Hatay'dan Dünyaya Barış Ve Kardeşlik Mesajı
’Hoşgörü kenti’ olarak bilinen Hatay’da, bu yıl ilk kez düzenlenen "İnanç Turizmi Sempozyumu"na katılan din adamları, tüm dünyaya barış ve kardeşlik mesajı verdi.
Hatay’da düzenlenen sempozyum, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Antakya Nakip Camii imamı Musa Esadoğlu, Kur’an-ı Kerim tilavetinde bulundu.
Hatay Valisi Ercan Topaca, yaptığı konuşmasında, “Ben vali olarak makam odamda oturduğum anda bir taraftan ezanı dinlerken bir taraftan ilimizdeki kiliselerden gelen çan sesini de dinleyebiliyorum. Bu hiç kimse tarafından yadırganmıyor, çok doğal hayatın akışı gibi görülebiliyor. Müslümanı, Hristiyanı, Musevisi aynı yemekte, aynı cenazede, aynı bayramda bulaşabiliyor. Bu önemli bir değerdir. Aslında çok kolay başarılacak bir husus da değildir. Çok demokratik, gelişmiş dediğimiz birçok ülkede bu hoşgörüyü, birlikteliği, saygıyı ve sevgiyi görmek mümkün değildir. Tabi bu kültür bu anlayış, binlerce yıllık beraberliğin, kaynaşmanın, birlikte paylaşmanın bir neticesidir. Hatay, bu hususta dünyaya eşsiz bir örnek teşkil etmektedir. Biz bu özelliğimizi ne kadar dünyaya anlatabildik, ne kadar insanlığın hizmetine sunabildik sorusunu sorduğumuzda burada çok başarılı olamadığımızı görüyoruz. Onun için inanç sempozyumunu ve onun devamında insanların tanışıp görüşmesi ve kaynaşması için turizmi de bir vesile olarak gördüğümüzden bu toplantıyı düzenlemeye karar verdik” dedi.
Topaca, daha sonra, “Hemen güneyde insanların birbirlerini hangi sebepten olursa olsun öldürdüğü, yerinden yurdundan ettiği düşmanca bir fitnenin fesadın olduğu bu coğrafyada, bu değerli şahsiyetlerin bilgilerine dünyanın çok ihtiyacı var. Bunun ortaya çıkması ve dünya barışının sağlanması için bu toplantıyı düzenledik. Olumlu neticeler alacağımızı tahmin ediyorum” ifadelerini kullandı.
İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu ise, Hatay’ın Alevi’si ve Sünni’siyle Müslümanların, Katolik, Ortodoks ve Protestan olarak Hristiyan ve Musevi vatandaşların asırlardır birlik ve beraberlik içerisinde yaşadığı bir coğrafya olduğunu belirterek, "Antakya, Yunus Emre’nin ’Yaratılanı severiz, Yaradan’dan ötürü’ sözünün en güzel şehirdir. Dolayısıyla hüzünlerin, sevinçlerin ve kederlerin her türlü acıların birlikte yaşandığı bir şehirdir. Asırlardır Hatay, birliği ve beraberliği temsil edip birlikte bayramlar kutlanmıştır. İnanç sempozyumunun Hatay’da düzenlenmiş olması, inancın bilimsel olarak ele alınması gerçekten önemli. Anadolu’ya baktığımızda Musevilerin ilk yerleştiği yer Antakya’dır, Hristiyanların ilk yerleştiği aynı şekilde Müslümanların ilk cami yaptığı şehir yine Antakya’dır. O günden bu yana bu şehir, birliğin ve kardeşliğin şehri olmuştur, temennimiz bu birliğin kıyamete kadar devam etmesidir" dedi.
Protestan Kilisesi Ruhani Lideri Yakup Chang ise Antakya’nın Müslümanlar, Yahudiler ve Hristiyanlar için çok önemli bir şehir olduğunu söyledi.
Kentin, 2 bin 300 yıl önce kurulduğunu ifade eden Chang, o günden bu yana kardeşliğin ve birlikteliğin devam ettiğini belirterek, "Dünya’nın birçok yerinde hakim olan savaş ortamını düzenlenen sempozyumla barışın ve kardeşliğin tüm dünyaya örnek olmasını temenni ediyorum" diye konuştu.
Musevi Cemati Başkanı Şaul Cenudioğlu da Antakya’nın değişik dinlere mensup kişilerin mahalle arasında bir arada yaşadığı bir kent olduğunu belirtti.
Kardeşlik vurgusu yapan Cenudioglu, “Antakya’daki toplumsal barışın varlığı dünyaya bir örnektir. İbadet yerlerimiz ayrı olabilir ama dışarı çıktığımızda hiçbirimizin birbirimizden bir farkı yok. İyi günde kötü günde hep birlikteyiz. Birbirimizi asırlardır tanımış, anlamış bir toplumuz, bu güzelliği bizden sonraki nesillere aktarmak için çalışmalarımız sürecektir” diye konuştu.
