'Rejim Ve Rejime Destek Veren Gruplar Engel Çıkarıyor'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Halep’ten tahliyelere ilişkin, rejim ve rejime destek veren gruplar tarafından engel çıkarıldığını söyleyerek, "Çok karmaşık bir durum var. Onu yöneterek sonuç elde etmeye çalışıyoruz” dedi.

Suriye’de şuanda bir siyasi geçiş sürecine acilen ihtiyaç olduğunu vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, “Bunun parametreleri de belli. Cenevre Bildirisi ve 2254 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararıdır. Yaklaşık 1 sene oldu, 1 seneyi geçti bu karar alınalı. Siyasi çözüm için, dönüşüm için parametreler belli. Bu çerçevede siyasi çözüme geçilmesi gerekiyor. Çok taraflı çabalarımızdan sonra her seferinde alınan kararların uygulanmadığını, ihlal edildiğini, özellikle rejim ve rejime destek veren gruplar tarafından ihlal edildiğini hep gördük, gördünüz, anlattık, eleştirileri de yaptık, yeni öneriler de getirdik. Ama çok taraflı görüşmelerin yanında Türkiye olarak biz gerek bölgedeki önemli aktörlerle Körfez Bölgesi’ndeki Suudi Arabistan, Katar gibi ülkelerle, gerekse yine Suriye’deki diğer iki aktörle Rusya ve İran’la da ikili düzeyde temaslarımız oldu. Özellikle Rusya’yla ilişkilerimizin normalleştirilmesi sürecinden sonra Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Sayın Putin’le yaptığı görüşmeler çerçevesinde çok ciddi temaslarımız oldu. Hem de çok boyutlu” diye konuştu.
"TÜM ARKADAŞLARIMIZ SEFERBERLİK İÇERİSİNDE HALEP’TEN KURTARDIĞIMIZ, DIŞARIYA ÇIKARDIĞIMIZ İNSANLARA YARDIM ULAŞTIRMAK İÇN GECE GÜNDÜZ ÇALIŞIYOR"
Bir taraftan Dışişleri Bakanlığının Rusya’daki muhatapları, başta Lavrov olmak üzere Rusya Dışişleri Bakanlığıyla, aynı şekilde MİT muhataplarıyla, Genelkurmay Başkanı başta olmak üzere askerlerin de Rus muhataplarıyla çok ciddi görüşmeler yaptığını anlatan Çavuşoğlu, “Bu süreçte özellikle Rusya’yla muhalefeti bir araya getirme çalışmaları da yaptık. Ruslara hep şunu söyledik; ‘Muhalefet size karşı değil ama şuanda yaptıklarınıza karşı. Dolayısıyla muhalefetle de bir araya gelmenizin faydası var.’ Özellikle arazideki güçlerle Rusları da Ankara’da bir araya getirdik. Bazı mutabakatlar sağlandı. Bazıları uygulanmadı. Şuanda bu temaslar da sürekli bir şekilde devam ediyor. Tüm bu süreçler devam ederken Halep’te durum hep kötüye gitti. Ateşkes bir türlü sağlanamadı. Sivil insanlar bombalandı. Hastaneler, okullar, çocuklar, kadınlar bombalandı. Tarihte görmediğimiz vahşetin değişik boyutlarını Suriye’de, Halep’te gördük. Son 6 yıldır öldürülen 600 bin insanın yanında Halep’teki vahşeti gördük ama biz buna da sessiz kalamazdık. Mutlaka çözüm bulmamız gerekiyor. Bu insanları bu vahşetten kurtarmamız gerekiyor. Özellikle Rusya’yla yoğun çabalar sarf ettik ve bir mutabakat sağlandı. Bu mutabakat çerçevesinde de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ama mutabakatın uygulanması da çok önemli. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın burada çok önemi rolü vardır. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve talimatıyla zaten tüm bu çabalarımızı gerçekleştiriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız da bizzat Sayın Putin’le defalarca telefonda görüştü. Aynı şekilde BM’nin yeni atanmış Genel Sekreteri Guterres’le insani konularda, göç konularında hassas bir insandır. Daha önce Mülteciler Yüksek Komiseri olarak da görev yapmıştı. Türkiye ile de yakın işbirliği içinde olan bir genel sekreter. Yine dün Sayın Obama ile Cumhurbaşkanımız bir görüşme gerçekleştirdi. Aynı şekilde Şansölye Merkel ile de görüşme gerçekleştirdi. Diğer taraftan Sayın Başbakanımız, Medvedev ile görüştü. Sayın Başbakanımız da süreci yakinen takip ediyor. Tüm bakanlarımızı görevlendirdi. Tüm arkadaşlarımız seferberlik içinde Halep’ten kurtardığımız, dışarıya çıkardığımız insanlara yardım ulaştırmak için gece gündüz çalışıyor” ifadelerini kullandı.
