Tiyatro Sanatçısı Nejat Uygur Anıldı
Bilecik Belediyesi tarafından düzenlenen "10. Ulusal Bilecik Tiyatro Festivali"nde Nejat Uygur'un eşi Nejla Uygur ile Behzat ve Süheyl Uygur kardeşlerin oynadığı "Markopaşa müzikali" adlı oyun sahnelendi. Oyunun sonunda tiyatro sanatçısı Nejat Uygur, ölümünün ikinci yılında anıldı.
Bilecik Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezi'ndeki oyunu, Belediye Başkanı Selim Yağcı, İl Emniyet Müdürü Ali Ekber Bektaş ve 9. Jandarma Alay Komutanı Alpay Mehmet Yiğit ile tiyatroseverler izledi.
Nejat uygur tarafından uyarlanan "Markopaşa müzikali" adlı oyunun rollerini Nejat Uygur'un eşi Nejla Uygur, Behzat ve Süheyl Uygur kardeşler ile Burcu Afşin, Ömer Yılmaz, Leyla Yüngül, Uğur Babürhan ve Kahraman Sivri üstlendi. Yeni bir yorumla sergilenen müzikal, şarkı ve danslarla zenginleştirilerek, tuluat ve modern tiyatronun harmanlandığı bir operet tadında tiyatroseverlerle buluştu.
Oyun sonunda Belediye Başkanı Yağcı, yaptığı konuşmada, mekanlara anlam kazandıranın insanlar olduğunu ifade ederek, "Mekanlar, güzel sanat eserleri sergilendiğinde gerçek anlamını buluyor. Ayrıca ustaların ustası Nejat Uygur'un ölüm yıl dönümünde tiyatro festivaline başlamak ayrı bir değer katıyor. Onun için hem duyguluyuz hem onurluyuz hem gururluyuz hem de mutluyuz" dedi.
Konuşmaların ardından Yağcı, Nejla Uygur'a "Kristal çınar" ödülü verirken, Uygur kardeşlere ve oyunda rol alan oyunculara da plaket verdi. Etkinlikte, Nejat Uygur'un sahne aldığı oyunlardan kesitlerin sergilendiği slayt gösterimi sırasında Nejla Uygur gözyaşlarına hakim olamadı. Ölümünün 2. yılında ayrıca Nejat Uygur'un fotoğrafının bulunduğu maskeleri, tiyatroseverler yüzlerine taktı. Belediye tarafından helva da dağıtıldı.
- "O halk adamıydı, sevecen, sevgi dolu, hayat dolu bir insandı"
Nejla Uygur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugünün, kendisi ve çocukları için hassas bir gün olduğunu, duygularının yüzünden okunduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Eşimin ikinci ölüm yılında İstanbul'da mezarlıktaydık. Ondan sonra Bilecik'e geldik ve bugün büyük bir sürprizle karşılaştık, çok duyguluyum. Eşimi tarif etmek çok güç, o halk adamıydı, sevecen, sevgi dolu, hayat dolu bir insandı. O insanın bu şekilde ölmesi beni çok üzdü. Benimle beraber bütün halkımızı da üzdü. Tiyatroya büyük aşk ile bağlıydı. Tiyatro hatta her şeyiydi. Kendisi 'Son nefesimi tiyatroda vermek istiyorum' derdi. Hasta olduğu zaman biz onu tiyatroya çıkarmak istiyorduk ama seyircileri onu o vaziyette görmesin diye vazgeçtik. Tiyatro dolu bir insandı. Tiyatro sevgisi, aşkı vardı içinde, hiç bir zaman da bitirmedi."
Behzat Uygur da babalarının arzu ettiği biçimde doğum gününü kutladıklarını ayrıca herkesin üzüldüğü 18 Kasım gününde de andıklarını ifade ederek, "Nejla Uygur'u tekrar tiyatroya döndürdüğümüz için tiyatro adına ayrıca iyi bir şey yaptığımızın farkındayız. Yıllarını tiyatroya adamış annemizle aynı sahneyi paylaşmak bizler için ve tüm ekip için başka bir gurur kaynağı oluyor. Hala ustalardan bir şeyler öğreniyoruz" diye konuştu.
Süheyl Uygur ise seyircilerin babalarının fotoğrafının bulunduğu maskeleri takmasının kendileri için sürpriz olduğunu belirterek, şunları dile getirdi:
"Çok duygulandık. Tabi annem yıllardır tiyatro yapmıyordu. Biz annemize 'Markopaşa' oynayacağımız zaman 'sen olmazsan olmayız' dedik ve annemizde tabii ki seve seve kabul etti. Heyecanlıyız, anneyle yıllarca beraber oynadık ama 'Markopaşa' başka bir oyun, başka bir duygu bizler için. Dolayısıyla hem heyecanlıyız hem de gururluyuz. Annemiz hiçbir zaman bizi kırmadı, sağlığı müsaade ettiği sürece bizlerle beraber olacaktır."
