Gümrük Birliği'nin 20. Yılı
AK Parti Siirt Milletvekili ve Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı Afif Demirkıran, "Avrupa Birliği'nin karar verme mekanizmalarında yer almadığımız halde uymak zorunda olduğumuz politikaları nedeniyle Gümrük Birliği'nden elde ettiğimiz kazanımlar sürekli azalmaktadır" dedi.
Demirkıran, Gümrük Birliği'nin 20. yıldönümü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Gümrük Birliği'nin Türkiye ile AB arasında ticaret entegrasyonunun sağlaması açısından önemli bir araç olduğunu ve Türkiye ile AB ilişkilerinin güçlenmesine de katkı sağladığını ifade etti.
Ticaret hacminin bu süreçte dört katı arttığını belirten Demirkıran, şunları kaydetti:
"Gümrük Birliği yürürlüğe girdiği dönemde Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin ilk adımı olarak düşünülmüştür. Bu bağlamda yakın bir tarihte AB üyesi olma vizyonu ile Türkiye AB üyesi olmayan ilk Gümrük Birliği üyesi olmuştur. Ancak makul bir süre içinde Türkiye'nin AB üyeliği gerçekleşmediğinden Gümrük Birliği'nin eksikleri gün geçtikçe daha da belirginleşmiştir ve küresel ekonomi ve ticaretteki değişimler nedeniyle Gümrük Birliği her geçen gün daha yetersiz bir araç haline gelmiştir.
Avrupa Birliği'nin karar verme mekanizmalarında yer almadığımız halde uymak zorunda olduğumuz politikaları nedeniyle Gümrük Birliği'nden elde ettiğimiz kazanımlar sürekli azalmaktadır. Buna ek olarak, AB'nin üçüncü ülkeler ile Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalaması sonucu bu ülkeler Türkiye pazarına AB üzerinden giriş elde etmekte ancak Türkiye için aynı durum geçerli olmamaktadır. AB'nin imzaladığı STA'lar nedeniyle ticaretimizde bir asimetri oluşmakta, buna ek olarak da Türkiye, AB'nin STA imzalamadığı ülkeler ile STA müzakerelerine başlayamamaktadır. Bugünlerde müzakereleri devam eden, AB ile ABD arasında akdedilmesi öngörülen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTYO) ise hem ekonomilerin büyüklüğü hem de anlaşmanın kapsamı nedeniyle Türkiye için ciddi önem arz etmektedir. Böyle kapsamlı bir anlaşma imzalanırken Türkiye'nin dışarıda bırakılması bize ciddi bir ekonomik yük getirecek ve Gümrük Birliği'nden kazanımlarımızı sorgulatacaktır.
Gümrük Birliği'nin 20 yılını geride bıraktığımız bu günde, Gümrük Birliği'ni revize çalışmalarını hızlandırmak, Türkiye'nin karar mekanizmalarında yer almasını sağlamak, üçüncü ülkelerle STA müzakereleri ve ABD ile TTYO müzakereleri sürdürülürken, paralel olarak Türkiye'nin de bu ülkeler ile STA müzakereleri yapabilmesinin önemini vurgulamak isterim. Bu minvalde Avrupalı muhataplarımızın da Türkiye'nin bu haklı taleplerini hassasiyetle değerlendirmelerini ve AB ile ticari entegrasyonumuz ile ticaret hacmimizi daha da artıracak revizyonları en kısa zamanda gerçekleştirecek adımları atmasını ümit ederim."
Kaynak: AA
Ticaret hacminin bu süreçte dört katı arttığını belirten Demirkıran, şunları kaydetti:
"Gümrük Birliği yürürlüğe girdiği dönemde Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin ilk adımı olarak düşünülmüştür. Bu bağlamda yakın bir tarihte AB üyesi olma vizyonu ile Türkiye AB üyesi olmayan ilk Gümrük Birliği üyesi olmuştur. Ancak makul bir süre içinde Türkiye'nin AB üyeliği gerçekleşmediğinden Gümrük Birliği'nin eksikleri gün geçtikçe daha da belirginleşmiştir ve küresel ekonomi ve ticaretteki değişimler nedeniyle Gümrük Birliği her geçen gün daha yetersiz bir araç haline gelmiştir.
Avrupa Birliği'nin karar verme mekanizmalarında yer almadığımız halde uymak zorunda olduğumuz politikaları nedeniyle Gümrük Birliği'nden elde ettiğimiz kazanımlar sürekli azalmaktadır. Buna ek olarak, AB'nin üçüncü ülkeler ile Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalaması sonucu bu ülkeler Türkiye pazarına AB üzerinden giriş elde etmekte ancak Türkiye için aynı durum geçerli olmamaktadır. AB'nin imzaladığı STA'lar nedeniyle ticaretimizde bir asimetri oluşmakta, buna ek olarak da Türkiye, AB'nin STA imzalamadığı ülkeler ile STA müzakerelerine başlayamamaktadır. Bugünlerde müzakereleri devam eden, AB ile ABD arasında akdedilmesi öngörülen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTYO) ise hem ekonomilerin büyüklüğü hem de anlaşmanın kapsamı nedeniyle Türkiye için ciddi önem arz etmektedir. Böyle kapsamlı bir anlaşma imzalanırken Türkiye'nin dışarıda bırakılması bize ciddi bir ekonomik yük getirecek ve Gümrük Birliği'nden kazanımlarımızı sorgulatacaktır.
Gümrük Birliği'nin 20 yılını geride bıraktığımız bu günde, Gümrük Birliği'ni revize çalışmalarını hızlandırmak, Türkiye'nin karar mekanizmalarında yer almasını sağlamak, üçüncü ülkelerle STA müzakereleri ve ABD ile TTYO müzakereleri sürdürülürken, paralel olarak Türkiye'nin de bu ülkeler ile STA müzakereleri yapabilmesinin önemini vurgulamak isterim. Bu minvalde Avrupalı muhataplarımızın da Türkiye'nin bu haklı taleplerini hassasiyetle değerlendirmelerini ve AB ile ticari entegrasyonumuz ile ticaret hacmimizi daha da artıracak revizyonları en kısa zamanda gerçekleştirecek adımları atmasını ümit ederim."