Cesedi Hastenede Bulunan Ugandalı Kadının Davası
Fatih'teki evinde ağırladığı Uganda uyruklu Jesca Nankabirwa'yı pencereden atarak öldürdüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan sanık Enver Dursun'un, müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Fatih'teki evinde ağırladığı Uganda uyruklu Jesca Nankabirwa'yı pencereden atarak öldürdüğü iddiasıyla yargılanan sanık Enver Dursun'un, müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki altıncı duruşmaya, tutuklu sanık Dursun katıldı.
Maktul Jesca Nankabirwa'yı temsilen avukatlar Oya Meriç Eyüboğlu, Perihan Meşeli, Selmin Cansu Demir ve Diren Cevahir Şen de duruşmada hazır bulundu. Duruşmayı maktulun arkadaşları olduğu belirtilen Uganda uyruklu bazı kişiler de izledi.
Duruşmada Adli Tıp Kurumundan istenilen raporun mahkemeye ulaştığı tutanağa geçirildi.
Rapora karşı diyeceği sorulan müdahil avukatlardan Oya Meriç Eyüboğlu, eksiklikler bulunmasına rağmen raporun karar vermeye yeterli olduğunu söyledi.
Söz alan sanık avukatı Ahmet Şentürk ise raporda müvekkilinin maktulü öldürdüğüne dair herhangi bir tespit olmadığı, 'kaçmaya çalışırken düştüğü'nün belirtildiği ve olayın şüpheli olduğunu savunarak, 'şüpheden sanık yararlanır' ilkesi gereği müvekkilinin tahliye edilmesini talep etti.
- Savcı müebbet istedi
Esasa ilişkin görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Yavuz Pehlivan, Adli Tıp Kurumundan alınan 24 Şubat 2016 tarihli rapor içeriği ile biri polisin de bulunduğu tanıkların beyanlarına göre, sanık Dursun ile maktul Nankabirwa'nın olaydan önce tanıştıklarını, sanığın evine davet ettiği maktulle uyuşturucu kullandığını belirtti.
Dursun ve Nankabirwa'nın henüz bilinmeyen nedenle tartıştıklarını, maktulün 10-15 dakika çığlık attığını ve sonrasında sanığın maktulü evin salon kısmındaki pencereden attığını ifade eden Pehlivan, otopsi raporuna göre maktul Jesca Nankabirwa'nın pencereden atılma sonrası beyin ve iç kanama nedeniyle öldüğünün tespit edildiğini aktardı.
Pehlivan, suçu sabit olan sanık Enver Dursun'un, Türk Ceza Kanunu'nda yer bulan 81/1. maddesi gereği, 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmasını talep etti.
Bu sırada oturduğu sanık sandalyesinden ayağa fırlayan sanık Dursun, 'Ben atmadım, günahıma giriyorsunuz. Allah şahit, herkesin başına gelebilecek bir olay bu. 2 senedir burada haksızlığa uğruyorum, bunu cinayet olarak kabul etmeyin.' dedi.
Mütalaaya karşı diyecekleri sorulan taraf avukatları, beyanda bulunmak için süre istedi.
Mahkeme heyeti, taraf avukatlarına süre vererek duruşmayı 29 Nisan'a erteledi.
- Açıklama
Duruşmanın ardından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde bir açıklama yapan maktul Jesca Nankabirwa'nın avukatlarından Oya Meriç Eyüboğlu, savcının haklı bir cezalandırma talep ettiğini belirterek, Nankabirwa gibi 'öteki kadınlar' ve öldürülen tüm kadınlar için adalet arayışına devam edeceklerini dile getirdi.
Konuşması sırasında ağlayan Uganda uyruklu Angelina Mutonyi ise 'Jesca benim kuzenim ve arkadaşımdı. Sanığın en büyük cezayı almasını istiyoruz.' ifadesini kullandı.
Yaklaşık bir yıldır Türkiye'de yaşamaya başlayan ve Sultangazi'de bir tekstil fabrikasında çalıştığı belirtilen Ugandalı Jesca Nankabirwa'nın, 6 Eylül 2014'de kaybolduktan dört gün sonra öldüğü anlaşılmış ve cesedi arkadaşları tarafından Yenibosna Hastanesinin morgunda bulunmuştu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Nankabirwa’nın ölümü sırasında evde bulunduğu tespit edilen ve gözaltına alınarak tutuklanan şüpheli Enver Dursun'un 'kasten öldürme' suçundan yargılanması talep edildi.