Kaynak: AA
Nejat uygur tarafından uyarlanan "Markopaşa müzikali" adlı oyunun rollerini Nejat Uygur'un eşi Nejla Uygur, Behzat ve Süheyl Uygur kardeşler ile Burcu Afşin, Ömer Yılmaz, Leyla Yüngül, Uğur Babürhan ve Kahraman Sivri üstlendi. Yeni bir yorumla sergilenen müzikal, şarkı ve danslarla zenginleştirilerek, tuluat ve modern tiyatronun harmanlandığı bir operet tadında tiyatroseverlerle buluştu.
Oyun sonunda Belediye Başkanı Yağcı, yaptığı konuşmada, mekanlara anlam kazandıranın insanlar olduğunu ifade ederek, "Mekanlar, güzel sanat eserleri sergilendiğinde gerçek anlamını buluyor. Ayrıca ustaların ustası Nejat Uygur'un ölüm yıl dönümünde tiyatro festivaline başlamak ayrı bir değer katıyor. Onun için hem duyguluyuz hem onurluyuz hem gururluyuz hem de mutluyuz" dedi.
Konuşmaların ardından Yağcı, Nejla Uygur'a "Kristal çınar" ödülü verirken, Uygur kardeşlere ve oyunda rol alan oyunculara da plaket verdi. Etkinlikte, Nejat Uygur'un sahne aldığı oyunlardan kesitlerin sergilendiği slayt gösterimi sırasında Nejla Uygur gözyaşlarına hakim olamadı. Ölümünün 2. yılında ayrıca Nejat Uygur'un fotoğrafının bulunduğu maskeleri, tiyatroseverler yüzlerine taktı. Belediye tarafından helva da dağıtıldı.
- "O halk adamıydı, sevecen, sevgi dolu, hayat dolu bir insandı"
Nejla Uygur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugünün, kendisi ve çocukları için hassas bir gün olduğunu, duygularının yüzünden okunduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Eşimin ikinci ölüm yılında İstanbul'da mezarlıktaydık. Ondan sonra Bilecik'e geldik ve bugün büyük bir sürprizle karşılaştık, çok duyguluyum. Eşimi tarif etmek çok güç, o halk adamıydı, sevecen, sevgi dolu, hayat dolu bir insandı. O insanın bu şekilde ölmesi beni çok üzdü. Benimle beraber bütün halkımızı da üzdü. Tiyatroya büyük aşk ile bağlıydı. Tiyatro hatta her şeyiydi. Kendisi 'Son nefesimi tiyatroda vermek istiyorum' derdi. Hasta olduğu zaman biz onu tiyatroya çıkarmak istiyorduk ama seyircileri onu o vaziyette görmesin diye vazgeçtik. Tiyatro dolu bir insandı. Tiyatro sevgisi, aşkı vardı içinde, hiç bir zaman da bitirmedi."
Behzat Uygur da babalarının arzu ettiği biçimde doğum gününü kutladıklarını ayrıca herkesin üzüldüğü 18 Kasım gününde de andıklarını ifade ederek, "Nejla Uygur'u tekrar tiyatroya döndürdüğümüz için tiyatro adına ayrıca iyi bir şey yaptığımızın farkındayız. Yıllarını tiyatroya adamış annemizle aynı sahneyi paylaşmak bizler için ve tüm ekip için başka bir gurur kaynağı oluyor. Hala ustalardan bir şeyler öğreniyoruz" diye konuştu.
Süheyl Uygur ise seyircilerin babalarının fotoğrafının bulunduğu maskeleri takmasının kendileri için sürpriz olduğunu belirterek, şunları dile getirdi:
"Çok duygulandık. Tabi annem yıllardır tiyatro yapmıyordu. Biz annemize 'Markopaşa' oynayacağımız zaman 'sen olmazsan olmayız' dedik ve annemizde tabii ki seve seve kabul etti. Heyecanlıyız, anneyle yıllarca beraber oynadık ama 'Markopaşa' başka bir oyun, başka bir duygu bizler için. Dolayısıyla hem heyecanlıyız hem de gururluyuz. Annemiz hiçbir zaman bizi kırmadı, sağlığı müsaade ettiği sürece bizlerle beraber olacaktır."