benzer olaylarda yaptığı gibi sorunun insani boyutunu öncelikle uluslararası alana taşımak, çözümü için her türlü çabayı göstermek ve ardından acil insani tedbirler için yardım ulaştırmak olduğunu aktaran Kaya, "Biz dünyanın en zengin ülkesi değiliz ama bugün insani kalkınma yardımlarında kişi başı gelire oranla baktığımızda birinci sıradayız." dedi.
Bakan Kaya, Türkiye'nin yaklaşık 6 yıldır 3,5 milyona yakın Suriyeli sığınmacıya hem kapılarını hem de gönlünü açtığını, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte devletin Suriyeliler için yaptığı harcamaların 30 milyar doların üzerine çıktığını dile getirdi.
Kaya, "Bugün Balkanlardan Afrika'ya kadar tüm dünya mazlumlarına sahip çıkan bir Türkiye var. Veren el olmak her zaman hayırlıdır." diyerek sözlerini tamamladı.
- Twitter kampanyası 21.00-22.00'de
Etkinliğe, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakcı Kan, Başbakan Binali Yıldırım'ın kızı Büşra Köylübay, Kızılay Genel Müdürü İbrahim Altan, AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu, Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek ve Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen de katıldı.
Etkinlik Arakan Müslümanları yarına yapılan açık artırmanın ardından sona erdi. Toplanan yardımlar Türk Kızılayı aracılığıyla Arakanlılara ulaştırılacak.
Öte yandan program kapsamında, Arakan sorununun çözümü için önerilerin sıralandığı ve BM'nin bu kapsamda göreve çağrılacağı e-mail kampanyası yapılacak, "arakanölüyorBMnerede" başlığıyla bugün saat 21.00-22.00 arasında Twitter kampanyası gerçekleştirilecek.