Memur-Sen Bolu İl Temsilcisi Ahmet Koçak;

Memur Sen Bolu İl Temsilcisi Ahmet Koçak, 28 Şubat’ın yıl dönümünde yazılı basın açıklamasında, “28 Şubat Siyasi geçmişimizde ve literatürümüzde eşsiz acılar ve zulüm karşılığıyla yer alan 28 Şubat, aklımızı, ruhumuzu donduran soğuğuyla hatırlanacaktır” dedi.

Ahmet Koçak basın açıklamasında, “ 28 Şubat, asıl operasyon merkezi dışarıda olan odakların hainlik ve alçaklıkta sınır tanımayan ahlaksız, acımasız, duygusuz yerli iş birlikçileri aracılığıyla millet iradesine yapılan iğrenç bir darbedir. Çünkü millete kurulan tuzak, yapılan komplo ve kuşatma doğrudan maddi-manevi varlığımızı, ilim ve irfanımızı, ahlak ve maneviyatımızı, yaşama tarzımızı hedef almıştır. Devleti ve milletiyle ülkemiz, tüm hatlardan uçuruma itilmiştir. Halk iradesiyle iktidar olamayanlar, 60, 71 ve 80 darbelerinde olduğu gibi, kirli planlarını uygulamak için yönetimi silah zoruyla gasp etme yolunu denemiş, emellerine ulaşmada bir ölçüde başarılı da olmuştur. Atatürkçülük, ilericilik, çağdaşlık yalanı ve perdesi arkasından sürdürdükleri planlarıyla bir şekilde halkını susturdukları, siyasetçisini sindirdikleri ülkeyi yağmalamışlardır” ifadelerini kullandı.

Koçak açıklamasını şu şekilde sonlandırdı;

“Siyasi, sosyal, kültürel alanda yapılan tahribat daha derin ve yıkıcı olmuştur. Hükümet düşürülmüş, siyasi partiler kapatılmış, dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan başta olmak üzere, birçok siyasetçinin siyaset yapması yasaklanmış, hakim ve savcılar hizaya sokulmuş, andıçlarla gazeteciler, yazarlar fişlenmiş, gazetelerin haber ve manşetleri darbe karargahında üretilmiştir, ‘Batı Çalışma Grubu’ ile gerçek bir toplum mühendisliği yapılmış, oluşturulan algılarla toplum yönetilmek ve yönlendirilmek istenmiştir. İnsanlar hedef gösterilmiş, faili meçhuller artmış, kılık ve kıyafete yönelik yasaklarla genç kızların eğitim umudu turnikelere sıkıştırılmış, namaz ve oruç gibi doğrudan İslâmi hayatın asıl ritüellerine izin verilmemiş, bu gerekçelerle insanlar işlerinden, okullarından sorgusuz sualsiz atılmış, kazanılmış hakları gasp edilmiş, Kur’an kursları kapatılmış, yaş sınırlamasıyla hafızlık çalışmaları fiilen imkansız hale getirilmiş, daha da önemlisi, kesintisiz sekiz yıllık zorunlu eğitime ve korkunç haksızlıklara yol açacak katsayı uygulamasına geçilerek, imam hatipler ve meslek liseleri neredeyse bütünüyle kapanacak duruma getirilmiştir. Onun için, söz konusu süreçte zulüm yapanları, bedel ödetenleri, insanların umutlarını çalanları, haklarını gaspedenleri hiçbir zaman unutmayacak ve unutturmayacağız.”
Kaynak: İHA