Irak Ve Suriye Tezkeresi TBMM Genel Kurulu'nda

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Terörle mücadele konusunda, buna yönelik bir tedbir konusunda bir bakan bununla ilgili bir tedbire imza atmıyorsa azlederim gider" dedi.

Vural, TBMM Genel Kurulu'nun olağanüstü toplantısında, sınır ötesi operasyon konusunda hükümete verilen yetkiyi 1 yıl süreyle uzatan tezkerenin görüşmelerinde MHP Grubu adına söz aldı.

Tezkerenin, "azınlık hükümeti" döneminde 21 Ağustosta Meclis'e geldiğini söyleyen Vural, Meclis'in ise seçim hükümeti kurulduktan sonra olağanüstü toplantıya çağrıldığını anımsattı.

"Neden bu iradenizi AK Parti'nin azınlık hükümetinin arkasına koymadınız?" diye soran Vural, şunları kaydetti:

"Neden böyle bir Bakanlar Kurulu iradesini aramadınız? Neden, 'Buyurun, imzayı açıyorum, imzayı vermeyenle ilgili gereğini yaparım' demediniz? Ortaklar ürkmesin. Çözüm ortaklığı devam ediyor. Meclis'e tezkere gönderme iradeniz yok ama Meclis'in verdiği tezkereyi kullanacaksınız öyle mi? Bakanlar Kurulunda terörle mücadele konusunda bir tereddüt, bir irade eksikliği olacağını düşünüyorsanız bu eksikliği giderip bir bütün halinde bir Bakanlar Kurulu kararı getirmeliydiniz, getirecektiniz. Niye getirmediniz çünkü çözüm devam ediyor, çözüm ortaklığı devam ediyor, reklam arası var. Terörle mücadele konusunda, askerim, polisim öldürülüyor da buna yönelik bir tedbir konusunda bir bakan bununla ilgili bir tedbire imza atmıyorsa azlederim gider, biter gider, bu kadar açık ve seçik. Böyle dik duracaksınız, dimdik duracaksınız ama bunu oluşturmadınız, oluşturamadınız."

-"Müzakereye dönüşü istiyoruz"

HDP Grubu adına konuşan Mardin Milletvekili Mithat Sancar, 2,5 yıl süren çözüm sürecinin,  28 Şubat 2015'te son noktaya çok yaklaştığını ancak bugün o noktadan çok uzakta olduklarını söyledi. Sancar, bunun tarihi bir fırsat, büyük bir şans olduğunu belirterek, bakanlar, Cumhurbaşkanı,  HDP ve AK Parti milletvekilleri, sivil toplum örgütlerinin büyük emek harcadığını belirtti.

Sancar, çözüm sürecinin, Dolmabahçe'de müzakereye evrilmek üzere olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tam da Dolmabahçe'de evrensel şartlara ve niteliklere uygun bir barış sürecini yaratma imkanı yakalanmışken neden o noktadan geri dönüldü? Neden Dolmabahçe toplantısının ve mutabakatının mimarları, o mutabakatın oluşması için cidden emek sarf eden Başbakan Sayın Davutoğlu bugüne kadar tek bir kelime etmemiştir bu konuda? Sayın Cumhurbaşkanı da bunun iyi bir gelişme, olumlu bir gelişme olduğunu söylemişti. Daha sonra kendisi bundan vazgeçtiğinde, siz bu sürecin siyasi sorumlusu ve kurucu ortağı olarak neden buna karşı bir ses çıkarmadınız, neden bugüne kadar bir açıklama yapmadınız? Sayın Yalçın Akdoğan, o gün o metni okuyan milletvekillerinden biri olarak neden bugüne kadar o süreci samimiyetle sahiplenen bir tutum sergilemediniz? Dolmabahçe mutabakatını bozmak savaşa yeniden dönmenin yollarını açıyor.

Silahların sustuğu döneme, çatışmasızlık dönemine geri dönüş istiyoruz. Bu sorunu barışçıl temelde, demokratik çerçevede çözmeyi sağlayacak tek yol olan müzakereye dönüşü istiyoruz. Müzakereye dönüş halinde ise artık keyfe bağlı bir süreç değil, kurallı ve kurumsal bir müzakere süreci istiyoruz. Bütün bunları hükümet kabul etmişti, müzakereye geçmeyi kabul etmişti. Müzakere için ayrı bir salon dizayn edilmişti İmralı'da, fiziksel olarak dahi masa kurulmuştu. Niye vazgeçtiniz?"

Kaynak: AA