Türkçe Polonya'da Artık Doktora Dili

YEE Varşova Temsilciliği Müdürü Emiroğlu: 'Türkiye'den ya da başka ülkelerden Türkçe bilen öğrenciler Polonya'da Varşova Üniversitesi Şarkiyat Fakültesi Türkoloji Bölümü'nde Türkçe doktora tezi yazıp, savunarak, doktora unvanı alabilir' 'Türkiye ve Polonya, Müslüman bir devletle, Hristiyan bir devlet olarak savaş dönemlerinde bile irtibatlarını kesmeyerek, dünyaya gerçekten bir dostluk örneği göstermişlerdir'.

SALİHA ÖZDEMİR - Yunus Emre Enstitüsü (YEE) Varşova Temsilciliği Müdürü Doç. Dr. Öztürk Emiroğlu, 'Türkiye'nin genç, dinamik, enerjik öğrencileri ya da başka ülkelerde Türkçe bilenler Polonya'nın Varşova Üniversitesi'ne gelerek Türkçe doktora tezi yazıp, savunarak, doktora unvanı alabilirler.' dedi.

YEE Varşova Temsilciliği Müdürü Emiroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, enstitünün Polonya'nın başkenti Varşova'da bulunan temsilciliğinin 2010'da bir üniversitenin bünyesinde açıldığını, 2013'ten itibaren de Polonya Dışişleri Bakanlığı'ndan alınan izin doğrultusunda Türkiye'nin Varşova Büyükelçiliğine bağlı olarak kültür, sanat ve dil üzerine birçok faaliyet yürüttüğünü söyledi.

Varşova'da benzer çalışmalar yapan kurumlar arasında ilk üçte yer aldıklarını belirten Emiroğlu, YEE'nin dünya çapında uyguladığı Türkçe kurslar verme ve Türkçeyi yayma çalışmalarını burada da sürdürdüklerini aktardı.Emiroğlu, şu bilgileri verdi:'Bu çerçevede 2013'ten beri Varşova'da yaptığımız kurslarda her yıl 100-120 öğrencimiz oluyor. Şu an itibariyle Varşova merkezde kayıtlı öğrenci sayımız 96, üç lisede de Türkçe derslerimiz, buralarda da 71 öğrencimiz var. İki lisede ise zorunlu ikinci dil olarak Türkçe dersleri devam ediyor. Bu projeyi sürdürerek uzun vadede Türkçenin Polonya'da matura dil olması için yola devam edeceğiz.'

Polonya'nın üç üniversitesinde Türkoloji bölümlerinin de bulunduğuna dikkati çeken Emiroğlu, bu üniversitelerle yaptıkları protokolle Türkologları desteklediklerini, araştırmalarını daha iyi yapmalarını sağlamak için yaz döneminde Türkiye'ye gönderdiklerini kaydetti.

Doç. Dr. Emiroğlu, bu üniversitelerde artık Türkçe master tezleri yazıldığına işaret ederek, 'Bu yıldan itibaren de Türkçe doktora tezleri yazılabilecek. Türkiye'nin genç, dinamik, enerjik öğrencileri ya da başka ülkelerde Türkçe bilenler Polonya'da Varşova Üniversitesi Şarkiyat Fakültesi'ne gelerek Türkçe doktora tezi yazıp, savunarak, doktora unvanı alabilirler.' diye konuştu.

- 'Türkiye-Polonya ilişkilerini derinleştirmek için kültür sanat faaliyetleri yaptık'

Türkçeyi yaygınlaştırma faaliyetlerinin yanı sıra, Türkiye-Polonya ilişkilerine destek olmak için kültür sanat faaliyetleri de yürüttüklerini vurgulayan Emiroğlu, şunları söyledi:'Türkiye ve Polonya'nın diplomatik ilişkilerinin 600. yılında bu ilişkiye destek verdik ve Türkiye Polonya arasındaki tarihi ilişkiyi derinleştirmek için sempozyumlar, konferanslar, bilimsel toplantılar, konserler, sergiler düzenledik. Polonyalı elçiler 1414'te Bursa'ya gittikleri için 2014 yılını 'Bursa Yılı' ilan ettik. Bursa'yı öne çıkararak sergiler gerçekleştirdik. Çanakkale'nin 100. yılı vesilesiyle, 'Çanakkale Yılı' içinde Çanakkale fotoğraflarından derlenmiş sergiler, etkinlikler, radyo programları yaptık.'

