Estetikte 'Altın Ütü' Dönemi

Cerrahi işlem ve iğne olmaksızın tek kutuplu radyofrekans teknolojisi kullanılarak ciltte sıkılaşma sağlayan “Pelleve Altın Ütü” ve “Pellefirm Sistemi” özellikle 35-55 yaş arasındaki erkek ve kadınların yeni gözdesi. Uygulamanın hemen ardından günlük ev ya da iş hayatına kaldığı yerden devam edilebildiği için özellikle çalışan kadınların tercihi olan Pelleve sistemi ile alın, yanaklar, çene kemiği hizası, özellikle göz ve ağız çevresi olmak üzere tüm yüz bölgesi, boyun, dekolte ve ellerdeki hafif ve orta dereceli çizgiler “ütülenirken”, Pellefirm sistemi ile de karın, kol, bacaklar ve kalçada hem sıkılaşma sağlanıyor hem de selülitler yok ediliyor.

Estetikte 'Altın Ütü' Dönemi
Dermatolog Prof. Dr. Bülent Taştan, cerrahi işlem ve iğne olmaksızın tek kutuplu radyofrekans teknolojisini kullanarak ciltte sıkılaşma sağlandığını belirterek, “Pelleve Altın Ütü” ile alın, yanaklar, çene kemiği hizası, özellikle göz ve ağız çevresi olmak üzere tüm yüz bölgesi, boyun, dekolte ve ellerdeki hafif ve orta dereceli çizgilerde belirgin azalma sağlandığını söyledi.

Amerika Gıda ve İlaç Dairesi tarafından 2009 yılında onaylanan cihazın, hissedilen ısı hissi dışında ağrısız olduğunu ifade eden Prof. Dr. Taştan, “Hemen sonrasında kişinin işine dönebildiği uygulamanın seans süresi işlem yapılacak bölgeye göre değişmekle birlikte yaklaşık 30-60 dakika arasındadır” dedi.

SONUÇ PARLAK VE CANLI BİR CİLT

Cildin alt tabakalarının ısıtılarak iki basamaklı etki oluşturulduğunu anlatan Prof.Dr. Bülent Taştan, şunları söyledi:

“İlki hemen görülen ve derideki kolajen liflerinin hızlı ısıtılmaya verdiği yanıta bağlı olarak uzun demetler şeklindeki liflerin büzülerek kısalmasıyla ortaya çıkan gerilme ve ikincisi de devam eden 3-4 haftaki süreçte bu hasarlı liflerin yerini yeniden üretimine başlanan sağlıklı kolajen liflerinin almasıdır. Cilt üzerinden yapılan bir işlemdir. Deriye ince bir tabaka jel sürüldükten sonra değişik çaptaki patentli başlıklar ciltte daireler çizdirilerek belli yönlere doğru uygulanmaktadır. Cilt yüzeyindeki ısı ölçülerek güvenilir uygun bir dereceye gelmesi sağlanmakta ve bu ısı elde edildikten sonra aynı yerde 4-5 geçiş daha yapılmaktadır. Cilt içine herhangi bir yabancı madde verilmemektedir. İşlem esnasında hissedilen ısı dışında herhangi bir ağrı olmadığından işlem öncesi anestezik krem uygulanmasına gerek yoktur. Uygulama sonrasında özel bir bakım gerektirmez. Pelleve sistemi 3-4 hafta aralıklarla 4 seans olarak önerilmektedir. Ancak kişinin ihtiyacına göre seans sayısı azaltılıp artırılabilmektedir. Ayrıca tek seans olarak da kişilerin önemli aktiviteleri öncesi yapılarak daha gergin, parlak ve canlı bir cilde sahip olmaları sağlanmaktadır.”

KIRIŞIKLIKLAR AZALARAK DERİDE SIKILAŞMA SAĞLANIYOR

Uygulamanın deri yüzeyinde herhangi bir hasar oluşturmadığına dikkat çeken Prof.Dr. Taştan, işlem sonrası oluşan hafif kızarıklık ve şişliğin çoğunlukla birkaç saat içinde düzeldiğini ifade ederken, nadiren de olsa 24 saate kadar uzayabildiğine dikkat çekti.

Pelleve Altın Ütü’nün lazer veya ışık sistemi olmadığını vurgulayan Dermatolog Prof. Dr. Bülent Taştan, “Her cilt tipinde her mevsim uygulanabilmektedir. Cildindeki kırışıklıklardan kurtulmak ve sıkılaşma isteyen 35-55 yaş arasındaki kişiler bu işlem için en uygun adaylardır. Daha ileri yaşlardaki kişilere de uygulanabilir ancak başarı yüzdesi düşecektir” diye konuştu.

Uygulamanın alın, yanaklar, çene kemiği hizası, özellikle göz ve ağız çevresi olmak üzere tüm yüz bölgesi, boyun, dekolte ve ellerde olumlu sonuçlan verdiğini söyleyen Prof.Dr. Taştan, bu bölgelerdeki kırışıklıklar azaldığını ve deride sıkılaşma sağlandığını kaydetti.

SONUÇ BİR KAÇ AY SONRA GİDEREK BELİRGİNLEŞİYOR

İşlemden hemen sonra görülen gerginlik ve kırışıklıklardaki geçici azalmanın birkaç ay sonra giderek belirginleştiğini kaydeden Prof.Dr. Taştan, “Giderek daha kalıcı bir hale gelmeye başlayacaktır. Yani asıl etki tam olarak 3.aydan sonra ortaya çıkmaktadır. Oluşan bu etkinin kalıcılığı kişinin yaşı, genetik özelliği ve yaşam şartlarının kalitesine bağlı olarak 12-18 ay arasında değişmektedir. Elde edilen iyileşme halinin devamı için yılda en az 1-2 kez uygulanması önerilmektedir” dedi.

PELLEFIRM İLE KOL, BACAK VE KALÇADAKİ DEĞİŞİM

Prof.Dr. Taştan, Pellefirm sisteminin ise ayni cihazın daha büyük çaplardaki iki vücut başlığının selülit ve sıkılaşma amaçlı uygulanması olduğunu belirterek, “Başlıklar hem radyofrekans enerjisi vermekte hem de mekanik masaj yapmaktadırlar. Karın, kol, bacaklar ve kalçada kullanılmaktadır” dedi.

Sistemin çalışma ve uygulama prensiplerinin Pelleve sistemi ile aynı olduğunu ifade eden Prof.Dr. Taştan, “Seans aralıkları haftada 1 veya 2 haftada 1 olmak üzere toplamda 6-10 uygulamadır. Uygulamanın amacı selülit görünümünde azalma ve karın, kol-bacak içleri, kalçalardaki gevşek deride sıkılaşma sağlayarak gergin ve pürüzsüz bir görünüm oluşturmaktır” diye konuştu.

Kaynak: İHA