'Kapadokya'nın Tarihi Bu Köyde Başladı'
Kapadokya'da, 11 bin yıl önce yerleşimin başladığı ilk köy olan Aşıklı Höyük, yerli ve yabancı turistlere insanlık tarihinin geçmişinden kesitler sunuyor.
Aksaray'ın Gülağaç ilçesine bağlı Kızılkaya köyü yakınlarındaki Aşıklı Höyük'te arkeolojik kazı çalışmaları 26. yılında uluslararası uzmanların katılımıyla devam ediyor.
Kazı Başkanı Prof. Dr. Mihriban Özbaşaran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Aşıklı Höyük'teki bu yılın kazı çalışmalarına temmuzda başladıklarını söyledi.
Daha önce av, bitki ya da meyve peşinde farklı yerlere giderek yaşamlarını sürdüren insanların, günümüzden 10 bin 500 yıl öncesinde Aşıklı Höyük'te ilk yerleşim yerini kurmaya başladığını ifade eden Özbaşaran, Kapadokya'nın ilk ve en eski yerleşim yerinin burası olduğunu belirtti.
Özbaşaran, Aşıklı halkının kalıcı yerleşme için seçtikleri Melendiz Nehri kıyısında yaklaşık bin yıl yaşamlarını sürdürdüklerini vurgulayarak, "Araştırma ekibi olarak biz de Aşıklı halkının bu bin yıl içinde zorluklarla nasıl mücadele ettiğini, kalabalık topluluklar halinde nasıl yaşayabildiklerini, hangi sosyal kuralları ürettiklerini, ekonomilerini ve teknolojilerindeki değişimi bir takım bilimsel sorular çerçevesinde araştırdık" dedi.
- Aşıklı Höyük "ilk"lerin köyü
Aşıklı halkının yeni yaşam biçimlerini nasıl kurduğuna ilişkin çok iyi korunagelmiş veriler bulunduğunu anlatan Özbaşaran, şunları kaydetti:
"Topluluk buraya ilk geldiğinde toprağın içine gömük, yuvarlak yapılarda oturuyor. Zaman içinde bu yapıların toprak yüzeyine çıktığını, dörtgen plana sahip olduğunu, kalıplar halinde kesilmiş kerpiç bloklardan duvarların yapıldığı görüyoruz. Bütün o mimarlık tarihindeki gelişimi Aşıklı Höyük'te izleyebiliyoruz. Aşıklı'daki 'ilk'lerden bir tanesi de tarım denemeleri. Küçük ölçekli başlayan tarım, daha sonra kazı alanındaki büyük depolamaların gösterdiği üzere, bütün topluluğu besleyebilecek seviyeye genişliyor. Aynı şekilde hayvan evcilleştirme... Hayvanların önce kontrol altında tutularak, daha sonra beslenerek nasıl evcilleştirildiğini izleyebiliyoruz. Aynı şekilde ilk kez bakırın işlendiğini biliyoruz. En eski bakır teknolojisinin Orta Anadolu'da Aşıklı'da olduğunu biliyoruz."
Özbaşaran, Aşıklı'daki bir başka ilkin bugün Aksaray Müzesi'nde sergilenen kafatası olduğuna dikkati çekerek, "Aşıklı Höyük'ten çıkartılan kafatasındaki obsidyen ile açılmış bir delik, bugün dünyada en eski beyin operasyonu olarak adlandırılıyor. 25 yaşlarındaki genç bir kadına ait kafatasında delik açıldıktan sonra, kadının bir hafta-10 gün kadar yaşadığını biliyoruz. Dolayısıyla buna 'ameliyat' diyebiliyoruz" ifadelerini kullandı.
- Kapadokya'nın ilk köyü turizme açık
Kapadokya'nın ilk köyünün turizme açık olduğunu aktaran Özbaşaran, Aşıklı Höyük'te uluslararası bir ekiple çalıştıklarını ve deneysel arkeoloji yöntemini uyguladıklarını bildirdi.
Özbaşaran, höyüğün girişine Aşıklı mimarisinin aynısını deneysel yöntemlerle yaptıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Bundaki amacımız hem bizim bilimsel sorularımıza cevaplar aramak, hem de ziyaretçiler için bir sergileme alanı oluşturmak. Bugün Aşıklı'ya geldiğinizde kazı sezonu dışında da olsa, ortaya çıkardıklarımızın birebir kopyalarını görebilirsiniz. Evlerin içine girip ne ile beslendiklerini, nasıl ateş yaktıklarını, duvarları nasıl sıvadıklarını inceleyebilirsiniz. Yerli ve yabancı turistler Aşıklı Höyük'te 11 bin yıllık bir tarih yolculuğuna çıkabiliyorlar."
