'Mısri Üzerine Koro Suiti' İlk Kez Seslendirildi
Türk müziğinin yaşayan bestekarlarından Prof. Dr. Yalçın Tura'nın "Niyazi-i Mısri- Mısri Şiirleri Üzerine Koro Suiti" ilk kez seslendirildi.
Kadıköy Belediyesi Yeldeğirmeni Sanat Merkezi'ndeki konserde eseri seslendiren Acapella Ayangil Korosu'nun şefliğini yapan Ruhi Ayangil, Yalçın Tura'nın katkılarının büyüklüğüne değinerek şunları söyledi:
"Müzik yolu gerçekten çok çileli. Bunu yakınmak için söylemiyorum. Ama bu çileli olduğu kadar zahmetli sanat yolunda büyük bir coşkuyla gerçekleşen her çabada, yaşayan üstadımız, mürşidimiz Yalçın Tura'nın katkısı büyüktür. Biz bu yolu onun ışığında, onunla el ele, onun gösterdiği istikamette almaya gayret ettik. Kendi adımıza mutluyuz. Nitekim yapılan işler, bestekarını tenzih ederek söyleyecek olursam, çılgınca bir iş. Bunların peşine düşüp, bunlarla hemhal olmak, bu ses dünyasından medet ummak lazımdır."
- "Yalçın Tura başka dünyaların sesini getiriyor"
Ayangil, Mozart'ın "ben bestelemiyorum, cennetten gelen sesi kaydediyorum" sözünü hatırlatarak "Mozart'ın dediği gibi, üstadımız Yalçın Tura'da dinlediğimiz sesler, armoniler, müziklerle başka dünyaların sesini getiriyor. Bizi o dünyalarla tanıştıran bestekar, dünyamızı birkaç misli büyütüyor. Bu tablonun olmadığı bir yer, ruh çölüdür. Biz bu çölün bitebilmesi için elimizden geleni yaptık" diye konuştu.
- "Bu eserleri bestelemeye 30 yıl önce başladım"
Acapella Ayangil Korosu'nun gerçekleştirdiği icradan sonra sahneye çıkan Tura, bestelerinin seslendirildiği gece ile ilgili şunları kaydetti:
"Bu eserleri bestelemeye yaklaşık 30 yıl önce başladım. Zaman içinde birikti ve onların içerisinden yedisini seçip, belli bir düzen içinde bastırmak sevgili Ruhi'ye düştü. O müzik, sayfalar üstünde, kitap üstünde karalandı. Ama şimdi o bestelere, en güzel müzik yapma aracı olan insan sesi hayat verdi. Bugün o sayfalar üzerindeki karalar ses olarak, ruh olarak geri döndü. Ayangil ve arkadaşlarına özellikle teşekkür etme gereği duyuyorum. Bana harika bir akşam yaşattılar."
Kaynak: AA
"Müzik yolu gerçekten çok çileli. Bunu yakınmak için söylemiyorum. Ama bu çileli olduğu kadar zahmetli sanat yolunda büyük bir coşkuyla gerçekleşen her çabada, yaşayan üstadımız, mürşidimiz Yalçın Tura'nın katkısı büyüktür. Biz bu yolu onun ışığında, onunla el ele, onun gösterdiği istikamette almaya gayret ettik. Kendi adımıza mutluyuz. Nitekim yapılan işler, bestekarını tenzih ederek söyleyecek olursam, çılgınca bir iş. Bunların peşine düşüp, bunlarla hemhal olmak, bu ses dünyasından medet ummak lazımdır."
- "Yalçın Tura başka dünyaların sesini getiriyor"
Ayangil, Mozart'ın "ben bestelemiyorum, cennetten gelen sesi kaydediyorum" sözünü hatırlatarak "Mozart'ın dediği gibi, üstadımız Yalçın Tura'da dinlediğimiz sesler, armoniler, müziklerle başka dünyaların sesini getiriyor. Bizi o dünyalarla tanıştıran bestekar, dünyamızı birkaç misli büyütüyor. Bu tablonun olmadığı bir yer, ruh çölüdür. Biz bu çölün bitebilmesi için elimizden geleni yaptık" diye konuştu.
- "Bu eserleri bestelemeye 30 yıl önce başladım"
Acapella Ayangil Korosu'nun gerçekleştirdiği icradan sonra sahneye çıkan Tura, bestelerinin seslendirildiği gece ile ilgili şunları kaydetti:
"Bu eserleri bestelemeye yaklaşık 30 yıl önce başladım. Zaman içinde birikti ve onların içerisinden yedisini seçip, belli bir düzen içinde bastırmak sevgili Ruhi'ye düştü. O müzik, sayfalar üstünde, kitap üstünde karalandı. Ama şimdi o bestelere, en güzel müzik yapma aracı olan insan sesi hayat verdi. Bugün o sayfalar üzerindeki karalar ses olarak, ruh olarak geri döndü. Ayangil ve arkadaşlarına özellikle teşekkür etme gereği duyuyorum. Bana harika bir akşam yaşattılar."