Yargılama sırasında mahkemeye sunulan bilirkişi raporunda , 'Nankabirwa’nın cesedinin yüzü eve, sırtı dışarıya dönük olduğu ve kolunda sırt çantasının bulunduğu, düşmenin itme veya benzeri bir nedenden kaynaklanmış olabileceği' belirtildi.
Kaynak: AA
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki altıncı duruşmaya, tutuklu sanık Dursun katıldı.
Maktul Jesca Nankabirwa'yı temsilen avukatlar Oya Meriç Eyüboğlu, Perihan Meşeli, Selmin Cansu Demir ve Diren Cevahir Şen de duruşmada hazır bulundu. Duruşmayı maktulun arkadaşları olduğu belirtilen Uganda uyruklu bazı kişiler de izledi.
Duruşmada Adli Tıp Kurumundan istenilen raporun mahkemeye ulaştığı tutanağa geçirildi.
Rapora karşı diyeceği sorulan müdahil avukatlardan Oya Meriç Eyüboğlu, eksiklikler bulunmasına rağmen raporun karar vermeye yeterli olduğunu söyledi.
Söz alan sanık avukatı Ahmet Şentürk ise raporda müvekkilinin maktulü öldürdüğüne dair herhangi bir tespit olmadığı, 'kaçmaya çalışırken düştüğü'nün belirtildiği ve olayın şüpheli olduğunu savunarak, 'şüpheden sanık yararlanır' ilkesi gereği müvekkilinin tahliye edilmesini talep etti.
- Savcı müebbet istedi
Esasa ilişkin görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Yavuz Pehlivan, Adli Tıp Kurumundan alınan 24 Şubat 2016 tarihli rapor içeriği ile biri polisin de bulunduğu tanıkların beyanlarına göre, sanık Dursun ile maktul Nankabirwa'nın olaydan önce tanıştıklarını, sanığın evine davet ettiği maktulle uyuşturucu kullandığını belirtti.
Dursun ve Nankabirwa'nın henüz bilinmeyen nedenle tartıştıklarını, maktulün 10-15 dakika çığlık attığını ve sonrasında sanığın maktulü evin salon kısmındaki pencereden attığını ifade eden Pehlivan, otopsi raporuna göre maktul Jesca Nankabirwa'nın pencereden atılma sonrası beyin ve iç kanama nedeniyle öldüğünün tespit edildiğini aktardı.
Pehlivan, suçu sabit olan sanık Enver Dursun'un, Türk Ceza Kanunu'nda yer bulan 81/1. maddesi gereği, 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmasını talep etti.
Bu sırada oturduğu sanık sandalyesinden ayağa fırlayan sanık Dursun, 'Ben atmadım, günahıma giriyorsunuz. Allah şahit, herkesin başına gelebilecek bir olay bu. 2 senedir burada haksızlığa uğruyorum, bunu cinayet olarak kabul etmeyin.' dedi.
Mütalaaya karşı diyecekleri sorulan taraf avukatları, beyanda bulunmak için süre istedi.
Mahkeme heyeti, taraf avukatlarına süre vererek duruşmayı 29 Nisan'a erteledi.
- Açıklama
Duruşmanın ardından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde bir açıklama yapan maktul Jesca Nankabirwa'nın avukatlarından Oya Meriç Eyüboğlu, savcının haklı bir cezalandırma talep ettiğini belirterek, Nankabirwa gibi 'öteki kadınlar' ve öldürülen tüm kadınlar için adalet arayışına devam edeceklerini dile getirdi.
Konuşması sırasında ağlayan Uganda uyruklu Angelina Mutonyi ise 'Jesca benim kuzenim ve arkadaşımdı. Sanığın en büyük cezayı almasını istiyoruz.' ifadesini kullandı.
Yaklaşık bir yıldır Türkiye'de yaşamaya başlayan ve Sultangazi'de bir tekstil fabrikasında çalıştığı belirtilen Ugandalı Jesca Nankabirwa'nın, 6 Eylül 2014'de kaybolduktan dört gün sonra öldüğü anlaşılmış ve cesedi arkadaşları tarafından Yenibosna Hastanesinin morgunda bulunmuştu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Nankabirwa’nın ölümü sırasında evde bulunduğu tespit edilen ve gözaltına alınarak tutuklanan şüpheli Enver Dursun'un 'kasten öldürme' suçundan yargılanması talep edildi.
Yargılama sırasında mahkemeye sunulan bilirkişi raporunda , 'Nankabirwa’nın cesedinin yüzü eve, sırtı dışarıya dönük olduğu ve kolunda sırt çantasının bulunduğu, düşmenin itme veya benzeri bir nedenden kaynaklanmış olabileceği' belirtildi.