Yemen'deki Siyasi Kriz

Yemen'de, devrik Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih'in partisi Genel Halk Kongresi yetkilileri, Rusya'nın Sana Büyükelçisi Vladimir Deduşkin ile bir araya geldi.

Parti'nin resmi sayfasında yer alan açıklamaya göre, Genel Halk Kongresi Partisi siyasi işler ve dış ilişkilerden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Sultan el-Burkani ile Rus Büyükelçi Deduşkin bir araya gelerek, ülkedeki gelişmeleri ve BM Yemen Özel Temsilcisi Cemal Bin Ömer öncülüğünde yürütülen siyasi diyalog sürecini değerlendirdi.
Görüşmede ayrıca partiden üst düzey bir heyetin, Yemen'de yaşanan kriz ve siyasi gelişmeler konusunda görüşmelerde bulunmak üzere Rusya'ya ziyaret gerçekleştirmesi gündeme geldi.
Rus Büyükelçi Deduşkin, daha önce de ülkenin güneyindeki Aden kentinde bulunan Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi'yle görüşmüş ve "yaşanan krizin tek çıkış yolunun diyalog olduğunu" vurgulamıştı.
- Nasırcı partiden "Başkanlık Konseyi" açıklaması
Öte yandan uzlaşı görüşmelerine katılan Et-Tanzim Nasırcı Halkçı İttihatçı Parti, cumhurbaşkanlığıyla ilgili tartışma başlatmak için geçerli neden olmadığını ve "Başkanlık Konseyi" tartışmasının, görüşmelerin Husilerin açıkladığı "Anayasa Manifestosu" çatısı altında sürdürüldüğü anlamına geleceğini belirtti.

Parti temsilcilerinin, BM Yemen Özel Temsilcisi Cemal bin Ömer'e gönderdiği mektupta, partinin tutumunun, cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan kişiyi gözetmeksizin meşruiyete saygı ve bağlılık prensibine dayalı olduğu vurgulandı.
"Sana'da devam eden görüşmelerde cumhurbaşkanlığıyla ilgili tartışma başlatmak için geçerli neden yoktur" denilen açıklamada, "Zira cumhurbaşkanlığı koltuğuna, görüşmelere katılan tarafların yanı sıra bölgesel ve uluslararası toplumdan destek alan meşru bir cumhurbaşkanı (Hadi) oturuyor" değerlendirmesinde bulunuldu.
Cumhurbaşkanlığı kurumunun görevini üstleneceği belirtilen "Başkanlık Konseyi" ile "Ulusal Geçiş Meclisi" konuları üzerinde ısrarla tartışmanın istenmesi, görüşmelerin, Husilerin açıkladığı "Anayasa Manifestosu" çatısı altında sürdürüldüğü anlamına geleceği savunulan açıklamada, "Bu durum, biri Hadi'nin temsil ettiği meşru, diğeri ise vaki olan iki yönetimin oluşmasına neden olacak. Bu da ülkenin, birliği, güvenliği ve istikrarının sarsılacağı bir krize girmesi anlamına geliyor" ifadesine yer verildi.

Hükümet ve Cumhurbaşkanı Hadi'nin ocak ayında istifa etmesinin ardından Husiler, 6 Şubat'ta, ülkedeki siyasi geçiş sürecini belirleyecek "Anayasa Manifestosu" adıyla bir bildiri açıklamıştı. Mevcut anayasanın yürürlükte kalacağı belirtilen manifestoda, 5 üyeli "Başkanlık Konseyi" ve 551 sandalyeli "Ulusal Geçiş Meclisi"nin kurulması öngörülmüştü. Husilerin bu müdahalesi, birçok ülke ve kesim tarafından ''darbe" olarak nitelendirilmişti.
Kaynak: AA