“22 ARALIK’TA İSLAM BİRLİĞİ TEŞKİLATI İCRA KOMİTESİNİN CİDDE’DE TOPLANTISI OLACAK HALEP ÜZERİNE"
Dışişleri Bakanlığı olarak da gece gündüz çalıştıklarını söyleyen Bakan Çavuşoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bir taraftan istihbaratımızın ve kurumlarımızın yaptığı temaslarda arkadaşlarımızda yer alıyor. Diğer taraftan Türkiye Cumhuriyeti’nin tutumunu belirten açıklamamızı yaptık ama onun dışında yoğun temas içinde olduk. P5 ülkelerinin büyükelçileriyle ya da fikirdaş ülkelerin büyükelçi ya da maslahatgüzarlarıyla bakanlığımıza davet ederek buradan hangi adımları atmamız gerektiği konusunda arkadaşlarımız çalışmalar yaptılar. Konuyla ilgili olabilecek her kesime yakın temas içinde olduk ki bu insani drama son verelim. Değişik dışişleri bakanlarıyla da görüştük, Lavrov’la yine Cumhurbaşkanımız Putin’in verdiği talimat çerçevesinde süreci takip ettik. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’le önceki gün 2, dün 6, bugün de 2 defa telefonda görüştük, ki burada sorun yaşanmasın, insanlar kurtarılsın ve insani konuları siyasi konulara alet etmeyelim. Tüm çabamız bu. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Cübeyir ile görüştük. Katarlı mevkidaşım Şeyh Muhammet ile de görüştük. Bugün Almanya Dışişleri Bakanı Steinmeier’la saat 17.00’de görüşmemiz olacak. AB Yüksek Komiseri Mogherini ile de görüşmemiz olacak. Bu görüşmelerimiz özellikle buradaki insani yardımların biran evvel ulaştırılmasıyla ilgili olacak. Şansöyle’nin Cumhurbaşkanımıza önerileri, teklifleri oldu. Obama’nın keza yine telefonda Cumhurbaşkanımıza yardım önerileri oldu. Bunları da takip etmemiz gerekiyor. AB’nin de keza öyle. Ama şu bilinmelidir ki; hiç kimse yardım etmese de biz Türkiye Cumhuriyeti olarak bugüne ne kadar 3 milyon insana nasıl kucak açtıysak, nasıl ülkemizde misafir ediyorsak Halep’ten kurtarılan kardeşlerimize de her türlü yardımı gecikmeden ulaştıracağız, ulaştırıyoruz. Hazırlıklarımız da tam. 22 Aralık’ta İslam İşbirliği Teşkilatı İcra Komitesinin Cidde’de toplantısı olacak Halep üzerine. Aynı şekilde 27 Aralık’ta Türkiye-Rusya-İran Üçlü Dışişleri Bakanları toplantısı da Moskova’da gerçekleşecek. Uluslararası platformda da çabalarımızı sürdürüyoruz. New York’ta talimatımız üzerine Daimi Temsilciliğimiz, eski Müsteşarımız Feridun Bey devreye girdi. Genel Kurulu acil oturuma davet etmek üzere temaslarda bulunuyorlar. Biran evvel Genel Kurulun da toplanması gerekiyor. Diğer kurumlarla, kişilerle de görüşmelerimiz devam ediyor.”
“BU SABAHA KADAR 6 TUR YAPILDI"
Halep’ten dün sabah ilk konvoy yola çıkarken taciz ateşleri olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, “O yüzden gecikme oldu. Daha sonra arkadaşlarımızda arazide arkadaşlarımızın teknik çalışmaları, bizim de diplomasi çalışmalarımız Cumhurbaşkanımızın liderliğinde sonuç verdi ve bu sabaha kadar 6 tur yapıldı. Bazıları soruyor ‘niye fazla otobüs gönderilmiyor?’ Çünkü o gidilecek alan çok dar olduğu için. Otobüs veya araç sıkıntımız yok, vatandaşlarımız da sürekli öneriyorlar ‘biz de araçlarımızı verelim’ diye. Ama o insanların alındığı yere girebilecek araç sayısı belli. Toplu girip, toplu çıkması lazım. Bu sebepten dolayı maalesef sınırlı sayıda. Ama bu imkanı arttırmak için veya insanları başka yerlerden alabilmek için ne yapabiliriz bunun çalışmasını da sürdürüyoruz ki biran önce bu insanlar bu zulümden kurtulsun. 7 bin 500 kişi kurtarıldı. Bu kurtarılan kişiler içinde hasta olanlar, yaralı olanlar, kadın ve çocuklara öncelik vermek üzere bunları hemen Türkiye’ye alıyoruz. Sağlık Bakanlığımız hazırlığını yaptı. Aynı şekilde yine Başbakan Yardımcımız Veysi Kaynak bölgede, AFAD’ımız, Kızılay’ımız zaten kurtarma operasyonun içinde. Çadır kurulması, ulaştırılması, tedavi gibi psikolojik tedavi dahil her türlü hazırlığımız tamam” açıklamasında bulundu.
