AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Soylu Açıklaması
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, "Dün HDP'yi PKK ve KCK'yla eşdeş bilip kendi medyalarında onları pop star yıldızı gibi nakledenler, şehitlerimizin ve Suruç'ta katledilen çocukların müsebbibidir. Bu işlerin daha derinliği çıkacak" dedi.
Soylu, Esenyurt Belediyesi Sürekli Eğitim Merkezi Siyaset Akademisi'nin açılışında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
Ülke genelinde terör örgütlerine yönelik gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlara ilişkin bir soru üzerine Soylu, özellikle seçim döneminin akabinde ve ondan önceki dönemde de Ortadoğu'nun istikrarsızlığının Türkiye'ye sıçratılmaya çalışıldığını söyledi.
AK Parti iktidarının oluşturduğu Çözüm Süreci'nin ne anlama geldiğinin bugün çok daha iyi anlaşıldığını belirten Soylu, 3,5-4 yıldır bütün risklere ve eleştirilere rağmen Çözüm Süreci'ni, bu memlekette yaşayan herkesin hukukunu ve eşit vatandaşlığını savunur bir pozisyon ortaya konulmasayı ülkenin Suriye, Irak ve Libya'ya benzeyeceğini anlattı.
Ülkede 13 yıldır süren siyasi istikrarın önemine değinen Soylu, "Ülkeler ve milletler kendilerine karşı girişilen harekatlara yönelik olarak eğer bir karşı duruş ortaya koyacak ise ve dışarıdan gelen etkilerle birlikte bir hastalıkla karşı karşıya kalmayacak ise bunun için güçlü bir siyasi iktidara ve siyasi iradeye ihtiyaç vardır" dedi.
Süleyman Soylu, özellikle Suruç'ta karşı karşıya kalınan katliam, sonrasında Diyarbakır, Adıyaman ve Kilis'te yaşanan, milletin canını acıtan olaylarla ilgili tedbir alınması gerektiğini vurguladı.
Birilerinin Çözüm Süreci'ni, demokrasiyi istismar ettiğini, sözde alan hakimiyetlerini oluşturarak bir çaba ortaya koymaya çalıştığını anlatan Soylu, şöyle devam etti:
"KCK Eş Başkanı, ardından Figen Yüksekdağ ile Selahattin Demirtaş'ın, PKK, KCK ve çeşitli terör örgütlerinin açıklamaları, Türkiye'nin istikrarının, huzurunun ve bölünmez bütünlüğünün üzerinde bir tehdit oluşturma algısı gerçekleştirmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de bu millet de buna müsaade etmez. Hiç kimse hayale kapılmasın. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, AK Parti hükümetinin ve büyük milletin demokrasiyi sahiplenmesinin, bu milletin bütün fertlerini eşit görmesi anlayışını, kimse farklı bir durumla karıştırmasın. Biz biliyoruz ve herkes bilsin isteriz ki; bizim ülkemizin bölünmez bütünlük diye bir derdi olmaz. Sakın kimse yanlış anlamasın, bizim böyle bir derdimiz söz konusu olmaz. Biz ne pahasına olursa olsun, böyle bir dertle karşılaşmamak adına, bu topraklarda bir tek çakıl taşının verilmemesi adına her türlü bedeli ödemeye her noktada hazırız."
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, ülkenin 13 yıldır sürdürdüğü demokrasi, istikrar, huzur ve ilerleme çizgisinin bozulmaya çalışıldığını dile getirerek, şu görüşleri aktardı:
"HDP'ye CHP'liler de oy verdi. HDP'ye Nişantaşı da ve Kürt kardeşlerimiz de oy verdi. Bu oyları bugün istismar ediyorlar. Dün HDP'yi PKK ve KCK'yla eşdeş bilip kendi medyalarında onları pop star yıldızı gibi nakledenler, şehitlerimizin ve Suruç'ta katledilen çocukların müsebbibidir. Bu işlerin daha derinliği çıkacak. Neden ve nasıl olduğu ve hangi oyun oynandığı, bir şekilde hem milletimiz tarafından hem de Türkiye, dünya kamuoyu tarafından net bir şekilde anlaşılacak. Bir başka oyunu Türkiye'nin başına çorap örerek gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Bizim buna müsaade etmemiz elbetteki mümkün değildir. Kim Türkiye'ye sınırlarımızdan taciz yaparsa, bunun karşılığını anında görecektir. Kim Türkiye'nin içini karıştırmaya çalışırsa, bunun da karşılığını görecektir. Elbet demokrasi, elbet eşit vatandaşlık, elbet kardeşlik hukuku. Bunların hiçbirinde bizim sapmamız söz konusu olamaz. Ama illaki kamu düzeni. Türkiye'de koalisyon hükümeti kuruluyor, 'Acaba biz, bu kamu düzeninin olmadığı dönemden bir istismar çıkarabilir miyiz?' düşüncesi olanlar yanılacaktır. Biz, bin yıllık bir devletin üzerinde oturuyoruz."