Kaynak: AA
Kazı Başkanı Prof. Dr. Mihriban Özbaşaran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Aşıklı Höyük'teki bu yılın kazı çalışmalarına temmuzda başladıklarını söyledi.
Daha önce av, bitki ya da meyve peşinde farklı yerlere giderek yaşamlarını sürdüren insanların, günümüzden 10 bin 500 yıl öncesinde Aşıklı Höyük'te ilk yerleşim yerini kurmaya başladığını ifade eden Özbaşaran, Kapadokya'nın ilk ve en eski yerleşim yerinin burası olduğunu belirtti.
Özbaşaran, Aşıklı halkının kalıcı yerleşme için seçtikleri Melendiz Nehri kıyısında yaklaşık bin yıl yaşamlarını sürdürdüklerini vurgulayarak, "Araştırma ekibi olarak biz de Aşıklı halkının bu bin yıl içinde zorluklarla nasıl mücadele ettiğini, kalabalık topluluklar halinde nasıl yaşayabildiklerini, hangi sosyal kuralları ürettiklerini, ekonomilerini ve teknolojilerindeki değişimi bir takım bilimsel sorular çerçevesinde araştırdık" dedi.
- Aşıklı Höyük "ilk"lerin köyü
Aşıklı halkının yeni yaşam biçimlerini nasıl kurduğuna ilişkin çok iyi korunagelmiş veriler bulunduğunu anlatan Özbaşaran, şunları kaydetti:
"Topluluk buraya ilk geldiğinde toprağın içine gömük, yuvarlak yapılarda oturuyor. Zaman içinde bu yapıların toprak yüzeyine çıktığını, dörtgen plana sahip olduğunu, kalıplar halinde kesilmiş kerpiç bloklardan duvarların yapıldığı görüyoruz. Bütün o mimarlık tarihindeki gelişimi Aşıklı Höyük'te izleyebiliyoruz. Aşıklı'daki 'ilk'lerden bir tanesi de tarım denemeleri. Küçük ölçekli başlayan tarım, daha sonra kazı alanındaki büyük depolamaların gösterdiği üzere, bütün topluluğu besleyebilecek seviyeye genişliyor. Aynı şekilde hayvan evcilleştirme... Hayvanların önce kontrol altında tutularak, daha sonra beslenerek nasıl evcilleştirildiğini izleyebiliyoruz. Aynı şekilde ilk kez bakırın işlendiğini biliyoruz. En eski bakır teknolojisinin Orta Anadolu'da Aşıklı'da olduğunu biliyoruz."
Özbaşaran, Aşıklı'daki bir başka ilkin bugün Aksaray Müzesi'nde sergilenen kafatası olduğuna dikkati çekerek, "Aşıklı Höyük'ten çıkartılan kafatasındaki obsidyen ile açılmış bir delik, bugün dünyada en eski beyin operasyonu olarak adlandırılıyor. 25 yaşlarındaki genç bir kadına ait kafatasında delik açıldıktan sonra, kadının bir hafta-10 gün kadar yaşadığını biliyoruz. Dolayısıyla buna 'ameliyat' diyebiliyoruz" ifadelerini kullandı.
- Kapadokya'nın ilk köyü turizme açık
Kapadokya'nın ilk köyünün turizme açık olduğunu aktaran Özbaşaran, Aşıklı Höyük'te uluslararası bir ekiple çalıştıklarını ve deneysel arkeoloji yöntemini uyguladıklarını bildirdi.
Özbaşaran, höyüğün girişine Aşıklı mimarisinin aynısını deneysel yöntemlerle yaptıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Bundaki amacımız hem bizim bilimsel sorularımıza cevaplar aramak, hem de ziyaretçiler için bir sergileme alanı oluşturmak. Bugün Aşıklı'ya geldiğinizde kazı sezonu dışında da olsa, ortaya çıkardıklarımızın birebir kopyalarını görebilirsiniz. Evlerin içine girip ne ile beslendiklerini, nasıl ateş yaktıklarını, duvarları nasıl sıvadıklarını inceleyebilirsiniz. Yerli ve yabancı turistler Aşıklı Höyük'te 11 bin yıllık bir tarih yolculuğuna çıkabiliyorlar."