'Ebru'yu Denize Taşıdı

Yaklaşık yarım asırdır ebru sanatıyla uğraşan, çay ve yalak gibi yerlerde yaptığı denemelerle bu sanatı yenilikler ile buluşturan Osman Şimşek, desenlerini son olarak Marmara Denizi'nin sularında oluşturdu 35 yıl önce deniz üzerindeki ilk denemesinde dalgalar nedeniyle sonuç alamayan Şimşek'in başarılı olduğu ikinci denemesinde büyüleyici güzellikte desenler ortaya çıktı Ebru sanatçısı Şimşek: 'Deniz üzerinde ebruyu klasik bir ebru sanatçının yapması mümkün değil. Bu çalışmayı istersek ilerleyen zamanlarda büyük alanlara da yayabiliriz. Dünyada denizde böyle bir şeyin olmadığını biliyorum'

SÜLEYMAN ÖZAYDIN/SERGEN SEZGİN - Balıkesir'in Manyas ilçesinde kağıdın yanı sıra deri, cam, seramik, tuval ve ahşap üzerine çalışmalar yapan ebru sanatçısı Osman Şimşek, çay ve yalak gibi yerlerdeki denemelerinin ardından deniz üzerinde de desen oluşturmayı başardı.

Öğretmenlikten emekli olan ve 1960'lardan bu yana ebru sanatıyla uğraşan 68 yaşındaki Şimşek, geliştirdiği teknikler ile yaptığı eserlerle adını duyurdu.

Klasik ebrunun dışına çıkan ve sayısız sergi açan Şimşek, daha önce Kocaçay üzerinde ve yalak gibi yerlerde denediği ebru çalışmasını, son olarak Marmara Denizi kıyısına taşıdı.

Şimşek, 'ebru teknesi' olarak kullandığı denizde, büyüleyici güzellikte farklı desenler ortaya çıkardı. Eserlerini sahil kenarında dizen ve kurutan Şimşek, burada kısa sürede oluşturduğu yapıtlarından küçük bir sergi de açtı.

Şimşek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ebru sanatını çok sevdiğini söyledi.

İyi bir eğitim aldığını ve zamanla kendine özgü bir tarz geliştirdiğini dile getiren Şimşek, 1981 yılından itibaren klasik ebrunun dışına çıkarak farklı denemeler yaptığını anlattı.

Bandırma'da öğretmenlik yaparken deniz üzerinde ebru yapmayı 1981'de denediğini ancak rüzgarın oluşturduğu dalgalar sebebiyle istediği sonucu alamadığını vurgulayan Şimşek, sonraki denemesini ancak 35 yıl sonra Marmara Denizi kıyısında yaptığını kaydetti.

Balıkesir'in Erdek ilçesindeki Düzler sahilinde 'ebru teknesi' kuran Şimşek, özel boyalarla yaptığı bu çalışmada başarılı sonuçlar aldığını ifade etti.

Ebruyu 'suya dokunuş' olarak tanımlayan, bu sanatın insana güzel duygular yaşattığını vurgulayan Şimşek, '30 yıldır hiç ara vermeden, hemen hemen her gün ebruyla meşgul oluyorum.' dedi.

Klasik sanatçıların 'Ustalarımızın yolundan ayrılmamalıyız ve onların yaptıklarını tekrarlamalıyız' görüşünü savunduğunu belirten Şimşek, 'Ben bu görüşe katılmıyorum. Yenilikler araştırmaktan ve görmekten hem heyecanlanıyorum hem de başkalarının yaptığını görünce mutlu oluyorum.' diye konuştu.

- 'Deniz üzerinde ebruyu ilk defa ben yaptım'

Şimşek, daha önce başaramadığı denizde ebru çalışmasını, kapsamlı araştırmaları sonrası tekrar denemeye karar verdiğini anlattı.

Denemeleri doğrultusunda belirlediği bir alanda bu çalışmayı çok rahat bir şekilde yapabileceğinin farkına vardığını belirten Şimşek, 'Denemeler sonucunda olumlu sonuçlar aldım. Suyun sakin olduğu zamanlar da istediğim sonuçları daha iyi almaya başladım ve bu çalışmayı giderek ilerlettim.' ifadelerini kullandı.

Rahatlıkla yaptığı bu çalışmanın, bilmeyen bir sanatçı için zor olabileceğine dikkati çeken Şimşek, şunları kaydetti:

'Deniz üzerinde ebruyu klasik bir ebru sanatçının yapması mümkün değil. Solvent bazlı boyalar kullananlar bu işi yapabilir. Sürekli deniz kenarlarında olduğumuz için bu işi sürekli düşünmüştüm. Bu çalışmayı istersek ilerleyen zamanlarda büyük alanlara da yayabiliriz. Dünyada denizde böyle bir şeyin olmadığını biliyorum. Deniz üzerinde ebruyu ilk kez ben yaptım. Ayrıca denizin üzerinde ebru sergisini de ilk defa burada ben açtım. Vatandaşlar, çok çeşitli şekillerde Guinness Rekorlar Kitabı'na başvurabiliyorlar. Başvurun bir maliyeti var ve bunu karşılayacak durumda değilim. Destek bulmam halinde bu konuda bazı çalışmalarımda rekor denemesi yapabilirim.'

Kaynak: AA