21 Ekim Küresel İyot Eksikliği Günü

“21 Ekim Küresel İyot Eksikliği Günü” nedeni ile yazılı bir açıklama yapan Van Halk Sağlığı Müdürü Dr. Yakup İmren, “İyot; vücudumuzun beyin ve sinir sisteminin normal büyüme ve gelişmesi, vücut ısısı ve enerjisinin devamı için gerekli olan tiroid hormonlarının önemli bir bileşenidir. Yetersizliği gebeler ve çocuklar başta olmak üzere insanlarda çeşitli sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Bu sorunların bazıları; bebeklerde zekâ geriliği, guatr hastalığı, kadınlarda düşük ve kısırlıktır. Besinlerin iyot içeriği toprağın iyot içeriğine bağlıdır. Eğer ki toprak iyottan fakir ise bu toprakta yetişen bitkiler ve bu bitkilerden beslenen hayvan etleri de doğal olarak iyottan fakirdir. Ülke topraklarımız iyottan fakir olduğu için bizim besinlerimizde iyottan yetersizdir. Bu nedenle iyot yetersizliğine bağlı yukarıda adı geçen sağlık sorunları ülkemizde görülebilmektedir. İyot alımını artırmanın en kolay ve etkili yolu da iyot içeriği yüksek besinler tüketmektir. İyodun en fazla bulunduğu besinler; deniz ürünleri, özellikle deniz balıkları, süt ürünleri, süt 1 bardak süt günlük iyot ihtiyacının %40’ını karşılar. Yoğurt; 1 kâse yoğurt günlük iyot ihtiyacının %60’ını karşılar. Peynir, yumurta, 1 tanesi günlük iyot ihtiyacının %20’sini karşılar. Sebze ve meyveler: patates (kabuğuyla beraber), kuru erik, yoğurt, muz, çilek, yeşil yapraklı sebzelerde bulunur” dedi.

İYOT EKSİKLİĞİNDE NELER OLUR?

Dr. İmren, “İyot eksikliğinde guatr hastalığı ortaya çıkabilir, boy uzaması duraklar ve kemik gelişimi geri kalır. Beyin gelişimi özellikle anne karnında ve bebeklik döneminde zarar görür. Bunun sonunda zekâ geriliği ortaya çıkabilir. Ağır iyot yetersizliği durumunda sağırlık, dilsizlik, cücelik ve doğuştan sakatlıkların görülmesi artar. İyot oranı yetersiz olan kadınlarda düşük yapma, ölü doğum, gebe kalamama, yeterli iyot alanlara göre daha çok görülmektedir. İyot yetersizliğinde çocukların okul başarıları ve çalışanların iş verimi azalır. İyot yetersizliğine bağlı sağlık sorunlarını önlenmesi için Sağlık Bakanlığımız da dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de tuzların iyotlanması yoluna gitmiştir. İyotlu tuz tüketimi ile ihtiyacımız olan iyot’u alabiliriz. Ancak sağlığımız için günlük 5 gramı geçmeyecek şekilde iyotlu tuzu tercih etmeliyiz. Böylelikle aşırı tuz tüketimine bağlı hipertansiyon, kalp-damar ve böbrek hastalıkları, felç gibi aşırı tuz tüketimine bağlı hastalıklardan korunarak ihtiyacımız olan iyotu almış oluruz” dedi.

Gebe kadınların iyot ihtiyacı arttığı için iyot içeren gıdaları daha çok tüketmeli olduğu ifade eden Dr. İmren, “Özellikle de deniz balıkları ve yoğurt. Çocuklara balık yeme alışkanlığını sevdirerek, süt, yoğurt, yumurta gibi besinleri fazlaca tüketmelerini sağlamalıyız. İyot uçucu bir element olduğundan iyotlu tuzu ışık görmeyecek şekilde, koyu renkli, ışık geçirmeyen ve kapaklı kavanozda, karanlık, serin ve kuru yerde saklayın. Pişirme ile iyot kaybını önlemek için yemeğinizin tuzunu pişirme tamamlandıktan sonra atın. Unutulmamalı ki iyot yetersizliği önlenebilir zekâ geriliğinin temel nedenidir. Çocuklarda öğrenmeyi ve okul başarısızlığını olumsuz etkiler” şeklinde sözlerini tamamladı.