Herkesin rahat ve huzur içinde olmasını isteyen Soylu, hükümet kurulana kadar mevcut hükümetin görevli olduğunu ve Türkiye'nin huzuru, istikrarı için elinden gelen her türlü gayreti ortaya koyacağını kaydetti.
- Koalisyon çalışmaları
AK Parti'nin milletin ortaya koyduğu 41 puanın sorumluluğunu yerine getirmekte olduğunu söyleyen Soylu, "Biz, hükümet kurmak istiyoruz. Hükümet kurarken de milletin bize vermiş olduğu emanetin her bir oyuna da sahip çıkıyoruz. Bugün yapılan görüşmelerde de Sayın Başbakanımız ve Genel Başkanımız dahil bütün arkadaşlarımız, samimiyetle hükümetin kurulması hususiyetini dile getirmektedirler. CHP heyeti ve diğer partilerle ilişki kuran komisyonlarımız, aynı anlayışı ortaya koymaktadırlar. Birinci önceliğimiz, Türkiye'yi hükümetsiz bırakmamaktır" dedi.
Koalisyon çalışmalarında büyük gayret sarf ettiklerini belirten Soylu, şunları kaydetti:
"Olmadı, diyelim. Diğer siyasi partiler, kendi aralarında HDP, MHP ve CHP bir hükümet oluşturabilirler. Aritmetik karşılık söz konusu. O da olmazsa, Türkiye, bir seçim atmosferine kadar gider. Seçim atmosferi, en son tercihlerimizden biridir. Temel tercihimiz, bu denklem içerisinde hükümetin kurulabilmesini sağlayabilmek ve Türkiye'nin 13 yıldır elde ettiği kazanımları sürdürebilecek bir iklimin oluşmasını sağlayabilmektir. Ortaklık, birbirinin ayağından paspas çekerek olmaz. Ortaklık, birbirine güven ikliminin oluşturulmasıyla olur."
Kaynak: AA
Ülke genelinde terör örgütlerine yönelik gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlara ilişkin bir soru üzerine Soylu, özellikle seçim döneminin akabinde ve ondan önceki dönemde de Ortadoğu'nun istikrarsızlığının Türkiye'ye sıçratılmaya çalışıldığını söyledi.
AK Parti iktidarının oluşturduğu Çözüm Süreci'nin ne anlama geldiğinin bugün çok daha iyi anlaşıldığını belirten Soylu, 3,5-4 yıldır bütün risklere ve eleştirilere rağmen Çözüm Süreci'ni, bu memlekette yaşayan herkesin hukukunu ve eşit vatandaşlığını savunur bir pozisyon ortaya konulmasayı ülkenin Suriye, Irak ve Libya'ya benzeyeceğini anlattı.
Ülkede 13 yıldır süren siyasi istikrarın önemine değinen Soylu, "Ülkeler ve milletler kendilerine karşı girişilen harekatlara yönelik olarak eğer bir karşı duruş ortaya koyacak ise ve dışarıdan gelen etkilerle birlikte bir hastalıkla karşı karşıya kalmayacak ise bunun için güçlü bir siyasi iktidara ve siyasi iradeye ihtiyaç vardır" dedi.
Süleyman Soylu, özellikle Suruç'ta karşı karşıya kalınan katliam, sonrasında Diyarbakır, Adıyaman ve Kilis'te yaşanan, milletin canını acıtan olaylarla ilgili tedbir alınması gerektiğini vurguladı.