Çavuşoğlu, Halep’ten kurtarılan vatandaşların hiçbir zaman yalnız bırakılmayacağına dikkati çekerek, “Buradan insanların tahliyesi için çabalarımız devam edecek. Son konvoyla ilgili bir tıkanıklık oldu. Bunu aşabilmek için İran Dışişleri Bakanı ile telefonda görüştüm. Bizim arzumuz Suriye’de ateşkes sağlanması” ifadelerini kullandı.
“Biz Suriye’de insanlar arasında ayrım yapmayız. Sünni, Şii ayrımı yapmayız. Hepsi insandır” diyen Bakan Çavuşoğlu, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Ateşkes ile birlikte kuşatmalarda kalksın, yardımlarda ulaşsın. Siyasi dönüşüm için görüşmelere de biran önce başlansın ki kalıcı bir çözüm kalıcı bir barış getirelim. Bizim Suriye’nin geleceği ile ilgili vizyonumuzda son derece nettir. Sınır bütünlüğü, toprak bütünlüğü bağımsızlığı korunmuş bir Suriye herkesi kapsayan bir yönetim ve barış içinde bir Suriye istiyoruz. Bunun içinde katkılarımızı vermeye devam edeceğiz.”
“ÇOK KARMAŞIK BİR DURUM VAR, ONU YÖNETEREK SONUÇ ELDE ETMEYE ÇALIŞIYORUZ"
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, açıklamasının ardından basın mensuplarını sorularını yanıtladı. Bakan Çavuşoğlu, Halep’teki sorunun çözümü noktasında oluşan tıkanıklığa ilişkin bir soruya, “Engellere baktığımız zaman rejim ve rejime destek veren gruplar tarafından engel çıkarıldığını görüyoruz. Rejimin insani konularda hassas olmadığını biliyoruz. Hassas olsaydı bir rejim son 6 yılda 600 binden fazla insanını öldürmezdi. Arazide farklı gruplar var. Rejimin yanında olan farklı ülkeler de var. Böylesi bir durumda siyasi çıkar elde etmeye çalışanlar da var. Dolayısıyla aksaklıklar oluyor ama biz hepsini ciddi bir çaba ile tüm boyutları ile sonuç elde etmeye çalışıyoruz. Arazideki şartlar çok kolay değil. Fiziki şartlardan bahsetmiyorum sadece. Çok karmaşık bir durum var. Onu yöneterek sonuç elde etmeye çalışıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“BİZ SURİYE’DE KALICI BİR ÇÖZÜM İÇİN İRAN’IN VEYA RUSYA’NIN YAPICI ROLÜ ÖNEMLİ"
Tahliye edilen 7 bin 500 kişi ile ilgili bir soruya ise Bakan Çavuşoğlu, “İran burada önemli bir aktör. Biz Suriye’de kalıcı bir çözüm için İran’ın veya Rusya’nın yapıcı rolü önemli dedik. Arazide değişik gruplar var. İran biliyorsunuz rejime destek veriyor. Rejimin ve grupların çıkardığı engelleri aşabilmek için arazide de görüşmeler olacak. Üst düzeyde görüşmeler olacak. Burada kuşatma altında olan Şii köylerde var. Sünni köylerde var. Bazı Şii köylerin ve Sünni köylerin boşaltılması ile ilgili bir ay öncesinden bir anlaşma sağlandı. Bu anlaşma o karşılıklı köylerle ilgiliydi. Halepte’ki durum farklı bence o anlaşmalarda uygulanması lazım. Hiç ayrım yapılmaksızın Fua ve Kefraya bunlar Şii köyler diğer taraftan Zabadani ve Madaya Sünni köyler bunlar karşılıklı kuşatılmış bu dört köyde de yaşayanlar insan ayrımı yapmaksızın bu insanların kuşatmadan kurtarılması gerekiyor. Bununla ilgili rejim yanlıları ile Şii gruplarla muhalifler arasında bir mutabakat sağlanmıştı. Buna da uyulması gerekiyor ama Halep’teki mutabakatlara da uyulması gerekiyor engel çıkarılmamalı” yanıtını verdi.