Gülkesen: 'Tecrübeler Yatırımı Büyütecek”
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kadir Gülkesen, Kahramanmaraş’ın dış yatırımcı almadan büyüdüğünü belirterek, “Bugüne kadar geldiğimiz noktada hem altyapı hem de sanayi kültürü olarak ciddi bir tecrübe edindik. Bundan sonraki adımlar ve yatırımlar mega ölçekte olacaktır” dedi.
Ekonomi Bakanlığı’nın özel sektöre sunduğu destekler ve teşvikler konulu seminerin açılış konuşmasını yapan KMTSO Başkan Yardımcısı Gülkesen, Kahramanmaraş’ın son 25 yılda sanayileşerek bugünkü seviyeye geldiğini söyledi. “Türkiye olarak üreterek kazanmak zorundayız” diyen Gülkesen, “İhraç ettiğimiz ürünler arasında yeraltı kaynaklarımız çok az, petrol yok. Üreterek ihracat yapmak durumunda olan bir ülkeyiz, buna mecburuz. Bu açıdan bakıldığında ihracatın artırılması ve önündeki sorunların kaldırılması açısından bakıldığında üretime öncelik verilmesi gerektiğinin farkındayız” şeklinde konuştu.
YER SIKINTISI YAŞIYORUZ
Kahramanmaraşlı sanayicilerin en büyük sorununun yatırım alanı olduğunu vurgulayan Gülkesen, “Üretim açısından Kahramanmaraş’ta ciddi şekilde yatırım yeni sorunumuz var. Biz çalışmalarınızı yapıyoruz. OSB çalışmaları devam ediyor, yeni OSB bölgesinin de talebe cevap vermeyeceği kanaatindeyiz. Sanayicimize daha ucuz belki bedava alanlar gösterilirse bu da ihracata ve ihracat katma değerine büyük ölçüde yansır” dedi.
NİTELİKLİ İŞGÜCÜ SIKINTISI
Türkiye’nin 500 milyar dolar, Kahramanmaraş’ın ise 5 milyar dolar ve ilk on ekonomi arasına girme hedefini yakalaması için nitelikli ihracat, bunun için de nitelikli işgücünün şart olduğunu söyleyen Gülkesen, şöyle devam etti:
“500 milyar dolar ihracat hedefimizi daha nitelikli üretim ile çözeriz. Daha yüksek katma değeri ürünler ihraç ederek sağlayabiliriz. Bunun da en önemli unsurları nitelikli insan unsuru. İşgücü piyasasının, mesleki eğitimin ve üniversitelerin belki bu konuda yeniden revize edilmeleri gerekiyor. Sanayici ile işbirliği değil iç içe olmaları gerekiyor. Nitelikli işgücü oluştuktan sonra Ar-Ge ve inovasyon olmazsa olmazımız. Daha yüksek katma değere, Ar-Ge, inovasyon ve nitelikli işgücü ile ulaşabileceğimizi düşünüyorum."
"SİYASİ İSTİKRAR GÜVEN VERİYOR"
Türkiye’nin geçmişe göre çok değiştiğini söyleyen Gülkesen konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ülkemizde çok şey değişti. İstikrarın olması bize de yaradı. Yurtdışına eski gidişimiz ile şimdiki gidişimiz arasında çok fark var. Gümrüklerde çok bekletildiğimizi biliyoruz, şimdi ülke dışında ülkemizin gücünü hissediyoruz. İstikrarını hissediyoruz, avantajlarını kullanıyoruz. Ülkemizde gerçekten ihracatçının lehine önemli çalışmalar yapılıyor. Bunların başında THY’nın yurt dışı seferlerini artırması önemli bir avantaj sağladı. Ekonomi Bakanlığı’nın çalışmalarında hedef ülke tespit edildikten sonra THY o ülkeye seferleri başlattığını biliyorum. İkisi de bi
irini tetikliyor. THY 105 ülkede 203 yere uçuyor. Bu bizim için büyük avantaj. Bunun yanı sıra ülkelerde Türk bankalarının olması da ihracatçı açısından ciddi bir cazibe haline geliyor. Araştırmalarım neticesinde Ziraat Bankası’nın 23 ülkede şubesi 7 ülkede ortaklığı var. Ziraat ve Halk Bankası’nın THY’na benzer şekilde şube sayısını artırması ihracatçı için önemli bir araç. Kahramanmaraş olarak üretken bir kentiz. Zaten bunun en bariz göstergesi 800 fa
ikanın üretim yapıyor olmasından belli. Yirmi beş yılda bu kadar büyük sıçrama yapmak çalışkanlığımızı gösteriyor. Devlet teşviklerini yüzde 99 oranında yatırıma dönüştürdük. Emekleme dönemini geçtiğimizi düşünüyorum. Bugüne kadar geldiğimiz noktada hem altyapı hem de sanayi kültürü olarak ciddi bir tecrübe edindik. Bundan sonraki adımlar mega ölçekte olacaktır.”