Emiroğlu, 1916'da Osmanlı'nın Almanya ve Avusturyalılarla yaptığı müttefiklik gereği 2016'da bunu öne çıkardıklarını da ifade ederek, 10 şehirde Polonyalı bir yüzbaşının Galiçya'da çektiği, daha önce Galiçya envanterinde olmayan fotoğrafları 'Türk Atları Vistül Nehri'nden Su İçtiğinde' adıyla sergilediklerini vurguladı.

Serginin Türkiye-Polonya ilişkileri için önemine değinen Emiroğlu, şu açıklamayı yaptı:'19. yüzyılda Ukraynalı kahin Vernyhora, 'Ne zamanki Türk askerleri Vistül Nehri'nden su içer, Polonya o zaman bağımsızlığına kavuşur' diyor. Polonya'nın bir kısmı o zaman Galiçya'da Rusya'nın, bir kısmı da Almanların tarafındaydı. Biz müttefikimiz Almanlar tarafındaydık tabii ki, Polonyalılarla birlikte de karşı tarafta savaş sürüyordu. Polonya, 1. Dünya Savaşı'nın bitiminde Wilson İlkeleri'nin 13. maddesine göre, 11 Kasım 1918'de yeniden bağımsızlığına kavuşuyor. Polonya'da 'Türk Atları Vistül'den Su İçti”, Polonya bağımsızlığına kavuştu' diye bir atasözü olduğu için, serginin adını bunu Polonyalılara yeniden hatırlatmak için bu şekilde koyduk.'

Emiroğlu, Varşova Kraliyet Sarayı ile yaptıkları yeni protokol neticeside Kasım 2017'ye kadar, 26 faaliyet yapacakları bilgisini vererek, ilişkilerin 600. yılı kutlamaları kapsamında unutulduğunu düşündükleri konuları bu etkinliklerde gündeme getireceklerine vurgu yaptı.

İlk etkinliği Prof. Dr. İlber Ortaylı ile yaptıklarını hatırlatan Emiroğlu, şunları kaydetti:'Dünyanın değişik yerlerinden bilim adamları gelecek. 17 Şubat 2017'de Berlin Senfoni Orkestrası ve Muzaffer Ertürk, Erdal Akkaya Türk halk müziği konseri verecek. 12 Ekim 2017'de Türkiye'den mevleviler gelecek ve bir sema ayini olacak. Bunun dışında yine sergiler, konferanslar ve uluslararası Galiçya'nın 100. Yılı Sempozyumunu yapacağız. Bütün bunları Kraliyet Sarayı'nda yapmayı düşünüyoruz.'

- 'İki ülke savaş dönemlerinde bile dünyaya örnek bir dostluk göstermişlerdir'

Emiroğlu, Osmanlı Türk tarihinde ilk kapitülasyon verilen devletin Polonya olduğu düşüncesini savunarak, 'Çünkü Osmanlı'nın 1414'te fetret döneminden çıkarken ilk bağlantı kurduğu ülke Polonya'dır. Polonya kralı Türkiye'ye iki elçi gönderiyor ve bu elçiler vasıtasıyla Bursa veya Edirne'de Çelebi Mehmed'le görüştüğü söyleniyor. İki ülke, bu elçiler vasıtasıyla ilişkilerini başlatmıştır. Türkiye ve Polonya, Müslüman bir devletle, Hristiyan bir devlet olarak savaş dönemlerinde bile irtibatlarını kesmeyerek, dünyaya gerçekten örnek bir dostluk göstermişlerdir.' değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’de, Polonya'nın 'uzak komşu, yakın dost' diye telaffuz edildiğinin altını çizen Emiroğlu, bütün Avrupalılar Polonya'yı haritadan silmişken, 123 yıl Polonya'yı haritada var sayan tek devletin Osmanlı Devleti olduğunu hatırlattı.

Emiroğlu, Polonya'nın en büyük şairi olarak kabul edilen Adam Mickiewicz'in kabrinin İstanbul'da bulunduğunu söyleyerek, 'Mickiewicz'in bir sözü var, 'Biz Türkleri yüce bir millet sayarız, düşmanlarımızın karşısında herkes susarken onlar boyun eğmediler ve bizi düşmanlarımıza teslim etmediler' der. Bu perspektiften baktığımızda Avrupa ve dünya dengeleri açısından iki ülke bu tarihi dostluğunu sürdürmeli. Türkiye'ye en fazla giden turistler arasında yarım milyondan fazla turist ile Polonya önemli bir ülkedir. Tarihte bu iki ülke dost olarak anılır.' diyerek görüşlerini paylaştı.

Kaynak: AA