Birilerinin Çözüm Süreci'ni, demokrasiyi istismar ettiğini, sözde alan hakimiyetlerini oluşturarak bir çaba ortaya koymaya çalıştığını anlatan Soylu, şöyle devam etti:
"KCK Eş Başkanı, ardından Figen Yüksekdağ ile Selahattin Demirtaş'ın, PKK, KCK ve çeşitli terör örgütlerinin açıklamaları, Türkiye'nin istikrarının, huzurunun ve bölünmez bütünlüğünün üzerinde bir tehdit oluşturma algısı gerçekleştirmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de bu millet de buna müsaade etmez. Hiç kimse hayale kapılmasın. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, AK Parti hükümetinin ve büyük milletin demokrasiyi sahiplenmesinin, bu milletin bütün fertlerini eşit görmesi anlayışını, kimse farklı bir durumla karıştırmasın. Biz biliyoruz ve herkes bilsin isteriz ki; bizim ülkemizin bölünmez bütünlük diye bir derdi olmaz. Sakın kimse yanlış anlamasın, bizim böyle bir derdimiz söz konusu olmaz. Biz ne pahasına olursa olsun, böyle bir dertle karşılaşmamak adına, bu topraklarda bir tek çakıl taşının verilmemesi adına her türlü bedeli ödemeye her noktada hazırız."
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, ülkenin 13 yıldır sürdürdüğü demokrasi, istikrar, huzur ve ilerleme çizgisinin bozulmaya çalışıldığını dile getirerek, şu görüşleri aktardı:
"HDP'ye CHP'liler de oy verdi. HDP'ye Nişantaşı da ve Kürt kardeşlerimiz de oy verdi. Bu oyları bugün istismar ediyorlar. Dün HDP'yi PKK ve KCK'yla eşdeş bilip kendi medyalarında onları pop star yıldızı gibi nakledenler, şehitlerimizin ve Suruç'ta katledilen çocukların müsebbibidir. Bu işlerin daha derinliği çıkacak. Neden ve nasıl olduğu ve hangi oyun oynandığı, bir şekilde hem milletimiz tarafından hem de Türkiye, dünya kamuoyu tarafından net bir şekilde anlaşılacak. Bir başka oyunu Türkiye'nin başına çorap örerek gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Bizim buna müsaade etmemiz elbetteki mümkün değildir. Kim Türkiye'ye sınırlarımızdan taciz yaparsa, bunun karşılığını anında görecektir. Kim Türkiye'nin içini karıştırmaya çalışırsa, bunun da karşılığını görecektir. Elbet demokrasi, elbet eşit vatandaşlık, elbet kardeşlik hukuku. Bunların hiçbirinde bizim sapmamız söz konusu olamaz. Ama illaki kamu düzeni. Türkiye'de koalisyon hükümeti kuruluyor, 'Acaba biz, bu kamu düzeninin olmadığı dönemden bir istismar çıkarabilir miyiz?' düşüncesi olanlar yanılacaktır. Biz, bin yıllık bir devletin üzerinde oturuyoruz."
Herkesin rahat ve huzur içinde olmasını isteyen Soylu, hükümet kurulana kadar mevcut hükümetin görevli olduğunu ve Türkiye'nin huzuru, istikrarı için elinden gelen her türlü gayreti ortaya koyacağını kaydetti.
- Koalisyon çalışmaları
AK Parti'nin milletin ortaya koyduğu 41 puanın sorumluluğunu yerine getirmekte olduğunu söyleyen Soylu, "Biz, hükümet kurmak istiyoruz. Hükümet kurarken de milletin bize vermiş olduğu emanetin her bir oyuna da sahip çıkıyoruz. Bugün yapılan görüşmelerde de Sayın Başbakanımız ve Genel Başkanımız dahil bütün arkadaşlarımız, samimiyetle hükümetin kurulması hususiyetini dile getirmektedirler. CHP heyeti ve diğer partilerle ilişki kuran komisyonlarımız, aynı anlayışı ortaya koymaktadırlar. Birinci önceliğimiz, Türkiye'yi hükümetsiz bırakmamaktır" dedi.
Koalisyon çalışmalarında büyük gayret sarf ettiklerini belirten Soylu, şunları kaydetti:
"Olmadı, diyelim. Diğer siyasi partiler, kendi aralarında HDP, MHP ve CHP bir hükümet oluşturabilirler. Aritmetik karşılık söz konusu. O da olmazsa, Türkiye, bir seçim atmosferine kadar gider. Seçim atmosferi, en son tercihlerimizden biridir. Temel tercihimiz, bu denklem içerisinde hükümetin kurulabilmesini sağlayabilmek ve Türkiye'nin 13 yıldır elde ettiği kazanımları sürdürebilecek bir iklimin oluşmasını sağlayabilmektir. Ortaklık, birbirinin ayağından paspas çekerek olmaz. Ortaklık, birbirine güven ikliminin oluşturulmasıyla olur."