Kaynak: İHA
YER SIKINTISI YAŞIYORUZ
Kahramanmaraşlı sanayicilerin en büyük sorununun yatırım alanı olduğunu vurgulayan Gülkesen, “Üretim açısından Kahramanmaraş’ta ciddi şekilde yatırım yeni sorunumuz var. Biz çalışmalarınızı yapıyoruz. OSB çalışmaları devam ediyor, yeni OSB bölgesinin de talebe cevap vermeyeceği kanaatindeyiz. Sanayicimize daha ucuz belki bedava alanlar gösterilirse bu da ihracata ve ihracat katma değerine büyük ölçüde yansır” dedi.
NİTELİKLİ İŞGÜCÜ SIKINTISI
Türkiye’nin 500 milyar dolar, Kahramanmaraş’ın ise 5 milyar dolar ve ilk on ekonomi arasına girme hedefini yakalaması için nitelikli ihracat, bunun için de nitelikli işgücünün şart olduğunu söyleyen Gülkesen, şöyle devam etti:
“500 milyar dolar ihracat hedefimizi daha nitelikli üretim ile çözeriz. Daha yüksek katma değeri ürünler ihraç ederek sağlayabiliriz. Bunun da en önemli unsurları nitelikli insan unsuru. İşgücü piyasasının, mesleki eğitimin ve üniversitelerin belki bu konuda yeniden revize edilmeleri gerekiyor. Sanayici ile işbirliği değil iç içe olmaları gerekiyor. Nitelikli işgücü oluştuktan sonra Ar-Ge ve inovasyon olmazsa olmazımız. Daha yüksek katma değere, Ar-Ge, inovasyon ve nitelikli işgücü ile ulaşabileceğimizi düşünüyorum."
"SİYASİ İSTİKRAR GÜVEN VERİYOR"
Türkiye’nin geçmişe göre çok değiştiğini söyleyen Gülkesen konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ülkemizde çok şey değişti. İstikrarın olması bize de yaradı. Yurtdışına eski gidişimiz ile şimdiki gidişimiz arasında çok fark var. Gümrüklerde çok bekletildiğimizi biliyoruz, şimdi ülke dışında ülkemizin gücünü hissediyoruz. İstikrarını hissediyoruz, avantajlarını kullanıyoruz. Ülkemizde gerçekten ihracatçının lehine önemli çalışmalar yapılıyor. Bunların başında THY’nın yurt dışı seferlerini artırması önemli bir avantaj sağladı. Ekonomi Bakanlığı’nın çalışmalarında hedef ülke tespit edildikten sonra THY o ülkeye seferleri başlattığını biliyorum. İkisi de bi
irini tetikliyor. THY 105 ülkede 203 yere uçuyor. Bu bizim için büyük avantaj. Bunun yanı sıra ülkelerde Türk bankalarının olması da ihracatçı açısından ciddi bir cazibe haline geliyor. Araştırmalarım neticesinde Ziraat Bankası’nın 23 ülkede şubesi 7 ülkede ortaklığı var. Ziraat ve Halk Bankası’nın THY’na benzer şekilde şube sayısını artırması ihracatçı için önemli bir araç. Kahramanmaraş olarak üretken bir kentiz. Zaten bunun en bariz göstergesi 800 fa
ikanın üretim yapıyor olmasından belli. Yirmi beş yılda bu kadar büyük sıçrama yapmak çalışkanlığımızı gösteriyor. Devlet teşviklerini yüzde 99 oranında yatırıma dönüştürdük. Emekleme dönemini geçtiğimizi düşünüyorum. Bugüne kadar geldiğimiz noktada hem altyapı hem de sanayi kültürü olarak ciddi bir tecrübe edindik. Bundan sonraki adımlar mega ölçekte olacaktır.”