2 gün sürecek olan sempozyum, Mustafa Kemal Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Kılınç’ın başkanlığında gerçekleşen oturumun devam etmesiyle sürdü.
Kaynak: İHA
Antakya Nakip Camii imamı Musa Esadoğlu, Kur’an-ı Kerim tilavetinde bulundu.
Hatay Valisi Ercan Topaca, yaptığı konuşmasında, “Ben vali olarak makam odamda oturduğum anda bir taraftan ezanı dinlerken bir taraftan ilimizdeki kiliselerden gelen çan sesini de dinleyebiliyorum. Bu hiç kimse tarafından yadırganmıyor, çok doğal hayatın akışı gibi görülebiliyor. Müslümanı, Hristiyanı, Musevisi aynı yemekte, aynı cenazede, aynı bayramda bulaşabiliyor. Bu önemli bir değerdir. Aslında çok kolay başarılacak bir husus da değildir. Çok demokratik, gelişmiş dediğimiz birçok ülkede bu hoşgörüyü, birlikteliği, saygıyı ve sevgiyi görmek mümkün değildir. Tabi bu kültür bu anlayış, binlerce yıllık beraberliğin, kaynaşmanın, birlikte paylaşmanın bir neticesidir. Hatay, bu hususta dünyaya eşsiz bir örnek teşkil etmektedir. Biz bu özelliğimizi ne kadar dünyaya anlatabildik, ne kadar insanlığın hizmetine sunabildik sorusunu sorduğumuzda burada çok başarılı olamadığımızı görüyoruz. Onun için inanç sempozyumunu ve onun devamında insanların tanışıp görüşmesi ve kaynaşması için turizmi de bir vesile olarak gördüğümüzden bu toplantıyı düzenlemeye karar verdik” dedi.
Topaca, daha sonra, “Hemen güneyde insanların birbirlerini hangi sebepten olursa olsun öldürdüğü, yerinden yurdundan ettiği düşmanca bir fitnenin fesadın olduğu bu coğrafyada, bu değerli şahsiyetlerin bilgilerine dünyanın çok ihtiyacı var. Bunun ortaya çıkması ve dünya barışının sağlanması için bu toplantıyı düzenledik. Olumlu neticeler alacağımızı tahmin ediyorum” ifadelerini kullandı.
İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu ise, Hatay’ın Alevi’si ve Sünni’siyle Müslümanların, Katolik, Ortodoks ve Protestan olarak Hristiyan ve Musevi vatandaşların asırlardır birlik ve beraberlik içerisinde yaşadığı bir coğrafya olduğunu belirterek, "Antakya, Yunus Emre’nin ’Yaratılanı severiz, Yaradan’dan ötürü’ sözünün en güzel şehirdir. Dolayısıyla hüzünlerin, sevinçlerin ve kederlerin her türlü acıların birlikte yaşandığı bir şehirdir. Asırlardır Hatay, birliği ve beraberliği temsil edip birlikte bayramlar kutlanmıştır. İnanç sempozyumunun Hatay’da düzenlenmiş olması, inancın bilimsel olarak ele alınması gerçekten önemli. Anadolu’ya baktığımızda Musevilerin ilk yerleştiği yer Antakya’dır, Hristiyanların ilk yerleştiği aynı şekilde Müslümanların ilk cami yaptığı şehir yine Antakya’dır. O günden bu yana bu şehir, birliğin ve kardeşliğin şehri olmuştur, temennimiz bu birliğin kıyamete kadar devam etmesidir" dedi.
Protestan Kilisesi Ruhani Lideri Yakup Chang ise Antakya’nın Müslümanlar, Yahudiler ve Hristiyanlar için çok önemli bir şehir olduğunu söyledi.
Kentin, 2 bin 300 yıl önce kurulduğunu ifade eden Chang, o günden bu yana kardeşliğin ve birlikteliğin devam ettiğini belirterek, "Dünya’nın birçok yerinde hakim olan savaş ortamını düzenlenen sempozyumla barışın ve kardeşliğin tüm dünyaya örnek olmasını temenni ediyorum" diye konuştu.
Musevi Cemati Başkanı Şaul Cenudioğlu da Antakya’nın değişik dinlere mensup kişilerin mahalle arasında bir arada yaşadığı bir kent olduğunu belirtti.
Kardeşlik vurgusu yapan Cenudioglu, “Antakya’daki toplumsal barışın varlığı dünyaya bir örnektir. İbadet yerlerimiz ayrı olabilir ama dışarı çıktığımızda hiçbirimizin birbirimizden bir farkı yok. İyi günde kötü günde hep birlikteyiz. Birbirimizi asırlardır tanımış, anlamış bir toplumuz, bu güzelliği bizden sonraki nesillere aktarmak için çalışmalarımız sürecektir” diye konuştu.
2 gün sürecek olan sempozyum, Mustafa Kemal Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Kılınç’ın başkanlığında gerçekleşen oturumun devam etmesiyle sürdü.